-
Karın ağrısı şikayetiyle hastaneye giden adamın karnından 50 adet zeytin çekirdeği çıkarıldıAydın Adnan Menderes Üniversitesi Araştırma ve Uygulama Hastanesi'nde yaşanan olay, ameliyatı yapan doktorları bile hayrete düşürdü. 64 yaşındaki hastanın ameliyatla karnından yaklaşık 50 adet zeytin çekirdeği ve incir partikülleri çıkarıldı.
https://s12.directupload.net/images/200918/soevgwji.jpg
Aydın Adnan Menderes Üniversitesi (ADÜ) Araştırma ve Uygulama Hastanesi'nde yaşanan olay, ameliyatı yapan doktorları bile hayrete düşürdü. Muğla'dan tedavisi için Aydın'a gelen 64 yaşındaki bir hastanın karnından yaklaşık 50 adet zeytin çekirdeği ile çok sayıda incir partikülleri çıktı. Başarılı şekilde ameliyat edilerek bağırsakları temizlenen hasta, taburcu edildi.KARIN AĞRISI VE KUSMA ŞİKAYETİYLE GİTTİMuğla'da yaşayan 64 yaşındaki bir vatandaş karın ağrısı ve kusma ataklarıyla birçok hastaneye başvurdu. Sorununa çare bulamayan yaşlı hasta son olarak Aydın Adnan Menderes Üniversitesi (ADÜ) Araştırma ve Uygulama Hastanesi Genel Cerrahi Bölümü'ne geldi. Burada ilk olarak Doç. Dr. Eyüp Murat Yılmaz tarafından muayene edilen ve ileri tetkikler sonucunda ince bağırsağında yabancı bir cisimle tıkanıklık belirlenen hasta için operasyon kararı alındı. YAKLAŞIK 2 SAAT SÜRDÜDoç. Dr. Eyüp Murat Yılmaz ve genel cerrahi ekibinin katıldığı yaklaşık iki saat süren operasyon sonucunda hastanın ince bağırsağında nadiren görülen bir durumla karşılaşıldı. Tıkanmanın yaklaşık 50 adet zeytin çekirdeği ve çok sayıda incir partiküllerinden kaynaklandığı ortaya çıktı.
"MEYVE VE SEBZELERİN ÇEKİRDEKLERİNİ YEMEYELİM"ADÜ Araştırma ve Uygulama Hastanesi Genel Cerrahi Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Ahmet Demirkıran, 64 yaşındaki hastanın Muğla'dan tedavi için hastaneye geldiğini belirterek, "Bir yıldan beri süren karın ağrısı, bulantı ve ishal gibi şikayetlerle başvurmuştu. Yaptığımız tetkiklerde kalın bağırsağı ve ince bağırsağının birleşim yeri bölgesinde yabancı bir cisim olduğunu tespit ettik. Hastamızı ameliyata aldık. Ameliyatta da o kısmı çıkarttık ve hasta şifayla taburcu oldu. Ameliyatta çok sayıda zeytin çekirdeğinin olduğunu gördük. Burada insanlarımızın halkımızın sebze ve meyveleri yerken, çekirdeklerini yememelerini öneriyoruz. Belki insanlar bunu şifa niyetine yiyebiliyorlar ama bunlar genellikle vücut tarafından sindirilemiyor ve onun için böyle bağırsak tıkanıklığı apandisit gibi bir takım sıkıntılara yol açabiliyor" diye konuştu.
https://s12.directupload.net/images/200918/7nsrrnas.jpg
"NADİR GÖRÜLEN BİR VAKA İLE KARŞILAŞTIK"Doç. Dr. Eyüp Murat Yılmaz da yapılan hazırlıkların ardından hastayı ameliyata aldıklarını ifade ederek, "Ameliyat yerine baktığımız zaman, doğru tespit yaptığımızı saptadık. Ameliyat yerinde bağırsağını açtığımız zaman yaklaşık 40-50 adet kadar zeytin çekirdeği olduğunu gördük. Bu nadir gördüğümüz bir durum, açıkçası şimdiye kadar görmediğimiz bir durumdu. Ameliyat tekniği olarak ince bağırsağındaki bu kısmı çıkartıp, ince bağırsaklarını uç uca tekrar ekledik. Kısa bir ameliyattı bizim için. Hastayı ameliyattan sonra servise aldık, sağlığına kavuştu, taburcu ettik. Hastamızın şu an herhangi bir sıkıntısı yok. Bu tür vakalarda başka yabancı cisimlerle karşılaşabiliyoruz. Safra taşları ile daha sık karşılaşabiliyoruz. Safra taşları ince bağırsağı tıkayabiliyor. Veyahut psikotik rahatsızlıkları olan hastalar, buldukları şeyleri yiyebiliyorlar ama bu tarz vakalarla genellikle karşılaşmıyoruz. Özellikle bu zeytin çekirdeği ile ben şimdiye kadar hiç karşılaşmadım. Bu yüzden bizim için nadir görülen bir vaka ile karşılaştık" dedi.
-
-
-
Alttaki resim ,, 1900 yılların öncesine aittir , tıp öğrencileri , cerrah ve ameliyat edilen kişinin yakınları hemen yanında gözlemci olarak duruyor ,,
https://s12.directupload.net/images/200918/9desjmmp.jpg
-
-
-
Japonya , Persea isimli ağaç 165 yaşında , başka yere taşımak için hazırlık yapıyorlar ,,, ( Nakil )
https://s12.directupload.net/images/200919/q7k8jw2u.jpg
-
-
-
-
-
-
-
-
Üniversite mezunu Özbek asıllı kadın 4 dil biliyor! Erkekleri böyle ağına düşürüyor
İstanbul'da internet üzerinden tanıştığı yabancı uyruklu erkekleri tuzağa düşürerek erkek suç ortaklarıyla birlikte soyduğu ileri sürülen Özbekistan uyruklu Mustrarry S.(25) gözaltına alındı. 4 dil bilen ve Üniversite mezunu olduğu öğrenilen kadının suç ortaklarının birinin de yakalandığı belirtildi. Onlarca yabancı uyruklu erkeği soyduğu iddia edilen Özbek kadın ile suç ortağı tutuklandı.
İstanbulda polise başvuran Libya vatandaşı S.A. Karagümrük, Sulukule evlerinde bulunan dairesine* gelen ve polis olduklarını söyleyen kişiler tarafından soyulduğunu söyledi. S.A. poliste verdiği ifadesinde İnternet üzerinden tanıştığım bir kadınla evde otururken kapı çaldı. Açtığımda polis olduklarını söyleyen 4 erkek içeri girdi. Bana yanımdaki kadını aradıklarını evimde arama yapacaklarını söylediler. Aramanın ardından kadını da alarak evden ayrıldılar. Kontrol ettiğimde paramın hepsinin çalındığını anladım.dedi.
POLİSİZ DEYİP İÇERİ GİRİYORLAR
Asayiş Şube Müdürlüğü tarafından olayla ilgili başlatılan soruşturmada polis güvenlik kameralarını inceledi. Mağdurun yanında bulunan kadının da polis süsü veren kişilerin suç ortağı olduğunu tespit etti. Olay sırasında önce kadının eve geldiği, ardından diğer suç ortaklarının bina önünde görüldüğü tespit edildi. Apartman boşluğunda yanlarında getirdikleri telsizleri paylaşan şüphelilerin daha sonra kapıyı çalıp polis olduklarını söyleyerek içeri girdikleri, bir süre sonra da kadınla birlikte dışarı çıktıkları görüldü.
SUÇ ORTAĞI DA YAKALANDI
Bu gelişme üzerine yapılan çalışmayla kimlikleri tespit edilen şüphelilerden Özbekistan uyruklu kadın Mustrarry S. ile suç ortaklarından biri olduğu tespit edilen Murat A.(30) Kadıköy, Şemsettin Günaltay Caddesindeki evlerinde gözaltına alındı. Şüpheliler, Asayiş Şube Müdürlüğünde sorguya alındı.
EVDE PARA VARSA ARKADAŞLARINA HABER VERİYOR
Yapılan soruşturma sonucu şüphelilerden Mustarry S.nin 4 dil bildiği ve üniversite mezunu olduğu tespit edildi. Özbek kadının internet üzerinde sosyal medya aracılığı ile tanıştığı kişilerle evlerine giderek ilişkiye girdiği bu sırada evde para olup olmadığını araştırdığı öğrenildi. Evde para olması durumunda dışarda bekleyen arkadaşlarına haber veren şüphelinin onların polis olduklarını söyleyerek içeri girmesinin ardından sözde suçluymuş gibi teslim olduğu, daha sonra onlarla birlikte evden ayrıldığı belirtildi.
Yapılan soruşturmada şüphelilerin hepsi yabancı uyruklu 6 kişiyi aynı yöntemi kullanarak gasp ettikleri tespit edildi. Ancak kaçak olduğu için müracaat etmeyen şüphelilerle birlikte sayının onlarca olabileceği belirtildi.
TUTUKLANDILAR
Poliste işlemleri tamamlanan şüpheliler adliyeye çıkarılıp tutuklandı. Polis olaya karışan iki kişiyi daha yakalamak için operasyonları sürdürüyor.
https://s12.directupload.net/images/200930/stvcq8sy.jpg
-
Şarkı söylerken mikrofonu ters tutan sanatçı , eline bakın ....
https://youtu.be/7T8mavOjNPg
-
TÜRKÜLER DOLUSU
Kirazın derisinin altında kiraz
Narın içinde nar
Benim yüreğimde boylu boyunca
Memleketim var
Canıma ciğerime dek işlemiş
Canıma ciğerime
Sapına kadar.
Elma dalından uzağa düşmez
Ne yana gitsem nafile.
Memleketin hali gözümden gitmez
Binbir yerimden bağlanmışım
Bundan ötesine aklım ermez.
Yerliyim yerli olmasına
ilmik ilmik, damar damar
Yerliyim.
Bir dilim Trabzon peyniri
Bir avuç tiftik
Bir çimdik çavdar
Bir tutam şile bezi gibi
Dişimden tırnağıma kadar
Ressamım.
Yurdumun taşından toprağından şurup gelir nakışlarım
Taşıma toprağıma toz konduranın
Alnını karışlarım
Şairim şair olmasına
Canım kurban şiirin gerçeğine hasına
içerisine insan kokusu sinmiş mısralara vurgunum
Bıçak gibi kemiğe dayansın yeter
Eğri büğrü , kör topal kabulum
Şairim
Zifiri karanlıkta gelse şiirin hası
Ayak seslerinden tanırım
Ne zaman bir köy türküsü duysam
Şairliğimden utanırım
Şairim
Şiirin gerçeğini köy türkülerimizde bulmuşum
Türkülerle yunmuş yıkanmış dilim
Onlarla ağlamış, onlarla gülmüşüm
Hey hey, yine de hey hey
Salınsın türküler bir uçtan bir uca
Evelallah hepsinde varım
Onlar kadar sahici
Onlar kadar gerçek
insancasına, erkekçesine
'Bana bir bardak su' dercesine
Bir türkü söylemeden gidersem yanarım.
Ah bu türküler
Türkülerimiz
Ana sütü gibi candan
Ana sütü gibi temiz
Türkülerde tüter dağ dağ, yayla yayla
Köyümüz, köylümüz, memleketimiz.
Ah bu türküler,
Köy türküleri
Dilimizin tuzu biberi
Memleket ahvalini onlardan sor
Kitaplarda değil, türkülerde ara Yemen'i
Öleni, kalanı, gidip gelmeyeni...
Ben türkülerden aldım haberi.
Ah bu türküler, köy türküleri
Mis gibi insan kokar, mis gibi toprak
Hilesiz hurdasız, çırılçıplak
Dişisi dişi, erkeği erkek
Kaşı kaş, gözü göz, yarası yara
Bıçağı bıçak .
Ah bu türküler köy türküleri
Karanlık kuyularda açılmış çiçekler gibi
Kiminin reyhasından geçilmez
Kimi zehir, kimi zemberek gibi.
Ah bu türküler, köy türküleri
Olgun bir karpuz gibi yarırılır içim
Kan damlar ucundan, murekkep değil
işte söz, işte ses, işte biçim:
'Uzun kavak gıcım gıcım gıcılar'
iliklerine kadar işlemiş sızı
Artık iflah olmaz kavak ağacı
Bu türkünün yüreğinde sancı var.
Ah bu türküler, köy türküleri
Ne düzeni belli, ne yazanı
Altlarında imza yok ama
içlerinde yürek var
Cennet misali sevişen
Cehennemler gibi dövüşen
Bir çocuk gibi gülüp
Mağaralar gibi inleyen
Nasıl unutur nasıl
Ömrunde bir kez olsun
Halk türküsü dinleyen...
Bedri Rahmi EYÜPOĞLU
-
-
ABD Uzay İstasyonu
uzay istasyonun toplam ağırlığı 400.000 kg = 400 ton
GÖREV SÜRESİ : 1998 - 2024
ortalama hızı : 7.706.6 m/s ( 27.743.8 km/h )
istasyonun yörünge yüksekliği : 330 km ila 435 km arasında değişmektedir.
https://s12.directupload.net/images/201014/qip6khwm.jpg
https://s12.directupload.net/images/201014/8nmzgdew.jpg
https://s12.directupload.net/images/201014/xa8vh4z2.jpg
-
-
-
-
-
Yıl 1932 - New york , arka planda meşhur Central park var , 800 fit yani 243 metre yükseklikte , öğle yemeği arası dinlenen işçiler...
https://youtu.be/7QCYDzsQ_yM
-
-
-
-
-
https://s12.directupload.net/images/201029/aw36t226.jpg
Hırsızların uyguladıkları farklı taktikler , yaşanmış vakalardır , okumakta fayda var
1- Karı-koca gece evlerine döndüklerinde koridorda hiç tanımadıkları bir adamla karşılaşırlar. Bir anlık şaşkınlıktan sonra yabancı adam bayana dönerek 'Madem bu geceyi kocanla geçirecektin niye beni çağırdın?' diye hışımla sorar ve kızgınlıgını belirten bazı hareketlerle evden bir anda çıkar. Tabi karı-koca bu olaya bir anlam veremez başlangıçta. Erkek, karısına bu olaydan ötürü bir hayli kızar ve hatta onu boşayacağını bile söyler. Aradan bir kaç gün geçtikten sonra Karakol'a çağırılan karı-koca, yakalanan zanlı, "suçlu" ile yüzleştirilir ve olayın aslında bir hırsızlık ol duğu anlaşılır.
2- YİNE BİR BAŞKA OLAYDA karı-koca evlerine döndüklerinde evin içinde bir yabancı görürler, bu kişi gayet şık bir takım elbise giymiş ve elinde telsiz olan birisidir. Karşılaşma anında yabancı, ev sahiplerine "Evinize hırsız girdiği yolunda komşularınız tarafından ihbar aldık, ben sivil polisim, evi kontrol etmeye geldim" der ve devam eder, "Beyefendi aşağıda sokağın köşesinde ekip otomuz var, vakit kaybetmeden siz ekip otosuna gidip şikayet dilekçesi doldurun.' der ve erkek hızla aşağıya iner. Yabancı adam, "Hanmefendi siz de zinet eşyası veya paranız varsa onlar kontrol edin" der, bayan hemen altınlarının bulunduğu yere gider ve sevinçle "neyse hala yerinde duruyorlar" demesiyle; yabancı bayanın kafasına ağır bir şeyle vurur. Yabancı da bayanın çıkardığı yerden altın, para, vb. eşyaları alıp hemen kaçar . Koca ekip otosunu bulamayıp evine geldiğinde karısının baygın, altınların da çalınmış olduğunu görür...
3- Özellikle bayan arkadaşlar dikkat insanlar taksiye bindiği zaman çantasını hemen yanına koyar ya. Bunu bilen uyanık taksiciler şöyle bir tertiple maksatlarına eriyorlar. Bahsettiğim bayan yorgun argın bir şekilde taksiye biniyor ve çantasını sağ yanına koyuyor. Bir nefesleneyim derken şoföre gidecekleri istikameti söylüyor ve çantasından selpak almak üzere sağ yanına dönüyor ki çanta yok!! Önce bir aranıyor bakıyor yere, sağa-sola çanta yok!! Taksiciye hitaben 'çantam ile bindim fakat çantam şimdi yok çek kenara' der. Taksici gayet pişkin 'ne bilim teyze ben senin çantanı, unutmuşsundur bir yerde, inmek mi istiyorsun' diyor. Ama teyzem uyanık. 'Hayır' diyor' devam et'. 'Herhalde unuttum biryerde. İneceğim yerde ben sana evden paranı öderim'.. Yol üzerinde bir karakolun önünden geçerken, ışıklar da duruyorlar. (Teyzem o istikametten götürüyor çünkü taksiyi!) Teyzeciğim tam karakolun önünde kapıyı açıyor. Polis memurunu çağırıyor. Taksiyi kenara çektirip bir çırpıda anlatıyor olayı. Meğer polisler bu olayı bilirmiş. Polis memuru taksiciye hemen 'bagaji aç' diyor. Bagajı bir açıyorlar ki bagajda bir adam!!!! Binen müşterinin sağ ve soltarafına bagajdan doğru, çok özenle yapılmış,fark edilmeyen delikler açıyorlar ve hooop çekiyorlar çantayı bagaja!! Çanta çok büyükse çekemiyorsa içine dalıp cüzdanı telefonu falan alıyorlar! TAKSİDE BAGAJLARA dikkat!
HIRSIZLARIN YENİ KAPI AÇTIRMA YOLU!!
DİKKAT KAPI ALTINDAN SU GELİNCE HEMEN KAPIYI AÇMAYIN !!!
Gelen soyguncular, size kapıyı açtırmanın gürültüsüz bir yolunu bulmuşlar. Bunun için kapı eşiğinden su döküyorlar. Siz bu suyu fark edip de nereden geldiğini anlamak için kapıyı açtığınız anda ağzınızı kapatarak sizi evin içine sokup etkisiz hale getiriyorlar.
-
-
-
Vakit saat geldimi , olacağın önüne geçilmez , 4 araç adeta preslendi ....
https://youtu.be/m_LSSF7pfgA
-
Depremde hayat üçgeninin önemi
HAYAT ÜÇGENİ
Depremde nerede durmalı ?
Adım Doug Copp. Dünyanın en tecrübeli kurtarma birimi Amerikan Uluslar arası Kurtarma Ekibinin Kurtarma şefi ve afet olayları müdürüyüm. Bu makaledeki bilgiler bir deprem anında hayat kurtaracaktır.
875 yıkılmış binaya sürünerek girdim, 60 ülkeden kurtarma ekipleriyle çalıştım, birçok ülkede kurtarma ekipleri oluşturdum, ve çok sayıda ülkede birçok kurtarma ekibinin üyesiyim. 2 Yıl boyunca birleşmiş milletler felaket 'azaltma' uzmanıydım. 1985'ten beri aynı anda gerçekleşenler hariç dünyadaki bütün büyük felaketlerde çalıştım.
1996'da benim hayatta kalma metodumun geçerliliğini ortaya koyan bir film yaptık. Türk hükümeti, İstanbul belediyesi, İstanbul Üniversitesi, Case yapımcılık, ve ARTI bu pratik ve bilimsel testin filme alınmasında işbirliği yaptılar.
İçinde 20 maket (mannequis) olan bir okulu ve evi yıktık. On maket 'çömel ve korun' metodunu uygularken, 10 maket 'hayat üçgeni' metodumu uyguladı. Tasarlanmış yıkımdan sonra görüntüleri filme almak ve sonuçları belgelemek için enkazı geçip binaya girdik. Bina yıkımlarında oluşabilecek şartlar dahilinde direk olarak gözlemlenebilen ve bilimsel şartlar altında hayatta kalma tekniklerimi uyguladığım film 'çömelip korunan/saklanan' kişiler için hayatta kalma şansının sıfır olduğunu ortaya koydu.
Hayat üçgeni metodumu kullananlar için hayatta kalabilme şansı yaklaşık olarak % 100 oldu. Bu film Türkiye'de ve Avrupa'nın geri kalan kısmında milyonlarca izleyici tarafından izlendi. Bu film ABD, Kanada ve Güney Amerika'da RealTV programında izlendi.
Enkazına girdiğim ilk bina 1985 Mexico City depreminde bir okuldu. Bütün çocuklar sıralarının altındaydı. Her bir çocuk kemiklerinin kalınlığına kadar ezilmişlerdi. Sıralarının yanındaki koridorlara uzanmış olsalardı hayatta kalmış olabilirlerdi. Bu 'ayıptı, gereksizdi' ve çocukların neden koridorlarda (sıraların arasında) olmadığını merak ettim. O an, çocuklara bir şeyin/eşyanın altına saklanmalarının söylendiğini bilmiyordum.
Basitçe ifade edilirse, binalar yıkılırken, objelerin üzerine düşen tavan ağırlığı veya içerideki mobilyalar bu nesnelere çarparken yanlarında bir yer, boşluk bırakırlar. Bu boşluk benim 'hayat üçgeni' dediğim alandır. Nesne ne kadar büyük ve ne kadar dayanıklı olursa daha az ezilecektir.
Nesneler ne kadar az ezilirse boşluk ve bu boşluğu kullanan kişinin yaralanmama olasılığı o kadar artar. Bir dahaki sefere televizyonda yıkılan bina izlerken gördüğün üçgenleri say. Heryerdeler.
Yıkılan bir binada göreceğiniz en yaygın biçimdir.
Deprem anında hayatta kalma, ailelerine bakma ve başkalarını kurtarma hakkında 750 bin nüfuslu Trujillo kentinin İtfaiye bölümünü eğittim. Trujillo İtfaiye Departmanının kurtarma şefi Üniversitede profesördür. Bana her yerde eşlik etti. Kişisel ifadeleridir:
'Adım Roberto Rosales. Trujillo kurtarma ekibi şefiyim. 11 yaşındayken çöken bir binada mahsur kaldım. Mahsur kalışım 1972 yılında 70.000 kişini öldüğü depremde oldu. Erkek Kardeşimin motosikletinin yanında oluşan 'hayat üçgeni' içinde hayatta kaldım.
Yataklarının veya sıraların, masaların altına giren arkadaşlarım ezilerek öldüler (isim, adres vb detayları anlatıyor). Ben hayat üçgeninin yaşayan örneğiyim. Ölen arkadaşlarım 'çömel ve korun' örnekleridir.
DOUG COPP'UN ÖNERİLERİ ;
1) 'Binalar çökerken basitçe 'çömelen ve korunan' kişiler istisnasız her defasında ezilerek ölüyorlar. Masa, araba gibi nesnelerin altına giren kişiler her zaman ezilirler.
2) Kediler, köpekler ve bebekler'in hepsi doğal bir şekilde dizlerini ana rahmindeki gibi karınlarına doğru çekerek kıvrılırlar. Deprem anında sizde bu şekilde kıvrılmalısınız. Bu doğal bir güvenlik ve hayatta kalma içgüdüsüdür. Daha küçük bir boşlukta hayatta kalabilirsiniz. Hafifçe ezilecek ama yanında boşluk yaratacak bir kanepe, geniş büyük bir eşyanın yanında durun.
3) Ahşap evler deprem anındaki en güvenliyapılardır. Sebebi basittir; ahşap esnektir ve depremin zorlamasıyla hareket eder. Eğer ahşap bina çökerse geniş yaşam boşlukları oluşur. Ayrıca, ahşap binalar daha az yoğunlukta yıkılış ağırlığına sahiptir. Tuğla binalar ayrı tuğla parçalarına ayrılacaklardır. Tuğlalar bir çok yaralanmalara sebep olacaktır, ama (beton) bloklardan daha az ezilmiş vücutlar yaratırlar.
4) Eğer gece yataktayken deprem olursa, basitçe yuvarlanarak yataktan düşün. Yatağın çevresinde güvenli bir boşluk oluşacaktır. Oteller müşterilerine deprem anında yatakların yanında yere uzanmalarını salık veren bir uyarı notunu odalarda her kapının arkasına asarlarsa depremlerde çok büyük hayatta kalma oranlarını sağlayabilirler.
5) Televizyon izlerken deprem olursa ve kolayca kapıdan veya pencereden dışarı kaçmak mümkün değilse, kanepe veya büyük bir koltuğun/sandalyenin yanında cenin pozisyonunda kıvrılarak yere uzanın..
6) Bina çökerken Kapı kirişlerinin altına geçen herkes ölür...Nasıl mı? Eğer kapı kirişlerinin altına geçerseniz ve kapı kirişi öne veya arkaya doğru düşürse inen tavanın altında ezilirsiniz. Eğer kapı kirişi yana doğru yıkılırsa ikiye bölünürsünüz. Her iki durumda da ölürsünüz!
7) Hiçbir zaman merdivenlere gitmeyin/yönelmeyin. Merdivenler (ana binadan) farklı bir 'frekans aralığına' sahiptir; ana binadan bağımsız/ayrı olarak sarsılırlar. Merdivenler ve binanın geri kalanı devamlı olarak birbirlerine çarparlar, ta ki merdivenlerin yıkılışı gerçekleşene kadar.
Merdivenlere ulaşan insanlar basamaklar yüzünden yaralanırlar. Korkunç şekilde sakatlanırlar. Bina yıkılmasa dahi, merdivenlerden uzak durun. Merdivenler binanın hasar görmesi en muhtemel kısmıdır.
Depremde yıkılmamış olsa dahi, merdivenler bağırarak kaçmaya çalışan insanların aşırı yüklenmesi ile çökebilir. Merdivenler binanın geri kalan kısmı zarar görmemiş olsa dahi her zaman güvenlik açısından kontrolden geçirilmelidir.
Binanın dış duvarlarına yakın yerlerde durun, mümkünse dışına çıkın. Binanın iç kısımlarındansa dış kısımlarına yakın yerlerde olmak çok daha iyidir. Binanın dış çevresinden ne kadar içeride olursanız, çıkış yolunuzun kapanma ihtimali o kadar artacaktır.
9) Aynen Nimitz yolundaki katlar arasındaki (yıkılan) blokların meydana getirdiği gibi, deprem anında üst yolun yıkılmasıyla ezilen araçların içinde bulunan insanlar ezilirler. San Francisco depreminin kurbanlarının hepsi araçlarının içindeydiler. Hepsi öldü.
Araçlarının dışına çıkıp,aracın yanına uzanıp veya oturarak kolaylıkla hayatta kalabilirlerdi. Ölen herkes eğer araçlarından çıkıp, araçlarının yanına oturabilseler veya uzanabilselerdi yaşıyor olabilirdi. Ezilen bütün araçların yanında-kolonların direkt olarak üzerine düştüğü araçlar hariç- 3 feet yükseklikte boşluklar oluşmuştu.
10) Enkaz halindeki gazete ofislerini ve çok miktarda kağıdın olduğu ofisleri dolaşırken kağıdın sıkışmadığını/ezilmediğini
keşfettim. Kağıt yığınlarının/kümelerinin etrafında geniş boşluklar bulunur/oluşur.
https://s12.directupload.net/images/201103/79fz4qah.jpg
https://s12.directupload.net/images/201103/qva8bzo4.jpg
https://s12.directupload.net/images/201103/l94sxcmh.jpg
https://s12.directupload.net/images/201103/bacqnvyx.jpg
https://s12.directupload.net/images/201103/qhy3gqvn.jpg
https://s12.directupload.net/images/201103/2cbh4z82.jpg
Masa altı ve kapı üstü kirişleri deprem anı tehlikelidir , alttaki fotoğraftaki alan
https://s12.directupload.net/images/201103/dvkybacx.jpg
-
-
-
-
-
-
Alttaki fotoğraftaki şahıs zamanında başarılı Avukatdı , yıllar içinde madde kullanımı sonucu sağ taraftaki en son halidir , işini gücünü , sağlığını herşeyini kaybediyor ,,
https://s12.directupload.net/images/201116/ngk5oo3n.jpg
-
Yeni doğmuş bebek Deve .. ( doğum kesesi hala üzerinde )
https://youtu.be/XJRLBF4gO4k