Dolarda Yükseliş Kaçınılmaz XII

https://odatv4.com/akp-genclerine-ve...8072159_m.html

Yuh artık bunu da yapmışlar, zaytung haberi gibi...

Adli emanette 10 yıl süren vurgun: Eroinin yerine un koyup sattılar

https://www.gazeteduvar.com.tr/adli-...-haber-1528074

Alıntı:

---

Originally Posted by turali

AKP'li bir bürokratın kanunsuz işlere göz yumması, görevini yapan namuslu insanları cezalandırması ve maaşıyla orantısız lüks yaşamı gibi bilgiler içeren haberde tek şaşırtıcı olan şey isminin ''Şaban Arda'' olması...

http://www.zaytung.com/fotohaberdetay.asp?newsid=394238

---

tamam akp li degilim ancak su olayda cok sacma.boyner gayet 5-10 taksit yapabiliyor
benim bile 4 cift pradam,burberry ayakkabilarim var.cebinde ki son kurusa kadar gidip on binlerce dolarlik otomatik saat alan tanidiklarim var.

Kamakam maaşı 13 bin tl

Alıntı:

---

Originally Posted by Sugosu82

tamam akp li degilim ancak su olayda cok sacma.boyner gayet 5-10 taksit yapabiliyor
benim bile 4 cift pradam,burberry ayakkabilarim var.cebinde ki son kurusa kadar gidip on binlerce dolarlik otomatik saat alan tanidiklarim var.

---

Mi 9T cihazımdan hisse.net mobile app kullanarak gönderildi.

Alıntı:

---

Originally Posted by turali

Yuh artık bunu da yapmışlar, zaytung haberi gibi...

Adli emanette 10 yıl süren vurgun: Eroinin yerine un koyup sattılar

https://www.gazeteduvar.com.tr/adli-...-haber-1528074

---

Buna hiç şaşırmam çünkü

Emniyet müdürünün arabasında 2 kg uyuşturucu çıktı

Kullanıcıyım dedi serbest

https://www.ntv.com.tr/turkiye/emniy...rkuj5WePOwlLmA

Alıntı:

---

Originally Posted by 111222333

Buna hiç şaşırmam çünkü

Emniyet müdürünün arabasında 2 kg uyuşturucu çıktı

Kullanıcıyım dedi serbest

https://www.ntv.com.tr/turkiye/emniy...rkuj5WePOwlLmA

---

emniyet müdürü ne ki, birisinin yeğeni ben içiciyim dedi hem de 50 kg. ile yırttı..

https://odatv4.com/iciciyim-dedi-tah...906111200.html

Alıntı:

---

Originally Posted by 111222333

Buna hiç şaşırmam çünkü

Emniyet müdürünün arabasında 2 kg uyuşturucu çıktı

Kullanıcıyım dedi serbest

https://www.ntv.com.tr/turkiye/emniy...rkuj5WePOwlLmA

---

Bir emniyet müdürünün arabası aranmaz, hatta hiç kimsenin arabası mahkeme kararı olmadan önleyici arama kapsamında değilse aranamaz.

İhbar etmişler..yoksa nerden bulacaklar..

Müdür yem, 2 kg. yu buradan yem edip, 200 kiloyu öteden götürmüşlerdir.

Hikaye size;

20-25 sene kadar önce, güneydoğuda hudut hattı..

Legal mazot kaçakçılığı yapılıyor. Kamyonlara 500 lt. tırlara 1500 lt. (üç aşağı beş yukarı) getirme hakkı var. Türkiye' nin bütün hurda kamyon ve tırları orada, kuyrukta. Git gel, bir turda bi memur maaşı, 10-15 günde 1 tur hak var, polislerin kamyon ve tırları ise her gün gidip geliyor onlara sıra mıra yok. 7 polis 1 tır, 3 polis 1 kamyona giriyor ortak. Askerler de polislere takılıyor, sıra mevzusu önemli çünkü.

Tabi, yüzlerce kamyon giriyor, çıkıyor mazot muhabbetine, de arama marama yok, Saddam'dan kalan ne cepane mühimmat varsa onlar da akıyor.

Uzatmadan, jandarmaya ihbar geldi, şu şu plakalı kamyonda silah yüklü diye, hemen durdurdular tabi, adım başı kontrol noktası. 1-2 dakika sonra bingo haberi geldi, silahlar bulunmuştu.

Herkes oraya doğru yola çıktı, hem görmek, hem fotoğraf muhabbeti.

Bi de baktık ki, plaka yanlış.

Kamyonun plaka yanlış, yanlış kamyonu durdurmuşlar, ondan da silah çıktı. :cool:

O yüzden fazla da şaapmamak lazım...:oleyo:

Neyse bi hikaye daha;

10-15 sene önce, bir vilayet..

Uyuşturucu ile mücadele edilecek, savaş açtık..

Tabi kanunlar uygulamalar sakat, yabancı..

Adliyeye gidildi, savcılarla tanışıldı, prosedür öğrenildi, biz bu işlere yabancıyız, yardımınızı bekliyoruz, kanun manun sakata gelmeyelim denildi. Savcılar sağ olsun iyi niyetli, telefonla sürekli bilgi ver, her şeyi sor çekinme dediler. Bir hafta içinde zaten kardeş gibi olduk, gece gündüz, hafta sonu, müracaat savcısı...

Adamı yakala, savcıyı ara, görüşme tutanağı tut, talimat al, arabasını, orasını burasını ara, idrar tahlili için talimat yaz, git savcıya imzalattır, oradan hastaneye, işet, sabaha rapor, dosya tanzim et, mahkemeye çıkar, serbest..

Üç beş, elli, yüz derken, bu işin içine az biraz daha girelim dendi. Amerikan filmlerinden edinilen tecrübe ile, uyuşturucu içicileri ile yakınlaşıldı, neyse satıcılar öğrenildi, küt iki operasyon satıcılar yakalandı, tabi başka mevzuatlar var, delili elde ettin, savcıyı aradın, hemen hassas tartıyla tartıp mühürlemen lazım, sırf o yüzden mühür mumu da aldık, bitmedi 24 saat içinde delili mahkemeye çıkartman lazım, yoksa delillik vasfını kaybediyor, bi de oradan gol yiyorsun sırf bu yüzden savcı sana çökebilir. Neyse onlar da halloldu, satıcılar tutuklandı hapsedildi..lakin bunlar torbacı bile sayılmaz..

Üç ay içinde bütün uyuşturucu trafiği çözüldü sıfırdan. Sıfırdan olmasa muhtemelen daha kısa sürede çözülürdü.

Neyse, vilayette toplantı yapılır, bütün herkes orada, savcılar, emniyet müdürleri, jandarma, il sağlıktan, kimi ararsanız var. Sunumlar, raporlar, konuşmalar, büyük büyük laflar. Biri kalkıp dedi ki, yaw bunlara gerek yok ki, ben işi çözdüm, şurada şurada satış yapılıyor, satanların adları bu, onlar da şundan alıyor. Hatta yarın aynen bu ekip, iki minibüse binilsin, direk suç üstü yapılsın, adamlar şu adreste olacaklar. Sen talimat ver, sen tutukla, sen muayene et, sen yargıla, sen rapor et, direk ekip ne lazımsa orada.

Bi sessizlik oldu, ee o işler öyle olmuyor, biz de biliyoruz kim olduklarını, halen zaten takip ediliyorlar, paylaşamayacağımız gizli bir takım soruşturmalar var, cart, curt :cool:

Bir ay sonra adliyede koridordan bir adam geçer, arkasında yalan olmasın, ya 20 ya 30 avukat. Kim lan bu diye merakla sorulur, derler ki işte bu buranın Escobarı...Eskiden babası Escobardı, şimdi bu, bu ölünce de bunun oğlu Escobar olacak...

Yani..

Fazla da şaapmamak lazım :oleyo:

Alıntı:

---

Originally Posted by Achiles

Bir emniyet müdürünün arabası aranmaz, hatta hiç kimsenin arabası mahkeme kararı olmadan önleyici arama kapsamında değilse aranamaz.

İhbar etmişler..yoksa nerden bulacaklar..

Müdür yem, 2 kg. yu buradan yem edip, 200 kiloyu öteden götürmüşlerdir.

Hikaye size;

20-25 sene kadar önce, güneydoğuda hudut hattı..

Legal mazot kaçakçılığı yapılıyor. Kamyonlara 500 lt. tırlara 1500 lt. (üç aşağı beş yukarı) getirme hakkı var. Türkiye' nin bütün hurda kamyon ve tırları orada, kuyrukta. Git gel, bir turda bi memur maaşı, 10-15 günde 1 tur hak var, polislerin kamyon ve tırları ise her gün gidip geliyor onlara sıra mıra yok. 7 polis 1 tır, 3 polis 1 kamyona giriyor ortak. Askerler de polislere takılıyor, sıra mevzusu önemli çünkü.

Tabi, yüzlerce kamyon giriyor, çıkıyor mazot muhabbetine, de arama marama yok, Saddam'dan kalan ne cepane mühimmat varsa onlar da akıyor.

Uzatmadan, jandarmaya ihbar geldi, şu şu plakalı kamyonda silah yüklü diye, hemen durdurdular tabi, adım başı kontrol noktası. 1-2 dakika sonra bingo haberi geldi, silahlar bulunmuştu.

Herkes oraya doğru yola çıktı, hem görmek, hem fotoğraf muhabbeti.

Bi de baktık ki, plaka yanlış.

Kamyonun plaka yanlış, yanlış kamyonu durdurmuşlar, ondan da silah çıktı. :cool:

O yüzden fazla da şaapmamak lazım...:oleyo:

Neyse bi hikaye daha;

10-15 sene önce, bir vilayet..

Uyuşturucu ile mücadele edilecek, savaş açtık..

Tabi kanunlar uygulamalar sakat, yabancı..

Adliyeye gidildi, savcılarla tanışıldı, prosedür öğrenildi, biz bu işlere yabancıyız, yardımınızı bekliyoruz, kanun manun sakata gelmeyelim denildi. Savcılar sağ olsun iyi niyetli, telefonla sürekli bilgi ver, her şeyi sor çekinme dediler. Bir hafta içinde zaten kardeş gibi olduk, gece gündüz, hafta sonu, müracaat savcısı...

Adamı yakala, savcıyı ara, görüşme tutanağı tut, talimat al, arabasını, orasını burasını ara, idrar tahlili için talimat yaz, git savcıya imzalattır, oradan hastaneye, işet, sabaha rapor, dosya tanzim et, mahkemeye çıkar, serbest..

Üç beş, elli, yüz derken, bu işin içine az biraz daha girelim dendi. Amerikan filmlerinden edinilen tecrübe ile, uyuşturucu içicileri ile yakınlaşıldı, neyse satıcılar öğrenildi, küt iki operasyon satıcılar yakalandı, tabi başka mevzuatlar var, delili elde ettin, savcıyı aradın, hemen hassas tartıyla tartıp mühürlemen lazım, sırf o yüzden mühür mumu da aldık, bitmedi 24 saat içinde delili mahkemeye çıkartman lazım, yoksa delillik vasfını kaybediyor, bi de oradan gol yiyorsun sırf bu yüzden savcı sana çökebilir. Neyse onlar da halloldu, satıcılar tutuklandı hapsedildi..lakin bunlar torbacı bile sayılmaz..

Üç ay içinde bütün uyuşturucu trafiği çözüldü sıfırdan. Sıfırdan olmasa muhtemelen daha kısa sürede çözülürdü.

Neyse, vilayette toplantı yapılır, bütün herkes orada, savcılar, emniyet müdürleri, jandarma, il sağlıktan, kimi ararsanız var. Sunumlar, raporlar, konuşmalar, büyük büyük laflar. Biri kalkıp dedi ki, yaw bunlara gerek yok ki, ben işi çözdüm, şurada şurada satış yapılıyor, satanların adları bu, onlar da şundan alıyor. Hatta yarın aynen bu ekip, iki minibüse binilsin, direk suç üstü yapılsın, adamlar şu adreste olacaklar. Sen talimat ver, sen tutukla, sen muayene et, sen yargıla, sen rapor et, direk ekip ne lazımsa orada.

Bi sessizlik oldu, ee o işler öyle olmuyor, biz de biliyoruz kim olduklarını, halen zaten takip ediliyorlar, paylaşamayacağımız gizli bir takım soruşturmalar var, cart, curt :cool:

Bir ay sonra adliyede koridordan bir adam geçer, arkasında yalan olmasın, ya 20 ya 30 avukat. Kim lan bu diye merakla sorulur, derler ki işte bu buranın Escobarı...Eskiden babası Escobardı, şimdi bu, bu ölünce de bunun oğlu Escobar olacak...

Yani..

Fazla da şaapmamak lazım :oleyo:

---

İşte bu yüzden bu ülkenin doğu-güneydoğu sorunu çözülmez.

Lenovo P1a41 cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi