Bu topikte ve VİOP topiğinde, bir zenginlik nedir temalı tartışma üstü örtülü yürüyor, ilginç...
Zenginlik ve lüks kavramları göreceli, kime göre, neye göre zengin. Herkes farklı anlam yükleyebilir. Üst über kesim kısmı tartışmaya kapalı lakin alt limit kısmı oldukça su kaldırır cinsten..
Kime zengin denir, ne seviyeden itibaren zengin sayılır.
Subjektif olarak kendime bu soruyu sorduğumda neler canlanıyor kafamda, herhalde en az 100 milyonluk birikimi ve aylık 1 milyonluk geliri/akarı olanı zengin sayarım.
Ama, ben zengin deyince mesela;
-Hafta sonu arkadaşlarla takılırken, lazım olur/ihtiyaç ortaya çıkar/el altında bulunsun/nolur nolmaz diye, ABD'den Brazziers' tan 50 bin dolara 4 kişilik ekibi otele getirip, 2 gün orada hazır kıta tutabilme gücüne derim, herhalde. Sonra da; 'Yaw ne güzel muhabbet ediyoruz işte, şimdi ne gerek var deyip, otele gitmeme lüksü' (Hakan Uzan'a atfedilen bir anektot)
-Ya da yeni güncellerden örneklendireyim, geceliği 100 bin dolar oln 7 yıldızlı otelde 'ailecenek' görüştüğümüz arkadaşlara haftalık tatil ısmarlamak da, evet bir zenginlik alametidir, şayet ödeme yapılmış olsaydı tabi, bu nüans önemli..
Murak Ağırel' e soruyorlar, ne para vardır bunda diye, 4-5 milyar vardır diyor, mesela bu zenginlik işte. Hakkında 26 dava 60 soruşturma varmış, şuraya sokuşturuvereyim, 0:30 ncu saniyeden itibaren;
https://www.youtube.com/watch?v=mOt3S9GNkWU
Sündürmeye devamla;
Zenginlik ekonomik güç müdür sadece, bakın ayrı bir boyut aç açabildiğine...
Zengin bir hatun vardı, İranlı galiba eşinden boşandı 45 milyar dolar gibi dehşet bir rakam aldı boşanma sonucu...Herhalde 3-5 sene sürebildi sefasını, pankreas kanserine yakalandı, 3 ay içinde abbas yolcu...milyar dolarlar kurtaramadı..Sağlık demek ki olmazsa olmaz servet..
Uzattım yine, özetle zenginlik görece, memleket meselelerini konuşurken, istatistik destekli rakamlar üzerinden, yüzdesel oranlar üzerinden yürümek lazım, yoksa soyut boyuta geçilir, bence, sence, bana göre ile başlayan tespitler yapılmaya çalışılır.
Mesela sadece tüketimlerden yürüyerek anlamlandırabiliriz, kişi başına et tüketimi, süt tüketimi...
Asgari ücret seviyesi ve asgari ücretle çalışan sayısı, bu sayının ülke nüfusuna oranı..
Mesela işsiz sayısı, üniversite mezunlarının iş bulabilme oranı,
İstatistik hem her şey, hem hiç bir şey...mesela sık sık paylaştığım İstanbul ölüm oranları..yok PCR negatif çıktı, yok pozitif çıktı, yok pandemi kaynaklı sayıldı sayılmadı...
Alın grafik..her şey kabak gibi net, hafiften bir kıpırdama var, ya eskisi gibi tekrar sönecek, ya da yeni bir atak;
https://sarkac.org/wp-content/upload...08-768x559.jpg
Bu da malum bi grafik, dünyada pandemide halkına destek veren ülkeler, gerisi tırı vırı;
https://www.cumhuriyet.com.tr/Archiv...pak_123459.jpg
Yok bayiilerde kuyruk varmış, yok millette deli para varmış, herkes son model cep telefonu kullanıyormuş, kıçında markalı donla geziyormuş...
Avrupa et tüketimi, veriler kabak gibi ortada...
O yüzden; 'fazla da şaapmamak lazım'.........:oleyo:
https://kucukbashayvancilik.com/kaps...uketiliyor.jpg
