şu anda ev almak ne kadar doğru bir yatırım

Yanımda ev işlerinde çalışan hanım 4 yıl önce Toki nin uygun fiyatlı Kayaşehirde ki bir projesinden 80 bin tl peşin, teslimden sonra ayda 700 Tl sabit taksitli bir projesine girmişti, evlerin teslimi gecikti, bu yılda biterse 2 yıl olacak. Kendisi hangi etap filan bilmiyor , kızı ve damadının tavsiyesiyle girmiş akıbeti ne bilmiyor ve bayağı üzülüyor. Son duyduğu habere göre sözüm ona evler bitmiş lakin müteahhit iflas ettiği için evleri Toki teslim edemiyormuş. Eee! ben ne anladım bu iştem ? Hani TOKİ güvencesi nerede ?

Alıntı:

---

Originally Posted by british

Bu haber çok yeni.

Ayrıca, çok dar bir çevre ile çalıştıkları için duyulmayabilir.

Ev sahipleri bu firmaya kat karşılığı vermek için sıraya girerdi.

---

Eğer sizin verdiğiniz haberden sonra öyle hatırlamışsam bilemem ama sanki bu firma idi, biraderin kayın validesinin karşıda eski bir apartmanda daireleri vardı, Bağdatın oralarda , arazisi büyük, bu firmayla sanki anlaşmaya yakındılar sonra ne oldu bilemiyorum vaz geçildi bina hala duruyor. Düşünsenize bu şekil bir firmayla anlaşıyorsunuz ve yarı yolda kalıyorsunuz. Sitttin sene geçse bitmiyor eski meski eldeki daireden de oluyorsunuz.

kentsel dönüşümde en önemli sıkıntı finansman yöntemidir. şu anda olan, istisnalar dışında, esasen yerinde dönüşümdür, yani tek bir bina yıkılıyor ve yerine yeni ve daha yüksek katlı bir bina yapılıyor. ana hatları ile olan şu:

ev yıkılmadan önce ev sahibi olan : X
ev sahipleri X ile anlaşan inşaatçı : Y
bu ikisinden farklı olarak ortaya çıkan dairelerden alan : Z

başlangıçta 10 daire olsun X ve benzerlerinde. ev yıkılıp yeniden yapıldıktan sonra 15 daire olsun. özellikle kadıköy gibi yerlerde durum budur. tam olarak kaç tane olacağı emsal oranına bağlıdır. işte bu inşaat emsal oranları arka planda dönen bir sürü hilenin ve rant hesaplarının sonucunda ortaya çıkar.

şimdi inşaatçı açısında durum şudur: 15 daireyi yapacak, bunların 10 tanesini ev sahiplerine bedavaya verecek, kalan 5 tanesini ise satarak TÜM MALİYETİNİ çıkaracak ve kar edecektir. dolayısıyla ideal bir dünyada inşaatçının zarar edeceği düşünülemeyeceğine göre 5 daireyi alan Z ve benzerleri tüm maliyeti aslında yüklenmektedirler ve ev sahiplerinin bedavaya evleri yenilenmesi için inşşatçı Y nin eline geçen daireleri normal şartlarda olması gerekenden DAHA YÜKSEK bir fiyata satmasına neden olacaktır.

işler iyi giderken bu fahiş fiyatları ödeyenler olacaktır ancak işler ters gitmeye başladığına satamayacaktır. işin temelinde emsal artışları ile elde edilen ekstra dairelerin zavallı Z ve benzerleri tarafından yüksek fiyatla ödenmesi ve 15 dairelik tüm operasyonun maliyetlerinin (tüm dairelerin yapım maliyeti + inşaatçının elde edeceği kar) karşılanması yatmaktadır. bu bir saadet zinciridir ve kopması kesin bir mukadderattır.

O yüzden emsal artışları bütün kötülüklerin anasıdır istanbulda. istanbul un köy haline gelmesine ve bazı yetkililerin şimdi gelinen durumdan pişmanlık duymalarının nedenidir ayrıca, yada en önemli nedenlerinden birisi. sihirbazlık yaparak şapkadan ekstra daireler çıkardılar haksız yere ve insanların yeşil alanları çalınarak, trafikte işkence çekmelerine neden olarak, ve diğer problemlere neden olarak.

zaten kopacak bir saadet zinciriydi. soru "neden koptu" değil ,"neden bu zamana kadar böyle bir saadet zincirini engelleyemedik" olmalı.

şimdi ayrıca şöyle önemli bir nokta var: bir ingiliz için londra çok önemlidir, italyan için roma. bizim klasmanımızda olan polonya-varşova bile gayet yaşanılır bir yer mesela.

artık zaman değişti ve yurtdışına çok sayıda Türk gidiyor artık. karşılaştırma imkanı buluyor. ayrıca zamanın ruhu ve kendine bakma ve sosyalleşme ihtiyacı içerisinde "başını sokacağı" bir evden ötesine bakıyor.

istanbul uzun zamandan beri sadece "başını sokacağı" bir ev almak prensibi üzerinden kurgulandı. plansız veya daha doğrusu var olan planların rant ve beton lobisi aracılığı ile ırzına geçilmesi nedeniyle ortaya bir köy çıktı.

hepimiz gelecek nesiller için çalışıyoruz, ailemiz bu ülkede güzel güzel yaşasın istiyoruz, ancak bunun için bir şehrin orada yaşamaya değer kılınması gerekiyor. bunu başaramadı bu ülke ve özellikle son dönemdeki zihniyet. 5-10 milyondan fazla olmaması gereken bir şehri 20 milyon yaptılar.

tüm bunları gözettiğinizde çocuğunuz ya da torunununuz yurtdışındaki bazı şehirleri gördüğünde nerede yaşamak isteyecek imkanı da varsa ? özellikle her gun karşılaştığımız sayısız saçmalığı sizce bu nesil daha ne kadar çekecek?

evet, acıda olsa bir olasılık şu: ülkenin katmadeğerini sağlayan hatırı sayılı bir kitlenin artık her alandaki saçmalıklara ek olarak bir köy halini almış bir şehirde yaşamak istememeleri. bu ülkemiz için ciddi bir kayıp olacaktır, ve yerlerine malum zihniyet tarafından sınırlar ardına kadar açılarak afganistan, suriye, ırak ve benzeri ülkelerden takviye edilmesini sağlayacaktır. tabiat boşluk affetmez, ve şu özellikle önemlidir : "kötülerin/kötülüğün kazanması için iyilerin hiç bir şey yapmaması yeterlidir" (Edmund Burke tarafından söylenen bir sözdür).

ülkeyi gelecek nesilllerimiz için yaşanılır hale getirmek için yanlışlıkların/kötülerin mevzi kazanmasını engellemeliyiz.

Alıntı:

---

Originally Posted by umutabi

Bir ülke ve onun en büyük şehrinde bir köy düşünün adı Göktürk ve o eski mandacı köyünde AVRUPADA olsa hala banliyö olacak bir yerinde daire fiyatları şöyle ,

STIRLING ACKROYD'DAN KEMER COUNTRY'DE 6+2 MUHTEŞEM VİLLA $ 4.500.000
https://www.sahibinden.com/ilan/emla...27571077/detay

MIMOSA DAN SABAN RESIDENCE DE HAVUZ CEPHELİ 3+1 ARAKAT DAİRE $ 465.000
https://www.sahibinden.com/ilan/emla...54117676/detay

STIRLING'DEN KEMER CORNER SİTESİ'NDE 2+1 DAİRE 1.200.000 TL
https://www.sahibinden.com/ilan/emla...88541060/detay

GÖKTÜRK NEOVİSTA SİTESİ'nde 3+1 DÜZ DAİRE $ 575.000
https://www.sahibinden.com/ilan/emla...97866012/detay

LARNESS'den GÖKTÜRK DOĞA MEŞE PARK'ta İÇİ SIFIRLANMIŞ 4+1 DAİRE $ 585.000
https://www.sahibinden.com/ilan/emla...97650545/detay

Aslında sürüsüne ilan var ben sadece seçme yaptım o kadar. Şimdi bu fiyatlara bakarak bu banliyöde çoğu Dolar bazlı oha daire fiyatları varken ülke ekonomik olarak kötü durumda demeye kimin hakkı var ?

---

yarim saat otede billur gibi sularda yuzebilirsiniz kilyos

yeni havalimani dibinizde olacak 1 saatte pegasus la 300 TL ye avrupa nin heryerine ucabilirsin hemde 1-2-3 saatte

Kafaya koyarsan Bursa da ki kaplicalar yada yerini unuttugum bati karadenizdeki selaleler 3 saat otede arabayla

Dunyanin en buyuk sehirlerinden birinin dibindesin bogazin dibindesin ve evin fiyati 500 bin dolar

bu fiyata sana hong kong yada londra da kumes verirler

ama ben kime anlatiyorum, bosuna kendimi yoruyorum

simdi super zekanin biri cikacak TR deki asgari ucreti ornek gosterecek ne alakasi varsa:28:

not: yukarida saydigim ozelliklerin hicbiri bati dunyasindaki sehirlerin buyuk cogunlugunda bulunmuyor

Alıntı:

---

Originally Posted by umutabi

Adam üç beş kuruşa el kapısı özel sektörde çalışıyor, işinin garantisi yok , yaş 35-40` a gelmiş, 50 `ye gelmeden kapı önüne konulacağı neredeyse kesin, gitmiş 10 yıl vadeyle hemde sitede ev almış. Aidatlar neredeyse ev kirası kadar sonra geçinemiyorum diye dert yanıyor. Hayır biliyorum millet olarak çok fazla sudan hoşlanmayız ,sitenin havuzuna ayak sokmamış nice site sakini bilirim ama gidip havuzlu sitede betona para yatırmış. Böyle insanlar yarın öbür gün maddi zorluk çekerse acınır mı ?

---

75 yasinda 30 yillik konut kredisine giren gordum

48 yasinda akrabam 40 yillik konut kredisiyle ev aldi

iki ornekte ABD de yasanmistir, ABD deki isten cikarmalar is degistirmeler TR den misliyle daha fazladir

Kutuphaneye git kapitalizm ne demek onu ogren ilk once sonra insanlara akil dagitmaya calis

Alıntı:

---

Originally Posted by discretus

istanbul özelinde ciddi sıkıntılar olduğunu uzun zamandır konuşuyoruz.

örneğin dun aksma HaberTurk te ekonomi programında konuşan bir yorumcu hala bitirilememiş finans merkezi konusunda trafiğin makul seviyelere çekilmesi gerektiği yorumunu yaptı, bu olmazsa finans merkezi kavramının sıkıntıya uğrayacağını belirtti.

nitekim bir yerden diğerine gitmek 2-3 saat sürüyorsa burada sürdürülebilirlikten de bahsetmek kolay değil. bu ülkeye yabancı gelecekse finans merkezi dolayısıyla, aynı zamanda sosyal olarak yaşanabilir bir şehir olmasını da ister. hayat sonuçta tüm gün ofiste oturmaktan ibaret değil. son 15-20 yıılda yanlış yönetilen şehirleşme politikaları ciddi bir handikap ve yük olmaya devam edecek. bu arada finans merkezi 2015 te bitecekti ancak hala bitirilememiş durumda.

---

Bostanci Dudullu ve Goztepe Umraniye metrolarinin insaati devam ediyor 2019 basinda ikiside bitecek o zaman trafik rahatlar diye dusunuyorum.

Ilki kozyatagindan ikincisi Yeni Sahra ile birlesecek yani Kadikoy veya Sabiha gokcene kolaylikla gecilebilir 2019 da

Alıntı:

---

Originally Posted by discretus

şimdi ayrıca şöyle önemli bir nokta var: bir ingiliz için londra çok önemlidir, italyan için roma. bizim klasmanımızda olan polonya-varşova bile gayet yaşanılır bir yer mesela.

artık zaman değişti ve yurtdışına çok sayıda Türk gidiyor artık. karşılaştırma imkanı buluyor. ayrıca zamanın ruhu ve kendine bakma ve sosyalleşme ihtiyacı içerisinde "başını sokacağı" bir evden ötesine bakıyor.

istanbul uzun zamandan beri sadece "başını sokacağı" bir ev almak prensibi üzerinden kurgulandı. plansız veya daha doğrusu var olan planların rant ve beton lobisi aracılığı ile ırzına geçilmesi nedeniyle ortaya bir köy çıktı.

hepimiz gelecek nesiller için çalışıyoruz, ailemiz bu ülkede güzel güzel yaşasın istiyoruz, ancak bunun için bir şehrin orada yaşamaya değer kılınması gerekiyor. bunu başaramadı bu ülke ve özellikle son dönemdeki zihniyet. 5-10 milyondan fazla olmaması gereken bir şehri 20 milyon yaptılar.

tüm bunları gözettiğinizde çocuğunuz ya da torunununuz yurtdışındaki bazı şehirleri gördüğünde nerede yaşamak isteyecek imkanı da varsa ? özellikle her gun karşılaştığımız sayısız saçmalığı sizce bu nesil daha ne kadar çekecek?

evet, acıda olsa bir olasılık şu: ülkenin katmadeğerini sağlayan hatırı sayılı bir kitlenin artık her alandaki saçmalıklara ek olarak bir köy halini almış bir şehirde yaşamak istememeleri. bu ülkemiz için ciddi bir kayıp olacaktır, ve yerlerine malum zihniyet tarafından sınırlar ardına kadar açılarak afganistan, suriye, ırak ve benzeri ülkelerden takviye edilmesini sağlayacaktır. tabiat boşluk affetmez, ve şu özellikle önemlidir : "kötülerin/kötülüğün kazanması için iyilerin hiç bir şey yapmaması yeterlidir" (Edmund Burke tarafından söylenen bir sözdür).

ülkeyi gelecek nesilllerimiz için yaşanılır hale getirmek için yanlışlıkların/kötülerin mevzi kazanmasını engellemeliyiz.

---

yurtdisinda yasayan biri olarak tabiki cevremle kisitli olarak sunu gordum. Herkesin derdi Istanbuldan bir ev almak

Ancak ABD deki Turklerin cogu kirsal kesime benzeyen yerlerde yasadiklari icin ve buralarda haliyle cok ucuz oldugu icin Istanbul daki fiyatlar pahaliymis gibi duruyor ve cogu alamiyor birde dolarin degeri TR de eskiye gore cok dusuk. Hayatinda Istanbulu gormemis bu Turkler illaki Istanbul diye israr edince insan merak ediyor ve bunlara sordum neden Istanbul?

Cunku TR ye bir gun donulecek cunku yurtdisi sevilmiyor burada mutlu olmalari imkansiz bunu anlamislar. Istanbul un is merkezi olmasi sosyal hayat dogasi bogazi kisacasi herseyi cazip geliyor. Tandiklarimin cogu NEF in cesitli projelerine girdiler. Kumes gibi evler yuksek fiyatlar ama umurlarinda degil. Daha bir kisi bile gormedim su 24 yillik hayatimda gitsin Elazig dan ev alsin yada Bitlis ten yada ne bilim Kayseriden. Varsa yoksa Istanbul. Hesapta bir gun donulecek, ama o gun hic gelmiyor.