Bu kapsamda,
Türkiye Kalkınma Fonunun ulusal ve uluslararası piyasalarda faaliyet göstermesi ve dinamik, teknoloji odaklı, katma değeri yüksek işletmeleri destekleyen Türkiye'de öncü bir fon olması hedeflenmektedir. Türkiye Kalkınma Fonunun esnek bir yapısının olması ve piyasalardaki değişikliklere hızlı bir şekilde uyum sağlayabilmesi gerekmektedir. Ayrıca, fon kaynaklarının sadece ulusal değil uluslararası kurumlar tarafından da sağlanması planlanmaktadır bu amaçla kurulacak fonun uluslararası mecralarca kabul görmüş bir yapıya sahip olması gereklilik arz etmektedir. Bu nedenle, Türkiye Kalkınma Fonu ve fona bağlı alt fonların yapısı ve işleyişi ile Bankanın fonun yönetimiyle ilgili faaliyetleri 6/12/2012 tarihli ve 6362 sayılı Sermaye Piyasası Kanunu ve bu Kanun uyarınca yürürlüğe konulan ikincil mevzuatlar kapsamından çıkarılmıştır. Bu kapsamda SPK'ya ödenecek Kurul ücretleri ilave bir maliyet artışına yol açacak olup karın düşüşüne; dolayısıyla kamu gelirlerinin azalmasına yol açacaktır. Zira fonun gelirleri genel bütçeye gelir olarak kaydedilecektir. Bu itibarla, Türkiye
Kalkınma Fonu'nun 6362 sayılı Kanun çerçevesinde Kurul ücreti ödemeyeceği hususu düzenlenmi
Banka payı oranında kar elde edecek.Yani mesela fonun sermayes, 100 tl olsun , hazinenin %50 , kalkınmanın %30 %20 de diğer yabancı bir fon olsun ( Çin gibi ) payı nispetinde kar yazacak.Hazineninde payı olacağından vergi muafiyeti kapsamında bırakmak için öyle yol bulmuşlar.