Bir zamanlar benim de inandığım, ama Türkiye şartlarında aslında hiç bir geçerliliği olmayan bir aforizmaya hemen hemen hepimiz kendimizi kaptırmış durumdayız. O da "Hissesini almış olduğum firmaya ortak oldum" aforizması.
Oysa Türkiye şartlarında bu tamamen bir yanılsamadan ibaret. Ortak olmanın özellikleri nedir? Şirketin aldığı kararlarda eşit söz hakkın olur. Böyle bir şey mümkün mü? değil. Birincisi firmalar yönetim çoğunluğu kendinde kalacak şekilde halka arz oluyor, siz ne kadar beğenmeseniz de alınan karara karşı bir şey elinizden gelmiyor. İkincisi şirket % 51'den fazla kısmı halka arz etmiş olsa dahi imtiyazlı hisse sahibi olarak kalıyor, kendi payı % 1 olsa bile yine tek başına karar alabiliyor. Yine buna karşı yapabilecek hiç bir şey olmuyor. Hatta itiraz etmeye kalksanız bile kelimenin tam anlamıyla iplemiyor. (En son Ereğlinin genel kurulunda itiraz etmek derdini anlatmak isteyenleri divan başkanı mı nedir azarlayıp bir dövmediği kalmıştı).
Bence borsa istanbulda Türkiye'deki olay nedir; hisse ticaretidir. Ortaklık hikayedir. Hisseyi alırsınız kâr ettiğinize inanırsanız zamanı gelince karar verip satarsınız. Şahsi düşüncem olaya böyle bakmak gerekir.
