Mevcut durumda patron şirketi babasının çiftliği gibi kullanıyor. Mesela stokta bulunduğu belirtilen 1,6 milyar TL'lik malın gerçekten stokta olup olmadığını kim nereden bilecek? Bu kadar malı stoklayabileceği kapalı alana sahip mi şirket, burası bile tartışılır. Şirket yönetimi bu tür konularda hiç mi hiç şeffaf değil. Kuvvetle muhtemeldir ki patron kâr-zarar miktarını istediği gibi ayarlamak için grup şirketleri arasında alacak borç ilişkileri, stok durumu gibi hususları kafasına göre kitabına uydurarak şirketi yönetmeyi alışkanlık haline getirmiş. Birilerinin bu düzene çomak sokmasının belki de zamanı gelmiştir. Belki Dimyat'a pirince giden patron evdeki bulgurdan olursa, buna benzer suistimallere yönelen patronlara da Menderes üzerinden güzel bir ders verilmiş olur. Bir an düşüncesi bile iyi geldi :)