-
-
Suc romanlariyla unlu Amerikali yazar Walter (Ellis) Mosley’in dogum gunu (12 Ocak 1952)
"Romanina ayirdigin zaman diliminde baska bir sey yapma. Telefonunu sessize al. Kapi calarsa bakma. Sevdiklerine rahatsiz edilmek istemedigini soyle. Sensiz yasayamiyorlarsa git bir kafede ya da kutuphanede yaz. Gerekiyorsa oda kirala. Ne olursa olsun kitabini yazacak zamani yarat."
https://images-eu.ssl-images-amazon....1nlli8dfgL.jpg
"For that time you have set aside to write your novel, don't do anything else. Turn the ringer off on your phone. Don't answer the doorbell. Tell your loved ones that you cannot be disturbed. And if they cannot bear to live without you, go write in a coffee shop or library. Rent a room if you have to-just make the time to write your book."
“Peki, simdi ne yapacaksin, kucuk birader?”
“Neyi n’apicam?”
“Bu durumu nasil duzelteceksin?”
“Neyi duzeltecegim? Oluyu diriltebilir mi ki insan? Oldu o.”
https://d28hgpri8am2if.cloudfront.ne...1014995_hr.jpg
''What you gonna do, li'l brother?''
''What?''
''How you gonna make it right?''
''Make what right? He dead. I cain't raise him back here.''
-
-
Amerikali yazar ve oyun yazari Lorraine Vivian Hansberry'nin olum yildonumu (12 Ocak 1965)
https://pics.me.me/a-woman-who-is-wi...e-56618926.png
"Kendisi olmak istemekte ve kendi potansiyelini kullanmak isteyen bir kadin, daha ilginc erkeklerle ve genel olarak insanlara maruz kalmanin zorlugu olarak yalnizlik riskiyle karsi karsiya kalmamaktadir." Guneste Kuru Uzum
https://img.libquotes.com/pic-quotes...te-lbv7h1g.jpg
"Yasamak istiyorum, cunku hayat, icten ice guzel olanin ve sevdiginiz seyin icindedir. Bu nedenle, butun bunlari bildigim icin onlari yeterli sebep olarak gordum ve yasamak istiyorum. Dahasi, bu yuzden, baskalarinin nesiller boyu ve nesiller boyu yasamak isterdim. " Genc Olmak, Ustun Zekali ve Siyah Olmak
-
Amerikali heavy metal grubu White Zombie'nin kurucusu, Amerikali metal sarkicisi, yonetmen, yapimci, produktor, senarist, kiyafet ve dovme tasarimcisi (Robert Bartleh Cummings) Rob Zombie'nin dogum gunu (12 Ocak 1965)
https://pbs.twimg.com/media/DwqsF4iWsAA8rmA.jpg
https://pbs.twimg.com/media/DwqsVayWwAAY1-0.jpg
-
Ingiliz rock grubu Led Zeppelin, cikis albumu Led Zeppelin 1'i 12 Ocak 1969’da Atlantic Records etiketiyle piyasaya surdu.
http://www.pasifagresif.com/wp-conte...d-zeppelin.jpg
-
Ingiliz roman yazari David (Stephen) Mitchell'in dogum gunu (12 Ocak 1969)
"Bayan de Roo, Guney Afrika'da dogmus ama bir gun devletten ulkeyi yirmi dort saat icinde terketmesi icin emir gelmis, yoksa hapse atilacakmis. Yanlis bir sey yaptigindan degil. Eger siyahi insanlarin ayrilmis arazilerde, suru halinde, okulsuz, hastanesiz ve issiz olarak, camur ve sazdan yapilmis kulubelerde yasamasina itiraz ederseniz Guney Afrika'da boyle yapiyorlarmis." Siyah Kugu Parki
https://images-na.ssl-images-amazon....4,203,200_.jpg
"Mrs de Roo was born in South Africa but one day she was told by the government to leave the country in twenty four hours or she'd be thrown into prison. Not ’cause she’d done anything wrong, but because they do that in South Africa if you don’t agree coloured people should be kept herded off in mud-and-straw huts in big reservations with no schools, no hospitals and no jobs."
"Bir sonraki odada Julia'nin yasinda cilli bir kiz tekerlekli sandalyede oturuyordu. Bacaginin biri yoktu. Muhtemelen bacagini kaybetmektense pepelemeyi tercih ederdi; mutlulugun diger insanlarin acilariyla ilgili olup olmadigini merak ettim. Ama bakin bu iki tarafli bir durum. Yarin sabahtan sonra insanlarin bana baktiklarinda 'Tamam hayatim bok gibi ama en azindan Jason Taylor'in yerinde degilim. En azindan konusabiliyorum' diye dusunecekler."
https://i.gr-assets.com/images/S/com...450_SS450_.jpg
"In the next room a freckly girl Julia’s age sat in a wheelchair. One of her legs wasn’t there. She’d probably love to have my stammer if she could have her leg back, and I wondered if being happy’s about other people’s misery. That cuts both ways, mind. People’ll look at me after tomorrow morning and think, Well, my life may be a swamp of shit but at least I’m not in Jason Taylor’s shoes. At least I can talk."
-
Amerikali roman yazari ve gazeteci Jack (Griffith) London’in olum yildonumu (12 Ocak 1976)
https://altaonline.com/wp-content/up...ndon_img01.jpg
"Bana oyle geliyor ki, aklin yarattigi her sey metafizikseldir. Butun bilimlerin en dogrusu ve en inandiricisi olan matematik bile tamamen metafizikseldir. Bilimsel bir akil yurutmenin her bir dusuncesi metafiziktir. Kuskusuz bu konuda bana katiliyorsunuzdur, oyle degil mi?"
"Soylediginiz gibi, anlamiyorsunuz," diye karsilik verdi Ernest. "Metafizikci, kalkis noktasi olarak kendi oznelligini temel alip tumdengelim yoluyla akil yurutur. Bilim adami ise deneylerin sonuclarini kendine temel alarak, tumevarim yoluyla akil yurutur. Metafizikci kuramdan gerceklere ulasir, bilim adami gerceklerden kurama ulasir. Metafizikci evreni kendine gore aciklar, bilim adami evrene gore kendini aciklar." Demir Okce
https://images-na.ssl-images-amazon....4,203,200_.jpg
“It seems to me that all things of the mind are metaphysical. That most exact and convincing of all sciences, mathematics, is sheerly metaphysical. Each and every thought-process of the scientific reasoner is metaphysical. Surely you will agree with me?”
“As you say, you do not understand,” Ernest replied. “The metaphysician reasons deductively out of his own subjectivity. The scientist reasons inductively from the facts of experience. The metaphysician reasons from theory to facts, the scientist reasons from facts to theory. The metaphysician explains the universe by himself, the scientist explains himself by the universe.”
-
Polisiye edebiyatin en onemli isimlerinden Ingiliz yazar (Agatha Mary Clarissa Miller Christie Mollowan) Agatha Christie'nin olum yildonumu (12 Ocak 1976)
"Yargic Wargrave birinci mevki kompartimaninda purosunu tutturerek The Times gazetesinin politika haberlerini dikkatle okuduktan sonra gazeteyi birakip camdan disari bakti. Somerset'den geciyorlardi. Daha iki saatlik yollari vardi. Zenci adasi hakkinda simdiye kadar gazetelerde okuduklarini dusunmeye basladi. Adanin deniz ve yat meraklisi bir Amerikali milyoner tarafindan satin alindigini, Devon sahillerine yakin olan adaya modern ve luks bir kosk yapildigini biliyordu; ama, anlasildigina gore, Amerikali milyonerin yeni evlendigi ucuncu karisi denizi sevmiyordu ve adayi satisa cikarmisti. Satis icin gazetelerde bircok ilan cikmisti. Sonunda adanin Owen adinda biri tarafindan satin alindigi duyulmustu. Bu haberden sonra gazetelerin dedikodu yazilarinin fisildasmalari baslamisti. Zenci adasi aslinda Gabrielle Turl adinda Hollywood'lu bir film yildizi tarafindan satin alinmisti. Yildizin bu adada kimse tarafindan rahatsiz edilmeden birkac ay gecirmeyi dusundugu ileri surulmekteydi. Baska bir yazar ise, Zenci Adasinin bazi gizli deneyler icin Ingiliz Amirallik Dairesi tarafindan satin alinmis oldugunu iddia ediyordu..." On Kucuk Zenci
https://i.gr-assets.com/images/S/com...96._SY540_.jpg
"In the corner of a first-class smoking carriage, Mr. Justice Wargrave, lately retired from the bench, puffed at a cigar and ran an interested eye through the political news in the Times.He laid the paper down and glanced out of the window. They were running now through Somerset. He glanced at his watch - another two hours to go.He went over in his mind all that had appeared in the papers about Indian Island. There had been its original purchase by an American millionaire who was crazy about yachting - and an account of the luxurious modern house he had built on this little island off the Devon coast. The unfortunate fact that the new third wife of the American millionaire was a bad sailor had led to the subsequentputting up of the house and island for sale. Various glowing advertisements of it had appeared in the papers. Then came the first bald statement that it had been bought - by a Mr. Owen. After that the rumours of the gossip writers had started. Indian Island had really been bought by Miss Gabrielle Turl, the Hollywood filmstar! She wanted to spend some months there free from all publicity! Jones knew for a fact that it had been purchased by the Admiralty with a view to carrying out some very hush hush experiments!..."
-
Aaron Spelling'in yapimcisi oldugu, John Forsythe, Linda Evans ve Joan Collins'in rol aldigi Hanedan (Dynasty) dizisi 12 Ocak 1981'de ABC kanalinda yayinlanmaya basladi.
https://img.reelgood.com/content/sho...poster-780.jpg
-
Ingiliz rock grubu Eurythmics, Touch albumunun 3.single'i Here Comes the Rain Again'i 12 Ocak 1984’de Ingiltere’de RCA Records etiketiyle yayinladi.
https://eurythmics-ultimate.com/wp-c...B-68141-01.jpg
-
Ingiliz rock grubu Deep Purple, 12.studyo albumu The House of Blue Light’i 12 Ocak 1987’de Mercury Records etiketiyle piyasaya surdu.
https://images.genius.com/b3504d58a1...000x1000x1.png
-
Kanadali egitmen ve yazar Laurence Johnston Peter'in olum yildonumu (12 Ocak 1990)
https://www.azquotes.com/picture-quo...r-22-99-55.jpg
"Mantiga karsi cahillik gibi zirh yoktur."
https://www.brainyquote.com/photos_t...jpeter1-2x.jpg
"Onderlik et, takip et, ya da yoldan cekil."
https://izquotes.com/quotes-pictures...ter-285539.jpg
"Tum masrafina karsi, yasam hala populer."
https://www.storemypic.com/images/20...ypic-175ba.png
"Benim sorunum, soyledigimi dusunmeden once dusundugumu soylememdir."
https://img.libquotes.com/pic-quotes...te-lbj2z8u.jpg
"Ozgunluk; duydugunuz seyi hatirlamanin, ama bunu nerede duydugunuzu unutmanin iyi bir sanatidir.”
-
Uc kez Nobel Edebiyat Odulu'ne aday gosterilen Italyan roman yazari Vasco Pratolini'nin olum yildonumu (12 Ocak 1991)
“Bu sokaklar, bu alanlar, yasanti irmagimizin yatagiydi sanki… kendi sokaklarimizda kendi alanlarimizda olmadikca, bizim icin gercek yasanti, gercek sevgili, hayatin sicakligi yok demekti. Tam San Piero Kemeri’nden sonra baslayan caddeyi izleyerek, sehrin merkezine, guzel orkestralara ve kahvelere ulasabilirdik; ama bu birkac adimi attigimizda, hep soguk bir seyle karsilasacagimiz duygusuna kapiliyorduk. Dolasmasi yasaklanmis tutuklular gibi Mahalle’mize kapaniyorduk, uysalca. Huzun, aliskanlik, sevda ya da daha gizli, daha ateslibir duygu yuzunden hepimiz Mahalle’mize surgunduk… Sehir, cumhuriyetimizin cok uzagindaydi; bizde bir arkeoloji muzesi, bir hayal ulkesi izlenimi uyandiriordu. Ona ait olabilmek icin tras olmali, guzel elbiseler giymeliydik...” Mahalle
https://images-na.ssl-images-amazon....jML0%2BujL.jpg
"Eravamo un’isola nel fiume che comunque andava, fra i carrettini del trippaio e dell’ortolano,il bugigattolo del venditore di castagnaccio, lungo via Pietrapiana. Dall’arco di San Piero a Porta alla Croce ... e non esisteva vera vita, società vera, calore, se non quando eravano nelle nostre strade e piazze. A seguitare… avremmo trovato la città col suo centro, i bei caffè e le orchestrine; eppure, per fare quei pochi passi, inconsciamente ogni volta, ci preparavamo a qualcosa di estraneo da affrontare. Creature innocenti, confinate per malinconia, abitudine o amore, per qualcosa di più intimo e rissoso, nel nostro Quartiere... La città era al di là di questa nostra repubblica, aveva per noi un senso di archeologia e di eldorado insieme: per parteciparvi occorreva che fossimo rasati e avessimo in dosso i vestiti migliori..."
-
Aurelio Galleppini ile birlikte Tex cizgi roman serisini yaratan Italyan yazar ve karikaturist Gian Luigi Bonelli’nin olum yildonumu (12 Ocak 2001)
http://www.minimaetmoralia.it/wp/wp-.../galeppini.jpg
http://shop.sergiobonelli.it/resizer...3107.jpg--.jpg
-
Ispanyol sair Ángel González'in olum yildonumu (12 Ocak 2008)
https://pbs.twimg.com/media/DKrLuY7X0AE59W4.jpg
Bir yanlis anlasilma oldu aslinda.
'Sandik basina!' diye haykirdi halk,
ama o 'Silah basina!' anladi, 'Silah basina!' dedi.
Gururu oksandi ve sahlanip
tufekle, tabancayla ve yasayla
bir yigin insan oldurdu.
Kinina sokarken kilicini, konustu:
'Demokrasi yetkinliktir, olgunluktur' dedi.
Alkis tuttu bu sozlere halk. Sustu oluler,
aldirmadilar bile, baska ne yapsinlar?
Iradesi gerceklesti halkin.
Bundan boyle eger -sessizlik-
isterseniz Sefiniz olurum artik.
Parmagini kaldirabilir yalnizca
aranizda boyle dusunmeyen varsa.
Ezici bir cogunlukla btuun cesetler
ona mezarligin baskomutanligini verdiler
-
"Seninle konusacak bir milyon sey var.Bu dunyada istedigim sensin.Seni gormek ve konusmak istiyorum.Seninle her seye bastan baslamak istiyorum. / Ho un milione di cose di cui parlare con te. Tutto quello che voglio in questo mondo sei tu. Voglio vedere te e parlare. Voglio il due di noi a ricominciare tutto dall'inizio." Haruki Murakami
https://pbs.twimg.com/media/C8h2PRFV0AAtmqQ.jpg
-
“Onun ask bilgisi tumuyle kuramsaldi ve o aski, bir cig damlasinin nazik dususu ya da durgun bir suyun dalgaciklari gibi alev yalayislari olarak ve yaz gecelerinin kadife karanligi gibi serin olarak tasarliyordu. Onun ask gorusu daha cok sakin, uysal bir sevgi, goksel bir sakinligin cicek kokulu romantik isikli ortaminda, sevgiyle yumusakca hizmet etmekti.” Jack London, Martin Eden
http://sanatkaravani.com/wp-content/...artin-eden.png
“She did not know the actual fire of love. Her knowledge of love was purely theoretical, and she conceived of it as lambent flame, gentle as the fall of dew or the ripple of quiet water, and cool as the velvet-dark of summer nights. Her idea of love was more that of placid affection, serving the loved one softly in an at mosphere, flower-scented and dim-lighted, of ethereal calm.”
-
"Politika sorunlari arama, her yerde bulma, yanlis tani koyma ve yanlis ilaclari uygulama sanatidir. / Politics is the art of looking for trouble, finding it everywhere, diagnosing it incorrectly and applying the wrong remedies.” Groucho Marx
https://66.media.tumblr.com/62ec5691...t9qo1_400.gifv
Betty Boop for President (1932) Fleischer Studios
-
-
"Hic kimse her zaman maglup olmaz. / Nobody loses all the time." Bennie (Warren Oates)
https://media.giphy.com/media/U1VjmoJjUik7K/giphy.gif
Bana Onun Kellesini Getirin (Bring Me the Head of Alfredo Garcia, 1974) Sam Peckinpah
-
Hollandali ressam Jan van Goyen'in dogum yildonumu (13 Ocak 1596)
A river landscape with fishermen in a boat before a village jetty, 1643
https://upload.wikimedia.org/wikiped...oat_before.jpg
A scene on the ice, 1627
https://upload.wikimedia.org/wikiped...rt_Project.jpg
-
Kralice I. Elizabeth doneminin dusunce yapisini yansitan siirleriyle Ingilizce siir dilini onemli olcude zenginlestiren Ingiliz sair Edmund Spenser'in olum yildonumu (13 Ocak 1599)
Iste orada yatiyor simdi rahat ve mutlu.
Senin de isteyip ozledigin ve her gun
Uzagindan gectigin o sonsuz uykusunda.
Ne cikar dayaniksiz ten korkarak
O koca dalgadan biraz aci cekse o yolculukta?
Katlanilmaz mi o kisa aciya huzur getiriyorsa
Ve ruhu uykuya kavusturuyorsa mezarda?
Cileden sonra uyku, firtinadan sonra liman,
Savasip dinlenmek, yasayip olmek buyuk haz verir insana.
https://radioriel.org/web/wp-content...rie-Queene.jpg
He there does now enjoy eternal Rest
And happy Ease, which thou dost want and crave,
And further from it daily wanderest:
What if some little Pain the Passage have,
That makes frail Flesh to fear the bitter Wave?
Is not short Pain well born, that brings long Ease,
And lays the Soul to sleep in quiet Grave?
Sleep after Toil, Port after stormy Seas,
Ease after War, Death after Life, does greatly please.
-
Belcikali ressam Jan Brueghel il Vecchio’nun (Jan Brueghel the Elder) olum yildonumu (13 Ocak 1625)
A Woodland Road with Travelers, 1607
https://upload.wikimedia.org/wikiped..._Travelers.jpg
Il Senso dell'udito (The Sense of Hearing, 1618)
https://upload.wikimedia.org/wikiped..._-_WGA3574.jpg
-
Hollandali ressam Adrianus Eversen'in dogum yildonumu (13 Ocak 1818)
Sunlit street on market day, unlnown date
https://upload.wikimedia.org/wikiped...Market_Day.jpg
A View In Delft, 1885
https://upload.wikimedia.org/wikiped...w_In_Delft.jpg
-
Amerikali Empresyonist ressam Lilla Cabot Perry'nin dogum yildonumu (13 Ocak 1848)
Open Air Concert, 1890
https://upload.wikimedia.org/wikiped...%2C_Boston.jpg
A Young Violoncellist, 1892
https://upload.wikimedia.org/wikiped..._Fine_Arts.jpg
-
Olimpiyat Ilahisi'nin soz yazari Yunan sair Kostis Palamas'in dogum yildonumu (13 Ocak 1859)
Yildirim bu yil karakista
gencligimden uzak atesten yoksun
her an yikilacagimi sandim
karla kapli yollarda.
Ama dun Mart'in gulusuyle yureklendim
eski patikalarla bulusmaya gittim,
ve uzek bir gulden gelen hos kokuyla
yasardi gozlerim.
https://greece.greekreporter.com/files/palamas.jpg
This year’s harsh winter brought me to my knees,
For it found me without youth and caught me without fire,
And time and again as I walked the snowy streets,
I felt I would fall and die.
But yesterday, as I was encouraged by the laugh of march,
And I went to find again the roads to the ancient sites,
The first fragrance of a distant rose in my path
Brought tears to my eyes.
Unutamadigim genclik yillarim
deniz kiyisinda gecti,
sig ve kimiltisiz denize yakin
genis ve buyuk denize yakin.
Ve cicek acan yasam
onumde belirince
deniz kiyisindaki genclik yillarimin
duslerini gorunce, fisiltisini duyunca
Yuregim ic gecirir hep ayni seslenisle:
Yeniden yasayabilseydim
sig ve kimiltisiz denize yakin
genis ve buyuk denize yakin.
Ana gibi alinyazim ana gibi sevincim
bir tek onu tanidim:
Icimde tatli serili gol gibi bir deniz
ve okyanus gibi acik ve buyuk.
Ve iste! dus onu yeniden tasidi
yanibasima uykumun icinde
sig ve kimiltisiz denizi
genis ve buyuk denizi.
Ama beni ne yazik bir aci
buyuk bir aci sariyor,
yuregimin ilk carpisi sevgili deniz kizim
sen bile dindiremedin bunu.
Neydi icimdeki firtina
neydi o carpici ruzgar
senin bile uyutamadigin dindiremedigin
buyulu goruntu, deniz kiyisinda?
Soylenmeyen anlatilamayan aci
buyuk acidir bu
sonmeyen, genclik yillarimin
cennetinde bile deniz kiyisinda.
https://www.ellines.com/wp-content/u...1/palamas4.jpg
My early unforgettable years I lived them
close to the sea,
there by the shallow and calm sea,
there by the open and boundless sea.
And every time that my budding, early life
comes back to me,
and I see the dreams and hear the voices
of my early life there by the sea,
you, oh my heart, feel the same old yearning:
if I could live again,
close to the shallow and calm sea,
there by the open and boundless sea.
Was it really my destiny, was it my fortune,
I haven’t met another
a sea within me as shallow as a lake,
and like an ocean boundless and big.
And, lo! In my sleep a dream brought her
close again to me,
the same there shallow and calm sea,
the same there boundless and open sea.
Yet, thrice be alas! A grief was poisoning me,
a powerful grief,
a grief that you did not lighten, my dream
of my great early love, my home by the sea.
What storm, I wonder, was raging in me,
and what whirlwind,
that couldn’t put it to rest, or lull it to sleep
my wonderful dream of my home by the sea.
A grief that is unspoken, an unexplained grief,
a powerful grief,
a grief not quenched even within the paradise
of our early life close to the boundless sea.
-
Ermeni asilli Rus George Ivanovich Gurdjieff'in dogum yildonumu (13 Ocak 1866)
"Insanin kafasinin icini dolduran geleneklerden oznel ahlak olusur. Fakat gercek bir hayat icin nesnel ahlak gereklidir. Bu da yalnizca vicdan duygusundan ileri gelir. Vicdan her yerde aynidir. Burada aynidir, St. Petersburg' da, Amerika'da, Kamcatka'da ve Soloman Adalari'nda da aynidir. Bugun burada yasiyorsun fakat yarin belki Amerika'ya gideceksin; gercek bir vicdan duygusuna sahipsen ve ona gore yaþsiyorsan, nerede olursan ol kendinle barisik olursun." Olaganustu Insanlarla Karsilasmalar
https://images-na.ssl-images-amazon....1ADUVJ21vL.jpg
"From the conventions with which one is stuffed subjective morality is formed, but for real life objective morality is needed, which comes only from conscience. Conscience is everywhere the same. As it is here, so it is in St. Petersburg, America, Kamchatka, and in the Solomon Islands. Today you happen to be here, but tomorrow you may be in America; if you have a real conscience and live according to it, it will always be well with you wherever you may be."
https://quotestats.com/topic/1085541...tes-484489.jpg
"Hayatta, cevrendeki insanlarin iyi ve kotu olarak dusunduklerine gore degil de vicdan duygusunun senden istedigi sekilde davranmayi ogrenmelisin. Bozulmamis bir vicdan duygusu, tum kitaplarin ve ogretmenlerin bildiginden daha fazlasini bilir."
"Ask denilen bu kutsal duygu, insanlar*daki iradesizlik ve zayiflik sonucu zamanla yozlasmis ve simdi gunumuzdeki cagdas insanda tamamen kotu aliskanlik haline donusmustur."
https://pictures.abebooks.com/isbn/9781617201585-uk.jpg
"That sacred feeling which has gradually degenerated in people, owing to their weakness and will-lessness, and has now in contemporary man turned completely into a vice."
-
Alman besteci Richard Wagner, uc perdelik operasi Parsifal'i (kendisi bizzat Ein Bühnenweihfestspiel - Sahneyi kutsayan senlik oyunu demistir.), bestesini 13 Ocak 1882'de tamamladi. (26 Temmuz 1882'de sahnelendi.)
https://upload.wikimedia.org/wikiped...al-affisch.jpg
-
Norvecli oyun yazari Henrik Ibsen'in Bir Halk Dusmani (En Folkefiende - An Enemy of the People - Un nemico del popolo) oyunu ilk kez 13 Ocak 1883'de Oslo, Christiania Teater'da sahnelendi.
https://is1-ssl.mzstatic.com/image/t.../600x600bf.png
-
Italyan aktor, oyun ve senaryo yazari, besteci Ettore (Pasquale Antonio) Petrolini'nin dogum yildonumu (13 Ocak 1884)
http://www.ecodelcinema.com/wp-conte...rolini-cop.jpg
https://pbs.twimg.com/media/DwyQrWGX4AAMjU8.jpg
-
Amerikali sair, ressam ve yazar Clark Ashton Smith'in dogum yildonumu (13 Ocak 1893)
http://www.morefamousquotes.com/imag...ams-quotes.jpg
Egil onumde: cunku ben dusler imparatoru'yum;
Kendimi bir milyon renkli gunesiyle taclandiririm
Akil almaz gizemli dunyalarin ve alirim
Suruklenen goklerini cuppe niyetine; suzulurum
Gokkubbenin dorugundaki tahtimda ve isitirim
Ufuklari uzayda sonsuzluga giden.
-
Irlandali roman ve oyun yazari Oscar Wilde’in sosyete, is alemi ve siyasetin girift ve zaman zaman kirli iliskilerini konu edinen (An Ideal Husband - Un Marito Ideale) Ideal Bir Koca oyunu 13 Ocak 1895'te Londra'da sahnelenedi.
“Londra sosyetesini seviyorum!... Son derece gelismis oldugunu dusunuyorum. Guzel salaklardan ve akilli catlaklardan olusuyor. Tam da sosyetenin olmasi gerektigi gibi.”
http://images.genius.com/aa0f2284293....640x640x1.jpg
"Oh, I love London Society! ... It is entirely composed now of beautiful idiots and brilliant lunatics. Just what Society should be. / Oh, adoro la società londinese!... È interamente composta di bellissimi idioti e brillanti lunatici. Proprio come che dovrebbe essere la società."
-
Fransiz yazar Emile (Francois) Zola, Dreyfus davasinda yapilan haksizligi dile getirmek icin Fransa Cumhurbaskani Felix Faure’ya acik mektup seklindeki yazdigi makalesi Sucluyorum’u (J’Accuse), 13 Ocak 1898 tarihinde L’aurore Gazetesi’nde yayinladi.
https://pbs.twimg.com/media/EOKGm2LW...jpg&name=small
"...Bir yildir General Billot, General Boisdeffre ve General Gonse Dreyfus'un sucsuz oldugunu biliyorlar ve bu tuyler urpertici seyi kendilerine sakliyorlar. Ustelik bu insanlar uyuyabiliyorlar, esleri ve cocuklari var, onlari seviyorlar!..."
http://www.cahiers-naturalistes.com/...re_janv_98.jpg
"...Voici un an que le général Billot, que les généraux de Boisdeffre et Gonse savent que Dreyfus est innocent, et ils ont gardé pour eux cette effroyable chose ! Et ces gens-là dorment, et ils ont des femmes et des enfants qu’ils aiment!..."
-
Alman oyun yazari Gerhart Hauptmann'in Fareler (Die Ratten - The Rats) oyunu ilk kez 13 Ocak 1911'de Berlin, Lessingtheater'da sahnelendi.
https://images-na.ssl-images-amazon....2B13UVWEeL.jpg
-
Turk yazar ve sair Necati Cumali'nin dogum yildonumu (13 Ocak 1921)
Dalar gider pencereler onunde simdi
Ilik yaz aksamlarini hatirlar
Vapurlar gecer bombos guverteleri
Bombos uzanan denizin ustunde
Ac bir karabatak dalar cikar
Bilirim yalnizlik usutur insani
Kalp daima sevecek birini arar
Hatirlar bakislarda kalan aklarini
Avuclari hafif terli, yanaklari al al
Agaclikli yollarda aksam dolasmalarini
Ilk yildizlar karanlik basmadan dogar
Hafif cicek kokulari gibi ucar iciniz
Yavaslar eve donerken adimlariniz
Esen ruzgara, durur, kulak verirsiniz
Bakislariniz butun kadinlarla karsilasir
Daha onunuzde uzun bir yaz vardir
Butun gun surada burada gecikir oyalanir
Doner durur yataginda butun gece
Ay isigi, sicak hava, tutusturur kanini
Uykularini kacirir en ufak bir dusunce
Simdi ruzgarlar soguk eser yuzunuze
Huzun verir yagmur sularindan gecen bulutlar
Bayirlarda yol alan posta arabalari
Simdi birbirinden ayri yasar kurtlar, kuslar
Sular cakillardan ayri akar
Dalar gider, gozleri buyur de
Ilik yaz aksamlarini hatirlar
Avuclari hafif terli yanaklari al al
Bombos uzanan denizin ustunde
Ac bir karabatak dalar cikar
https://www.yenicaggazetesi.com.tr/d/news/156350.jpg
Now he dives deep in thought before the windows
He recalls warm summer evenings
Ships pass with empty decks
On the wide empty sea
Over and over a hungry cormorant dives
I know loneliness chills the heart
The heart is always searching for someone to love
It remembers loves left only in glances
Lightly-sweating palms flushed cheeks
And evening strolls on the tree-lined roads
The first stars are born before the tread of dark
Your feelings float like the fragrance of flowers
On the way home your footsteps falter
You stop and listen to the wind
You exchange glances with every woman you meet
There’s a long summer still before you
All day loitering here and there
Tossing and turning in bed all night
Moonlight and hot weather fire to the blood
The slightest thought steals away sleep
Now winds blow cold in your face
Clouds pass laden with grief and rain
Mail-vans climb the slopes
Now birds and wolves live apart from each other
Water flows apart from the pebbles
Now he dives deep in thought his eyes grow big
He recalls warm summer evenings
Lightly-sweating palms flushed cheeks
On the wide empty sea
Over and over a hungry cormorant dives
-
Avusturyali filozof Paul Feyerabend'in dogum yildonumu (13 Ocak 1924)
"Deneyim, hala bilinmeyen bolgelere girerken gordugumuz, kokladigimiz ve fark ettigimiz seydir. Ampirizm, deneyimin dogru kullanildiginda dunyanin nelerden olustugunu bize eksiksiz anlattigini ifade eden bir felsefe ya da dunya gorusudur."
https://images-na.ssl-images-amazon....4,203,200_.jpg
"Erfahrung ist das, was wir sehen, hören, riechen, bemerken, wenn wir uns in bisher unbekannte Gegenden begeben. Der Empirismus ist eine Philosophie oder ein Weltbild, das besagt, daß uns die Erfahrung, wenn man sie richtig gebraucht, genau sagt, woraus die Welt besteht."
-
Amerikalý Oryantalist ressam Frederick Arthur Bridgman'in dogum yildonumu (13 Ocak 1928)
An Interesting Game, ca 1881
https://upload.wikimedia.org/wikiped...rt_Project.jpg
Orientalist Interior, 1900
https://upload.wikimedia.org/wikiped...t-Interior.jpg
-
-
Amerikali sanatci Cassius Marcellus Coolidge'in olum yildonumu (13 Ocak 1934)
Capodanno a Dogville (New Years Eve in Dogville, 1903)
http://acidbanana.altervista.org/wp-...-dogsville.jpg
I cani che giocano a poker (A Waterloo Dogs Playing Poker, 1906)
https://pbs.twimg.com/media/Dwu3EGHWkAAwYUL.jpg