-
Amerikali ozgurlukcu sosyalist, siyaset felsefecisi, hatip ve yazar Murray Bookchin'in dogum yildonumu (14 Ocak 1921)
"Toplumsal adaletsizligi ortadan kaldirabiliriz, ama toplumsal ozgurluge ulasamayiz. Siniflari ve somuruyu ortadan kaldirabiliriz, ama hiyerarsi ve tahakkumun kisitlamalarindan kurtulamayiz. Bir seytan cikarma ayini yapiyormuscasina pis islerimizden mal kazaniminin ve birikimin ruhunu def edebiliriz, fakat yine de icimizi kemiren bir sucluluk duygusunun, duyumsalliginin ahlaksizliga duyulan analiz edilmesi guc bir inancin ve feragatin yuku altinda ezilmeye devam ederiz." Ozgurlugun Ekolojisi
http://www.anarquista.net/wp-content...y-Bookchin.jpg
"We may eliminate social injustice, but we will not achieve social freedom. We may eliminate classes and exploitation, but we will not be spared from the trammels of hierarchy and domination. We may exorcize the spirit of gain and accumulation from our psyches, but we will still be burdened by gnawing guilt, renunciation, and a subtle belief in the "vices" of sensuousness."
"Ne kadar iyi dusunulmus olursa olsun kucuk adimlar evrensel, kuresel ve feci bir hal almis problemleri kismi olarak dahi cozemez. Eger kismi 'cozumler' denen birsey varsa bu sadece ekolojik krizin sabit dogasini gizlemek icin kullanilan makyaj malzemesidir. Onlar bu suretle halkin dikkatini ve teorik icyuzunu, gerekli degisikliklerin derinligi ve genisligi hakkindaki yeterli kavrayisdan alikoyarlar."
https://ecology.iww.org/images/Bookc...yofFreedom.jpg
"Nor do piecemeal steps however well intended, even partially resolve problems that have reached a universal, global and catastrophic character. If anything, partial ‘solutions’ serve merely as cosmetics to conceal the deep seated nature of the ecological crisis. They thereby deflect public attention and theoretical insight from an adequate understanding of the depth and scope of the necessary changes."
-
Japon roman ve oyun yazari (Kimitake Hiraoka) Yukio Mishima’nin dogum yildonumu (14 Ocak 1925)
“Beni ask konusunda, yani ugrunda olmeye degecek, insani bitirip tuketen ask konusunda gizliden gizliye dusunmeye yonelten deniz oldu. Evet, kesinlikle deniz.Tanri'nin gunu celik bir gemide kapali kalan bizler icin, deniz tipki kadin gibidir. Durgunlugu ve firtinalariyla, kaprisleriyle, batan gunesi yansitan gogsunun guzelligiyle bu benzerlik ortadadir. Daha da otesi, denizin uzerine uzanan ve denizin uzerinde gidip gelen, yine de denizin kendini vermeyi reddettigi bir geminin icerisindesiniz. Altinizdan akip gecen sonsuz miktardaki bu su, susuzlugunuzu gideremez. Doga, denizciyi kadina benzeyen bu unsurlarla sarmalar da, denizci yine kadinin sicak, diri govdesinden oldugu kadar uzak kalir denizden.” Denizi Yitiren Denizci
https://japaneseculturereflectionsbl...a-pg.jpg?w=474
“It was the sea that made me begin thinking secretly about love more than anything else; you know, a love worth dying for, or a love that consumes you. To a man locked up in a steel ship all the time, the sea is too much like a woman. Things like her lulls and storms, or her caprice, or the beauty of her breast reflecting the setting sun, are all obvious. More than that, you’re in a ship that mounts the sea and rides her and yet is constantly denied her. It’s the old saw about miles and miles of lovely water and you can’t quench your thirst. Nature surrounds a sailor with all these elements so like a woman and yet he is kept as far as a man can be from her warm, living body.”
-
Ispanyol ressam Juan de Ribera Luis Berenguer Palau'nun dogum yildonumu (14 Ocak 1935)
Barrio del Carmen (El Carmen Neighborhood, Valencia, 1985)
http://1.bp.blogspot.com/-hbpNll-wpM...%2C%2B1985.jpg
Puente del Real (Real Bridge, 1993)
https://2.bp.blogspot.com/-d119h0Nq8...%2C%2B1993.jpg
-
-
Amerikali gerilim, korku ve kurgu yazari Richard (Carl) Laymon'in dogum yildonumu (14 Ocak 1947)
"Deniz kenarinda, sevimli bir tatil beldesi olan Boleta Korfezi eski rahat, sakin halini kaybetmistir. Sebebi aciklanamayan bazi kaybolma olaylari yazin keyfini cikaranlarin ustune karanlik bir golge gibi coker. Tatilcilerin dolastiklari mekanlar agzi bozuk serseriler tarafindan isgal edilmistir.
Bir sure sonra Boleta Korfezi kendini savunmaya baslar. Bolgedeki yasadisi olaylarin ardinda bu serserilerin bulundugunu dusunen gencler, siddete siddetle karsilik verme karari alirlar. Tanya adinda karizmatik bir liderleri olan gencler, serserileri dovmeyi yeterli gormeyip daha agir cezalar uygulamak amaciyla, terkedilmis bir barakada toplantilar yapmaya baslarlar; bu mekan onlari kayip olaylarinin ardindaki gercege goturecektir."
https://cdn.shopify.com/s/files/1/18...g?v=1516899293
"The seaside resort of Boleta Bay is not the carefree place it used to be. A series of unexplained disappearances has brought misery and fear to local families, casting, a dark shadow over the summer. And to add to the atmosphere of unease and foreboding, the tourists who throng the arcades and stroll along the board walk now have to pick their way through a growing army of leering, foul-mouthed bums who infest the dilapidated buildings of Boleta Bay's promenade.
But now Boleta Bay is fighting back. Convinced that the loathsome down and outs, nicknamed 'trolls', have been abducting its citizens for their own grim purposes, a gang of local teenagers decide to wreak their own violent revenge on what they see as a hive of murderous parasites. Led by the charismatic Tanya, the gang soon graduate from simple beatings to other, more ambitious forms of punishment. And as they grow more daring, their campaign inexorably leads them to the old abandoned Funhouse, where the appalling truth about the disappearances awaits them."
-
Amerikali suc gerilim romanlari yazari John Lescroart'in dogum gunu (14 Ocak 1948)
"Tabii ki adaletin gozu kordu falan ama guclu insanlari gereksiz yere kiskirtmamak basit bir sagduyu ornegiydi. / Of course justice was blind and all that, but in fact it was simple prudence not to needlessly antagonize powerful people." Hasat Zamani
https://images.gr-assets.com/books/1...9l/8549518.jpg
"Ozellikle hukuk, ayni suctan dolayi, sectiginiz insanlari tutuklayip, digerlerini tutuklamayacaginiz bir arac degildi. / And the law was specifically not a tool that you used selectively to arrest some people but not others who did the same thing."
-
-
Ingiliz yazar ve gazeteci Edward St Aubyn'in dogum gunu (14 Ocak 1960)
“Babasinin hiriltiyla soludugunu ve karyola basinin duvara carptigini duyuyordu. Derken, yesil kuslu perdenin arkasindan bir geko (kertenkele) belirdi ve acik pencerenin yanindaki duvarin kosesinde hareketsizce kaldi. Patrick ona dogru atildi. Catinin obur yanina gecip uzaklasti; kimse onu bir daha asla bulamayacak, nerede aramalari gerektigini ve bir gekonun bedenine girdigini bilemeyecekti.”
https://k60.kn3.net/E9F0F5DB3.jpg
"He could hear his father wheezing, and the bedhead bumping against the wall. From behind the curtains with the green birds, he saw a gecko emerge and cling motionlessly to the corner of the wall beside the open window. Patrick lanced himself towards it. Tightening his fists and concentrating until his concentration was like a telephone wire stretched between them, Patrick disappeared into the lizard’s body."
-
Amerikali yazar ve sair Sylvia Plath, Sirca Fanus (The Bell Jar - La campana di vetro) romanini 14 Ocak 1963'de Heinemann Publishing araciligiyla yayinladi.
"Yasamimin, oykudeki yesil incir agaci gibi onumde dallanip budaklandigini goruyordum.Her dalin ucunda tombul, mor bir incir gibi essiz bir gelecek beni cagiriyor, goz kirpiyordu. Incirlerden biri, bir es, mutlu bir yuva ve cocuklardi. Bir baskasi, unlu bir ozan, oteki parlak bir profesor, biri sasirtici editor Esther Greenwood, oburu Avrupa, Afrika ve Guney Amerika, biri Constantin, Sokrates, Attila ve garip adlari degisik meslekleri olan daha bir yigin asik, bir baskasiysa Olimpiyat takim sampiyonu bir kadindi. Bu incirlerin uzerinde ve otesinde, ne olduklarini pek cikaramadigim daha bir suru incir daha vardi. Kendimi dallarin catallandigi noktada otururken goruyordum.Ve incirlerden hangisini sececegime bir turlu karar veremedigim icin acliktan oluyordum. Hepsini ayri ayri istiyordum incirlerin, ama birini secmek otekilerin hepsini kaybetmek demekti. Ve ben orada karar veremeden otururken incirler burusup kararmaya basliyor ve birer birer topraga, ayaklarimin dibine dusuyorlardi.”
https://edajeapristoblogsu.files.wor...camp.jpg?w=620
“Vidi la mia vita diramarsi davanti a me come il verde albero di fico del racconto.Dalla punta di ciascun ramo occhieggiava e ammiccava, come un bel fico maturo, un futuro meraviglioso. Un fico rappresentava un marito e dei figli e una vita domestica felice, un altro fico rappresentava la famosa poetessa, un altro la brillante accademica, un altro ancora era Esther Greenwood, direttrice di una prestigiosa rivista, un altro era l’Europa e l’Africa e il Sudamerica, un altro fico era Costantin, Socrate, Attila e tutta una schiera di amanti dai nomi bizzarri e dai mestieri anticonvenzionali, un altro fico era la campionessa olimpionica di vela, e dietro e al di sopra di questi fichi ce n’erano molti altri che non riuscivo a distinguere. E vidi me stessa seduta alla biforcazione dell’albero, che morivo di fame per non saper decidere quale fico cogliere. Li desideravo tutti allo stesso modo, ma sceglierne uno significava rinunciare per sempre a tutti gli altri, e mentre me ne stavo lì, incapace di decidere, i fichi incominciarono ad avvizzire e annerire, finché uno dopo l’altro si spiaccicarono a terra ai miei piedi.”
-
1 Akademi (Trafik - Traffic, 2000),1 Emmy Odulu sahibi yapimci, senarist, goruntu yonetmeni Steven Soderbergh’in dogum gunu (14 Ocak 1963)
https://cdn2-www.comingsoon.net/asse...7529223766.jpg
https://m.media-amazon.com/images/M/...2,1000_AL_.jpg
-
-
Elvis Presley'in 14 Ocak 1973'de verdigi 'Aloha from Hawaii' isimli muhtesem konseri dunyaya uydudan yayinlandi ve 1 milyar kisi tarafindan izlendi.
(Konser bittikten ve herkes gittikten sonra Kral sahnede kalmis ve yayinlanmak uzere bes sarki daha kaydetmistir.)
http://images6.fanpop.com/image/phot...41-500-388.jpg
https://images-na.ssl-images-amazon....yL._SY355_.jpg
-
Ispanyol, Kuba, Danimarka ve Fransiz kokenli Amerikali diarist, denemeci, romanci ve yazar Anaïs Nin’in (Angela Anaïs Juana Antolina Rosa Edelmira Nin y Culmell) olum yildonumu (14 Ocak 1977)
“Ask hicbir zaman dogal nedenlerle olmez. Olur, cunku biz onun kaynagini beslemeyi bilmeyiz; korluk ve hatalar ve ihanetler yuzunden olur. Hastaliklardan, aldigi yaralardan olur; bikkinliktan, bakimsizliktan, susuzluktan, donukluktan olur, ama asla dogal nedenlerle degil. Her asik, kendi askinin katili olarak mahkemeye cikarilmaliydi. Bir sey seni incittigi, uzdugu zaman, hemen onu bertaraf etmeye, degistirmeye kosuyorum; kendimi senin yerine koymaya, senin gibi hissetmeye kosuyorum, sense sabirsiz bir el hareketiyle sirtini donuyor, anlamiyorum, diyorsun.” Dort Odali Kalp
http://ecx.images-amazon.com/images/I/71kNTDO29%2BL.jpg
“Love never dies of a natural death. It dies because we don’t know how to replenish its source, it dies of blindness and errors and betrayals. It dies of illnesses and wounds, it dies of weariness, of witherings, of tarnishings, but never of natural death. Every lover could be brought to trial as the murderer of his own love. When something hurts you, saddens you, I rush to avoid it, to alter it, to feel as you do, but you turn away with a gesture of impatience and say: ‘I don’t understand.”
“Diger kadinlarin sadece coraba harcadiklari parayla guzel giyinebilmek gibi, Parislilere has dogal bir yetenegi vardi. Sakaci gozleri, kivircik siyah saclari ve yuvarlak hatlariyla cekici bir kizdi. Iki tutkusu vardi, birincisi parfum bolumunden birkac damla parfum ya da kolonya calmak, digeri ise magazanin kapanmasini bekleyip en yumusak yataklardan birine yatarak orada uyuyacakmis gibi yapmasiydi. Ustu kapali olanlari tercih ediyordu. Perdeler altinda yatarken kendini daha guvenli hissediyordu. Sef tezgahtar genelde gitmek icin acele ettiginden bu fanteziye birkac dakikaligina dalacak kadar yalniz kalabiliyordu. Boyle bir yatakta yatarken kadinsi cekiciliginin bir milyon kez arttigini dusunuyor ve Champs Elysees'de gormus oldugu SIK erkeklerin, onu bu yatakta gorup guzel bir yatak odasinda nasil guzel duracagini fark etmelerini istiyordu.” Venus Ucgeni
https://images-na.ssl-images-amazon....4,203,200_.jpg
“She had a natural Parisian gift for appearing charmingly dressed on the money other women spent on stockings alone. She was attractive, with humorous eyes, curly black hair and well-rounded curves. She developed two passions, one to steal a few drops of perfume or cologne from the perfume department, another to wait until the store was closing so she could lie down on one of the softest beds and pretend she was to sleep there. She preferred the canopied ones. She felt more secure lying under curtains. The floorwalker was usually in such a hurry to leave that she was left alone for a few minutes to indulge in this fantasy. She thought that while lying in such a bed her feminine charms were a million times enhanced, and she wished certain elegant men she had seen on the Champs Élysées could see her there and realize how well she would look in a beautiful bedroom.”
-
1978 yilinda Trt kanalinda da yayinlanan komedi-drama Hayal Adasi (Fantasy Island) dizisi, 14 Ocak 1977'de ABC kanalinda yayinlanmaya basladi.
https://m.media-amazon.com/images/M/...zMQ@@._V1_.jpg
https://cdn3-www.comingsoon.net/asse...asy-Island.jpg
-
Ingiliz punk rock grubu Sex Pistols, 14 Ocak 1978 aksami San Francisco, Winterland Ballroom'da son konserine cikti.
Grup dort gun sonra dagildi.
https://4.bp.blogspot.com/_ah63153bX...winterland.jpg
https://i.ytimg.com/vi/xaO3WmxGNJ0/maxresdefault.jpg
-
Lucchese suc ailesinin gangsteri Tommy DeSimone, John Gotti'nin yakin arkadasi New York gangsteri (William Devino) William "Billy Batts" Bentvena'yi oldurdugu icin Gambino suc ailesi tarafindan 14 Ocak 1979’da olduruldu (Queens, New York)
(SIKI Dostlar - Goodfellas - Quei bravi ragazzi filmi)
http://cdn.cnn.com/cnnnext/dam/asset...-super-169.jpg
https://www.youtube.com/watch?v=Dk-a1RAX2mU
-
Kanadali progressive rock grubu Rush, 7.studyo albumu Permanent Waves'i 14 Ocak 1980'de Anthem etiketiyle piyasaya surdu.
https://pbs.twimg.com/media/Dw4DGLOVYAA4IvX.jpg
-
Amerikali oyun yazari Eugene O'Neill'in dort perdelik Anna Christie oyunu, Natasha Richardson ve Liam Neeson'in basrollleriyle 14 Ocak 1993'de Criterion Theater'da perdeyi acti.
http://static.playbill.com/dims4/def...istieProd1.jpg
https://i.pinimg.com/originals/83/62...8d4623c9cb.jpg
-
Ilk kez verilen Uluslararasi Nazim Hikmet Siir Odulu, 14 Ocak 1995 Cumartesi Cemal Resit Rey Konser Salonu'nda duzenlenen bir torenle Lubnan'li sair Adonis'e verildi.
https://upload.wikimedia.org/wikiped...z_Kubik_08.JPG
https://www.nazimhikmet.org.tr/asset.../siirodulu.jpg
-
Julia Roberts, Jude Law, Natalie Portman ve Clive Owen'in rol aldigi Daha Yaklas (Closer), 14 Ocak 2005'te Avusturya, Ingiltere, Meksika ve Guney Afrika'da vizyona girdi.
https://m.media-amazon.com/images/M/...4,1000_AL_.jpg
-
Reese Witherspoon, Romola Garai, James Purefoy ve Romola Garai'in rol aldigi Gurur Dunyasi (Vanity Fair), 14 Ocak 2005'te Ingiltere, Irlanda ve Tayvan'da vizyona girdi.
https://m.media-amazon.com/images/M/...2,1000_AL_.jpg
-
Arjantinli sair Juan Gelman'in olum yildonumu (14 Ocak 2014)
https://i.pinimg.com/originals/35/67...a4d752efe0.jpg
Eger secme sansim olsaydi,
cok hasta oldugumuzu bilme sagligini secerdim ben,
cok mutsuz oldugumuzu bilme mutlulugunu.
Eger secme sansim olsaydi,
su masum olmama masumiyetini secerdim ben,
kan ter icinde yurumenin getirdigi bu kirlenmemisligi.
Eger secme sansim olsaydi,
ben su nefret ettigim aski secerdim,
umutsuzluktan beslenen bu umudu.
Iste boyle efendiler,
olumle oynuyorum ben.
https://www.buscapalabra.com/images/poemas/8146c.jpg
Kim demis susuzluk buraya kadardir,
buradan sonrasinda gayri sular akar?
Kim demis hava buraya kadardir,
diye, ates de buraya kadar?
Kim demis ask buraya kadardir,
buradan sonra nefret baslar?
Kim demis insan buraya kadardir,
sonrasi, artik insanliktan cikar?
Yalnizca umudun dizleri beresizdir.
Ama yine de kanarlar.
-
Ingiliz aktor ve yonetmen Alan (Sidney Patrick) Rickman'in olum yildonumu (14 Ocak 2016)
https://i.pinimg.com/originals/ff/e3...515d112998.jpg
-
“Biz ucumuz Ortacag'a aitiz. Bizim bu kahramanliga gereksinimimiz var; ve cagdas yasamda boyle seylere yer yok. Bu bizim trajedimiz. Bir zamanlar evliya olmak isterdim. Yapilabilecek en mutlak davranis bu gibi gelmisti, cunku bende en guclu olan sey saflik ve buyukluk arayisiydi. Ben yeryuzunde yasamiyorum. Kardeslerim de oyle. Biz oluyuz. Sevgide oyle bir doruga ulastik ki, bu bize sevdiklerimizle birlikte olmek istegi verdi; biz de olduk. Biz baska bir dunyada yasiyoruz. Bedenlerimizin olmasi bir sacmalik, bir tarih yanilgisi. Ustelik biz hic dogmadik. Siradan tensel duygulara sahip degiliz, gercekle iliskimiz de yok. Evliligim bir sacmalikti, kardeslerimin evlilikleri ise anlamsiz.” Anaïs Nin, Cam Fanusun Altinda
https://pictures.abebooks.com/LELIVRE/18662147669.jpg
“We three belong to the Middle Ages. We have this need of heroism, and there is no place for such feelings in modern life. That is our tragedy. Once I wanted to be a saint. It seemed the only absolute act left to do, for what is most powerful in me is the craving for purity, greatness. I am not living on earth. Neither are my brothers. We are dead. We reached such heights in love that it made us want to die altogether with the loved one, and so we died. We are living in another world. Our having bodies is a farce, an anachronism. We were never even born. We have no ordinary sensual life, no contact with reality. My marriage was a farce, my brothers' marriages meaningless.”
-
“Hicbir zaman bir kadini gercekten tanimak istemedim. Hicbiriyle kalmak istemedim. Bir kadinin cekiciligini tutkulu bir iliski icin degil, bir erkekle uzun sureli bir iliskiye girmek icin evlilik gibi ornegin ya da en azindan birliktelik sonucta bir cesit huzur, sahiplik elde etmek icin kullandigimi dusunuyordum. Beni korkutan buydu grande amoureuse'un arkasina gizlenen, askta guvenlik arayan bir kucuk burjuva. Beni sana ceken sey, senin hep metres olarak kalman. Arzuyu ve yogunlugu devamli kiliyorsun. Butun ask savasindan kendini esit hissetmeyince cekiliyorsun. Ayrica, beni sana baglayan sey sana verebilecegim zevk degil. Duygusal olarak tatmin olmadigin zaman bunu reddediyorsun. Oysa sen her seye yatkinsin, her seye. Bunu hissediyorum. Yasama aciksin. Seni actim. Ilk kez kadinlari yasama, aska acma gucum oldugu icin uzgunum. Vucutla iletisime gecmeyi reddedip, tum varliga ulasmanin diger yollarini aradiginda seni oyle seviyorum ki. Zevke olan direnisimi kirmak icin her seyi yaptin. Evet, ilk basta bu gucu benden cekmene dayanamiyordum. Gucumu kaybediyormusum gibi geliyordu...” Anaïs Nin, Venus Ucgeni
https://images-na.ssl-images-amazon....4,203,200_.jpg
“I never wanted to really know a woman. I never wanted to stay with one. My feeling was always that a woman used her charms not for the sake of a passionate relationship but to win from a man some durable relationship – marriage, for instance, or at least companionship – to win, finally, some kind of peace, possession. It was this that frightened me – the sense that behind the grande amoureuse lay concealed a little bourgeoise who wanted security in love. What attracts me to you is that you have remained the mistress. You maintain the fervor and the intensity. When you feel unequal to the great battle of love, you stay away. Another thing, it is not the pleasure I can give you which attaches you to me. You repudiate it when you are not emotionally satisfied. But you are capable of all things, of anything. I feel that. You are open to life. I opened you. For the first time I regret my power to open women to life, to love. How I love you when you refuse to communicate with the body, seeking other means to reach into the entire being. You did everything to break down my resistance to pleasure. Yes, at first, I could not bear this power you had to withdraw. It seemed to me that I was losing my power…”
-
Netflix, kadrosunda Tuba Buyukustun, Cem Yigit Uzumoglu, Selim Bayraktar, Birkan Sokullu, Osman Sonant, Damla Sonmez, Ushan Cakir, Tolga Tekin'in bulundugu ve Fatih Sultan Mehmet'in hayatini konu alan Rise of Empires: Ottoman belgesel dizisinden Turkce altyazili fragman yayinladi.
https://youtu.be/t3ISUY0l0WQ
-
Marvel Studios, 1 Mayis'ta vizyona girecek, Scarlett Johansson'li Black Widow'un yeni fragmanini yayinladi.
https://youtu.be/oQX9IYubGE4
-
Sony ve Columbia Pictures, Vin Diesel, Guy Pearce, Eiza Gonzalez'in rol aldigi veoldurulen denizci Ray Garrison'in bir bilim adami tarafindan nanoteknoloji yardimiyla hayata dondurulmesini konu edinen Bloodshot'in yeni fragmaninin yayinladi.
https://youtu.be/kpvopsYfMgs
-
"Karanlikta her yerde olacagim. Baktigin her kosede. Ac insanlar doysun diye kavga verildiginde orada olacagim. / ll be all around in the dark - I'll be everywhere. Wherever you can look - wherever there's a fight, so hungry people can eat, I'll be there.” Tom Joad (Henry Fonda)
https://media1.giphy.com/media/uYxuGbcX5Q8kU/giphy.gif
Gazap Uzumleri (The Grapes of Wrath, 1940) John Ford
-
"Bosluk ve can sikintisi seytandan bile daha kotu. / Eviler than the Devil. Boredom makes men to villains." Thomas Wake (Willem Dafoe)
https://66.media.tumblr.com/d0c3b5c8...o9_r1_500.gifv
The Lighthouse (2019) Robert Eggers
-
-
Fransiz politik filozof Charles de Secondat, Baron de Montesquieu’nun dogum yildonumu (18 Ocak 1689)
“DogruIuk ortadan kaIktimi, yukseIme tutkusu bazi yurekIerde yer buIabiIir, cimriIik ise butun yurekIeri sarar, istekIer konu degistirir, dun soyIenen bugun soyIenmez oIur, yasaIar icinde ozgurken, yasaIara karsi ozgur oImak istenir, her yurttas sahibinin evinden kacmis bir koIe gibidir. AhIak ogudu baski, kuraI, boyunduruk oIur, dikkatin yerini korku aIir. Eskiden herkesin maIi kamunun hazinesi iken simdi kamunun hazinesi sunun bunun maIi oIur. Bu durumda artik cumhuriyet cansiz bir bedendir ve artik gucIu oIan kendisi degiI, birkac yurttastir ve herkes kendi cikari pesindedir.”
https://camillesourget.com/upload/im...uche-wfLQz.jpg
“Lorsque cette vertu cesse, l’ambition entre dans les cœurs qui peuvent la recevoir, et l’avarice entre dans tous. Les désirs changent d’objets : ce qu’on aimait, on ne l’aime plus. On était libre avec les lois, on veut, être libre contre elles. Chaque citoyen est comme un esclave échappé de la maison de son maitre. Ce qui était maxime, on l’appelle rigueur ; ce qui était règle, on l’appelle gêne ; ce qui était attention, on l’appelle crainte. C’est la frugalité qui y est l’avarice, et non pas le désir d’avoir. Autrefois le bien des particuliers faisait le trésor public ; mais, pour lors, le trésor public devient le patrimoine des particuliers..”
https://pictures.abebooks.com/isbn/9782081279841-uk.jpg
"Sahte mutluluk, insanlari kati yurekli, azametli yapar, ama bu insandan insana gexmez. Gerxek mutluluk ise insanlari yumusak, hassas yapar ve bu mutluluk her zaman paylasilir."
https://www.azquotes.com/picture-quo...u-20-37-17.jpg
"Le bonheur faux rend les hommes durs et superbes, et ce bonheur ne se communique point. Le vrai bonheur les rend doux et sensibles, et ce bonheur se partage toujours."
-
Italyan ressam Giuseppe Patania'nin dogum yildonumu (18 Ocak 1780)
Ratto d‘ Europa, 1828 - 1829. GAM - Galleria d'Arte Moderna di Palermo
https://upload.wikimedia.org/wikiped...a_SAM_0614.JPG
Ruggero di Sicilia che riceve le chiavi di Palermo, 1830
https://upload.wikimedia.org/wikiped...sOfPalermo.JPG
-
Belcikali ressam Balthasar Paul Ommeganck'in olum yildonumu (18 Ocak 1826)
Landscape with a Flock of Sheep, circa 1800
https://upload.wikimedia.org/wikiped...-_WGA16646.jpg
Landscape with figures, late 18th century
https://upload.wikimedia.org/wikiped...th_figures.jpg
-
Italyan ressam Ernesto Domenico Felice Pochintesta'nin dogum yildonumu (18 Ocak 1840)
A issogne, unlnown date
https://upload.wikimedia.org/wikiped..._a_issogne.jpg
Il ponte del diavolo, , unlnown date
https://upload.wikimedia.org/wikiped...el_diavolo.jpg
-
Ingiliz sair ve deneme yazari Henry Austin Dobson'in dogum yildonumu (18 Ocak 1840)
https://www.azquotes.com/picture-quo...n-51-91-11.jpg
"Zaman gecer derler; fakat heyhat… zaman durur, gecen biziz."
https://quotecites.com/images/quotes...cites_2962.jpg
"Ask gorunmeden gelir; yalnizca giderken goruruz."
-
Fransiz ressam (Ferdinand Emmanuel Pelez de Cordoba d'Aguilar) Fernand Pelez'nin dogum yildonumu (18 Ocak 1843)
Adam and Eve, 1876
https://upload.wikimedia.org/wikiped...d_Pelez%29.jpg
La Mort de Commode, 1879
https://upload.wikimedia.org/wikiped...Commode_02.jpg
-
Fransiz ressam Eugène Anatole Carrière'in dogum yildonumu (18 Ocak 1849)
Kiss of Innocence, 1881 – 1883
https://lh3.googleusercontent.com/dj...Mk91q4UI=s1200
Portrait of a Lady with a Dog, 1885
https://upload.wikimedia.org/wikiped...of_Chicago.jpg
-
Ispanyolca edebiyatta modernizm akimini baslatmis ve en onemli temsilcisi olmus Nikaraguali sair (Félix Rubén García Sarmiento) Rubén Darío’nun dogum yildonumu (18 Ocak 1867)
http://www.tabletmag.com/wp-content/...banner9592.jpg
https://pbs.twimg.com/media/CZCJr1cVAAAjiia.jpg
Kardes, sen ki isiga sahip, benimkini ver bana.
Kor gibiyim. Yuruyorum tereddutlu ve yordamsizim.
Firtinalar ve istiraplar altindayim
Duslere korum, ahenk delisiyim ayrica.
Sudur derdim: Duslemek. Siir
Demirden bir gomlek, bin igneli, yaralayici,
Ruhumun ustunde tasidigim. Dikenler ki kanli
Dusmesine karasevdamin damlalarinin, izin vermededir.
Ve gidiyorum iste boyle, kor ve deli, bu kekre dunyadan;
Cok uzun oldugunu dusunuyorum yolun kimi zaman,
Kimi zamansa cok kisa...
Ve bu cesaret duraklayisinda ve can cekismede,
Kederlerle doluyum, zar zor tasimada.
Duymuyor musun dusmesini, karasevdamin damlalarinin oylece?
https://image.slidesharecdn.com/elmo...?cb=1295543411
Dusuncem burculanir sana dogru gitti mi,
iner dibe o tatli bakisinin altinda.
Ak, ciplak ayaklarin asagida kopuk gibi,
yeryuzu sevincidir gulen dudaklarinda.
Kisa bir buyu vardir gecici sevgilerde,
ki aciya sevince esit son verse gerek.
Bir saatti, karlara bir adi yazdim yerde,
bir dakikaydi, kumda sevgimi soyleyerek.
Dokuluyor kavakli yola sari yapraklar,
icinde sevgililer gidip gelirken yine.
Ve guzun kadehinde belirsiz bir sarap var,
ki gullerin, ey bahar, dusecektir icine
-
Avusturyali ressam Robert Schiff'in dogum yildonumu (18 Ocak 1869)
Publikum verlässt die Wiener Oper, 1900
https://upload.wikimedia.org/wikiped...perntreppe.jpg
Vom Faun überrascht, 1935
https://upload.wikimedia.org/wikiped...Cberrascht.jpg