Originally Posted by
alicemal
Bir üstteki yazıya eklemem gereken önemli bir kaç cümle var.
Ne demişim, sadece pilotlar, polis, asker, doktor vb.. belli grupların refah seviyesini korur, korumak içinde devlet eli ile diğer kalabalıklardan alıp, bu kesimlerin cebine koyarsan, uzun vadede gelir açısından sınıf farkı yaratırsın.
Gelir açısından oluşturduğun sınıf farkı, zamanla kültürel açıdan sınıf farkıda doğrurur.
Nasıl doğurur.?
Geliri yüksek olanlar, ana okulundan itibaren iyi eğitim veren özel okullara gider. İyi hizmet alan belli semtlerde toplanır. İyi eğitim aldıkları ve devlette güçleri olduğu için, devletin haklarını gasp etmesine izin vermezler. Geliri düşük olanlarsa, az para ile idare edebilecekleri kenar mahallelerde toplanmak zorunda kalır. Merkez mahallelerde zaten parası yetmez. Bodrum katta yaşayayım ama zengin semtinde yaşayayım diyenlerin çocukları, fakir kıyafetleri, parasızlıkları, okulda zengin çocuklarının arasında maddi açıdan ezilmeleri, okulun istediği parayı verememesi, servise parası yetmemesi, apartmanda istenen ek ödemeleri karşılayamaması, lüks arabasının olmaması gibi durumlarla karşılaşır ve yetişkinler katlansada çocuklar hep ezilir kompleksli olur ve bu zamanla nefrete döner. Kenar mahallede yaşasa daha geç nefrete dönecekken, zengin semtinde sefil hayat sürmek, düşük gelirli için çok daha zordur. Kenar mahalle varoşlarına toplanıp, din adamlarının baskısına maruz kalan kitleler, devletten az hizmet alan kitleler, devletten en kötü eğitimi alan kitleler, farklı bir kültür oluşturup kendi içlerinde kenetlenir ve kapanırlar.
Sonra bu sınıflar birbirlerinden nefret etmeye başlar ve ülken uzun vadede gübre tarlasına döner. Diğer ülkelerin sömürüsüne açık hale gelirsin, çünki ülkende ezilen ve diğer kesimlerden nefret etmeye başlayan halkı yönlendirip ayaklandırmak kolaydır. Ülke olarak Güçten düşersin ve herkesin saldırısına açık hale gelirsin. Çürüyen kültüründe düşman yabancıların satın alabileceği tonla, siyasetçi, devlet adamı, medya mensubu, tarikat lideri vb.. oluşur.
Allah aşkına söyleyin. Bizim ülkemiz birebir anlatılanların aynısını yaşamadımı.?
Tabi yaşı yeterli olan okumuş yalamış ama, benim gibi süperman örümcek adam olmayanlarınıza söylüyorum.
Tabi yazarak söylemeyin, gözlerinizle söyleyin ben anlarım.
Yazıyosunuz, sora bi sürünün üyesi çıkıyosunuz, yazdıklarıma katlanamıyosunuz, derken papaz oluyoruz.
Değmez abicim ya.!!!
Hiç bir sürüye üye değilim, her sürünün kötü taraflarına vuruyorum. Eğer bir sürüye üyeyseniz, yazdıklarımı kaldıramazsınız.
Benim sürümde var, adalet ve eşitlik sürüsü. Şimdilik tek tabancayım.
Dağdaki çoban, sokaktaki temizlikçi ile IBM de çalışan mühendis veya devletin tepesindeki en tepe yöneticiyi veya koç holdingin CEO sunu, sahibini EŞİT görmüyorsanız, benim sürümden değilsiniz.
İnsanları oturdukları semt, aldıkları eğitim, altlarındaki araba, giydikleri elbise, yaptıkları işe göre ayırıyorsanız, benim sürümden değilsiniz. İnsanları, topluma faydaları ve zararlarına göre ayırıyorum.
ÜRETİM YAPAN FABRİKA İŞÇİSİ, İNŞAATTA HARÇ KARAN İNŞAAT İŞÇİSİ, TARLASINDA SEBZE MEYVE YETİŞTİREN KÖYLÜ, halkın sırtına yük devletin bakanından ÇOK daha değerlidir.
Bu düşüncede değilsen, eğip büküyorsan net değilsen, benim sürümden değilsin.
O sebeple klavyeniz değil, gözleriniz konuşsun.
Baktınız, bıçağı alıp üzerime doğru koşmaya ramak kalmış. Hemen ekranı kapayıp derin nefes alın ve bidahada benim yazdığım konuya girmeyin.
Adamı sinir etmeyin.
Şunuda belirtmeliyim. Biz bunları birebir yaşadık ama başlangıcı ve devamında tamamen yahudilerin gözetimindeydik.
Yahudiler, 1938 den itibaren, kendi soylarına mensup koç ailesi yada kullandıkları ermeni soyundan gelen sabancı ailesi gibi ailelerin şirketlerini koruyup kollayarak başladılar. Robert kolej gibi ülke ele geçirmek amaçlı kurulmuş misyoner okullarında (örneği fetö okulları), yahudi, Rum ve Ermeni çocuklarını yetiştirdiler, devlette, medyada üst kademelerde yer alsınlar da ilerde işimize yarasınlar diye.
Bunun için önce hemen seçim sistemine geçirdiler, ilk seçimde devlette 400 yılda yer edinmiş Türk gibi görünen kripto yahudiler, para ve medyanın yardımı ile ilk seçimde kendi kurdurdukları partiye seçim kazandırdılar. medya tamamen yahudiydi. Batıdan yahudi parası bolca geldi ve ilk temelleri attı. Gelecekte de ne olduğunu anlamayalım diye eğitim sistemini baltaladılar. Köy enstitülerini kapattırıp tarikatlara para yağdırarak her yeri kuran kursu ve imam doldurmaya çalıştılar. Medya ile ülkenin gençlerinin kafalarını zırvalar ve uydurulmuş tarih, uydurulmuş dinle doldurup, bugünki kültürü yarattılar.
Netçede, geldiğimiz yer burası.
Her neyse artık... bi kaç cümle diye girdik, destan yazdık. :28: