Alıntı:
Karabekir Akkoyunlu
@ulu_manitu
Bu sabah, çok uzun zaman sonra ilk defa İstanbul'da taksiye bindim. Araba dökülüyor, ön kapının kulbu yok, koltuklar bakımsız lekeli, şoför öksüre öksüre sigara içiyor. Acelem vardı, başka taksi yoktu, hadi bismillah dedim bindim. Camları açtım, gidiyoruz.
Alıntı:
Birden, trafiğin yavaşladığı bir esnada, martının biri (scooter değil, hayvan) uçarak ön camdan içeri girdi, şoförün yanına oturdu. Şoför durumu ilk anda idrak edemedi, boş boş martıya bakıyor martı da ona. Dedim, şoför bey arabada martı var.
Adam o anda silkindi ve paniğe kapıldı, bunu gören martı da kaçmak için debelenmeye başladı. Bu arada, arabanın arka kapısı içeriden açılmıyor. Dışarı çıkamıyorum. Şoför uzanıp ön kapıyı açamıyor, martı girdiği camdan kaçamıyor, öylece kaldık dünyanın en kötü taksisinin içinde.
Alıntı:
Neden sonra camdan elimi çıkarıp kapıyı dışarıdan açmayı akıl ettim. Şoför de kulbu olmayan ön kapıyı bir şekilde açtı ve martı uçtu gitti. Yola devam ediyoruz. Ama martı o panikle koltuğa, yerlere bir güzel pislemiş, arabayı artık kelimenin tam anlamıyla b.k götürüyor.
Şoför martının hediyesini görünce önce sinirlendi, sonra hayvana saydırırken böğürmeye başladı. Abi midem kalktı dedi, durdurdu arabayı açtı kapıyı, sokağa konferans çekmeye başladı. Dedim bana bu kadar macera yeter, ücreti bıraktım kolay gelsin dedim ve koşar adım uzaklaştım.
Karabekir Akkoyunlu
@ulu_manitu
·
17s
Buyrun bu da hafızamdan uzun süre silinmeyecek bu müstesna anının vesikası.
https://i.hizliresim.com/dlm352a.jpeg