Emeklilik forumu oldu nostalji anılar sosyal yaşam forumu. Buda güzel.
Printable View
Emeklilik forumu oldu nostalji anılar sosyal yaşam forumu. Buda güzel.
enflasyon bu şekilde devam ettikçe emekli olmanın da anlamı yok. emekli olsan bile 80 yaşına kadar çalışırsın mecburen.
Güzel özetlemişsin. Benim hem memlekette, hem de ist çevresinde yaşam kurabileceğim alternatifler var. Orhangazi'de bir köyde, göl manzaralı(3 dönüm kadar)..Diğeri de sakarya-akyazıda köy içinde 10 kişilik bir tanıdık grubu ile aldığımız yer var(kişi başı 1 dönüm kadar). Güzel planlar yapmıştım, köprü sonrası orhangazi evden 45 dk...akyazı yeni kuzey marmara otobanıyla 1 saat...rahatlıkla cuma akşam git pazartesi sabahı dön, köy hayatı yaşa modeli yapılabilirdi.
Temelli taşınmak zaten imkansız bence, 3 gün haftasonuna bile ikna edemedim hatunu..çocuklar şimdilik daha sıcak bakıyor da..onlar da biraz daha büyüyünce mırın kırın edecekler biliyorum.
Tek başına da zor, yaptığın masraf bir tarafa düzen kurmak da kolay değil. Yaşamadıktan, gidip gelmedikten sonra anlamı yok böyle yatırımların..şimdilik zeytin ağaçları, yeni diktiğimiz meyve fidanları ile hasret gideriyoruz, idare ediyoruz:)
Bu arada, memlekette eski bir köy evimiz var, bağ bahçe de var. yazın 2-3 ay takılıyorum ben, diğer aile bireyleri de 1 ay anca takılıyor...zaten ist e yakın bir köyde planladığımız köy hayatı projesi rafa kalktı şimdilik. Gerçi bu yakıt paralarıyla git gel 200 km, her hafta sonu zor olurdu, ancak ayda bir gider gelirdik herhalde.
Özetle, kafamdaki hesap ev halkına uymadı. Ben de tek başıma da olsa mümkün olduğunca fazla vakit geçirmeye çalışıyorum memlekette.
Benimde egede köyde 120 ağaç kadarlık bir zeytinliğim var. Bir dostum işletiyor bana sadece yıllık yemeklik yağımızı yollar. Gidilip yaşanacak bir yerde değil zeytinlik, dağ başında ama köy içerisine yerleşebilirim ileride. Ama hanım hayatta gelmez.
Şimdilik hayalim zeytin sezonunda gidip butik zeytinyağı üretirim kar amacı gütmeden üretmek emekli olunca.
Zaten tarım can çekişiyor. Ben de az bir şey para alıyordum, bahçeyi emanet ettiğim arkadaştan. Artık ona da gerek yok diyorum, her yıl 40-50 kg zeytin, 20 kg zeytin yağı, yiyebildiğimizi yiyor, kalanı da bir şekilde hediye ediyoruz...gerçi kendi bahçemizden olunca, tüketimimiz de arttı galiba, artan da pek bir şey olmuyor:)
Benim yerin manzarası 10 numara, göl ayağının altında, küçük bir kulübe bile iş görür, sırf o manzaraya karşı çay içip, gölü seyretmek için bile değerdi...zaten anadolu yakasındaki evimden 45 dk...ama dediğim gibi herkes aynı şeylerden zevk almıyor, hatun o manzara yerine vitrindeki kıyafetleri izlemeyi tercih ediyor maalesef:)
Bakın şimdi arkadaşlar. Köy köy köy diyoruzda. Tamam iyi çok güzel. Allah kabul etsin orucumuzu tuttuk. Şu an bahçede hafif serin bahar havasıyla birlikte demli bir çay keyfi yapalım dedik. Bu keyfi sizce ne bozabilir. Hemen yazayım yan komşunun bacasından gelen ağır kömür dumanı. Hadi yap çay keyfini göreyim. Hemen içeriye odaya girdik. Mis gibi havayı çekilmez hale getirdiler. Onların bundan haberleri bile yok. Biz ise kapıları bile kapatıp içeriye hapsolduk. Yaa vallahi arkadaşlar şu fosil yakıtlar kalksın diye imza toplasalar önce ben atıcam. Bu nedir yaa. Yazık vallahi yazık. Şu güzelim havayı mahvettiler gece gece. Şimdi bu bir hakmıdır değil midir. Ben gene burda turist ağırlayabilirmiyiz acaba diye planlar yapıyorum. Nah gelir buraya turist. Ulan ben bile gelsem buraya ertesi sabah valla kaçarım. Saygılar