-
Alman yazar ve akademisyen Winfried Georg Sebald’in dogum yildonumu (18 Mayis 1944)
"...Gunler, haftalar bosuna kafa yorarak geciyordu; aliskanliktan mi, yoksa kendini kanitlama isteginden mi yazmaya devam ettigini, yoksa baska turlusunu ogrenmemis oldugundan ya da yasama karsi bir saskinliktan, hakikat askindan, umutsuzluk ya da kizginliktan mi boyle yaptigini bilemiyordu insan; ayni sekilde insanin yazarak aklini basina daha mi cok topladigini, yoksa daha mi cok delirdigini de soylemek mumkun degildi. Belki de her birimiz, kendi eserimizi insa ederken geneli gorebilme yetenegimizi kaybediyorduk ve belki de bu nedenle, zihinsel tasarimlarimiz karmasiklastikca, bilgide asama kaydettigimizi saniyor, ama sonra, gercekte hayatimizin yonunu saptayan onceden hesaplanamaz belirsizlikleri hicbir zaman kavrayamayacagimizi da hemen anliyorduk..." Saturn'un Halkalari
https://www.fischerverlage.de/media/...96-13655-1.jpg
"...Tage- und wochenlang zermartert man sich vergebens den Kopf, wüßte, wenn man danach befragt würde, nicht, ob man weiterschreibt aus Gewohnheit oder aus Geltungssucht, oder weil man nichts anderes gelernt hat, oder aus Verwunderung über das Leben, aus Wahrheitsliebe, aus Verzweiflung oder Empörung, ebensowenig wie man zu sagen vermöchte, ob man durch das Schreiben klüger oder verrückter wird. Vielleicht verliert ein jeder von uns den Überblick genau in dem Maß, in dem er fortbaut am eigenen Werk, und vielleicht neigen wir aus diesem Grund dazu, die zunehmende Komplexität unserer Geisteskonstruktionen zu verwechseln mit einem Fortschritt an Erkenntnis, während wir zugleich schon ahnen, daß wir die Unwägbarkeiten, die in Wahrheit unsere Laufbahn bestimmen, nie werden begreifen können..."
“Dilin eski bir sehir oldugunu farz edersek, sokaklar ver meydanlarla dolu dolambacli bir yer, cok eski donemlere uzanan evleri yikilmis, islah edilmis ve yeni insa edilmis mahalleleri ve acik araziye dogru surekli genisleyen kenar mahalleleri olan bir sehir, o zaman bende uzun bir sure ayri kaldigi icin bu yiginti icinde artik yolunu bulamayan, bir otobus duraginin ne ise yaradigini bilmeyen, arka avlu, kavsak, bulvar ve kopru nedir artik bilmeyen bir insan olurdum. Gecmiste yazmis olduklarimi da, evet ozellikle onlari hic anlamiyordum. Bu tur bir cumle diye dusunuyordum surekli, bu, sadece gorunuste bir anlam tasimaktadir, aslinda olsa olsa gecici bir caredir, tipki bazi deniz bitkileri ve hayvanlarinin, mesela ahtapotlarin, uzun kollariyla cevremi yokladigi gibi bizimde bizi cevreleyen karanligi koru korune yoklamak icin kullandigimiz bir nevi hastalikli uzantidir cahilligimizin.”
https://images-na.ssl-images-amazon....4,203,200_.jpg
“If language may be regarded as an old city full of streets and squares, nooks and crannies, with some quarters dating from far back in time while others have been torn down, cleaned up, and rebuilt, and with suburbs reaching further and further into the surrounding country, then I was like a man who has been abroad a long time and cannot find his way through this urban sprawl anymore, no longer knows what a bus stop is for, or what a back yard is, or a street junction, an avenue or a bridge….All I could think was that such a sentence only appears to mean something, but is in truth at best a makeshift expedient, a kind of unhealthy growth issuing from our ignorance, something which we use, in the same way as many sea plants and animals use their tentacles, to grope blindly through the darkness enveloping us.”
-
-
Turkiye, Bitlis kokenli Amerikali yazar William Saroyan'in olum yildonumu (18 Mayis 1981)
"Bazi insanlar bir sey anlatmak istediklerinde konusurlar, bazilarinin bir sey anlatmak icin konusmaya ihtiyaclari yoktur." dedi annem.
"Hicbir sey soylemezsen nasil konusursun ki?" diye merakla sordum.
"Sozsuz konusursun. Biz daima sozsuz konusuyoruz."
"Oyleyse kelimeler ne ise yariyor?"
"Cogu zaman hicbir seye. Cogu zaman da asil soylemek istediklerini gizlemeye ya da bilinmesini istemediklerini saklamaya yararlar."
https://t2.gstatic.com/images?q=tbn:...IYwH1O1H_EkIKj
"Some people talk when they have something to say", my mother said, and "some people don't."
"How can you talk if you don't say anything," I said.
"You talk without words. We are always talking without words."
"Well, what good are words, then?"
"Not very good, most of the time. Most of the time they're only good to keep back what you really want to say, or something you don't want known."
-
Mel Gibson'in yonettigi ve basrolunu ustlendigi tarihi ve yari kurgusal film Cesur Yurek (Braveheart - Cuore impavido), 18 Mayis 1995'te Seattle International Film Festival'inde gosterime girdi.
https://ia.media-imdb.com/images/M/M...7,1000_AL_.jpg
“Evet, savasirsaniz olebilirsiniz. Kacarsaniz biraz daha yasayabilirsiniz. Ama bundan yillar sonra yataginizda olumu beklerken, o yasadiginiz gunleri bu gunle degistirmeyi hayal edeceksiniz. Bu firsati dusleyeceksiniz ve bu gunlere donup sunu soylemek isteyeceksiniz. Hayatlarimizi alabilirler! Ama ozgurlugumuzu asla elimizden alamazlar!!!”
https://media.giphy.com/media/it8ZXqfoJx6i4/giphy.gif
“Yes!, Fight and you may die. Run and you will live at least awhile. And dying in your bed many years from now, would you be willing to trade all the days from this day to that for one chance, just one cahnce, to come back here as young men and tell our enemies that they may take our lives but they will never take our freedom!!!”
https://i.gifer.com/I7Rp.gif
-
Tatli Cadi (Bewitched) dizindeki Samantha Stephens karakteriyle unlenen, Amerikali tv, sinema ve tiyatro oyuncusu Elizabeth Montgomery’nin olum yildonumu (18 Mayis 1995)
https://media.giphy.com/media/YY5zqgu0zUwve/giphy.gif
https://31.media.tumblr.com/bbe24d44...t47eo1_500.gif
https://media.giphy.com/media/nLzKvl6NPw0Vy/giphy.gif
-
Turk tip doktoru, akademisyen, yazar, egitimci ve Cagdas Yasami Destekleme Dernegi'nin eski Genel Baskani Turkan Saylan'in olum yildonumu (18 Mayis 2009)
"Sen, sevgili kizim;
Artik 'Neden kiz dogmusum?' demeyi birak ve olabileceginin en iyisi olmaya hedeflen..."
https://www.cydd.org.tr/store/orj/2205.jpg
"You, my dear daughter; Stop asking yourself, ‘Why am I born a girl?’ and aim at becoming the best you can be... / Tu, mia cara figlia; smettila di chiederti 'Perché sono nata donna?' e mira ad essere il meglio che puoi..."
-
Akilla bir konusmam oldu dun gece;
Sana soracaklarim var, dedim;
Sen ki her bilginin temelisin,
Bana yol gostermelisin
Yasamaktan bezdim, ne yapsam?
Birkac yil daha katlan, dedi.
Nedir; dedim bu yasamak?
Bir dus, dedi; birkac goruntu.
Evi barki olmak nedir? dedim
Biraz keyfetmek icin
Yillar yili dert cekmek, dedi.
Bu zorbalar ne bicim adamlar? dedim
Kurt, kopek, cakal makal, dedi.
Ne dersin bu adamlara, dedim;
Yureksizler, kafasizlar, soysuzlar, dedi.
Benim bu deli gonlum, dedim;
Ne zaman akillanacak?
Biraz daha kulagi burkulunca, dedi
Hayyam'in bu sozlerine ne dersin, dedim;
Dizmis alt alta sozleri,
Hosbes etmis derim, dedi.
Ben olmayinca bu guller, bu selviler yok,
Kizil dudaklar, mis kokulu saraplar yok.
Sabahlar, aksamlar, sevincler tasalar yok.
Ben dusundukce var dunya, ben yok o da yok.
https://lafillosserablog.files.wordp...sera.jpg?w=620
Ieri sera conversai con la Ragione;
Ho delle domande da farti, dissi;
Tu che di ogni conoscenza sei il fondamento,
vorrei che mi mostrassi la via.
Di vivere, sono stanco, cosa dovrei fare?
Sopporta ancora qualche anno, rispose.
Perché, dissi, questo vivere?
Un sogno, disse; qualche immagine.
Sposarsi, che cos’è, domandai;
attimi di felicità,
anni di guai.
Che genere di uomini sono coloro che mi tiranneggiano? dissi;
lupi, cani, sciacalli, disse.
Come sono questi uomini, chiesi;
senza cuore, sciocchi, spregevoli, disse.
Questo mio folle cuore, chiesi,
quando inizierà a ragionare?
quando avrà preso ancora qualche colpo, disse.
E cosa dici di queste parole di Khayyam, chiesi?
Una fila di parole l’una sull’altra,
vane chiacchiere direi.
Quando io non ci sono, questi fiori, questi cipressi, non esistono,
non ci sono né rosse labbra né vino speziato di muschio.
Mattine, sere, gioie e tormenti non esistono.
Questo mondo esiste quando lo penso, se io non ci sono, esso non c’è.
-
Netflix, yayinladigi tanitim fragmaniyla The Umbrella Academy’nin ekranlara 31 Temmuz’da donecegini duyurdu.
https://youtu.be/jsigH18Brs0
-
Netflix, Spike Lee’in dort Vietnam gazisine odaklanan yeni filmi Da 5 Bloods'un yeni fragmanini yayinladi.
https://youtu.be/D5RDTPfsLAI
-
Netflix'in Gwyneth Paltrow, Dylan McDermott, Jessica Lange, Bette Midler, Zoey Deutch ve Laura Dreyfuss'un rol aldigi ve bir gun Amerika Birlesik Devletleri baskani olacagindan emin olan Payton'in hikayesine odaklanan dizisi The Politician'in 2.sezonundan poster ve gorseller geldi.
https://pbs.twimg.com/media/EYTvaIsX...g&name=900x900
https://akns-images.eonline.com/eol_...put-quality=90
https://akns-images.eonline.com/eol_...put-quality=90
https://akns-images.eonline.com/eol_...put-quality=90
https://akns-images.eonline.com/eol_...put-quality=90
-
"Gercekdisi seyler, gerceklikten daha gucludur. Fakat bir dusunce, bir ruya, bir efsane gibi aslinda son derece kirilgan seyler yasarlar da yasarlar. / The unreal is more powerful than the real.But things as fragile as a thought, a dream, a legend, they can go on and on./ L’irreale è più potente del reale. Ma le cose fragili, come un pensiero, un sogno, una leggenda, durano in eterno." Chuck Palahniuk, Tikanma
https://pbs.twimg.com/media/EQHyQ_6W...g&name=900x900
Foto: Izis Bidermanas, Trafalgar Meydani, Londra, 1950
-
"Hemen altinda Laide'nin Milano'su uzanmaktaydi... Les gibi kedi sidigi kokulu, Mayista cicek acacak saksilari ve iplerde asili camasirlariyla balkonlu evler... Girtlagini yirtarcasina sarki soyleyen bir genc kizin sesi... / Laggiù era la Milano da cui veniva Laide... Le case dei ballatoi col tanfo di gatto, coi vasi fioriti di maggio e le mutande appese... e la voce della giovane che canta con abbandono..." Dino Buzzati, Oylesine Bir Ask
https://pbs.twimg.com/media/EPYgsoxW...g&name=900x900
Foto: Gianni Berengo Gardin, Milano, 1970
-
Mustafa Kemal Pasa, 19 Mayis 1919’da 9. Ordu mufettisi olarak Anadolu'ya Samsun'dan ayak basti ve Milli Mucadele'yi baslatti. / Mustafa Kemal Ataturk si sposta a Samsun da Istanbul con una vecchia nave di nome Bandirma, con i suoi pochi amici, per lavorare separatamente dal Governo Ottomano, allo scopo di preparare la nazione alla guerra d'indipendenza. / Mustafa Kemal Ataturk lands at Samsun on the Black Sea coast, beginning the Turkish War of Independence on may 19, 1919
http://noldubugun.com/Content/img/po...9244f9b1ff.jpg
-
19 Mayis Ataturk'u Anma, Genclik ve Spor Bayrami / 19 Maggio La commemorazione di Ataturk, festa della gioventù e dello sport / 19 May Commemoration of Ataturk, Youth and Sports Day
https://yunti.files.wordpress.com/20...yis_35blog.gif
-
Cin'in Altin Cagi olarak anilan Tang donemi'nde yasamis Cinli sair (Li Po) Li Bai'nin dogumyildonumu (M.S 19 Mayis 701)
Cicek acan agaclarin altinda, bir kadeh sarap
Hic dostum yok, oylece yalniz iciyorum
Kadehimi parlak ayin serefine kaldiriyorum
Ay, benim golgem, bir de ben, uc kisiyiz
O guzel Ay,ne yazik ki, sarap ickicisi degil
Golgem nereye gitsem kosturup duruyor
Fakat, ay hala dostum, golgem ise kolem
Bahar harcanip gecmeden evlenmeliyim
Ona soyledigim sarkilara ay da katiliyor
Dans ederken golgeler kivriliyor, bukuluyor
Ayikken ucumuzde bayagi cok eglendik
Simdi sarhosuz, herkes kendi yoluna
Olumsuz dostlugumuzu ebedi paylasacagiz
Sonunda gogun bulutlu nehrinde bulusacagiz
https://images-na.ssl-images-amazon....12UBoQ64aL.jpg
Among the blossoms waits a jug of wine.
I pour myself a drink, no loved one near.
Raising my cup, I invite the bright moon
and turn to my shadow. We are now three.
But the moon doesn’t understand drinking,
and my shadow follows my body like a slave.
For a time moon and shadow will be my companions,
a passing joy that should last through the spring.
I sing and the moon just wavers in the sky;
I dance and my shadow whips around like mad.
While lucid still, we have such fun together!
But stumbling drunk, each staggers off alone.
Bound forever, relentless we roam:
reunited at last on the distant river of stars.
-
Fransiz ressam Claude Vignon'un dogum yildonumu (19 Mayis 1593)
Parable of the Unforgiving Servant, 1629
https://upload.wikimedia.org/wikiped...ng_Servant.jpg
Banquet scene, 1630 - 1640
https://upload.wikimedia.org/wikiped...quet_scene.jpg
-
Flaman Barok ressam Jacob Jordaens'in dogum yildonumu (19 Mayis 1593)
Jordaens' The Flight of Lot and His family from Sodom, 1620
https://upload.wikimedia.org/wikiped...rt_Project.jpg
Il Giudizio di Mida (The Judgement of Midas, 1620 -1630) Guzel Sanatlar Muzesi, Ghent,Belcika
https://pbs.twimg.com/media/DALLDrOVYAAD73q.jpg
-
Flaman ressam Sebastiaen Vrancx'in olum yildonumu (19 Mayis 1647)
Assault on a convoy, 17th century
https://upload.wikimedia.org/wikiped...aan_Vrancx.jpg
Battle of Vimpfen on 6 May 1622 (1622- 1647)
https://upload.wikimedia.org/wikiped...6_May_1622.jpg
-
Hollandali ressam Philips Wouwerman'in olum yildonumu (19 Mayis 1668)
Battle scene, circa 1645
https://upload.wikimedia.org/wikiped...ene_A15920.jpg
Courtyard with a farrier shoeing a horse, circa 1656
https://upload.wikimedia.org/wikiped...rt_Project.jpg
-
Alman filozof Johann Gottlieb Fichte'nin dogum yildonumu (19 Mayis 1762)
"Seyler ve aralarindaki iliskileri yalnizca dokunma duyulariyla degerlendirebilen dogustan korlerden olusan bir dunya tasarlayin. Aralarina girip onlara renklerden ve yalnizca isik sayesinde gorulebilen iliskilerden bahsedin. Sansliysaniz, sozlerinize hicbir anlam veremediklerini soyleyecekler. Gozlerini acabilme yeteneginiz de yoksa eger, bosuna konusmakta oldugunuzu kisa surede anlayip susacaksiniz."
https://exlibris.azureedge.net/cover...3041454xxl.jpg
"Denke man eine Welt von Blindgeborenen denen darum allein die Dinge und ihre Verhältnisse bekannt sind, die durch den Sinn der Betastung existieren. Tretet unter diese und redet ihnen von Farben und den andern Verhältnissen, die nur durch das Licht für das Sehen vorhanden sind. Entweder ihr redet ihnen von nichts, und das ist das Glücklichere, wenn sie es sagen; denn auf diese Weise werdet ihr bald den Fehler bemerken und, falls ihr ihnen nicht die Augen zu öffnen vermögt, das vergebliche Reden einstellen."
-
Italyan ressam Giuseppe Bonito'nun olum yildonumu (19 Mayis 1789)
Gruppenportrait von drei adeligen Kindern, 18. Jahrhundert
https://upload.wikimedia.org/wikiped...en_Kindern.jpg
Die türkische Botschaft in Neapel, 1741
https://upload.wikimedia.org/wikiped...jada_turca.jpg
-
Iskocyali biyografi yazari James Boswell'in olum yildonumu (19 Mayis 1795)
https://booknormblog.files.wordpress...v1-1.png?w=525
"Kedisi Hodge'a nasil musamahali davrandigini hic unutamam: Onun icin bizzat disari cikip istiridye alirdi; olur da hizmetciler, cektikleri zahmet yuzunden zavalli yaratiga garez beslerler diye. Ben maalesef kedilerden hoslanmayanlardanim. Odada kedi varsa huzursuzlanirim ve kabul edeyim ki, iste bu Hodge'un varligindan oturu pek SIK mustarip oldum. Bir gun Dr. Johnson'in gogsune tirmandigini hatirliyorum, belli ki halinden pek memnundu. Dostum gulumseyerek ve hafif bir islikla onun sirtini oksuyor, kuyrugunu cekiyordu. Ben bunun iyi bir kedi oldugunu belirtince, 'Ya, evet efendim, ama daha fazla sevdigim kedilerim oldu,' dedikten sonra, sanki Hodge'un bundan hoslanmadigini anlamiscasina ekledi: 'Ama iyi bir kedi bu, cok iyi bir kedi gercekten.' "
https://samueljohnsondictionary.file...samjohnson.jpg
"I never shall forget the indulgence with which he treated Hodge, his cat: for whom he himself used to go out and buy oysters, lest the servants having that trouble should take a dislike to the poor creature. I am, unluckily, one of those who have an antipathy to a cat, so that I am uneasy when in the room with one; and I own, I frequently suffered a good deal from the presence of this same Hodge. I recollect him one day scrambling up Dr. Johnson's breast, apparently with much satisfaction, while my friend smiling and half-whistling, rubbed down his back, and pulled him by the tail; and when I observed he was a fine cat, saying, 'Why yes, Sir, but I have had cats whom I liked better than this;' and then as if perceiving Hodge to be out of countenance, adding, 'but he is a very fine cat, a very fine cat indeed.' "
https://izquotes.com/quotes-pictures...ell-212560.jpg
"Bir arkadasligin tam olarak hangi anda kuruldugunu bilemeyiz. Nasil bir kap damla damla dolarken, son bir damla kabi tasiriyorsa; ayni sekilde, bir dizi iyilik arasindan en az biri kalbi doldurup tasirir."
-
Amerikali portre ve naturmort ressami Sarah Miriam Peale'in dogum yildonumu (19 Mayis 1800)
Still Life with Watermelon, 1822
https://upload.wikimedia.org/wikiped...-_DSC01409.jpg
Basket of Berries, 1860
https://upload.wikimedia.org/wikiped...riam_peale.jpg
-
Amerikali ressam Erastus Salisbury Field'in dogum yildonumu (19 Mayis 1805)
Joseph Moore and His Family, ca. 1839
https://upload.wikimedia.org/wikiped...His_Family.jpg
The Garden of Eden, ca. 1860
https://upload.wikimedia.org/wikiped...en_of_Eden.jpg
-
Fransiz ressam Pierre-Antoine Mongin'in olum yildonumu (19 Mayis 1827)
La seconde des deux Fêtes d'Unspunnen organisée en Suisse (The second of the two Unspunnen festivals organized in Switzerland, 1808)
https://upload.wikimedia.org/wikiped...n_1808-300.jpg
L'Hindoustan, XIX e siècle (Lorient, musée de la Compagnie des Indes)
https://upload.wikimedia.org/wikiped...es_%282%29.jpg
-
Fransiz ressam Adolphe-Alexandre Lesrel'nin dogum yildonumu (19 Mayis 1839)
Pan et Vénus, 1865
https://upload.wikimedia.org/wikiped..._and_Venus.jpg
La fête du nouveau-né, naissance du Grand Condé, 1880
https://upload.wikimedia.org/wikiped..._the_Conde.jpg
-
Ingiliz deniz ressami William John Huggins'in olum yildonumu (19 Mayis 1845)
The East Indiaman, Asia, 1836
https://upload.wikimedia.org/wikiped...iaman_Asia.jpg
The topsail schooner Amy Stockdale off Dover, 1838
https://upload.wikimedia.org/wikiped..._off_Dover.jpg
-
Amerikali roman ve kisa oyku yazari Nathaniel Hawthorne’nun olum yildonumu (19 Mayis 1864)
"Sen yedi yildir cektigin acilarin yuku altinda ezilmissin. Fakat buradan gidince hepsini arkanda birakmis olacaksin! Ormanin yolunu tuttugunda yukun agir gelip adimlarini yavaslatmayacak, denize acilip gitmeyi secersen bindigin gemi batmayacaktir. Sirtinda, gonlunde tasidigin yuku ustlenmis oldugun bu yerde birak, onunla artik ugrasma! Onu dusunme! Her seye yeniden basla! Bir kere yanilmis olmak her seyin bittigi anlamina gelmez! Gelmemeli! Onunde calisip cabalayip basariya ulasabilecegin bir gelecek uzaniyor. Mutlu olabilir; insanlara iyilik edebilirsin. Yillarin golgesinde gecen bu hayatin yerine dogruyu ve durustlugu sec. Icinden geliyorsa Kizilderililere dogru yolu goster, onlara onderlik etmeyi ustlen. Ya da sana cok daha fazla yakisacak bilimle ugras; egitim dunyasinda yer yapmis un sahibi, bilge kisilerden daha ileride oldugunu kanitla, ikazlar ver! Yazilar yaz! Calis, hareketlen! Uzanip olumu bekleyecegine bir seyler yap! Arthur Dimmesdale adini birak, korkup utanmadan tasiyabilecegin onurlu bir ad kullan! Hayatini kemiren uzuntuleri bir gun daha fazla cekmek icin mi agirdan aliyorsun? Iradeni yok edip elini kolunu baglayan, pismanligini bile aciklayamayacak kadar seni gucsuz kilan o uzuntuler degil mi! Hadi, davran, ayaga kalk!” Kirmizi Leke / Kizil Damga /Kizil Leke / Kirmizi Damga
https://d28hgpri8am2if.cloudfront.ne...3487566_hr.jpg
"Thou art crushed under this seven years' weight of misery," replied Hester, fervently resolved to buoy him up with her own energy. "But thou shalt leave it all behind thee! It shall not cumber thy steps, as thou treadest along the forest-path: neither shalt thou freight the ship with it, if thou prefer to cross the sea. Leave this wreck and ruin here where it hath happened. Meddle no more with it! Begin all anew! Hast thou exhausted possibility in the failure of this one trial? Not so! The future is yet full of trial and success. There is happiness to be enjoyed! There is good to be done! Exchange this false life of thine for a true one. Be, if thy spirit summon thee to such a mission, the teacher and apostle of the red men. Or, as is more thy nature, be a scholar and a sage among the wisest and the most renowned of the cultivated world. Preach! Write! Act! Do anything, save to lie down and die! Give up this name of Arthur Dimmesdale, and make thyself another, and a high one, such as thou canst wear without fear or shame. Why shouldst thou tarry so much as one other day in the torments that have so gnawed into thy life? that have made thee feeble to will and to do? that will leave thee powerless even to repent? Up, and away!"
https://pbs.twimg.com/media/DD049IRWsAA6e3H.jpg
https://pbs.twimg.com/media/DDy_MGEXkAEAEPy.jpg
“Mutluluk tipki bir kelebek gibidir; ne kadar kovalarsan, o kadar sakinir senden, fakat dikkatini baska seylere cevirdiginde, nazikce gelip omuzuna konacaktir.”
-
Amerikali Empresyonist ressam Walter Bowman Russell'in dogum yildonumu (19 Mayis 1871)
Might of the Ages, 1900
https://upload.wikimedia.org/wikiped...71057_orig.png
Kelp harvesting on the flats, 20th century
https://media.mutualart.com/Images/2...ddff29b25.Jpeg
-
Alman ressam Maximilien (Max) Clarenbach'in dogum yildonumu (19 Mayis 1880)
Summery Boat Trip, 19th century
https://media.mutualart.com/Images/2...91f19af7a.Jpeg
Winter Landscape on the Lower Rhine, 19th century
https://i.pinimg.com/originals/79/04...930c8064c4.jpg
-
Kuba bagimsizlik mucadelesinin oncusu, sair ve yazar José Julián Martí Pérez’in olum yildonumu (19 Mayis 1895)
http://slideplayer.es/slide/1037225/...os+patrias.jpg
Iki yurdum var benim: Kuba ve gece.
Ikisi de bir sayilir aslinda. Yiterken
Gunesin gorkemi, Kuba
Uzgun bir dul gibidir
Uzun ortuleri icinde, suskun, elinde karanfil.
Bilirim ne oldugunu elinde urperen
Bu kanli karanfilin! Bombos
Gogus kafesim, bombos, paramparca
Icinde yuregimin cirpindigi. Vaktidir
Olume gitmenin. Uygundur gece
Elvedalara. Isik engeller bizi.
Sozler de. Evren
Insandan daha ustadir konusmada.
Bayrak gibi
Kavgaya cagiran bir bayrak gibi
Isildiyor kizil alevi mumun, aciyorum
Pencereleri. Daraliyor yuregim.
Kuba, dul Kuba, gogu karartan
Bir bulut gibi sessizce geciyor
Kopararak yapraklarini karanfilin.
-
Avusturya - Macaristan'da dogan Alman ressam Heinrich Lossow'un olum yildonumu (19 Mayis 1897)
Die Sphinx und der Dichter, 1868
https://upload.wikimedia.org/wikiped...er_Dichter.png
Liebesgeflüster, 1897
https://upload.wikimedia.org/wikiped...%C3%BCster.jpg
-
Irlandali roman ve kisa oyku yazari, sair Oscar (Fingal O’Flahertie Wills) Wilde, Berneval-le-Grand’da surgundeyken yazdigi, Reading Zindani Baladi (The Ballad of Reading Gaol / La Ballata del Carcere di Reading) siirini 19 Mayis 1897 tarihinde yayimladi.
http://images.gr-assets.com/books/13...5l/1329726.jpg
https://i.pinimg.com/originals/c1/9c...e141726e0d.jpg
Kulak verin sozlerime iyice,
Herkes oldurebilir sevdigini
Kimi bir bakisiyla yapar bunu,
Kimi dalkavukca sozlerle,
Korkaklar opucuk ile oldurur,
Yurekliler kilic darbeleriyle!
Kimi gencken oldurur sevdigini
Kimileri yasli iken oldurur;
Sehvetli ellerle oldurur kimi
Kimi altindan ellerle oldurur;
Merhametli kisi bicak kullanir
Cunku bicakla olen cabuk sogur.
Kimi ask kisadir, kimi uzundur,
Kimi satar kimi de satin alir;
Kimi gozyasi doker oldururken,
Kimi kili kipirdamadan oldurur;
Herkes oldurebilir sevdigini
Ama herkes oldurdu diye olmez...
-
Politika, felsefe, tarih ve tradisyonalist bakis acisindan dini konularda yazilar yazan Italyan Baron Giulio Cesare Andrea Evola'nin dogum yildonumu (19 Mayis 1898)
https://img.ifunny.co/images/baeac07...2fd4cc62_1.jpg
"Radikal olun, prensipleriniz olsun, mutlak olun, burjuvanÝn 'asirici' dediklerinden olun: kendinizi hesapsiz bicimde davaniza verin, onlarin 'hayatin gercekleri' dedigi seyleri reddedin ve o cesit bir hayatin kabul etmeyecegi sekilde davranin, sonsuz mucadele ilkesini asla aklinizdan cikarmayin."
-
Ingiliz ressam Barnett Freedman'in dogum yildonumu (19 Mayis 1901)
Street Scene, 1933 – 1939
https://www.tate.org.uk/art/images/w.../N05201_10.jpg
The Gun, 1940
https://upload.wikimedia.org/wikiped..._LD_391%29.jpg
-
Isvicreli ressam Ferdinand Hodler'nin olum yildonumu (19 Mayis 1918)
Der Schuhmacher, 1878
https://upload.wikimedia.org/wikiped...acher_1878.jpg
Night, 1889 – 1890, Bern, Kunstmuseum
https://upload.wikimedia.org/wikiped...Hodler_005.jpg
-
Fransiz ressam Jean-Baptiste-Antoine Guillemet'nin olum yildonumu (19 Mayis 1918)
Eiffel Tower, circa 1889
https://upload.wikimedia.org/wikiped...lemet_7945.jpg
Landscape with Farmhouse and Peasant Woman, 1890
https://upload.wikimedia.org/wikiped...chwerkhaus.jpg
-
Amerikali Musluman siyasetci ve insan haklari savunucusu (Malcolm Little / El-Hajj Malik El-Shabazz) Malcolm X'in dogum yildonumu (19 Mayis 1925)
https://pbs.twimg.com/media/DAG5Ek3VwAAEsAf.jpg
"Birini ayiplamakta acele etme. Senin gectigin yoldan gecmemis, senin kadar hizli dusunemiyor olabilir. Unutma ki bir zamanlar sen de su anda bildiklerinden bihaberdin. / Don't be in a hurry to condemn because he doesn't do what you do or think as you think or as fast. There was a time when you didn't know what you know today."
https://pbs.twimg.com/media/DALCJtpV0AAr-k9.jpg
"Egitim, gelecege gecis icin pasaporttur.Yarin, bugunden onun icin hazirlananlarindir. / L'educazione è il nostro passaporto per il futuro, poiché il domani appartiene a coloro che oggi si preparano ad affrontarlo."
-
Amerikali yazar ve oyun yazari Lorraine Vivian Hansberry'nin dogum yildonumu (19 Mayis 1930)
https://img.libquotes.com/pic-quotes...te-lbv7h1g.jpg
"Yasamak istiyorum, cunku hayat, icten ice guzel olanin ve sevdiginiz seyin icindedir. Bu nedenle, butun bunlari bildigim icin onlari yeterli sebep olarak gordum ve yasamak istiyorum. Dahasi, bu yuzden, baskalarinin nesilleri boyu ve nesiller boyu yasamak isterdim. " Genc Olmak, Ustun Zekali ve Siyah Olmak
https://pics.me.me/a-woman-who-is-wi...e-56618926.png
"Kendisi olmak istemekte ve kendi potansiyelini kullanmak isteyen bir kadin, daha ilginc erkeklerle ve genel olarak insanlara maruz kalmanin zorlugu olarak yalnizlik riskiyle karsi karsiya kalmamaktadir." Guneste Kuru Uzum
https://img.picturequotes.com/2/559/...nk-quote-1.jpg
"Kalkma. Sadece biraz bekle ve dusun. Bir sure oturup dusunmekten asla korkma."
-
Parasal egilimlere ve uluslararasi finansmana dayali romanlariyla taninan Amerikali ekonomist ve bankaci Paul Emil Erdman’in dogum yildonumu (19 Mayis 1932)
“Baskanin danismanlari akillica bir cozum yolu buldular. Birlesik Devletler, bundan boyle dolarin altina konvertibl olmadigini soyleyerek isi kestirip atti. Iste o kadar.” Altin Dosyasi
https://images-na.ssl-images-amazon....4,203,200_.jpg
“The president's advisors came up with what appeared to be a clever solution. The United States simply announced that the dollar was no longer convertible into gold. As simple as that.”
“Mary, ‘Peki, ya herkes dolar satar da, fiyat 3.25'e duserse ne olur?’ diye sordu.
‘Dusemez. Isvicre Hukumeti Ulusal Banka kanaliyla 3.3015 limitinden dolar alip piyasaya Isvicre franki saglamak, ya da piyasa kendiliginden duzelene kadar dolari cekmek zorundadir.’ “
https://images-na.ssl-images-amazon....4,203,200_.jpg
“ ‘What happens if everybody is selling dollars like crazy and it goes down to 3.25?’ asked Mary.
‘It can't. The Swiss government, through the National Bank, is obligated to buy dollars for Swiss francs at the 3.3015 limit and to keep supplying the market with Swiss francs, taking out dollars, until the market trend reverses itself.’ “