Rica ederim tecavüz olayı değilse neydi konusu bakayım
Printable View
Sizin canınız sağolsun sn çıtak teşekkür ederim
Gürsel Tekin'den kayyum heyetinin ayrılıklarına ilk tepki: 'Bir kişi bile yeter, görevimizin başındayız'
Yarın basketbol ve voleybol pazar günü futbol milli maçlarımız var inşallah göğsümüzü kabartacaklar yine
Kısır tartışma ve döngüler içerisinde kimseye bulaşmadan ben dedemin rafından bulduğum başka bir kitaptan başka bir hikaye anlatacağım.
Zamanın birinde bir adamın oğlu amansız bir cilt hastalığına yakalanmış.Adam denemedik ilaç ve hekim bırakmamış ama bir şifa bulamamış.Son bir umutla ( ölümsüzlük iksirini bile bulduğu iddia edilen)Lokman Hekim' in kapısını çalmış.Hastayı muayene eden Lokman Hekim ,bu hastalığın şifası bende yok demiş.Adam büyük bir hayal kırıklığı ile oradan ayrılmış.
Bir vakit sonra adam bir gün bir seyahat esnasında ormanda istirahat esnasında uyuyakaliıyor.Uyandığında bir koyun sürüsünün yanında otladigini görüyor.Koyunları izlediği esnada bir kayadan siyah bir yılan çıkıyor, yılan sürü içerisinde bulunan siyah bir koyunun yanına geliyor, koyunun sütünü içiyor, sütü içtikten kısa bir süre sonra kaya üzerine sütü kusuyor ve çıktığı yere gidiyor.Bu olayı hayret ve şaşkınlık ile izleyen adam bunda bir işaret olduğunu düşünüyor ve yılanın kusmuğunu bir kaba alarak götürerek oğlunun yaralarına sürüyor.Bunun üzerine oğlu şifa buluyor.
Oğlunun şifa bulması üzerine adam Lokman Hekim' e öfke ve kızgınlık duyuyor.Oğlunu da alarak Lokman Hekim' e gidiyor, oğlunun şifa bulduğunu söyleyerek ağzına geleni söylüyor.Lokman Hekim ise hiç cevap vermeden dinliyor, bir şey söylemiyor,adam tam kapıdan çıkarken şöyle sesleniyor, ben şayet sana , siyah bir yılan kaya kovugundan çıkarak , siyah bir yılanın sütünü içtikten sonra onu onu kendi zehiriyle kusacak ,bu kusmuğu oğlunun yaralarına sürersen şifa bulacak deseydim,sen bu koyunu ,bu yılanı bu kusmuğu nereden bulacaktın diye sorar. Adam bunun üzerine büyük bir pişmanlıkla Lokman Hekim' den özür diler.
Bu bir hikaye,ben bunu niye anlattım şimdi.
Zehir bünyeyi ne kadar sararsa sarsın,şundan eminiz ki bu zehrin bir panzehiri şüphesiz var....son nefeste bile olsa...
Ersan Şen
@ProfDrErsanSen
·
1 sa
YSK’nın, İstanbul’da bazı ilçe seçim kurullarının aldıkları kararları “tam kanunsuzluk†nedeniyle kaldırdığı ve ilçe kongrelerinin kaldığı yerden devamına karar verdiği, partinin il başkanı, yöneticileri ve disiplin kurulu üyelerinin tedbiren görevlerinden uzaklaştırılmalarına ise müdahil olmadığı anlaşılmaktadır.
Bu kararlar çerçevesinde;
YSK’yı seçim yargısının başında görevli sayan Anayasa m.79, siyasi partilerde yapılacak seçimlerin genel yönetimini ve denetimini kapsamamaktadır. Bu nedenle, 298 sayılı Seçim Kanunu ile 2820 sayılı Siyasi Partiler Kanunu’nu ayrı değerlendirmek gerekir.
Sorun, 2820 sayılı Kanunun “Seçimlerin yapılması†başlıklı 21. maddesinden kaynaklanmaktadır. Ancak 21. madde; siyasi partilerin seçimleri ile ilgili 2820 sayılı Kanunun 121. maddesinin 1. fıkrasının “Türk Kanunu Medenisi ile Dernekler Kanununun ve dernekler hakkında uygulanan diğer kanunların bu Kanuna aykırı olmayan hükümleri siyasi partiler hakkında da uygulanır.†atfı nedeniyle, Türk Medeni Kanunu’nun “c. Kararın iptali†başlıklı 83. maddesini bertaraf etmez. Dolayısıyla, TMK m.83/3’de yer alan “Genel kurul kararlarının yok veya mutlak butlanla hükümsüz sayıldığı durumlar saklıdır.†hükmü varlığını korumaya devam eder.
İptal bakımından ise; 2820 sayılı Kanunun 21. maddesinin 10 ve 11. fıkraları özel hüküm niteliği taşıdığından, TMK m.83/1 uygulanmayacağı ileri sürülebilir, fakat 10. fıkra sadece “seçimin devamı sırasında yapılan işlemler ile tutanakların düzenlenmesinden itibaren iki gün içinde seçim sonuçlarına yapılacak itirazlar†ibaresini içerdiğinden, seçimde oy kullanma hakkı bulunan veya oy kullananların aldatılması, korkutulması veya yanıltılması gibi iradeyi fesada uğratan haller ile “demokrasi†ve “eşitlik†ilkelerine aykırılık içerdiği söylenen haksız oy temini iddialarından dolayı genel kurul, kurultay ve kongre kararlarına karşı açılacak davalarda TMK m.83/1 uygulanır.
sorduk yapay zekaya,
Ersan Şen’in paylaşımı, Yüksek Seçim Kurulu’nun (YSK) İstanbul’daki bazı ilçe seçim kurullarının kararlarını “tam kanunsuzluk†gerekçesiyle kaldırdığı ve ilgili ilçe kongrelerinin devamına karar verdiği bir durumu analiz ediyor. Şen, YSK’nın partinin il başkanı, yöneticileri ve disiplin kurulu üyelerinin görevden uzaklaştırılmasına müdahale etmediğini belirtiyor. Bu bağlamda, aşağıdaki noktalar öne çıkıyor:Anayasa ve YSK’nın Yetkisi: Anayasa’nın 79. maddesi, YSK’yı seçim yargısının başında konumlandırsa da, bu yetki siyasi partilerin iç seçimlerini kapsamaz. Bu nedenle, 298 sayılı Seçim Kanunu ile 2820 sayılı Siyasi Partiler Kanunu ayrı değerlendirilmelidir.
2820 Sayılı Kanun ve TMK İlişkisi: Sorun, 2820 sayılı Kanun’un 21. maddesinden kaynaklanıyor. Ancak bu madde, Türk Medeni Kanunu’nun (TMK) 83. maddesini ortadan kaldırmaz. TMK m.83/3’teki “genel kurul kararlarının yok veya mutlak butlanla hükümsüz sayıldığı durumlar†hükmü geçerliliğini korur.
İptal Davaları: 2820 sayılı Kanun’un 21. maddesinin 10 ve 11. fıkraları özel hüküm niteliğindedir ve TMK m.83/1’in uygulanmasını engelleyebilir. Ancak, 10. fıkra yalnızca seçim sırasındaki işlemler ve sonuçlara iki gün içinde yapılan itirazları kapsar. Oy kullanma sürecinde iradeyi fesada uğratan (aldatma, korkutma, yanıltma) veya demokrasi/eşitlik ilkelerine aykırı haksız oy temini iddialarında, TMK m.83/1’in uygulanacağı belirtiliyor.
Değerlendirme: Şen, YSK’nın kararlarının hukuki çerçevesini, Anayasa, 2820 sayılı Kanun ve TMK arasındaki ilişkiyi açıklayarak, siyasi parti seçimlerinde iptal davalarının TMK m.83/1 kapsamında açılabileceğini savunuyor. Özellikle, irade fesadı veya temel ilkelere aykırılık durumlarında bu hükmün devreye girebileceğini vurguluyor.
Dünyada dertsiz insan yoktur
Dünyaya ben gelmek istemedim ki
Dert sahibi olayım
Geldik bir kere çekeceğiz o derdi
Giderkende dert ( cehennem )var ise biz dert çekmeye mi geldik