Ingiliz heavy metal -hard rock grubu Rainbow, 4.studyo albumu Down to Earth’u 28 Temmuz 1979’da Polydor etiketiyle piyasaya surdu.
https://pbs.twimg.com/media/EAjbxQiW...jpg&name=small
Printable View
Ingiliz heavy metal -hard rock grubu Rainbow, 4.studyo albumu Down to Earth’u 28 Temmuz 1979’da Polydor etiketiyle piyasaya surdu.
https://pbs.twimg.com/media/EAjbxQiW...jpg&name=small
Ispanyol ressam Fernando Briones Carmona’nin olum yildonumu (28 Temmuz 1988)
Basket of Lemons, 20th century
https://media.mutualart.com/Images/2...30a71b33f.Jpeg
Sitzender weiblicher Akt, 19.Jahrhundert
https://media.mutualart.com/Images/2...358cbfbc4.Jpeg
Jim Carrey ve Cameron Diaz'in basrollerini paylastigi (The Mask) Maske'nin 26.yili (28 Temmuz 1994, Beverly Hills, California)
https://pmcvariety.files.wordpress.c...0&h=563&crop=1
https://pmcvariety.files.wordpress.c...-mask-diaz.jpg
https://i.gifer.com/XxJb.gif
Kevin Costner, Jeanne Tripplehorn ve Dennis Hopper’in barollerini paylastigi aksiyon-macera-bilim kurgu Su Dunyasi (Waterworld) 28 Temmuz 1995’te Amerika’da vizyona girdi.
https://m.media-amazon.com/images/M/...4Mzg@._V1_.jpg
Polonyali sair, makale ve drama yazari Zbigniew Herbert’in olum yildonumu (28 Temmuz 1998)
https://internetpoem.com/img/poems/4...ew-herbert.png
Kusursuz bir yaratiktir
cakil tasi
esittir kendisine
farkindadir sinirlarinin
doludur tastamam
cakilli anlamla
bana hicbir sey animsatmayan kokusuyla
urkutmez hicbir seyi uyandirmaz arzuyu
kokusu ve soguklugu
adil ve sayginlik doludur
agir bir vicdan azabi duyumsarim
elimde tuttugum zaman onu
ve onun soylu bedenine
isler sahte sicaklik
-Evcillestirilemez cakil taslari
sonunda bakacaklar bize
dingin ve cok berrak bir gozle
https://internetpoem.com/img/poems/9...ew-herbert.png
Karanlik sona yurumuslerin gittigi yere yuru
son odulun hicligin Altin Postu icin
dimdik gecip aralarindan secdeye getirilmislerin
sirt cevirmislerin ve devrilip toprak olmuslarin
yasa diye kurtarilmadin
zamanin az tanikligin gerek
cesur ol cesur aklin seni yanilttiginda da
nihai hesapta tek gecer akcen cesaretin
bicare ofken deniz gibi olsun
her isitisinde seslerini zulum gorenlerin ve ezilmislerin
hic birakmasin seni kiz kardesin kucumseme
jurnalcileri cellatlari odlekleri kucumse - ki yine de onlar kazanacak
cenazene gelip toprak atacaklar mezarina oldun diye ferahlikla
guzelim yasam oykunu bir tahtakurdu yazacak
ve bagislama gercekten haddin degil bagislamak
safakta aldatilmislar adina
ne ki koru kendini gereksiz kibirden
seyret soytari suratini aynada da tekrarla:
daha iyileri yok muydu da ben secildim diye
kalbinin katilasmasindan kork membaindan sev sabahi
nefesinin sicakligina ihtiyac duymasalar da
sadece seni kimse teselli edemez demek icin varsalar da
sev adini bilmedigin kusu kislari da yesil meseyi
duvara vuran gunesi gokyuzunun aydinligini
kolla isigin daglarda varligini bildirdigi ani kalk ve yuru
kan bagrinda sonmus yildizini dondurdugu surece
mesellerini insanligin masallarini ve ebanelerini tekrarla
cunku ancak boyle elde edeceksin elde edemeyecegini
tekrarla buyuk sozleri tekrarla onlari inatla
colden gecenler ve kumlarda olenler gibi
bunlar icin ellerinin altinda ne varsa onla odullendirecekler seni
yani alayin kamcisiyla yani coplukte bir cinayetle
yuru cunku ancak oyle kabul edileceksin kurukafalarin diyarina
atalarin Gilgamis'in HeKor'un Roland'in arasina
sinirsiz kralligin ve kuller kentinin savunucularinin arasina
onlara sadik kal da yuru
Samuel L. Jackson, Thomas Jane, Saffron Burrows’in barollerini paylastigi aksiyon--bilim kurgu- gerilim Mavi Korku (Deep Blue Sea - Blu profondo) 28 Temmuz 1999’da Amerika’da vizyona girdi.
https://m.media-amazon.com/images/M/...5,1000_AL_.jpg
Italyan yazar ve gazeteci Tiziano Terzani'nin olum yildonumu (28 Temmuz 2004)
"Zihin, her gun cigneyip gectigimiz ve degerini bilemedigimiz bir hazine sandigidir. Soz konusu olan, onu ele gecirmek, yaptigimiz her seyi dalginlikla degil farkindalikla yapma egemenligimiz altina almaktir."ť Atlikarincada Bir Tur Daha
https://www.macrolibrarsi.it/data/co...ibro-78976.jpg
"La mente č un tesoro nascosto sul quale camminiamo ogni giorno senza renderci conto di quanto valga. Si tratta solo di entrarne in possesso, di dominarla esercitandoci a fare tutto quel che facciamo con consapevolezza, invece di farlo sempre piů distrattamente."
"Mukemmel bir sagligin olmasini isteme. Bu acgozluluk olurdu. Istirabini sifan yap. Ve engelsiz bir yol bekleme. O ates olmasaydi isigin sonerdi. Ozgurluge kavusmak icin firtinayi kullan."
http://www.reporterinviaggio.it/wp-c...=90&w=660&zc=1
"Non chiedere di avere una salute perfetta, sarebbe aviditŕ. Fai della sofferenza la tua medicina, e non aspettarti una strada senza ostacoli. Senza quel fuoco la tua luce si spegnerebbe. Usa della tempesta per liberarti. / Do not ask for perfect healthiness, it would be greedy. Make your sufferance your medicine, and don’t expect to find a flat road in front of you. Without that fire your light would fade away. Use the storm to set yourself free."
“Adamin biri, Bilgeligiyle un salmis olan Kralin yanina gider. Krala sunu sorar: 'Efendim soyleyin bana, hayatta ozgurluk var midir?
Kral: 'Elbette' der, 'Kac bacagin var senin?'
Adam soruya sasirarak: 'Iki' der.
Kral: 'Pekala, tek bacaginin ustunde durabilir misin? '
'Elbette' diye cevap verir adam.
Kral: 'O halde hangi bacagin ustunde duracagina karar ver'.
Adam biraz dusunur ve sol bacagi ustunde durmaya karar verir.
'Tamam' der Kral. 'Simdi oteki bacagini da kaldir.'
Adam sasirir: 'Bu imkansiz Kralim' der.
'Gordun mu? ' der Kral 'Ozgurluk budur. Sen sadece ilk karari almakta ozgursun. Ondan sonrasinda degil.' “
http://www.eticamente.net/wp-content...mio-inizio.jpg
“Un uomo va dal suo re, che ha grande fama di saggezza e gli chiede: ‘Sire, dimmi, esiste la libertŕ nella vita?’
‘Certo’ gli risponde quello. ‘Quante gambe hai?’
L’uomo si guarda, sorpreso dalla domanda. ‘Due, mio Signore’
‘E tu, sei capace di stare su una?’
‘Certo.’
‘Prova allora. Decidi su quale.’
L’uomo pensa un po’, poi tira su la sinistra, appoggiando tutto il proprio peso sulla gamba destra.
‘Bene”, dice il re. ‘E ora tira su anche quell’altra.’
‘Come? E’ impossibile, mio Signore!’
‘Vedi? Questa č la libertŕ. Sei libero, ma solo di prendere la prima decisione. Poi non piů.’ “
Fransiz roman yazari Lisa Bresner’un olum yildonumu (28 Temmuz 2007)
https://upload.wikimedia.org/wikiped...%A0_Nantes.jpg
“Lully'nin 19. yuzyildaki Londra yasami on alti yasina bastigi gune dek olaganustu hicbir ozellik tasimiyordu. Yas gununde genc kiza armagan edilen eski bir Cin madalyonu her seyi degistirdi. Madalyonun tam ortasinda uc Cin harfi vardi. Bunlar ne anlama geliyordu? Lully Cin'e gidip bunu ogrenmeye karar verdi. Babasiyla birlikte, gemiyle yola cikti. Kanton'dan Pekin'e yepyeni bir dunyanin icine daldi. Yolda tanisip asik oldugu genc Mogol'un gizemli yuzugu sorularina yanit getirebilecek miydi?” Cin'de Gizemli Yolculuk
https://images-na.ssl-images-amazon....1O0OFczbJL.jpg
“Au XIXe sičcle, ŕ Londres. Le jour de ses seize ans, l'espičgle Lully reçoit un pendentif chinois ancien. Au centre, trois idéogrammes. Que signifient-ils? Afin d'en découvrir le sens, Lully décide d'aller sur place, en Chine avec son pčre. De Canton ŕ Pékin, Lully plonge dans le monde merveilleux de l'Orient dont elle découvre les beautés, les secrets, les rituels et la profonde sagesse qui lui est livrée ŕ travers les étranges petits contes qui émaillent ce récit. Cependant, en chemin, Lully tombe amoureuse d'un prince mongol qui possčde un mystérieux anneau.”
"Cunku ormanin icindeki isik, alisik oldugu isiktan cok farkliydi. Yesile ve kehribar rengine calan gunes isinlari yerdeki yapraklarin uzerinde canli, titresen benekler olusturuyor; agac govdeleri tarafindan kesin cizgilerle parca parca bolunuyordu. O gune kadar hic gormedigi, beyaz ya da gok mavisi cicekler, hic sonu yokmus gibi gorunen birbirine gecmis sarmasiklar; surada burada yari curumus, yesil kadifeden yosunlarla kaplanmis kutukler. Ve her yerde minik yaratiklar vardi. Her taraf sabahin telasiyla kosusturan bu yaratiklarin sesleriyle doluydu; bocekler, kuslar, sincaplar, karincalar ve gorunmeyen daha nice baska yaratiklar, hepsi nazikce kendi isleriyle ugrasiyorlar onun varligindan rahatsiz olmus gorunmuyorlardi."
https://images-na.ssl-images-amazon....4,203,200_.jpg
"For the wood was full of light, entirely different from the light she was used to. It was green and amber and alive, quivering in splotches on the padded ground, fanning into sturdy stripes between the tree trunks. There were little flowers she did not recognize, white and palest blue; and endless tangled vines; and here and there a fallen log, half rotted but soft with patches of sweet green-velvet moss. And there were creatures everywhere. The air fairly hummed with their daybreak activity: beetles and birds and squirrels and ants, and countless other things unseen, all gentle and self-absorbed and not in the least alarming. There was even, she saw with satisfaction, the toad. It was squatting on a low stump and she might not have noticed it, for it looked more like a mushroom than a living creature sitting there. ”
Luca Guadagnino’nun yonettigi Salvatore Ferragamo'nun hayatini konu edinen Salvatore Ferragamo: The Shoemaker of Dreams’in fragmani yayinlandi.
20. yuzyilin baslarinda, fakir genc Italyan ayakkabici Salvatore Ferragamo, daha iyi bir yasam aramak icin Napoli'den Amerika'ya yelken acti. Sessiz donemde Hollywood’un ayakkabicisi oldu. 1927'de Italya'ya dondu ve Floransa'da kendi ismiyle luks bir marka kurdu.
https://youtu.be/PAPvPOIQzio
Babalarinin olumuyle yeniden bir araya gelen sira disi yeteneklere sahip kardeslerin sasiritici aile sirlarini ve insanligi bekleyen yakin bir tehdidi aciga cikarmasini konu edinen Netflix dizisi The Umbrella Academy’nin 2.sezonundan Baby Pogo’nun ilk gorseli geldi.
https://cdn2-www.comingsoon.net/asse...son-2/pogo.jpg
Netflix, Jurassic World Camp Cretaceous’in fragmaninin yayinladi.
https://youtu.be/KU49xtG0ReI
Boardwalk Empire’in yaraticisi Terence Winter, Goodfellas’in senaristi Nicholas Pileggi ve Akademi Odullu yapimci Brian Grazer, Showtime kanalinda yayinlanacak yeni bir mafya dizisi icin bir araya geldi.
Nicholas Pileggi’nin Amerika’nýn organize suc kronolojisinden esinlenerek izleyici karsisina cikacak olan dizi bir saatlik bolumlerden olusacak.
https://pmcdeadline2.files.wordpress...1&h=383&crop=1
https://www.devdiscourse.com/article...cholas-pileggi
Vanessa Kirby, Shia LaBeouf, Iliza Shlesinger’in basrollerini paylastigi ve dogum sirasinda cocugunu kaybeden bir kadinin hayatina odaklanan Pieces Of A Woman’dan ilk gorsel yayinlandi.
https://thefilmstage.com/wp-content/...-1200x649.jpeg
Italyan ressam (Pier Francesco Mazzucchelli) Il Morazzone’nin dogum yildonumu (29 Temmuz 1573)
Affreschi nella cappella dell’Ecce Homo, 1610
https://upload.wikimedia.org/wikiped...arallo_016.JPG
Decollazione del Battista , Genova, 1617
https://upload.wikimedia.org/wikiped..._Morazzone.jpg
Hollandali ressam Frans Rijckhals’in olum yildonumu (29 Temmuz 1647)
Boy Sleeping in a Barn, circa 1635 – 1640
https://upload.wikimedia.org/wikiped...tshuis_929.jpg
Rustic Interior with Coppers, 1640s
https://upload.wikimedia.org/wikiped...s-Interior.jpg
Fransiz ressam Charles François Hutin’in olum yildonumu (29 Temmuz 1776)
Femme dans un fauteuil, 1750 (Musée national de Varsovie)
https://upload.wikimedia.org/wikiped...n_armchair.jpg
Saxon villager, circa 1756
https://upload.wikimedia.org/wikiped...ana_sajona.jpg
Alman ressam Carl Eduard Ferdinand Blechen’in dogum yildonumu (29 Temmuz 1798)
Der gesprengte Turm des Heidelberger Schlosses, 1830
https://upload.wikimedia.org/wikiped...lechen_003.jpg
Walzwerk Neustadt-Eberswalde, 1830
https://upload.wikimedia.org/wikiped...Eberswalde.JPG
Fransiz siyasi dusunur ve tarihci (Alexis-Henri-Charles Clérel) Alexis de Tocqueville'in dogum yildonumu (29 Temmuz 1805)
"Demokrasi bireysel ozgurlugun sahasini genisletir. Sosyalizm ise daraltir. Demokrasi, mumkun olan butun degerleri insanlara saglarken; sosyalizm her insani bir sayidan ve aractan ibaret gorur. Demokrasi ile sosyalizmin bir kelime disinda hic bir benzerligi yoktur: Esitlik. Fakat aradaki farka dikkat edin; demokrasi ozgurluk konusunda esitlik isterken, sosyalizm kolelik yonunden esitlik ister."
https://images-na.ssl-images-amazon....4,203,200_.jpg
"Democracy extends the sphere of individual freedom, socialism restricts it. Democracy attaches all possible value to each man; socialism makes each man a mere agent, a mere number. Democracy and socialism have nothing in common but one word: equality. But notice the difference: while democracy seeks equality in liberty, socialism seeks equality in restraint and servitude."
30 kadar eseri Turkiye'de Dolmabahce Sarayi, Deniz Muzesi, Askeri Muze, Fener Rum Patrikhanesi ve Istanbul Kumkapi Ermeni Patrikhanesi'nin koleksiyonlarinda bulunan Ermeni asilli Rus ressam Ivan Konstantinovich Ayvazovski’nin dogum yildonumu (29 Temmuz 1817)
The Galata Tower by Moonlight, 1845
https://upload.wikimedia.org/wikiped...ht%2C_1845.jpg
View of Constantinople, with the newly-constructed Ortakoy Mosque, 1856
https://upload.wikimedia.org/wikiped..._Bosphorus.jpg
Bosphorus, 1878
https://upload.wikimedia.org/wikiped...y_Bosporus.jpg
Romantik donemin en buyuk Alman bestecilerinden Robert Schumann'in olum yildonumu (29 Temmuz 1856)
https://pbs.twimg.com/media/DByBYR5XUAElBYq.jpg
https://www.youtube.com/watch?v=reOv-IBQi4I
Fransiz ressam René-Paul Schützenberger’in dogum yildonumu (29 Temmuz 1860)
Au Jardin Du Luxembourg, 1908
https://upload.wikimedia.org/wikiped...tzenberger.png
Islands in the Rhine river near to Strasbourg, c.1915
https://upload.wikimedia.org/wikiped...es_du_Rhin.jpg
Amerikali ressam Robert Lewis Reid'in dogum yildonumu (29 Temmuz 1862)
Her First Born, 1888 (Brooklyn Museum9
https://upload.wikimedia.org/wikiped..._-_overall.jpg
Ragazza d'estate (A Summer Girl, 1896)
https://pbs.twimg.com/media/DF5GSgMXkAAP6ds.jpg
Amerikali oyun ve roman yazari (Newton) Booth Tarkington’in dogum yildonumu (29 Temmuz 1869)
“Otomobillerden emin degilim. hizlari ilerledikce medeniyeti geriye goturebilirler.”
https://images-na.ssl-images-amazon....U9R%2BKLZL.jpg
“I'm not sure he's wrong about automobiles. With all their speed forward they may be a step backward in civilization.”
"Hayatin beni zorladigi her seyi kabul edebilirim, bir tek sey haric korluk, buna asla tahammul edemezdim."
http://catalog.lambertvillelibrary.o...sources/tp.jpg
“I could take anything that life could force upon me except one thing: blindness. I could never endure that."
Amerikali mizahci, gazeteci ve yazar Don (Donald Robert Perry) Marquis’nin dogum yildonumu (29 Temmuz 1878)
https://pbs.twimg.com/media/CZ33AzJWkAIfv7d.jpg
"Bir siir kitabi yayinlamak; derin bir ucuruma gul yapragi atarak, gelecek sesi beklemektir."
https://izquotes.com/quotes-pictures...uis-250541.jpg
“Eger insanlari, dusunduklerine inandirirsaniz, sizi severler. Gercekten dusundururseniz, sizden nefret ederler.”
http://www.azquotes.com/picture-quot...s-18-79-02.jpg
“Insanligin ilerlemesinin onundeki en buyuk engel insanogludur.”
Italyan ressam Armando Spadini’nin dogum yildonumu (29 Temmuz 1883)
Nel Parco di Villa Borghese, 1915-1920 ca.
https://upload.wikimedia.org/wikiped...a_Borghese.jpg
Autoritratto, 1917
https://upload.wikimedia.org/wikiped...adini_1917.jpg
Cek ressam (Emil Artur Pittermann) Emil Artur Longen’in dogum yildonumu (29 Temmuz 1885)
Senza Titolo (Untitled, 1910 ca.)
https://upload.wikimedia.org/wikiped...2C_1910_ca.jpg
Schiffe vor Pula, 1914
https://upload.wikimedia.org/wikiped...nn-1914.01.jpg
Italyan ressam Ubaldo Oppi’nin dogum yildonumu (29 Temmuz 1889)
La ragazza sentimentale, 1920 – 1922
https://upload.wikimedia.org/wikiped...ntale.tiff.jpg
Donna alla finestra 1921
https://upload.wikimedia.org/wikiped...a_finestra.jpg
Italyan ressam Ignazio Affanni’nin olum yildonumu (29 Temmuz 1889)
La pensierosa, sec. XIX
https://upload.wikimedia.org/wikiped...pensierosa.jpg
Annunciazione, sec. XIX
https://upload.wikimedia.org/wikiped...2019-05-30.jpg
Hollandali ressam Vincent van Gogh'un olum yildonumu (29 Temmuz 1890)
(Iki gun onve Fransa, Auvers-sur-Oise'de kendini silahla vurmustu)
https://64.media.tumblr.com/a9382bad...9h6o1_400.gifv
https://media.giphy.com/media/ZOTbUNcYAupyg/giphy.gif
https://www.youtube.com/watch?v=wmj3AEjilPg
Bazi film uyarlamalari:
https://pbs.twimg.com/media/DF5qxbOXYAAWADs.jpg
Ispanyol ressam Rafael Romero de Torres’in olum yildonumu (29 Temmuz 1898)
Albańil herido o Los últimos sacramentos (Wounded bricklayer or The Last Sacraments, 1890)
https://upload.wikimedia.org/wikiped..._de_Torres.JPG
Colón saliendo de la Mezquita (Columbus leaving the Mosque, 1892)
https://upload.wikimedia.org/wikiped..._de_Torres.JPG
Venezuelali ressam Francisco Arturo Michelena Castillo’nun olum yildonumu (29 Temmuz 1898)
Vuelvan Caras, 1890
https://upload.wikimedia.org/wikiped...lvan_caras.jpg
The death of Sucre in Berruecos, 1895
https://upload.wikimedia.org/wikiped..._Michelena.JPG
1974 yilinda Nobel Edebiyat Odulunu kazanan Isvecli yazar Eyvind Johnson'un dogum yildonumu (29 Temmuz 1900)
"Titrek Kavagin yapraginda yasayan kimse yarinina guvenemez. Gene de yapragin uzerinde minicik yaratiklar vardir, ulkelerinin boylesi bir yaprak oldugundan habersiz. Onlarin gozunde bu yaprak evdir, ocaktir, dunya yuzundeki ulkelerdir. Titrek kavak yapraginin dunyasi."
https://thumbs.dreamstime.com/z/swed...-100861691.jpg
"Life on an aspen leaf-No one can live securely on an aspen leaf. Yet tiny creatures do exist there, unaware that their country is such a leaf. To them it is a home, a motherland in a world, the world of the aspen leaf."
https://pictures.abebooks.com/THIRDM...0315306118.jpg
Fransiz ressam, illustrator, etnolog, yazar ve Scouts de France'in kurucularindan Paul Coze’un dogum yildonumu (29 Temmuz 1903)
Self Portrait with Palette, surrealist still life with self portrait, spur, Indian doll and art objects, 20th century
https://media.mutualart.com/Images/2...8c6d06993.Jpeg
It is Not My Mother, 1954
https://media.mutualart.com/Images/2...8b54736b1.Jpeg
Self Expression, self portrait, 1960
https://media.mutualart.com/Images/2...7445c4264.Jpeg
Pulitzer Siir Odulu (1969), Amarika (Bassair) Devlet Sairi (1974, 1997), Bollingen Odulu (1987) ve Robert Frost Madalyasi (1998) gibi odullere sahip Amerikali sair Stanley Kunitz’in dogum yildonumu (29 Temmuz 1905)
https://www.worldliteraturetoday.org...lyn-forche.jpg
“Yeryuzu benim yurdumdu, ama orda bile yabanciydim. Bu madeni kabuk. Yuzer gibi yuruyorum. Yildizlar arasindaki o eski savaslarda dev gibi toplarin gurleyisi! Biliyorum, yabanciliktan hic kurtulamayacagim, yolculugum hic bitmeyecek. Ozlemli diye belleyin beni, korkulu, yucelmis bilin. Ben aydaki adaminiz, dev aynasinda gezinenlerin kirintisi, borclarin kok saldigi yerden otede nabzi atan ada bicimindeki evrenlere sicramaya can atiyorum. Sonsuz uzay, insan yuregini kavrayip sarsiyor, ama yoklugun tam orta yerinde hayat amansizca cagiriyor hayati. Merih’e yollayin mektuplarimi. Ne haberler var Andromeda’daki koskoca kivrik burctan ve Samanyolu’ndaki yildizlardan?”
Yabanciydim yeryuzunde.
Ayak basinca aya, basliyorum
yeni kutsal kentlere
dogru sen ve kutlu gezilere
ta yabanci burclarda.
Sicak. Soguk. Sessizligin yanardaglari.
Sukunet Denizi
calkaniyor olculmez kuvvetin kiyilarinda.
Ve otelerde
Yildizlarin butun usu.
http://evergreen.noblenet.org/opac/e...arge/r/2134695
“Earth was my home, but even there I was a stranger. This mineral crust. I walk like a swimmer. What titanic bombardments in those old astral wars! I know what I know: I shall never escape from strangeness or complete my journey. Think of me as nostalgic, afraid, exalted. I am your man on the moon, a speck of megalomania, restless for the leap toward island universes pulsing beyond where the constellations set. Infinite space overwhelms the human heart, but in the middle of nowhere life inexorably calls to life. Forward my mail to Mars. What news from the Great Spiral Nebula in Andromeda and the Magellanic Clouds?”
I was a stranger on earth.
Stepping on the moon, I begin
the gay pilgrimage to new
Jerusalems
in foreign galaxies.
Heat. Cold. Craters of silence.
The Sea of Tranquility
rolling on the shores of entropy.
And, beyond,
the intelligence of the stars.
Turk dostu ve yillarca Turkiye'de yasamis Amerikali yazar ve PEN / Faulkner Kurgu Odulu'nun kurucusu Mary Lee Settle'in dogum yildonumu (29 Temmuz 1918)
https://pbs.twimg.com/media/EAgn3R9X...jpg&name=small
https://www.booksinc.net/sites/books...ENfaulkner.jpg
"Virginia'da bir dostum vardi. Kore Savasi'nda bir esir kampinda Turk askerleri ile birlikte kalmisti. Turkler'le ilgili gozlemlerini soyle anlatti: 'Biz Amerikalilar kendimize bakmayi beceremiyorduk. Turkler bize acidi. Ormanda kaybolmus arkadaslari gibi goruyorlardi bizi. Hakim adinda bir arkadasim vardi. Hastalandigim zaman bana yiyecek getirdi ve bir Turk arkadasina bakar gibi bakti bana. Hayatta kalabilmeyi biliyorlardi. Bizden fazla yiycekleri yoktu, ancak neleri varsa paylasiyorlardi. Kendimi olum doseginde sandigimda, Hakim bana corba getirdi, yanimda kaldi ve iyilestirdi. Yardimlari bana cesaret verdi. Bircok Amerikali asker oldu. Cunku umutlarini yitirdiler. Oysa kamptaki Turk askerleri bir kisi dahi kaybetmediler." Anadolu'da Bir Zaman Cemberi
https://d28hgpri8am2if.cloudfront.ne...1779979_hr.jpg
"I have a friend in Virginia who, nearly forty years ago, was in a prison camp in Korea. His life was saved by a Turk. He told me that: 'We didn’t know how to look after ourselves, and the Turks took pity on us. My friend was Hakim. When I was sick, he brought me food, and he looked after me as he would have another Turkish person. When our sweaters and socks wore out, they picked the wool apart and reknitted it. Hakim made me a pair of socks. We had informers among us, and we knew who they were. I still know. The Turks did not have one single informer. When I was so sick I thought I was going to die, Hakim brought me soup and sat with me, and pulled me through it. I think he gave me courage; so many GIs just died because they gave up."
Avustralyali - Amerikali ressam Ernest William Christmas’in olum yildonumu (29 Temmuz 1919)
The Sundowner, 20th century
https://upload.wikimedia.org/wikiped...-Sundowner.jpg
Kilauea Caldera, 1916 - 1918
https://upload.wikimedia.org/wikiped..._1916-1918.jpg
Fransiz yazar, fotografci, film yonetmeni, multimedya sanatcisi ve belgeselci (Christian Bouche-Villeneuve) Chris Marker’in dogum yildonumu (29 Temmuz 1921)
https://i0.wp.com/blog.insolublepanc...size=640%2C423
“Kim demis zaman yaralari iyilestirir diye? Zamanin iyilestiremedigi tek seyin yara oldugunu soylemek daha dogru olur. Zaman gectikce, ayrilik acisi gercek sinirlarini yitirir. Zaman gectikce, arzulanan beden yok olup unutulur ve arzulanan beden oteki icin artik yok olmussa kalan sey, cisimsiz bir yaradan baska nedir?”
https://s3.amazonaws.com/criterion-p...kTPK_large.jpg
“Qui a dit que le temps vient ŕ bout de toutes les blessures ? Il vaudrait mieux dire que le temps vient ŕ bout de tout, sauf des blessures. Avec le temps, la plaie de la séparation perd ses bord réels. Avec le temps, le corps désiré ne sera bientôt plus, et si le corps désirant a déjŕ cessé d’ętre pour l’autre, ce qui demeure, c’est une plaie sans corps.”
Yunan soz yazari, besteci, aktivist, siyasetci Michael ‘Mikis’ Theodorakis’in dogum gunu (29 Temmuz 1925)
https://images-na.ssl-images-amazon....1wZc2nVcJL.jpg
Hollanda Savas Sonrasi Edebiyati'nin Buyuk Uclu'sunden (Willem Frederik Hermans ve Gerard Reve ile birlikte) biri olarak kabul edilen Hollandali yazar Harry Mulisch’in dogum yildonumu (29 Temmuz 1927)
“Savas yillarinda fasistler ogullarina cogunlukla Anton ya da Adolf adini takardi. Gazetelere buyuk gururla verdikleri dogum ilanlarini da SS veya NSB'nin simgeleriyle suslerlerdi. Hatta bazilari cocuklarina Anton Adolf adini takardi. Savas sonrasi yillarda, Anton, adi Adolf ya da Anton olan biriyle tanistiginda, ona dogum tarihini sorar, savas sirasinda dogup dogmadigini bilmek isterdi. Yoksa onun annesi ile babasi da savas yillarinda Führer yandasi mi olmustu? Savastan on bes yil sonra anne babalar cocuklarina yine Anton adini takmaya baslamisti. Adolf adi ise gunumuze kadar sorunlu bir ad olarak kalmistir. Yeni dogan cocuklara yine Adolf adi verilebildiginde, insanlik Ikinci Dunya Savasi'ni artik tamamen unutmus demektir.” Suikast
https://i.gr-assets.com/images/S/com...87._SX318_.jpg
“During the war, Fascists often called their sons Anton or Adolf, sometimes even Anton Adolf, and proudly sent out birth announcements decorated with Germanic runes, or with the emblem of the Dutch Nazi Party, a wolf trap. Later, whenever he met someone with either of those names, or with the nicknames Ton or Dolf, he’d try and find out if they had been born during the War. If so, it was a sure sign that their parents had been collaborators, and not just by half. The name Anton became acceptable again ten or fifteen years after the War, which goes to show how insignificant Anton Mussert actually was. For of course the name Adolf still won’t do. Not until people are called Adolf again will the Second World War be really behind us. But that means we’d have to have a third world war, which would mean the end of Adolfs forever.”