Yapılmadı gereken bunun tam tersidir yani bedelsize gitmek yerine sermaye azaltımına gitmektir. Size ters veya mantıksız gelebilir ama yapılması gereken budur.
Printable View
Yapılmadı gereken bunun tam tersidir yani bedelsize gitmek yerine sermaye azaltımına gitmektir. Size ters veya mantıksız gelebilir ama yapılması gereken budur.
İşin teknik yönüne bakalım, önce sermaye artırımı:
Sermaye şirketleri, faaliyetlerinin reel olarak büyümesi sonucu gereken fon ihtiyacının giderilmesi veya yeni yatırımların finansmanı amacıyla sermayelerini artırma cihetine giderler. Bu şirketler vergisel düzenlemelerin sağlamış olduğu avantajlar, enflasyonist dönemlerden olumsuz şekilde etkilenen sermayelerinin güncellenmesi ihtiyacı başta olmak üzere çeşitli nedenlerle de sermaye artırımına gidebilirler.
Öte yandan, ekonomik ve ticari aktivitenin bir sonucu olarak sermaye şirketleri muhtelif nedenlerle sermayelerini azaltabilirler. En yaygın nedenler şirketlerin içinde bulundukları ekonomik ve finansal durum sebebiyle bir kısım sermayelerinin atıl kalması, geçmiş yıl zararlarının sermaye azaltımı suretiyle itfa edilerek bilanço ve mali tabloların daha sağlıklı hale getirilmesi veya sermayeye ilave esnasında vergilendirilmeyen bazı kaynakların sermaye azaltımı yoluyla işletmeden çekilmek istenmesidir.
Ama bankalar için durum değişiktir çünkü bankalar için önemli olan özsermayedir, sermaye değildir, nitekim sermayenin payı özsermayenin çok ufak bir yüzdesidir. Mesela İşbankasının 2022 3Ç itibariyle konsolide özsermayesi yani defter değeri 158.5 milyar TL dir. 2 ay sonra 2023 1Ç itibariyle bu değer 220 milyar TL civarında olacak. 10 milyar TL olan sermaye bunun %5 i bile etmiyor. Sermayede %20 lik yani 2 milyar TL lik bir azaltmaya gitmek özsermayede %1 den daha az bir azaltıma tekabül eder yani son derece önemsizdir ama bunun kurumsal yapıda muhteşem olumlu etkileri olur.
Neden? Önce şu 2 veriyi kaale alalım: Açıklanan karlara, bankanın iş potansiyeline, geçmiş performansına baktığımızda bankanın piyasa değerinin kelepirden farksız olduğunu yani hissenin ederinin çok altından işlem gördüğüne şahit oluyoruz. Piyasada müthiş bir çarpıklık, fiyatlamada bariz bir distorsiyon var. İkincisi, özsermayedeki müthiş artıştan dolayı kısmi atıl olma durumu söz konusudur (ekonomik kriz ortamında kime ne kadar kredi verebilirsiniz?). Bunları avantaja çevirip dolaylı veya dolaysız yolla halka açık kısımdaki 3.35 milyar hisseden 2 milyarını geri alımlara toplayıp imha etmek en iiyi yoldur yani %20 sermaye azaltımına gidip sermayeyi 10 milyardan 8 milyara düşürmek. Hisse fiyatının kelepir seviyede olması bunun ana nedeni ve katalizörüdür.
Böyle yapıldığında ana hissedarların bankadaki hisse payı, hisse başına düşen net kar, temettü (bunların hepsi) %25 gibi ciddi bir oranda artar. Küçük büyük tüm hissedarlar bundan olumlu etkilenir. Halka açık olan kısım 3 35 milyar lottan (%33.5) 1. 35 milyar lota (%16.9) a düşer. Böyle bir tahtada manipülasyon yapmak da sıkar, tahtadaki kumarbazlar köşeye sıkışır, hisse gerçek ederine doğru yol alır.
İSCTR gibi derin ve likit tahtalarda şu 5 ayrı kumarbaz grubu yer alır:
Algolar (robotlar)
Günlükçüler
Arbitrajcılar
Açıkçılar
Kendi hesabına günlük veya azami T+2 bazında işlem yapan aracı kurumlar
İSCTR gibi likit hisselerin gün içinde anormal marjlar çekmesinin yani aşırı volatilitenin esas nedeni yukarıda saydığım 5 ayrı grubun kendi aralarında tutuştuğu savaştır. Görüldüğü üzere bunlar arasında yatırımcı sınıfına dahil biri yok. Bu 5 ayrı grup birbirlerinin cebindeki parayı almak için kendi aralarında her gün savaşıp duruyor. Sonuçta da hisseler anormal günlük marjlar çizdiği gibi hiç gelmemesi gereken seviyelere geliyorlar. Eğer burası bir yatırım ortamı olsaydı ne aşırı günlük marjlar oluşturdu ne de hisseler gelmemeleri gereken (her 2 yönde de) seviyelere gelirdi.
Her birinin son 12 aylık net karı 60 milyar TL civarında olan 4 özel bankann (2023 yılı için bu rakam %10-20 gibi artacaktır) şu anki piyasa değerleri absürttür, saçmadır. Bu saçmalığın doğurduğu anormal ucuzluktan istifade ederek bankalar bir an önce hisse geri alımlarına başlamalıdır. Temettü filan vermesinler, temettüye harcayacakları parayla hisse geri alımı yapsınlar. Temettülerde zaten bir adaletsizlik var, çifte vergilendirme gibi. Vergisi ödenmiş olan meblağdan tekrar vergi kesiliyor. Alabildikleri kadar hisse geri alımı yaptıktan sonra sermaye azaltımına gitmeliler.
Son 2 haftada günlük volatilite %8 e dayandı. Bu durumda yıllık volatilite 8x (karekök 252)= %127 dir. Yani 2023 yılında İSCTR 10.5x2.27= 24 TL'ye kadar çıkabilir. Burası üst limittir. Alt limit ise 10 5 : 2.27= 4.60. Volatilite hesabı böyle diyor.
Varyans, standart sapma, günlük ve yıllık volatilite benim standart hesaplarımdır ve işlem (al-sat) yaptığım her hissede bu hesapları rutin olarak sürekli yaparım, yaptığım işlemlerde vadeye bağlı olarak bunları baz alırım yani al-sat veya sat-al kararlarımda her zaman bunları kullanırım. Burası bir yatırım ortamı olmadığı için böyle yapıyorum yani treyd edip duruyorum, hele böyle manyak bir oynaklık varsa bu bizim için bulunmaz bir nimettir. Oynaklıklar yani volatilite treydırların ekmeğidir, ne kadar çok oynaklık varsa o kadar çok ekmek vardır.
Bu tür ortamlar 3, 4 standart sapmalık olaylardır yani %99.9 ortaya çıkmazlar, binde 1 olasılık var burada yani her 4 yılda 1 kez görülen türden olaylardır bunlar.
I suppose that is enough for a weekend's contribution.
Kafanızı bulandırdıysam affınızı dilerim. TH
Peki bunu yaparken tıpkı diğer patronların yaptığı gibi toplama işini en düşük fiyattan yapabilmek için yatırımcının ümüğünü de sıksınlar mı?
Temettüye niye karşısın acaba oysa senin gibi büyük sermayenin en çok sevdiği şey. mesela 10 mln lot da al-sat herkes yapamaz ama 10 mln lotu alır çekilirsin iyi oranda temettü varsa bu işin stepnesi olur. Ama sen al-sat peşinde olduğun için bu temettü işine gelmez.Çünkü her iyi temettü açıklandığında sen daha yüksek fiyatlarda al-sat yapmak zorunda kalırsın....
Bir diğer bilinmeyen. Bir şirket sadece 1 önceki geçmiş yıl karından istediği oranda bedelsiz verebilir. Tek kural sermaye tavanı yeterli olması ve bölünmüş haliyle hissenin fiyatının 2 lira altına düşmemesidir. Bu da bir nevi temettü sayılır anlayana.
Bunu 5-10 tane kalbur üstü şirket yapmaya kalksa piyasanın önünde hiçkimse duramaz.
Bende şöyle bir hesap yapayım mesela bu sene bankalarda % 25 temettü serbest olsa 15 mlr eder o da lot başına 1,5 tl eder.
Bence maliyeti zaten 2 tl olan uzun vadeli Depeche_Modu mesela bu 1,5 lira temettü onu çok memnun eder. En çok hak edenlerden biri zaten o.
Demek ki neymiş al-sat yapmadan da iyi kazanmanın imkanı varmış.
TH sen treni 2021 aralıkta kaçırdın şimdi istiyorsun ki tren senin istediğin durağa geri gelsin. Sana tavsiye bence biraz parana kıy yukarıdan al.Boşa kendini yorma.
Hele 430 a PGSUS alırım deyip bu fiyatlara ISCTR'ye riw riw etmen bence biraz ayıp oluyor.
Mevcut ortamda yani İSCTR gibi hisselerin kelepir fiyattan işlem gördüğü bir ortamda hisse geri alımları her zaman temettü dağıtmaya göre öncelikli olmalıdır. İkinci neden ise temettülerde uygulanan çifte vergilendirmedir. Vergisi ödenmiş meblağı tekrar vergiye tabi tutuyorlar, böylece para gereksiz yere heba ediliyor. Her halükarda mevcut kelepirlik durumunu avantaja çevirmek 1 nolu öncelik olmalıdır, bu fırsat kaçmaz.
Benimde tercihim o paranın biz yatırımcılar meletilerek düşükten hisse geri alım olarak değerlendirilmesi şeklinde değil bedelsiz hisse senedi dağıtımı şeklinde olmasıdır. O zaman vergisi de olmaz.
EE tabi bir kesim haksız nemalanırken biz yatırımcılarda mağdur edilmemiş oluruz.Çünkü o toplama işi ŞİŞE de oldu millet yıllarca isyan etti.Şimdi şişe 3 senede 5 liradan 40 lira oldu diye önceki 10 sene azap çeken yatırımcı unutuldu.
Adım hıdır elimden gelen budur.
Not: Fiyatlar ucuz diye krediydi kaldıraçtı bunlar yanlış işler. Onu da belirteyim de.
Bu tür durumlarda her daim kendinizi ana hissedarın yerine koyup o açıdan meseleye bakmanız gerekir. İSCTR nin normal şartlarda hak ettiği seviyeyi hesaplayalım: 2023 sonunu baz almalıyız bunun için. 2022 sonu itibariyle konsolide defter değeri 180 milyar TL olacak, 2023 sonu itibariyle de 260 milyar. Bu rakamlar yukarı yönde revize edilebilir çünkü iştirakler ve bağlı ortaklıklarda varlıkkar yeniden değerlemeye tabi tutuluyor. Hisse başına DD 26 TL eder. Hisse fiyatı 3 te 1 primlidir DD ye oranla. Demek ki hissenin normal şartlarda ederi 35 TL. Bu durumda piyasa değeri 350 milyar TL olacaktır ki F/K oranı da 350 : 80= 4.4 olur, bu rasyo da gayet makuldür hatta ucuz kalıyor. Normal şartlarda 35 TL olması gereken hisse 10 TL den işlem görüyor ise burada bariz bir kelepirlik söz konusu demektir.
Hisseniz %70 iskontolu işlem görüyorsa bundan istifade ederek piyasada işlem gören hisseleri toplamanız icap etmez mi? Hele hele birikmiş karlar, özsermaye vs böyle bir icraata çoktan izin veriyorsa. Artı hisse geri alımlarına son yasal düzenlemeyle bir sürü vergi avantajı da getirilmişken. Temettü ödersen vergi dezavantajı var, ayrıca sermayeyi etkili bir şekilde kullanmış olmuyorsun. İlkokul mezunu birine bunları tane tane anlatsam, varacağı sonuç bellidir.
Warren Buffett nasıl zengin oldu sanıyorsunuz? Borsada Al-sat yaparak değil, bu tür distorsiyonları kendi avantajına çevirerek. Tedavüldeki lot sayısı ne kadar az ise hisse başına düşen temettü de o kadar yüksek olur. Ayrıca ortaklık payı da ayni oranda artar.
Bedelsize gitmek TR gibi ülkelere özgüdür genellikle yani az gelişmiş, sermaye piyasası bilgisi ve kültürü pek olmayan ülkelere. Çünkü makyajdan ibarettir, özsermaye ana kaleminin alt kalemleri arasında değiş tokuştan oluşur ama ana kalem değişmez ayni kalır, hisse fiyatının çok ucuzlamış olduğu imajını vererek bilgisiz ve cahil kesimden hisselere alım talebi gelmesini sağlar.
Bu argümanları dağdaki çobana sunsam bana hak verir ama İşbankası YK na sunsam bana yürü git derler. Bu gerçeğin de farkındayım. O yüzden, statükonun (mevcut aşırı derecede volatil ortamın) devamını diliyorum tüm kalbimle. Bu tür ortamlar 4 yılda 1 kez ortaya çıkıyor, I might as well make the best of it.
SODA yükselirken yıllarca TRKCM ve ŞİŞE de yatırımcıyı isyan ettiren kimdi benmiydim?
Hayır yanlışsın bedelsiz gündeme gelmişse hakim güç toplama işlemini tamamlamış hisse yukarı gitsin ya da topladığı malları piyasaya yüksekten rahatça dağıtabilsin diye yapar.
Unutttuğun toplama işinin dışarıda olduğu gibi tr de legal düzgün yollardan yapıldığını sanman.
Sen bence önce şu an hala bile bazı iştiraklerin tahtalarında neler dönüyor onu araştır.
Bedelsizin bende biliyorum senin yazdığın gibi düşünülmesi gerektiğini ama Tr de bu iş benim dediğim için kullanılır.
O yüzden canı yükselmesini istiyorsa Devlet bankalarda temettü de biraz ipi gevşetir ;
Banka yönetimi eğer hisse yürüsün isterse buna ek bedelsiz kararı alır.
5 liradaki eziyette bu şekilde sona erdi.
5 lirada bile gerekeni yapamamış yönetimin hele şimdi bu fiyatlarda hisse alım kararını uygulayacağını bir de mevcut konjonktürde seçim arifesinde bu bankanın özel durumlarını dikkate alırsak bunun olacağını düşünmek ne derece doğru olur bilmem.
Seçime kadar kesinlikle tek bir lot ISCTR hisse geri alımı beklemiyorum.Kararın tekrarlandığı günde bunun sadece ŞİŞE için olduğunu yazdım. Açın bakın ŞİŞE den başka yeni hisse geri alımı yapılmış mı? Oysa grubun bir çok iştirakinde hisse geri alım kararı mevcut.
İstemek ayrı şey olması gerektiğini bilmek, yazmak ayrı şey gerçekler ayrı şey.
Ben buralarda Tr deki patronların yapacağı en iyi şey hisselerini geri almak yazdığımda endeks 1800-1900 lerde idi birilerinden bir çuval laf yedim yine buralarda.
Ben, bana verecegi temettünün tamamı ile compounding yaparak yine aynı tutarda isctr hissesi alacagım ve böylece şirketteki payım artacaĝı için temettüyü tek geçerim. Çoban ne anlar, neyi tercih eder bilmem ama ben açık ara maksimum temettü isterim.
Bedelsiz hisse dağıtırsa payım artmayacaĝı için bu 2. tercihim olur. Havadan hisse gelmis olur.
Paid in capital 10'dan 25 milyara çıkınca hisse ucuzlayıp muhtemelen çoban'ın dikkatini çekip prim potansiyali artacagi icin o da isime gelir...malum burasi nasdaq degil
Şirketler için ödenmiş sermaye tutarının kredi için çok önemi yoktur.
Asıl olan Özkaynak tutaridir.
Buna örnek borsada birçok şirket var sermayesi bir daire parasında olan.
Banka hisseleri,ASELSAN ve Şişecam emlak konut gibi hisselerin kademelerde ki lotlari kaldıracak yerli fon ve menkul yatırım ortaklığı ve bireysel yatırımcı gücü sınırlıdır.
Birde ülkemizin jeo politik durumu,bireysellerin vadelerinin kısa olması piyasayi çok oynak kılmaktadır.
Sığ hisseler neden 10 kat 100 kat prim yapabiliyor sermayesi düşük olmasından.
Son dönemdeki 3 beş hissenin anormal prim yapmasının sebebi sosyal medyadaki organizeden kaynaklanmaktadır.
İş Bankası alana Şişecam bedava böyle borsa ölürmu oluyor maalesef.
Yt.tv.degildir.
Sağlıklar
Hisseyi sürekli baskı uygulayıp, fiyatını baskılayan spek, operasyonlarını hisse sahibi ile birlikte yürütmüyorsa, temettünün yatırımcıyı koruyan bir özelliği oluyor. İki defa vergilenmiş olmasına rağmen. Ki BDDK bu sene temettü dağıtım oranını %20-25 oranına yükseltirse bu hisse fiyatına olumlu yansıyacaktır. (Ben kesinlikle %10'un üzerinde olacağını bekliyorum. Açıklanabilir bir tarafı kalmadı.) Ama operasyon hisse sahibi ile birlikte yürütülüyorsa ,mesela Ecilc gibi (tahmin elbette) ne zamana kadar sabredeceğimiz belirsiz oluyor. Temettüde işe yaramıyor. Bedelsizde. Zaten amaca göre yönetim kurulları kararlar alıyor. İsterlerse iştirakleri arasında değeri dışında mal devirleri yaparak yatırımcının canını çıkarıyorlar. Yeter ki niyet bozuk olsun. Yargıya takılmayacak çok olanak bulunuyor.
Hisse geri alımı amacı, şirkete olan güveni korumak ve ucuz olan hisse fiyatını dengelemek amaçlı olursa çok işe yarıyor. Spek'te iyi tokat yiyebiliyor. Velhasıl şirketin sahibinin niteliği bir hissenin en önemli avantajı. Düzgün ,ilkeli,dürüst ve sistemli bir politikası olursa hisse manipülasyonlara çok bariz maruz kalmıyor. Geçmişte Çelebi bu konuda hep yüzümü güldürmüştü. Düzenli temettü ödemesi ve geri alımları ile hep benim gibi yatırımcıları üzmemişti. Ancak bir kısmının yabancıya satışı ile işler biraz karıştı sanırım. 3 yıldır da takip etmiyorum artık.
Bu şuna benziyor. memleket insanının niteliği yetmiyorsa, en düzgün Anayasa ve kanunlarda yapsan da fayda etmiyor. Hazır iyi niyetli uygulayıcılar da yılıyor ve sistem çalışmıyor.
Avrupa'da burjuvazi, gelişmenin ,uygarlığın motoru olmuştu. Sosyal devlet iyi-kötü oluşturuldu. Bizim ülkede burjuvazinin bu niteliği de yok. İktidar beslemesiyle oluşturulan burjuvaziden ne beklenebilir ki?
Velhasıl hangisinin (temettünün, bedelsizin, geri alımın) iyi olacağını tartışmaya gerek yok. İşler akıl ve mantıkla, artı iyi niyetle yürütülürse doğru yol kolayca bulunuyor. Bu forumlarda şirketlerin seceresi ile ilgili forumdaşlar bildiklerini ve deneyimlerini paylaşmalılar. En önemlisi şirketin yönetim kurulu kalitesi ilkeli ve ahlaklı olacak. Tersi durumda olanları var olan yargı kurumları ve denetleme kurumları terbiye edecek durumda değil.
Temettü tahminim %15
https://www.sabah.com.tr/yazarlar/di...emettu-vuracak
Üstadların değerli analizlerini bekliyoruz.
Dilek Güngör benim nazarımda güvenilmez bunu yazar ama doğru çıkma ihtimali ne oranda doğru bunu sorgulamak lazım.
1yil önce Koza grup mahkemesi kararının Mart ayında Yargıtay'dan çıkacağını söylemişti.
Bu yılın martı geldi sonuç ortada.
Ayıptır günahtır borsaya açık şirketlerle ilgili yazarken dikkatli olması gerekiyor.
Yy.tv.degildir.
Sağlıklar
Sabah Gazetesi yazarı Dilek Güngöre göre:
Bankalar 2022 bilançolarını açıklıyor.
Sektörün kârı 2021'e göre 4.5 kat arttı.
Şu anda ilk sırada Akbank var.
Kârı 60 milyar TL. Bir önceki yılla karşılaştırdığınızda yüzde 392.1 artış.
İkinci sırada Garanti...
Onların da kârı 2021'e göre yüzde 330 artarak 58.5 milyar TL'ye çıktı.
Pazartesi İş Bankası'nın kârı gelecek.
Muhtemelen özel bankalar içinde en iyi bilançoya sahip banka olacak.
Geçtiğimiz haftalarda Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu'nun (BDDK) kapısını çaldıklarını duymuştuk.
Taleplerine yeşil ışık yakılmıştı. Öğrendiğime göre, o çalışma tamamlandı.
Dün Finansal İstikrar Komitesi toplantısında masaya yatırıldı.
Peki nasıl olacak?
Her banka aynı oranda kâr dağıtamayacak.
Sermaye yeterlilik rasyolarına (SYR) göre bankalara kâr dağıtımı izni verilecek.
https://m.sabah.com.tr/yazarlar/dile...emettu-vuracak
Turkiyede borsaya yatırım filan yapılmaz
Bir akıllı siz misiniz amk butun yabancı kaçıyor borsadan medet umuyorsunuz
Varsa tek sektör çimento sektörü, kar temettu olarak cepte, diğer hepsi istisnasız yalan dolan dalavere
Bu korkunç felakette hayatını kaybeden tüm vatandaşlarımıza yüce mevlamız gani gani rahmet eylesin mekanları cennet olsun yaralı olan vatandaşlarımıza acil şifalar versin enkaz Altında sağ kalan vatandaşlarımıza bir an ulaşmağı sağ Salim kurtarılmayı yüce mevlamızdan duacıyız ALLAH Yar ve v yardımcımız olsun
Amin.
Bu doğal felaketin ardından SPK depo şartı getirdi yani alınan hisseler T+2 takas günü gelmeden satış yapılamıyor. Bu karar Algolar (robotlar), kendi hesabına gün boyu al-sat yapan aracı kurumlar ve Günlükçüler için çok kötü oldu, onlar depo şartı yüzüüden işlem yapamıyorlar. İşlem hacmi kurudu, normalde olması gereken işlem hacminin 4 te 1 i oluştu. . Bu durum bir gerçeği su yüzüne çıkardı. Demek ki BİST'teki işlem hacminin 4 te 3 ünü (%75 ini) bu grup (robotlar, kendi hesabına gün boyu al-sat yapan aracı kurumlar ve Günlükçüler) yapıyormuş.
Böylece BİST'in bir yatırım ortamı olmadığı tezi de kanıtlanmış oldu.
Bu mümkün değil. Türkiye'de reform yapmak deveye hendek geçirtmekten çok ama çok daha zordur. 2050 yılına kadar BİST'te esaslı türden hiç bir reform yapılmayacağına inanıyorum. 30 yılı aşkın bir süredir para piyasalarıyla iç içe olan ve TR'de işlerin nasıl yürüdüğünü gayet iyi bilen biri olarak bu görüşü savunuyorum. Gelişmiş ülkelerde uygulanan "her 1 tahtaya 10 ila 30 arası piyasa yapıcısı atanması" gibi uygulamaların burada devreye alınması uzunca süre gerçekleşmez çünkü mevcut durumdan nemalananlar buna izin vermez. Kabaca önümüzdeki 30 yıl boyunca bu piyasa aynen böyle devam eder. Robotlar, kendi hesabına gün boyu sürekli al-sat yapan aracı kurumlar, günlükçüler ve açıkçılar tüm tahtaların hakimi olmaya devam eder. Sözün özü: Burası bir kumar ortamıdır, böyle bir ortamda yatırımcı olma hayalini gütmek cahillikle eşdeğerdir. %99.9 ihtimalle statüko aynen devam edecek. Buna herkes hazırlıklı olsun ve ona göre strateji geliştirsin.
Maalesef depremden zarar gören, hayatını kaybeden, yaralanan çok sayıda insan var. Dilerim bunun acısı kısa zamanda atlatılır, yaralar bir nebze de olsa sarılır, gelecekteki depremler için önlemler şimdiden alınmaya başlanır.
Borsaya gelince, bu tür doğal felaketlerin hemen ertesinde borsada satıcılı bir seyir olur ve bu durum bir kaç hafta sürebilir. Ancak bu durum sizi satış yapmaya sevk etmesin zira deprem gibi yüksek boyutlu doğal felaketler gevşek para politikası izlenmesine vesile olur ve bu da borsa için pozitiftir. 17 Ağustos 1999 depreminden hemen sonra borsa 1 aya yakın bir süre boyunca ciddi bir satış yemişti ve akabinde 100 endeks 6000 e düşmüştü. 5 ay sonra Ocak 2000'de ise 100 endeks 20600 e çıktı yani %250 prim yaptı. Elinizdeki malı böyle bir ortamda satmaktan imtina etmek mantıklı olur çünkü geçmişteki felaketler ertesi borsanın çizdiği yolu biliyoruz.
7.8 şiddetindeki 1906 San Francisco depreminin etkisinin ABD borsasına nasıl yansıdığı Edwin Lefevre'nin o meşhur Reminiscences of a Stock Operator kitabında çok net anlatılıyor. En başta kaldıraçlı pozisyonu olan uzuncular (çıkışa oynayanlar) battı, sonra millet tam bir ekonomik depresyon beklentisi içinde borsanın tam manasıyla göçmesini beklerken tam tersi oldu ve borsa yeni rekorlara koştu.
30 endeks kağıtları gibi derin ve likit tahtalarda robotlar, kendi hesabına gün boyu sürekli al-sat yapan aracı kurumlar, günlükçüler ve açıkçıların işlem hacmi toplamın %80 inden de fazla imiş, durum onu gösteriyor.