Geçmiş olsun Konya'm...
Printable View
Geçmiş olsun Konya'm...
BİST 100, 21 yıllık kanalı kırmıştı geçen yıl aralıkta. O kanalın üst çizgisinde yaklaşık bir yıl yatay hareket etti. Şimdilerde sert bir şekilde kanalın üstüne geri yükseldi: https://invst.ly/wjubl Bazen ara sokaklarda boğulup büyük fotoğrafı gözden kaçırıyoruz. Bizim gibi acemi çaylakların tek çıkar yoludur büyük fotoğraf.
Sözü şuraya getireceğim: BİST'te çok sert yükselişler olabilir. Mart 2021'de nasıl ki BİST tarihinin en uzun kırmızı aylık barı gerçekleşmişse, grafikte dikey mavi çizgiyle işaretli: https://invst.ly/wjujv aralık ayında da BİST tarihinin en uzun yeşil aylık barı gerçekleşebilir.
En iyi strateji temkinli olup eşimiz çoluk çocuğumuzun parasını zayi etmemektir... Borsada kaybetmiş gergin bir eşin aileye vereceği zararın boyutu tahmin bile edilemez... Allah aşkına söyleyiniz bana, bireysel dünyamızda ailemizden başka kimimiz var? Kapınızı kaparsınız, o yüz metrekarelik alanda mutlu olursunuz.
"...Beyaz adam paranın yenmeyen bir şey olduğunu anlayacak." diye biter bir Kızılderili atasözü, bilirsiniz...
Bilmek yerine düşününüz...
Geçen Bozkurt Hoca'm mesajlarımdan alıntılarla tahminlerim için beni tebrik etmiş, o mesajlara öyle sevindim ki... Bozkurt Hoca'ma teşekkür ederim... Kesinliğin hiçbir zaman söz konusu olamayacağı, bu yüzden stopun hedeften daha önemli olduğu borsada bir tahminimde yanılırım diye tir tir titriyorum. Tahminim hasbelkader gerçekleştiğindeyse için için seviniyorum; çünkü bir garibin, bir mazlumun, bir mağdurun takdirini kazanmaktan daha büyük kazanç yoktur...
koçari Hoca'mla ettiğimiz muhabbet hikâyeye dönüştü, beğeninize:
TAZİYE
Yan apartmandaki komşumdu vefat eden. Elli dokuz yaşındaydı, gençti; hayat dolu, güler yüzlü bir adamdı. Kızlarımız okulda aynı sınıfta olduğundan rahmetliyle okul yolunda sürekli karşılaşır, selamlaşır, sohbet ederdik.
Evimizin pencere işlerini de kendisi yapmıştı. Yapılan işten memnun olup olmadığımı öğrenmek için beni kaç kez aramıştı.
İnsanın yüzüne gerçeğin rüzgârı çok sert esiyor... Kendi kum saatimizin yukarı bölmesinde ne kadar kum kaldı acaba?
Sağa sola dağılarak gruplar halinde sohbet eden insanların arasından geçtim. Salgından dolayı alana aralıklı yerleştirilmiş sandalyelerden birine oturdum...
Mekâna ölümün ağırlığı çökmüş, buğulu bakışlar yere çevrilmişti...
Kalabalıktan izin isteyip Yasin suresinin son yedi ayetini kıraat ettim ve ayetlere Türkçe anlam verdim: "İnsan kendisini bir damladan yarattığımızı görmez mi ki bize düşman kesilir. Kendi yaratılışını unutur da 'Çürümüş kemikleri kim diriltecek?' diyerek bize misal vermeye kalkar. De ki: 'Onları ilk kez yaratan diriltecek. O, her yaratmayı bilir.'..."
Hüzünlü kalabalığın sakinleştiğini gördüm ve kızımın arkadaşı Ayşe'nin gözlerinin nasıl da parıldadığını...
https://i.hizliresim.com/14cl2t8.jpg