DOLARDA YÜKSELİŞ kaçınılMAZ xxv

Altının ONSU 3480 üstünde,bakalım 3500 aşılacakmı :whistling:

Bunlarla normal muhalefetin baş etmesi mümkün değil, Reyis Şanghay İşbirliği Örgütü toplantısına gözlemci olarak çağırılıyor yandaş basında bu oluyor şeref konuğu, nasıl başedeceksin?

Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı Mustafa Destici, Emeklinin mağduriyeti bir an önce giderilmelidir. 2023 Temmuz undan beri uğradıkları mağduriyetten dolayı en az 10 bin TL hak kaybı vardır. Bu bir an önce ortadan kaldırılmalıdır. Ocak beklenmeden ekim ayında bu değişiklik yapılmalıdır açıklamasını yaptı.

https://www.cumhuriyet.com.tr/turkiy...iklama-2431154

Yürü be Destici, kim tutar seni.

Sen olmasan kim kurtaracak ki bu memleketi.

13.000 endeks diyen çok sayıda analist var.

Malını satma..

Alıntı:

---

Originally Posted by bisikletci

osmanlinin son zamanlarinda kadilik babadan ogula gecmeye baslamisti
ChatGPT said:

Güzel bir noktaya değindin ��

Aslında resmen (hukuken) Osmanlı’nın son dönemlerinde bile kadılık babadan oğula geçen bir makam olmadı. Yani kadılık görevini miras yoluyla devretmek diye bir sistem hiç olmadı.

Ama senin dediğin şey şu açıdan doğru:

Son dönem Osmanlı’da (özellikle 18. yüzyıldan itibaren) devlet bürokrasisinde rüşvet, iltimas ve adam kayırma çok arttı.

Ulema aileleri kadılık ve müderrislik makamlarını neredeyse kendi aralarında paylaşır hale geldiler.

Medreseye girmek ve kadı olabilmek için güçlü bir aile bağı veya “torpilâ€� gerekiyordu.

Böylece bir kadının oğlu da çoğunlukla kadı olurdu, çünkü ailesi güçlüydü ve bağlantıları vardı.

�� Yani:

Kanunen kadılık babadan oğula geçmezdi.

Pratikte ise “kadı oğlunun kadı olmasıâ€� çok yaygınlaştı. Bu da bir tür fiilî kalıtsallık doğurdu.

Hatta Tanzimat’tan sonra bile (19. yüzyıl) ulema aileleri kadılık, müderrislik ve şeyhülislamlık gibi görevleri adeta hanedanlık gibi sürdürdüler.

�� İstersen sana örnek olarak hangi meşhur ailelerin birkaç kuşak boyunca kadılık yaptığına dair isimler de verebilirim. İster misin?

---

Değerli Bisikletçi,
Tarih boyunca bu hep böyle olmuştur. Her dönemde ve her devlette, yönetici sınıfı genellikle aristokratlar oluşturmuştur. Bugünün Avrupa’sında, Amerika’sında, Çin’inde ve Japonya’sında da Türkiye'sinde de durum çok farklı değildir.
Aslında buna şaşırmak da pek doğru olmaz. Çünkü zengin ve soylu ailelerde yetişen çocuklar, genellikle en iyi eğitimleri alır ve bu sayede çoğu zaman en başarılı bireyler hâline gelirler.
Hal böyleyken, dünyayı kim yönetecek? Elbette onlar dururken başkalarının yönetmesi pek mümkün görünmez

CNN Türk muhabiri, 30 Ağustos Zafer Bayramı törenlerini canlı yayında anlatırken Sakarya Meydan Muharebesi’nden sonra bir yıllık hazırlık yapıldığını belirtti ve “Cephedeki mühimmat seviyesi, asker seviyesi ideal bir noktaya taşındıktan sonra, Büyük Taarruz bizzat Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın başkomutanlığında başladı.” dedi!. Kimseye yaranamıyor adam. Büyük taarruzu da meydan mahallesini de reisimiz yapmış haberimiz yok.

Alıntı:

---

Originally Posted by Ayasofya 2005

CNN Türk muhabiri, 30 Ağustos Zafer Bayramı törenlerini canlı yayında anlatırken Sakarya Meydan Muharebesi’nden sonra bir yıllık hazırlık yapıldığını belirtti ve “Cephedeki mühimmat seviyesi, asker seviyesi ideal bir noktaya taşındıktan sonra, Büyük Taarruz bizzat Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın başkomutanlığında başladı.” dedi!. Kimseye yaranamıyor adam. Büyük taarruzu da meydan mahallesini de reisimiz yapmış haberimiz yok.

---

Garibim ekmek yediği yere gönderi yapmış zira aklında hep ne söylesem de yaransam fikri olduğundan :kahkah:

.....

Suriye'de İsrail'in gel gel yapması başladı kuklaları biz özgürlük talep edeceğiz cart curtu ile işe başladı Türkiye nin işi gercekten çok zor , bu duruma getirmemek lazımdı diyeceğim ama Barack Obama'nın Beyzbol sopasıyla verdiği mesajla başlayan bir süreç hep Esad çi olmak lazımdı , Esad Suriye'nin bolunmemesi için tek çıkar yol idi.

Baba ,Hafız Esad olsaydı zaten bolunmezdi zira çok kurnaz adamdı.Simdi yapılacak tek şey var ,Osman Pamukoğlu Paşa mizin dediği gibi 6.Orduyu Suriye sınırından Irak sınırına kadar kurup teçhiz edip eğitmek.

Kendisinin dediğine göre 6.Ordu 114 ve 115. alayları ve Sancakları , Kur'an lari ile genelkurmay da muhafaza edilen bir geçmişe sahip , bu isimlerle kurulması mensuplarını manevi olarak güçlü tutacağını ve askerleri savaşa ( ölüme gerektiğinde ) gönderirken bir şekilde guclendirecegini söylemişti.

Sayın Paşa miza kulak verilmeli gecikmeden bu ordu kurulmalıdır.Bu fikri yayıp dillendirmek Türkiye'nin bekaasi için şu an en önemli şey .Zira Suriye ye müdahale edildiği anda İsrail güneyden saldıracak belki Şam I bile işgal edecek karşı karşıya gelecek ne askeri ne ekonomik güç var .

Zira arkasında ABD var ona güvenip yapıyor . Hayırlısı olsun bu konuda ne Putin ne Çin yardım etmez.Edemez maalesef Suriye'de yalnızız . Içerideki barış süreci de küstah açıklamalarla aynı noktadan emir aldiklarini gösteriyor

Zaten hep öyle oldular onları kuran malzeme veren para veren 1 numaralı" müttefikimiz " idi aslında düşman hep en yakındaki dostumuzdur .

Ayrıca yilanligini göstermeden icra eden ve hiç adı geçmeyen ve her yerde olan Dingiltere yi de unutmamak lazımdır.

6.Ordu en azından Pentagon a sağlam bir cevaptır .Allah yardımcımız olsun başka bir şey elden gelmiyor.

Savaşın kaz***** olmaz. Yurtta sulh, cihanda sulh