-
Silili yazar, sair ve diplomat (Miguel Jo**uín Diego del Carmen Serrano Fernández) Miguel Serrano'nun dogum yildonumu (10 Eylul 1917)
"Kelimeler gercekten bir maske. Dogru anlami nadiren ifade ederler; aslinda onu saklamaya meyillidirler. Eger hayal gucunuzde yasayabilirseniz o zaman dine ihtiyaciniz kalmaz, cunku hayal gucuyle olumden sonrasini anlayabilirsiniz, insan Evren'le yeniden birlesebilir. Bir kez daha soyluyorum, bu hayattan ote bir sey olup olmadigini bilmek onemli degildir. Degerli olan, dogru turde is yapmis olmaktir." Carl Gustav Jung ve Hermann Hesse
https://images-na.ssl-images-amazon....15d0i0m6DL.jpg
"Las palabras son una máscara que raramente expresan en forma correcta lo que está detrás; más bien lo encubren. La inteligencia no es lo que importa, sino la fantasía. Quienes son capaces de vivir en la fantasía no necesitan de la religión. Es con la fantasía como se puede comprender que el hombre retorna al Universo. Le repito ahora que no importa saber si hay algo más allá de esta vida. Lo que cuenta es haber cumplido con el trabajo justo."
"Hesse 'Hicbir sey tesadufen olmaz, burada, sadece dogru misafirler bulusurlar. Burasi Hermetik Cemberdir' diye yaniladi."
https://images-na.ssl-images-amazon....4,203,200_.jpg
"Hesse responde: 'Nada sucede por casualidad, **uí sólo están los huéspedes justos; éste es el Círculo Hermético.' "
-
Italyan sair (Franco Lattes) Franco Fortini’nin dogum yildonumu (10 Eylul 1917)
Oysa ne kadar severmisim seni,
iste karsinda selama dururum,
Ey Italya, Ey gerekli hapishane!
Ne kederli yollarin icindir,
ne insan yuzleri gibi kirisik kentlerin icin
ne kiliselerinin cilesi icindir,
irak kitaplarinin sesi icin ne de.
Kafalara cekic gibi vuran sozlerin icindir,
aclarla, yoksullarla orulu sozlerin icin
belki senin bagrinda bir yabanci gibi saran
iste su acilar icin.
Gelecek gunleri canla basla bekleyen
guvenilir insanlara seslenen dilim icin
kaskati acilarla yoldas
ozgur insanlara seslenen dilim icin.
Senin o eski, bos adin icin
artik olmek bile yetmez.
https://www.quodlibet.it/spool/117f8...h_cs_cx_cy.jpg
Ora m’accorgo d’amarti
Italia, di salutarti
necessaria prigione.
Non per le vie dolenti, per le città
rigate come visi umani
non per la cenere di passione
delle chiese, non per la voce
dei tuoi libri lontani
Ma per queste parole
tessute di plebi, che battono
a martello nella mente,
per questa pena presente
che in te m’avvolge straniero.
Per questa mia lingua che dico
a gravi uomini ardenti avvenire
liberi in fermo dolore compagni.
Ora non basta nemmeno morire
per quel tuo vano nome antico.
-
Buster Keaton ve Anne Cornwall'un basrollerini paylastigi Collage, 10 Eylul 1927 New York'da gosterime girdi.
https://travsd.files.wordpress.com/2...ticlelarge.jpg
-
Ikinci Yeni siir akimini onculerinden Turk sair Ece Ayhan Caglar’in dogum yildonumu (10 Eylul 1931)
Bir cakil taslari gulumseyisi aglarmis karafaki rakisiyla
simdi dipsiz kuyulara su olan Kinar Hanim'dan
duz saclariyla ne yapsin sehzadebasi tiyatrolarinda aapkalarini
tuketemezmis hic
Iste kel Hasan bu kel Hasan karanligi supururmus
ters yakilmis guldurmemek icin Serkldoryan sigaralariyla
iste masallara da girermis bir polis o zamanlardan beri surme
kirpiklerini aralayarak insanlari cocuklarin
Ve icinde birikmis ut calan kadin elleri olurmus hep
gibi bir uzunc sokun edermis aksamlari aglarken kuyulara Kinar
Hanim'in denizlerinden.
http://www.on8kitap.com/wp-content/u...iliyorduma.jpg
She cried the smile of pebble stones with the raki from the carafe
from Miss Kinar now who became water to steep wells
with her straight hair what can she do in the theatre houses of Shehzadehbashi
she could not have enough hats
This bald Hassan, this baldie swept the darkness
his rebellious cigarette lit backwards to avoid any laughter
and a police enters fair tales which go on ever since
parting the human eyelashes of children
And gathered inside her the sadness of the hands of an oud
playing woman, appeared suddenly into wells in the evenings crying
from Miss Kinar's waters
https://i.pinimg.com/originals/f8/3d...b99662bd70.jpg
Conosco un marinaio
Il cuore l’ha lasciato in un porto
E se scompare?
Piange come da bambino
E ancora andrà a recuperarsi il cuore
Conosco un ragazzo
Gli occhi profondi e verdi
Il cuore è un fondale dei mari del sud
Mentre il muscolo cardiaco è al suo posto
Andrà a darlo a qualcuno
E ancora ricerca la nave
Tra le nuvole.
Conosco un poeta
L’amaro in lui che
Non ha mai donato il suo cuore
Gli è stato sottratto
Il cuore suo è celato in quell’antico mito
-
Danimarkali ressam Laurits Andersen Ring’in olum yildonumu (10 Eylul 1933)
Harvest, 1885 (The National Gallery of Denmark)
https://upload.wikimedia.org/wikiped..._h%C3%B8st.jpg
The Railroad guard, 1884 (Nationalmuseet)
https://upload.wikimedia.org/wikiped..._21932.tif.jpg
-
Pulitzer Odullu Amerikali sair Mary Oliver'in dogum yildonumu (10 Eylul 1935)
http://www.montanaomyoga.com/wp-cont...o-791x1024.jpg
Iyi olmak zorunda degilsin.
Dizlerinin ustunde yurumen gerekmez
colde yuz mil, tovbe ederek.
Yalnizca icindeki uysal hayvanin
sevdigi seyi sevmesine izin ver yeter.
Bana caresizligini anlat, kendininkini, ben de sana benimkini anlatacagim.
O esnada dunya donmeye devam eder.
O esnada gunes ve yagmurun berrak damlalari
kirlarda, cayirlarda ve derin agaclarda,
daglarda ve nehirlerde gezinir.
O esnada yaban kazlari parlak mavi semalarda,
yeniden evin yolunu tutar.
Kim oldugun, ne kadar yalniz oldugun farketmez,
dunya senin hayal gucune sunar kendisini,
sana ayni yaban kazlari gibi seslenir, kulaklari tirmalarcasina ve heyecanla…
defalarca duyurur sana yerini
seylerin ailesindeki.
Bukerek kaslarini
Geliyor magaralarindan
Korunun kara seyleri.
Yemis bahcesini karistirirlar,
Sari odalarimizin etrafimizdaki
Cimen denizini kemirirler.
Bizi hala taniyorlarsa
Seyrek bakarlar
Ne yaptigimiza.
Duyariz onlari, ya da oyle saniriz:
Ay isiginin yalayan hayvan burnu,
Elmadaki dis.
Bir odun daha at atese;
Mozart, yeniden, pikapta,
Hala bir uzunc var
Bizimle odada.
Animsariz magarayi.
Duslerimizde geri doneriz
Ya da onlar gormeye gelir.
Muzigi de severler.
Birlikte yaprak yeriz.
Biraderlerimizdir.
Ailemizdir.
Kactigimizdir.
https://images.penguinrandomhouse.co.../9780807068786
The dark things of the wood
Are coming from their caves,
Flexing muscle.
They browse the orchard,
Nibble the sea of grasses
Around our yellow rooms,
Scarcely looking in
To see what we are doing
And if they still know us.
We hear them, or think we do:
The muzzle lapping moonlight,
The tooth in the apple.
Put another log on the fire;
Mozart, again, on the turntable,
Still there is a sorrow
With us in the room.
We remember the cave.
In our dreams we go back
Or they come to visit.
They also like music.
We eat leaves together.
They are our brothers.
They are the family
We have run away from.
-
Pulitzer Odullu Amerikali bilim insani ve populer bilim kitaplari yazari Jared Mason Diamond’in dogum gunu (10 Eylul 1937)
“Evcillestirilebilen hayvanlarin hepsi birbirine benzer; her evcillestirilemeyen hayvanin evcillestirilememesi nedeni farklidir. Buna benzer bir cumleyi daha once okudunuz gibinize geliyorsa, haklisiniz. Cumlede birkac degisiklik yaparsaniz Tolstoy’un buyuk romani Anna Karenina’nin o unlu ilk cumlesini bulursunuz karsinizda: ‘Mutlu ailelerin hepsi birbirine benzer; mutsuz ailelerin mutsuzluguysa kendine ozgudur.’ “ Tufek, Mikrop ve Celik
https://m.media-amazon.com/images/I/...KL._SL500_.jpg
“Domesticable animals are all alike; every undo mesticable animal is undomesticable in its own way. If you think you've already read something like that before, you're right. Just make a few changes, and you have the famous first sentence of Tolstoy's great novel Anna Karenina: ‘Happy families are all alike; every unhappy family is unhappy in its own way.’ "
“Anlamak cogu kez sonuclari tekrarlamak ya da ebedilestirmek amacina degil, o sonuclari degistirmeye calisma amacina hizmet eder. Iste bu yuzden psikologlar katillerin ve tecavuzculerin ruhlarini anlamaya calisir, toplumsal tarihciler soykirimlari anlamaya calisir, doktorlar hastaliklarin nedenlerini anlamaya calisir. Bu arastirmacilarin amaci cinayeti, tecavuzu, soykirimi, hastaliklari hakli gostermek degildir. Tam tersine onlar, zincirleme nedenleri anlayarak bu zinciri kirmak isterler.”
https://kbimages1-a.akamaihd.net/009...-and-steel.jpg
“Understanding is more often used to try to alter an outcome than to repeat or perpetuate it. That's why psychologists try to understand the minds of murderers and rapists, why social historians try to understand genocide, and why physicians try to understand the causes of human disease. Those investigators do not seek to justify murder, rape, genocide, and illness, instead, they seek to use their understanding of a chain of causes to inter- rupt the chain.”
-
Amerikali paleontolog, jeolog, zoolog Stephen Jay Gould'un dogum yildonumu (10 Eylul 1941)
"Uyuyan Guzel prensini yuz yil beklemistir. Bettelheim, guzelin kanayan parmaginin ilk aybasi kanamasini, uzun uykusunun ise tam eriskinlige ulasmayi bekleyen ergenlik rehavetini temsil ettigini ileri surer. Gercek Uyuyan Guzel aslinda bir prens tarafindan opulmus olmayip bir kral tarafindan dollenmis oldugundan, uyanisini cinsel doyumun baslangici olarak yorumlayabiliriz. (bkz. B. Bettelheim, The Uses ofEnchantment (Buyunun Yararlari), A. Knopf, 197 6, s. 225-36)." Darwin Sonrasi
https://images-na.ssl-images-amazon....4,203,200_.jpg
"Sleeping Beauty waited a hundred years for her prince. Bettelheim argues that her pricked finger represents the first bleeding of menstruation, her long sleep the lethargy of adolescence awaiting the onset of full maturity. Since the original Sleeping Beauty was inseminated by a king, rather than merely kissed by a prince, we may interpret her awakening as the beginning of sexual fulfillment (see B. Bettelheim, The Uses of Enchantment, A. Knopf, 1976, pp. 225 - 36)."
"Olaganustu guc iddialariyla oylesine aldatilmis, basimiz donmus durumdayiz ki, siradan sihirbaz numaralariyla, insanin bilgi sinirlarinin otesindeki bir ruh dunyasina goz attigimizi sanmak yanilgisina dusuyoruz. Paranormal bir fantazi olabilir; sarlatanlar icin bir cennet olduguna hic kusku yok. Ama 'insanotesi' algi gucleri dortbir yanimizda , kuslarda, arilarda ve bakterilerde var. Ve dogrudan algilayamadiklarimizi, bilimin araclarini kullanarak algilayabilir ve anlayabiliriz."Pandanin Basparmagi
http://friendsofdarwin.com/media/ima...uld-pandas.jpg
"What an imperceptive lot we are. Surrounded by so much, so fascinating and so real, that we do not see in nature, yet so gullible and so seduced by claims for novel power that we mistake the tricks of mediocre magicians for glimpses of a psychic world beyond our ken. The paranormal may be a fantasy; it is certainly a haven for charlatans. But “parahuman” powers of perception lie all about us in birds, bees, and bacteria. And we can use the instruments of science to sense and understand what we cannot directly perceive."
-
Turk yazar Tezer Ozlu'nun dogum yildonumu (10 Eylul 1943)
"Bir zamanlar beden egitimi ogretmenligi yapmis babam, dudugunu saklamis. Sabahlari cizgili, bol pijamasini cikarmadan dudugunu otturuyor: 'Nazliydin nicin geldin askere? Haydi kalk! Haydi kalk!' Borazan gibi bir sesle bagiriyor.Uyanip, sabahin ilk isiklariyla birlikte kendimi Sum'un koynunda buluyorum. Babamin bu evle askerlik arasinda ne gibi bir baglanti kurabilecegini dusunuyorum. babam ev yasaminda askeri bir duzen istiyor. Bu kesin. Zengin olsa belki de kapida borazanlar caldiracak. Babamin kusagindaki Turk erkekleri ne buyuk bir ordu ve askerlik sevgisi besliyorlar."
https://www.boyutstore.com/ProductIm...shfy.06558.jpg
"My father, who was a gym trainer once upon a time, hid his whistle. In mornings, he whistles before taking off his pajamas and shouts at us: 'If you were spoiled, then why did you come to the military? Wake up, wake up!' He shouts with a sound like a trumpet…I think about what kind of relation that my father can make between this house and the military service. My father demands military order at home life. That’s for sure. If he was rich he would sound trumpets at the door.How big the love of my father’s generation for the military is."
“Sabaha dogru yeniden yatiyoruz. Beni bekleyen ve bedenimi uyusturan sicakligini tum islakligimda duydugum insan.Yasamin en guzel ani. Denizlerle, kumsallarla, ruzgarla, yeryuzu ve gokyuzuyle birlikte varolusu derinden duydugum an. Iki insanin birlesmesiyle kutsallasan bu an. Sonsuzluk. Varolusun tum zamanlarini uzlastiran bu an. Iki insanin birlesmesindeki sonsuzluk ozu olmali insan yasaminin. Ozu olmali gunesin. Ozu olmali sevismeyi duyan ve duyuran gucun. Bizi saran sicakligin. Soguyan gecelerin. Ve geceleri gokyuzunu buruyen yildizlarin. Akdeniz'in uzerini kaplayan mavi gokyuzununun ozu olmali bu birlesme. Bu islaklik. Sonsuza dek varan, yasatan, sonra yasami uzaklara, Akdeniz'in kiyilarda beyazlasan dalgalariyla da yesil durgunlugu gerisindeki ufuklara iten gucun.”
https://static.nadirkitap.com/fotogr..._295884_11.jpg
“Nous faisons de nouveau l'amour au petit matin.Il est l'être qui m'attend, celui qui m'engourdit de sa chaleur dans mes plis humides. Le plus bel instant de la vie. L'instant où je fais corps avec l'existence, avec la mer, le sable, le vent, la terre, le ciel de la Méditerranée. L'instant sacré de l'union de deux personnes où je me réconcilie tout entière avec moi-même. Un instant d'éternité, l'essence même de la vie humaine, du soleil, de la force de l'acte d'amour. L'essence de la chaleur qui submerge, des nuits qui fraîchissent. Cette union, cette humidité en moi, c'est l'essence de la force folle de la vie qui vous projette au-delà du vert de la mer, du blanc de l'écume, de l'infini de l'horizon.”
"Yasli hemsire anneme soruyor: 'Acaba balkondan kendini atar mi?' 'Hayir. Balkondan falan atlamam. Aksine yasami cok seviyorum. Yuzlerce yil yasamak istiyorum. Benim icin neler de dusunuyorlar, diye geciyor aklimdan. Bir sey soylemiyorum. Gereken cevabi annem veriyor. Ilaclarim veriliyor. Uzun saatler uykuyu ararken tek yardimcim kucuk radyodan dinledigim muzik. Torelli, Marcello biraz olsun durgun anlar yasatiyor. Bu hastaneyi kentin diger onemli klinikleri izleyecek, cesit cesit hastalar taniyacak, kimiyle kavga edecek, kimiyle arkadas olacagim. Bazen dovusup, birbirimizin sacini yolacagiz. Gulumseyerek kuzu gibi elektrosok olmayi ogrenecegim. Kendimi kurtarmak istiyorum.' "
https://www.kitapsec.com/image/urun/...1455817980.jpg
"The old nurse asked to mum: 'Can she throw herself from the balcony?' 'No, I don’t. I love life. I want to live for years and years. I think about what they think about me. I don’t reply anything, mum replies on my behalf. My medication is given. While looking for the sleep for long hours, my only assistant is the music coming from a small radio. Torelli and Marcello make me relaxed a little bit. This hospital will follow other clinics of the city; I will meet different patients; will be friend and quarrel with some of them. Sometimes, I will argue them by tearing their hair. I will learn to get the electroshock by laughing without reacting. If I want to save myself. ' "
-
Tanri Ile Sohbet serisinin Amerikali yazari Neale Donald Walsch’un dogum gunu (10 Eylul 1943)
" ‘Seni seviyorum’ dedikten sonra ilk endise duydugunuz sey karsilik alip alamayacaginiz. Eger karsilik alirsanýz bu kez de yeni buldugunuz sevgiyi kaybedeceginiz endisesini duymaya basliyorsunuz. Ve tum davranislariniz reaksiyona donusuyor. Kaybetmemek icin savasma ve savunma…”
https://m.media-amazon.com/images/I/51VlXnEiPmL.jpg
"For the first thing you worry about after saying 'I love you' is whether you’ll hear it back. And if you hear it back, then you begin immediately to worry that the love you have just found, you will lose. And so all action becomes a reaction—defense against loss..."
"Dunya yarin acliga son verebilir. Son vermeyi secmiyorsunuz. Her gun 40 bin kisinin acliktan olmesinin nedenleri oldugunu dusunuyorsunuz. Hicbir gecerli neden yok. Ama her gun 40 bin kisinin acliktan olmesine aldirmazken yeni bir hayat icin her gun 50 bin cocuk dunyaya geliyor. Buna sevgi diyorsunuz, buna Tanrinin plani diyorsunuz. Oylesine bir plan ki rasyonellik ve mantik bir yana, sefkati bile barindirmiyor.Yalin sozcuklerle size soyluyorum: Dunya bu halde cunku siz sectiniz. Sistematik olarak kendi cevrenizi yok ediyor, sonra da dogal felaketler olarak tanimladiginiz olaylari doganin ya da Tanrinin intikami olarak dusunuyorsunuz. Kendinizi kandiriyor ve bu kandirmaciyi intikam olarak tanimliyorsunuz.” Tanri Ile Sohbet 1: Alisilmadik Bir Diyalog
https://images-na.ssl-images-amazon....1pHYTB+RtL.jpg
“The world could end world hunger tomorrow. You choose not to make it. You claim that there are good reasons that 40,000 people a day must die of hunger. There are no good reasons. Yet at a time when you say you can do nothing to stop 40,000 people a day from dying of hunger, you bring 50,000 people a day into your world to begin a new life. And this you call love. This you call God’s plan. It is a plan which totally lacks logic or reason, to say nothing of compassion. I am showing you in stark terms that the world exists the way it exists because you have chosen for it to. You are systematically destroying your own environment, then pointing to so-called natural disasters as evidence of God’s cruel hoax, or Nature’s harsh ways. You have played the hoax on yourself, and it is your ways which are cruel.”
-
Amerikali hard rock-blues rock-glam metal grubu Aerosmith'in solo gitaristi Anthony Joseph "Joe" Perry'nin dogum gunu (10 Eylul 1950)
https://pbs.twimg.com/media/EEFtI_AX...g&name=900x900
https://68.media.tumblr.com/f98db63d...ot8to1_400.gif
-
Meksika’da yasamis ve orada hayata veda etmis Kubali gazeteci, romanci, sair ve senarist Eliseo Alberto de Diego García Marruz’un dogum yildonumu (10 Eylul 1951)
"Bu dunya boktan, evet dogru, boktan; ama bundan baska dunya yok. / Este mundo es una mierda, si, una mierda pero no hay otro."
"Kaplani yarattigi icin Tanriya sovmek yerine, kaplana kanat vermedigi icin Ona tesekkur edin. / No critiquen a Dios por haber creado el tigre:agradézcanle más bien que no le haya dado alas.”
https://www.peramezat.com/peramezat/...G?m=1574497956
"Hic kimseyi sevmemek ahlaksizliktir. / No amar a nadie es una inmoralidad."
https://http2.mlstatic.com/caracol-b...0_072018-F.jpg
"Asla geceleri karar alma. Gunes dogdugunda her sey cok farkli gorunur. / Nunca tomes decisiones por la noche. Con la salida del sol las cosas se ven de otra manera"
“Eger korku bir deli gomlegiyse, unutmak týmarhanedeki bir hucredir. / El miedo es una camisa de fuerza, el olvido es una celda de manicomio.”
-
1955-1975 yillari arasinda toplam 633 bolumuyle, yayini dunya televizyonlarinda en uzun suren western dizisi olan Gunsmoke, 10 Eylul 1955 tarihinde CBS kanalinda basladi.
https://www.gstatic.com/tv/thumb/tvb...05_b_v8_ab.jpg
https://images-na.ssl-images-amazon....SL._SX425_.jpg
-
Rus asilli Fransiz roman yazari (Andreï Sergueïevitch Makine) Gabriel Osmonde'un dogum gunu (10 Eylul 1957)
''Kursuna dizilenler arasinda bir tiur Gavroche da var, bagislanmayi gerektirecek yasta, kucuk. Ama hayir. Subay ona da ugursuz bekleme sirasina girmeyi emrediyor, buyukler kadar onun da olme Hakki var. 'Seni de kursuna dizecegiz!'' diye homurdaniyor cellat basi, ama duvarin dibine gitmeden bir saniye once cocuk, subaya dogru kosup yalvariyor, 'Izin verin, bir kosu gidip su saati anneme vereyim. Iki adimlik yer, cesmenin yaninda, yemin ederim, doner gelirim.' Bu cocukca hile askerlerin yabanlasmis yureklerini bile yumusatiyor, kahkahayi basiyorlar, subay guluyor, 'Hadi bakalim, kos canini kurtar kerata!' ve hep oyle gulerekten silahlarini dolduruyorlar. Birden sesler kesiliyor, oglan kosa kosa gelip duvarin dibine dizilmis olanlarin yaninda siraya giriyor, 'Geldim iste!' diye bagiriyor." Son Soz
https://www.e-reading.club/illustrat...3231-pic_1.jpg
"Among these condemned men there was a kind of young Gavroche, whose age should have inspired clemency Alas, no! The officer ordered him to take his place in the fatal waiting line; the child had the same right to die as the adults. "We're going to shoot you as well!' snarled this executioner-in-chief. But a moment before going to the wall the child ran up to the officer and begged him, 'Will you allow me to take this watch to my mother? She lives just round the corner from here by the fountain. I will come back, I swear it!' This childish trick touched even the hardened hearts of the soldiery. They guffawed; it seemed really too naive a ruse. The officer, roaring with laughter, declared, 'Away with you, run. Make yourself scarce, little good-for-nothing.' And they went on laughing as they loaded their rifles. Suddenly their voices were silenced. The child reappeared and, putting himself against the wall beside the adults, called out, 'Here I am!' "
-
1 Akademi, 1 Golden Globe ve 2 BAFTA Odulu sahibi Ingiliz aktor Colin Andrew Firth'in dogum gunu (10 Eylul 1960)
https://media.giphy.com/media/SKSdTrA1PJzlS/giphy.gif
https://media.giphy.com/media/njIo27HgpBf0s/giphy.gif
-
Irlandali roman yazari Marian Keyes'in dogum gunu (10 Eylul 1963)
"Ask sadakattir. Sabirdir. Omuz omuza savasmaktir. Sert bir ruzgara karsi birlikte durmaktir." Hayatimi Calan Kadin
https://images-na.ssl-images-amazon....4,203,200_.jpg
"Love is about loyalty. Endurance. Soldiering on, shoulder to shoulder. The snow blowing into your face."
"Bir zamanlar Top 20 listelerindeki sarkilarin tumunu bilir ve severdim ama simdi bir tanesini bile bilirsem kendimi sansli sayiyorum ve hicbir seye benzemedigini dusunuyorum. Bu degisimin ne zaman gerceklestigini bilmiyorum. Her seyin nabzini tutarak dolastigim varsayimina inanma aptalligini gosterdim ama her gecen saniye gencligin ve moda olan seylerin merkezinden karsi konulmaz bir sekilde uzaklastigimi hissediyorum. Kenara dogru kaydigimi algiliyorum. Bu konuda yapabilecegim bir sey yok." Yorganin Altinda
https://www.mariankeyes.com/wp-conte...tion_COV_2.jpg
"Once I knew and loved every song in the Top Twenty, but now I’m lucky to know even one, and I’m bound to think it’s shite. I don’t know when this change happened. I’ve been going around, foolishly assuming that my finger is still on the pulse, but with each second that passes I’m inexorably slipping away from the centre of all that is fashionable and youthful. Becoming more and more marginalized and on the edges. There’s nothing I can do about it. And the worst thing of all – I don’t really care."
-
Amerikali hard rock grubu Kiss, canli double albumu Alive’i 10 Eylul 1975’te Casablanca etiketiyle piyasaya surdu.
http://vinyl-lover.com/wp-content/up...4/08/ALIVE.jpg
-
-
2 Akademi Odullu, Roma Tatili, Exodus, Spartakus, Thirty Seconds Over Tokyo gibi filmlerin senaryosunun yaziminda bulunan Amerikali senarist ve yazar James Dalton Trumbo’nun olum yildonumu (10 Eylul 1976)
“Iclerinden bebekler gibi aglayarak olduler hepsi de. Ugruna oldukleri, ugruna savastiklari seyi unuttular. Insanin anlayabilecegi seyleri dusunduler. Bir arkadas yuzunun hasretiyle olduler. Bir ana, bir baba, bir kadin ve bir cocuk sesini duymak icin inleyerek olduler. Dogduklari yeri son bir kere daha gormek, son bir kere daha gorebilmek icin yurekleri aciyarak olduler. Yasamak icin derin ic cekislerle, sizlanarak olduler. Neyin onemli oldugunu biliyorlardi. Hayatin her sey demek oldugunu biliyorlardi. Hickirikklar icinde haykirarak olduler bunun icin. Olum anlarinda kafalarindan gecen tek cumle; ‘Yasamak istiyorum, yasamak istiyorum, yasamak istiyorum’ olmustu.” Johnny Silahini Kapti
https://uploads.thealternativepress....his_gun@2x.jpg
“They died crying in their minds like little babies. They forgot the thing they were fighting for the things they were dying for. They thought about things a man can understand. They died yearning for the face of a friend. They died whimpering for the voice of a mother a father a wife a child They died with their hearts sick for one more look at the place where they were born please god just one more look. They died moaning and sighing for life. They knew what was important They knew that life was everything and they died with screams and sobs. They died with only one thought in their minds and that was I want to live I want to live I want to live.”
-
Angolali doktor, sair ve siyasetci António Agostinho Neto’nun olum yildonumu (10 Eylul 1979)
Yol ustunde zincir sikirtilari,
Kuslarin sarkisi.
Ormanlarin islakligi altinda,
Hindistan cevizi agaclarinin
yumusak musikisinin serinligi
Atesler,
cimende ates,
Kayat'in madensi sicak yapraklarinda
ates.
Insanligin buyuk goclerini
bagrinda tasiyan
genis keci yollari,
kapali ufuklara dogru
genis keci yollari,
silah zoruyla
acilmis keci yollari.
Foguerias'lar,
danslar,
tamtamlar,
ahenkler.
Aydinligi ahengi,
Rengin ahengi,
Sesin ahengi,
Hareketin ahengi,
Ciplak ayaklarin
kana bulanmis zincirlerin ahengi
Sokulmus tirnaklarin ahengi,
Ahenkler,
Sonsuz ahenkler,
Ey Afrika'nin kederli sesi.
https://thumbs.web.sapo.io/?pic=http...ng&crop=center
The sound of chains on the roads
the songs of birds
under the humid greenery of the forest
freshness in the smooth symphony
of the palm trees
fire
fire on the grass
fire on the heat of the Cayatte plains
Wide paths
full of people full of people
an exodus from everywhere
wide paths to closed horizons
but paths
paths open atop
the impossibility of arm
fire
dance
tum tum
rhythm
Rhythm in light
rhythm in color
rhythm in movement
rhythm in the bloody
cracks of bare feet
rhythm on torn nails
yet rhythm
rhythm
Oh painful African voices
-
Ingiliz rock grubu Queen, The Works albumunden Hammer to Fall’u 10 Eylul 1984^te Ingilter’de EMI Records etiketiyle yayinladi. (Amerika: 12 Ekim 1984)
https://i1.sndcdn.com/artworks-00065...d-t500x500.jpg
-
Fransiz ressam André Alfred Fougeron’un olum yildonumu (10 Eylul 1988)
Atlantic Civilisation, 1953 (Tate Modern, London)
https://upload.wikimedia.org/wikiped..._Modern%29.jpg
Atlantic Civilisation, 1953 (Tate Modern, London)
https://upload.wikimedia.org/wikiped...odern%29_2.jpg
-
Ingiliz heavy metal grubu Iron Maiden, No Prayer for the Dying albumunun 1. single'i Holy Smoke'u 10 Eyluk 1990'da EMI Records etiketiyle yayinladi.
https://pbs.twimg.com/media/EEFuOSqW...pg&name=medium
-
Amerikali rock grubu Nirvana, 2.studyo albumu Nevermind'in acilis sarkisi Smells Like Teen Spirit'i 10 Eylul 1991 tarihinde DGC etiketiyle yayinladi.
https://images.genius.com/24be3cd0b5...000x1000x1.jpg
https://media.giphy.com/media/3F3ulEJXXLnY4/giphy.gif
https://www.youtube.com/watch?v=hTWKbfoikeg
-
Anton Cehov'un Vanya Dayi oyunundan uyarlanan, Wallace Shawn, Julianne Moore, Brooke Smith, Larry Pine, George Gaynes ve Andre Gregory'nin basrollerini ustlendigi romantik komedi Vanya 42. Cadde'de (Vanya on 42nd Street - Vanya sulla 42esima strada), promiyerini 10 Eylul 1994'de Venedik Film Festivali'nde yapti.
https://pbs.twimg.com/media/EEGxDrMX...jpg&name=large
https://pbs.twimg.com/media/EEGxDrEW...jpg&name=large
-
15.MTV Video Muzik Odullerini Madonna, Ray Of Light ve Frozen ile, Will Smith ise Gettin' Jiggy Wit It ile 10 Eylul 1998 tarihinde kazandilar.
https://parade.com/wp-content/upload...a-vmas-ftr.jpg
http://i1.mirror.co.uk/incoming/arti...Will-Smith.jpg
-
Chuck Palahniuk'in romanindan uyarlanan, David Fincher'in yonettigi, Edward Norton ve Brad Pitt'in basrollerini paylastigi Fight Club (Dovus Kulubu), promiyerini 10 Eylul 1999 tarihinde Venedik Film Festival'inde yapti.
https://pbs.twimg.com/media/EhTlOGFW...name=4096x4096
"Mobilya satin alirsiniz. Kendinize dersiniz ki, bu hayatim boyunca ihtiyac duyacagim son kanepe. Kanepeyi alirsiniz ve sonraki birkac yil boyunca, hangi isiniz ters giderse gitsin, en azindan, kanepe sorununuzu cozmus oldugunuzu bilirsiniz. Sonra aradiginiz tabak takimi. Sonra hayallerinizdeki yatak. Perdeler. Halilar. Sonra o guzel yuvanizda kisilip kalirsiniz. Bir zamanlar sahip olduklariniz artik sizin sahibiniz olur."
https://media1.giphy.com/media/10A9fGbf7E3eBa/giphy.gif
“You buy furniture. You tell yourself, this is the last sofa I will ever need in my life. Buy the sofa, then for a couple years you're satisfied that no matter what goes wrong, at least you've got your sofa issue handled. Then the right set of dishes. Then the perfect bed. The drapes. The rug. Then you're trapped in your lovely nest, and the things you used to own, now they own you.”
-
52.Emmy Odullerinde, James Gandolfini HBO kanalindan yayinlanan The Sopranos dizisindeki Tony Soprano roluyle Drama Dizilerinde En Iyi Erkek Oyuncu Emmy Odulu'nu 10 Eylul 2000 tarihinde kazandi.
https://a.abcnews.com/images/Enterta...0620_wmain.jpg
https://media.giphy.com/media/DJUcSe5vqm42A/giphy.gif
https://pbs.twimg.com/media/DbUVnZAV...jpg&name=small
"Eski bir Italyan atasozu vardir: 'Bir kere sicip sivazladin mi, iki disini kaybedersin.' / Come dice un vecchio detto italiano, 'sbagli una volta perdi due denti.' "
-
Alman Neue Deutsche Härte grubu Rammstein, Mutter albumunden Ich Will single'ini 10 Eylul 2001'de Motor Music etiketiyle yayinladi.
https://youtu.be/EOnSh3QlpbQ
-
Paul Haggis'in yonettigi, Don Cheadle ve Sandra Bullock'in basrollerini paylastigi ve iki Akademi Odullu Carpisma (Crash - Contatto fisico), promiyerini 10 Eylul 2004 tarihinde Toronto Film Festivali'nde yapti.
https://images-na.ssl-images-amazon....5,1000_AL_.jpg
-
60'lý ve 70'li yillarda sinema ve televizyonda bircok onemli yapimda rol alan, yakin donemde de Game of Thrones'ta Olenna Tyrell karakterini canlandiran Diana Rigg, 82 yasinda bugun hayata veda etti.
https://www.chicagotribune.com/resiz...E7O76FQL4I.jpg
https://deadline.com/2020/09/diana-r...82-1234574375/
-
Neon ve CJ Entertainment, Bong Joon-ho imzali, restore edilmis versiyonuyla Amerika ve Ingiltere’de vizyona girecek Memories of Murder’dan yeni poster ve fragman yayinladi.
https://pbs.twimg.com/media/Ehfskb6XYAEDRla.jpg
https://youtu.be/aiU01qNWDwQ
-
Gravier Productions ve Mediapro Studio, Woody Allen'in yonettigi, Christoph Waltz, Gina Gershon, Elena Anaya'nin basrollerini ustlendigi ve San Sebastian Festivali'ne gidip etkinligin, guzelligine ve cekiciligine kapilan Amerikali evli bir ciftin hikayesini konu edinen Rifkin's Festival'in fragmanini yayinladi.
https://pbs.twimg.com/media/Ehj3iNFW...pg&name=medium
(Kadin burada Fransiz bir yonetmenle iliskisi yaþarken adam ise burada yasayan Ispanyol bir kadina asik oluyor.)
https://youtu.be/d11-NLbjT3M
-
Netflix, Adam Sandler, Kevin James, Julie Bowen’in basrollerini paylastigi Hubie Halloween’in fragmanini yayinladi.
Iyi kalpli ancak korkak bir adam olan Hubie, her ne kadar Salem, Massachusetts'te populer biri olmasa da Cadilar Bayrami'nda kasabasini korumaktan geri durmuyor.
https://youtu.be/kY3SuNvqQPw
-
Netflix, The Playbook’un fragmanini yayinladi.
Sampiyonluga ulasmis koclar, bu dusundurucu ve ilham verici belgesel dizisinde hem sporda hem de hayatta basariya ulasmalarini saglayan kisisel kurallarini paylasiyor.
https://youtu.be/Iapq84suC3c
-
Universal Pictures ve Blumhouse Productions, Kathryn Newton, Vince Vaughn, Uriah Shelton, Alan Ruck, Katie Finneran, Celeste O'Connor and Misha Osherovich’in basrollerini paylasitigi korku-komedi Freaky’nin posterini ve fragmanini yayinladi.
https://cdn2-www.comingsoon.net/asse...aky-poster.jpg
https://youtu.be/fw-k5wDpqhg
-
Saban Films, guzel bir Sukran Gunu gecirmeyi planlayan iki arkadasin yasadýklarina odaklanan Friendsgiving’in fragmanini yayinladi.
Abby ve Molly, Sukran Gunu’nun gelmesini dort gozle bekleyen iki yakin arkadasti. Ancak beklenen gun geldiginde iki arkadas beklenmedik durumlarla karsi karsiya kalir. Onlarin sakin gececegini umdugu aksam yemegi planlari Molly'nin yeni erkek arkadasi ve gosterisli annesinin de aralarina katýlmasiyla farkli bir hal alir
https://youtu.be/40gWLwB1eiQ
-
Ronesans donemi Fransiz edebiyatinda geleneksel tarzi kirip Yunan ve Roma modelli yeni bir Fransiz edebiyati yaratmaya calisan yedi sairden olusan Pleiade grubunun lideri Fransiz sair Pierre de Ronsard’in dogum yildonumu (11 Eylul 1524)
Bir cicek demeti gonderiyorum size,
Kendi elimle kopardim bu cicekleri;
Yarina kadar hepsi dokuleceklerdi,
Biri cikip aksamdan onlari dermese.
Size guzel bir ders olmali bu hadise;
Istediginiz kadar guzel olun simdi,
Kaybedeceksiniz elbet bu guzelligi,
Bu cicekler gibi solacaksiniz siz de.
Zaman geciyor sultanim, geciyor zaman.
Zaman degil gecen, en guzel cagi omrun;
O buyuk dalga bizi de alacak bir gun.
Gocup gittigimiz gun biz de bu dunyadan
Unutulur sevdiginiz, sevildiginiz,
Sevmeye bakin gecmeden guzelliginiz
http://www.le-livre.fr/photos/R24/R240097564.jpg
Je vous envoie un bouquet que ma main
Vient de trier de ces fleurs épanies
Qui ne les eût à ce vespre cueillies,
Chutes à terre elles fussent demain.
Cela vous soit un exemple certain
Que vos beautés, bien qu'elles soient fleuries,
En peu de temps cherront toutes flétries,
Et comme fleurs, périront tout soudain.
Le temps s'en va, le temps s'en va, ma Dame :
Las ! le temps non, mais nous nous en allons,
Et tôt serons étendus sous la lame ;
Et des amours desquelles nous parlons,
Quand seront morts, n'en sera plus nouvelle.
Pour c'aimez-moi cependant qu'êtes belle.
https://mariebarbier.files.wordpress...2/08/392_4.jpg
-
Italyan ressam (Orazio Lomi) Orazio Gentileschi’nin olum yildonumu (11 Eylul 1639)
Danae, 1621 circa
https://upload.wikimedia.org/wikiped...Dana%C3%AB.jpg
Il ritrovamento di Mosè (The Finding of Moses, 1630-1633, National Gallery, Londra)
https://upload.wikimedia.org/wikiped...1630-40_ca.jpg
https://www.youtube.com/watch?v=4dmi7xcdHp8
-
Hollandali Altin Cag ressami Gerard de Lairesse’nin dogum yildonumu (11 Eylul 1641)
Allegory of the Five Senses, 1668 (Kelvingrove Art Gallery and Museum)
https://upload.wikimedia.org/wikiped...ive_Senses.jpg
Apollo and Aurora, 1671
https://upload.wikimedia.org/wikiped...and_Aurora.jpg