-
-
Akademi Odullu Ingiliz – Amerikali aktris (Joan de Beauvoir de Havilland) Joan Fontaine’indogum yildonumu (22 Ekim 1917)
https://live.staticflickr.com/1864/4...304f41ef_b.jpg
https://i.gifer.com/AXHG.gif
-
Ispanyol ressam Lluļsa Vidal i Puig'un olum yildonumu (22 Ekim 1918)
Les mestresses de casa, 1905
https://upload.wikimedia.org/wikiped...es_de_casa.jpg
Concert d'Enric Granados al Liceu, c. 1911-1912
https://upload.wikimedia.org/wikiped..._1911-1912.jpg
-
2007 yili Nobel Edebiyat Odulu sahibi Iran dogumlu Ingiliz romanci, sair, oyun yazari, librettist, biyografi ve kisa oyku yazari (Doris May Tayler) Doris Lessing’in dogum yildonumu (22 Ekim 1919)
"Bu, normal saydigimiz turden bir seydi. Hepimiz icin oyle anlar vardi ki, oynamayi kabul ettigimiz oyun, olaylari metanetle karsilamamiza yetiyordu: Bir gercek disilik duygusunun pencesine dusuyorduk; mide bulantisi gibi. Belki de asil dusman bu duyguydu...ya da biz buna inaniyorduk. Belki de, aslinda kayda deger ya da en azindan geri dondurulemez bir seyin olmadigina iliskin gizli, sozsuz bir anlasma yapmis olmamizin nedeni, bizim icin asil dusmanin gerceklik olmasiydi; gercekle yuzlesemez, kendimize olup biteni "anlama" iznini veremezdik. Boyle el birligiyle numara yapmamiz, kendimizi ciplak, savunmasiz hissettigimiz anlarda tamamen hayalperestlik ve sacmalik gibi gorunse de, belki hayran olunasi bir yetenek sayilmaliydi? Tipki cocuklarin bazi oyunlarda, gercekligi kendilerinden, zayifliklarindan mumkun oldugunca uzakta tutabilmek icin rol yapmalari, farkli rollere burunebilmeleri gibi." Hayatta Kalma Guncesi
https://pictures.abebooks.com/1LACEYLANE/1294265825.jpg
“This is the sort of thing we accepted as normal. Yet for all of us there were moments when the game we were all agreeing to play simply could not stand up to events: we would be gripped by feelings of unreality, like nausea. Perhaps this feeling, that the ground was dissolving under our feet, was the real enemy… or we believed it to be so. Perhaps our tacit agreement that nothing much-or at least nothing irrecoverable-was happening was because for us the enemy was Reality, was to allow ourselves to know what was happening. Perhaps our pretences, everyone’s pretences, which in the moments when we felt naked, defenceless, seemed like playacting and absurd, should be regarded as admirable? Or perhaps they were necessary, like the games of children who can make playacting a way of keeping reality a long way from their weaknesses?”
-
Amerikali yazar, ruhbilimci ve bilgisayar yazilimcisi Timothy Francis Leary'nin dogum yildonumu (22 Ekim 1920)
"Uzucu bir ornek verelim, Manhattan’da bir ofis insani, yaticisi bilinmeyen, fabrikasyon mobilya yigininin yanindan geciyor, plastik kisisel olmayan mutfaga girip, kimin yaptigi belli olmayan paketlenmis, konserve yiyeceklerle kahvaltisini yapiyor; anonim kentli kiyafetleri giyip, isli metalden karanlik tuneller ve gri binalar boyunca kirli hava ile dolu, karanlik metal bir oda da seyahat ediyor. Butun gun, tanrisal ihtimalleri ile alakasi olmayan sembollerle ugrasiyor. Bu insan, 'kapali' farkindaligi kusursuzca yansitan, kasvetli kisisel olmayan, seri uretim, makinelesmis, otomatiklestirilmis bir robotun isimsiz cevresi tarafindan kusatilmis durumda." Beynin Tanridir
https://images.gr-assets.com/books/1...88l/123697.jpg
"Let us consider a sad illumination. The Manhattan office worker moves through the clutter of factory-made, anonymous furniture to a plastic, impersonal kitchen, to breakfast on canned, packaged anonymous food-fuel; dresses herself in the anonymous-city-dweller costume, travels through dark tunnels of sooty metal and gray concrete to a dark metal room, foul with polluted air. All day s/he deals with symbols that have no relevance to hir divine possibilities. This person is surrounded by the dreary, impersonal, assembly-line, mass-produced, anonymous environment of an automated robot, which perfectly mirrors hir ‘turned-off’ awareness."
"Nerden biliyoruz ? Dusundugumuz seyleri neden dusunuyor, inandigimiz seylere neden inaniyoruz? Neyin dogru neyin gercek olduguna nasil karar veriyoruz ? Insanlar en garip fikirlere bile neden inanir ? Insanlar, ozellikle de sistemin din adamlari ve bilim insanlari, hayatta kalmayi ve mutlu olmayi esas alan dersleri ogrenmeyi neden kati olarak reddediyorlar ? Insanlar nasil oluyor da boylesine farkli ve muhalif yollarla fanatik bir bicimde inaniyorlar? Neden beyinlerimiz boylesine farkli islevleri yerine getirmek icin donatilmis ya da programlanmis ya da sartlanmis.
Dogu-Bati felsefesinin 3000 yilin ardindan hala cevaplandiramadigi bu sorular, turumuzun ilkel, primat dogasini yansitir."
https://images-na.ssl-images-amazon....4,203,200_.jpg
"How do we know? Why do we think and believe what we think and believe? How do we determine what is true and what is fact? Why will people believe even the most bizarre notions? Why do people, especially establishment priests and scientists, deliberately refuse to learn lessons basic to survival and happiness? How come people believe fanatically in such different and opposing ways? Why are brains equipped or programmed or conditioned to perform such different functions? Why do minds work the way they do?
That these questions still remain unanswered after 3 , 000 years of Eastern- Western philosophy reflects the primitive, primate nature of our species."
-
Gitar calarak soyledigi sarkilari ask ile ozgurlugu oven; burjuvalar, papazlar ve geleneklerle alay eden Fransiz sair, sarkici ve soz yazari Georges Charles Brassens'in dogum yildonumu (22 Ekim 1921)
Brive la Gaillard pazarinda
Sogan demetleri konusunda
Birkac duzine hafif mesrep kadin
Bir gun sac saca bas basa kavga ediyorlardi
Yaya, atli ve arabayla
Kotu dusunceli jandarmalar
Kavgayi durdurma macerasini
Denemek icin geldiler
Oysa,dunyanin her yerinde cekinmeksizin
iyice yerlesmis bir aliskanliktirr bu
Polisleri dovmek soz konusu oldugu anda
Herkes birbiriyle uzlasir
Butun olculeri kaciran bu sirret kadinlar
Jandarmalarin uzerine saldirdilar
Ve sizi temin ederim ki
Oldukca komik bir gosteri sundular
Bu cesur jandarmalarin...
https://www.johnnytimes.com/wp-conte...-1024x1024.jpg
Au marché de Brive-la-Gaillarde
Ą propos de bottes d'oignons,
Quelques douzaines de gaillardes
Se crźpaient un jour le chignon.
Ą pied, ą cheval, en voiture,
Les gendarmes mal inspirés
Vinrent pour tenter l'aventure
D'interrompre l'échauffourée.
Or, sous tous les cieux sans vergogne,
C'est un usag' bien établi,
Dčs qu'il s'agit d'rosser les cognes
Tout le monde se réconcilie.
Ces furies perdant toute mesure
Se ručrent sur les guignols,
Et donnčrent je vous l'assure
Un spectacle assez croquignol
-
3 Emmy Odullu ve Gelecege Donus film serisinde Dr. Emmett Brown karakterine hayat veren Amerikali aktor Christopher (Allen) Lloyd’un dogum gunu (22 Ekim 1938)
https://24.media.tumblr.com/8e09bcd9...r6udo1_500.gif
https://media.giphy.com/media/WjaFN8dvMrHAk/giphy.gif
-
Polonyali ressam (Ludwik Kazimierz Wladyslaw Markus) Louis Marcoussis'un olum yildonumu (22 Ekim 1941)
Le bar du port, 1913
https://upload.wikimedia.org/wikiped..._port_1913.jpg
Violon, bouteilles de Marc et cartes, 1919
https://www.christies.com/img/LotIma...0163_000().jpg
-
Bette Davis, Paul Henreid ve Claude Rains’in basrollerini paylastigi romantik drama Ask Yolculari (Now, Voyager - Perdutamente tua), 22 Ekim 1942’de New York’ta gosterime girdi.
https://m.media-amazon.com/images/M/...yOTc@._V1_.jpg
-
Walt Disney yapimi Miki Fare Kulubu'nde 13 yasinda rol alan cocuk oyuncu, Italyan asilli Amrikali aktris Annette Joanne Funicello’nun dogum yildonumu (22 Ekim 1942)
https://upload.wikimedia.org/wikiped...eteer_1975.jpg
https://www.biography.com/.image/t_s...2632-1-402.jpg
-
2 César, 1 David di Donatello Odullu Fransiz aktris (Catherine Fabienne Dorléac) Catherine Deneuve’nun dogum gunu (22 Ekim 1943)
https://media.giphy.com/media/T3akhHBn0LEVG/giphy.gif
https://31.media.tumblr.com/60cae211...78pno1_500.gif
-
Amerikali cok satan romantik romanlar yazari Debbie Macomber’in dogum gunu (22 Ekim 1948)
“Olivia’nin dogum gunu kahvaltisina Charlotte’un bir yabanciyi davet etmesi tuhaf gelebilirdi, ama annesi boyle biriydi. Bazi kadinlarin Cin porseleni ya da bros biriktirmesi gibi o da insan biriktiriyordu.” Pelikan Cikmazi
https://images-na.ssl-images-amazon....1DbvPZc8HL.jpg
“It might seem peculiar that Charlotte would want to include a stranger in Olivia's birthday breakfast. But her mother was like that. She collected people the way some women collected china cups or brooches.” Pelikan Cikmazi
“Bana gore dogum gunleri oldugu icin insanlara yada uydurulmus ozel gunlere fazladan ilgi gostermek anlamsiz. Birini seviyorsan o sevgiyi her gun gostermek gerekir. Esinize cicek vermek icin neden yilin belirli gununu bekleyesiniz ki? Sevgiyle ilgili nedensiz bir sey yapmak guzeldir. Sadece istediginiz icin. O kisiyi onemsediginiz icin.” Blossom Sokagi, Sevginin Son Dilegi
https://images-na.ssl-images-amazon....1upIp5bgsL.jpg
“To me, paying a lot of attention to people because it's their birthday or some made-up holiday is ridiculous. When you love someone, you need to show that love each and every day. Why wait for a certain time of year to bring your wife flowers? Action really does speak louder than words, especially if it's a loving deed, something you do for no particular reason. Except that you want to. Because you care.”
“Gul adinin benim hayatimda ozel bir onemi var. Buyuk buyukannemin adi Rose imis. Annemin de oyle. En buyuk kizimizin adi Jody Rose, dogum gunumde dogan torunumun adi Madeleine Rose, yani gordugunuz gibi, bu isim aile gecmisimizde derin koklere sahip.” Gul Limani Oteli
https://images.gr-assets.com/books/1...l/13414594.jpg
“The name Rose has a special significance in my own life. My great-grandmother was named Rose, as was my mother. Our oldest daughter is named Jody Rose and my granddaughter (the one born on my birthday) is Madeleine Rose, so you can see the name is deeply rooted in our family heritage. “
-
-
Fransiz filozof ve yazar Jean-Paul Sartre, 22 Ekim 1964 tarihinde kazandigi aciklanan Nobel Edebiyat Odulunu, 'kendi kisisel ve nesnel gorusleri sebebiyle' reddetti.
https://cdn8.openculture.com/wp-cont...reNobelNYT.png
"Yazar kendisinin bir kuruma donusturulmesini reddetmelidir. / L'écrivain doit donc refuser de se laisser transformer en institution. / The writer must therefore refuse to let himself be transformed into an institution."¯
-
Yeni Zelandali sair James Keir Baxter’in olum yildonumu (22 Ekim 1971)
https://images.slideplayer.com/7/170...es/slide_4.jpg
Yapayalniz dogduk
ve yalniz olecegiz;
Henuz gorduk kizaran bulutlari
parlayan karli dagin ustunde.
Yayla yolu uzerinde
yuru dur, garipcik:
Teslim et goktekine
kizgin yuregini.
-
Sylvester Stallone, Brian Dennehy ve Richard Crenna’nin basrollerini paylastigi Ilk kan (First Blood - Primo sangue), 22 Ekim 1982’de Amerika’da vizyona girdi.
https://pbs.twimg.com/media/Ek8BWrKU...jpg&name=large
https://sharedmovieuniverse.files.wo...r-stallone.jpg
Murdock : Kendini guvende hissedebilirsin. Dunyanżn en gelismis silahlarina sahibiz. / You can feel totally safe because we have the most advanced weapons in the world available to us.
Rambo : Ben en buyuk silahin akil oldugunu sanirdim. / I've always believed that the mind is the best weapon.
Murdock : Zaman degisti. / Times change.
Rambo : Bazilari icin? / For some people.
-
Rus asilli Amerikali sair Joseph Brodsky'nin, 22 Ekim 1987 tarihinde 'Dusuncelerinin acikligi ve siirsel bir yogunluk ile doldurulmus, kapsamli yazarligi icin'¯ gerekcesiyle Nobel Edebiyat Odulunu kazandigi aciklandi.
(Odul, kendisine 8 Aralik 1987'de Isvec'te torenle verildi.)
https://cdn.nybooks.com/wp-content/u...wship-fund.jpg
-
Fransiz dusunur Louis (Pierre) Althusser’in olum yildonumu (22 Ekim 1990)
“O gunden beri sanirim sevginin ne oldugunu da ogrendim: atilganca kendi duygulari ustune ‘abartmali’ iddialara girmek degil, karsisindakine ozenle davranmak, onun arzularina ve ritmine saygi gostermek; hicbir sey istememek, verileni kabul etmeyi ogrenmek ve bununla yetinmek; her armagani yasamin bir surprizi olarak kabul etmek; ayni armagani ve ayni surprizi iddiasizca, hic zorlanmaya basvurmadan, karsidakine de yapabilmek. Ozetle, yalin ozgurluk! Cezanne neden Sainte-Victoire Daginin her aninin ayri resmini yapmisti? Her anin isigi ayri bir armagandir da ondan.” Gelecek Uzun Surer
https://images-na.ssl-images-amazon....4,203,200_.jpg
“Depuis, je crois avoir appris ce qu'est aimer : źtre capable, non de prendre ces initiatives de surenchčre sur soi et d'« exagération », mais d'źtre attentif ą l'autre, respecter son désir et ses rythmes, ne rien demander mais apprendre ą recevoir et recevoir ch**ue don comme une surprise de la vie, et źtre capable, sans aucune prétention, et du mźme don et de la mźme surprise pour l'autre, sans lui faire la moindre violence. En somme la simple liberté. Pourquoi donc Cézanne at-il peint la montagne Sainte-Victoire ą ch**ue instant ? C'est que la lumičre de ch**ue instant est un don.”
-
Amerikali hard rock grubu Pearl Jam, ilk konserine 22 Ekim 1990’da Washington, Seattle, Off Ramp Cafe’de cikti.
https://static.seattletimes.com/wp-c...3-1020x673.jpg
https://3.bp.blogspot.com/_kiNQF6gTv...+Ramp+Cafe.jpg
-
Ingiliz yazar, sair, elestirmen ve ogretmen Sir Kingsley William Amis’in olum yildonumu (22 Ekim 1995)
https://www.azquotes.com/picture-quo...-39-2-0226.jpg
“Akli basinda olmanin odulleri cok fazla olmayabilir; ama neyin komik oldugunun bilinmesi onlardan birisidir.”
https://quotefancy.com/media/wallpap...s-the-only.jpg
“Yapmak istedigin seyi yapmak, yapmak istedigin seyin fazlasini yapmak icin gereken tek egitim ve tek on hazirlikti.”
-
Ingiliz casus romanlari yazari Eric Clifford Ambler'in olum yildonumu (22 Ekim 1998)
"Bizim olumsuz diye algiladiklarimiz bile er ya da gec olurler. Gunun birinde Titian'in ya da Beethoven'in son yapitlari da dunyadan yok olup gidecekler. Eger ozenle saklanirsa, tuval ve basili notalar yasayabilir, ama onlarin verdikleri mesaji alacak gozler ve kulaklari tasiyan kisiler olduklerinde, en olumsuz calismalar da olecektir." Korkuya Yolculuk
https://images-na.ssl-images-amazon....4,203,200_.jpg
"Even that which we commonly regard as immortal dies sooner or later. One day the last Titian and the last Beethoven quartet will cease to exist. The canvas and the printed notes may remain if they are carefully preserved but the works themselves will have died with the last eye and ear accessible to their messages."
"O yasami, manastirdakiler gibi iyi ve kotu diye yargilamaz, tek yaptigi yasami dusunmektir. Ona gore bir kimse icin iyi olan bir sey baskasi icin kotu olabilir, demek ki iyiyle kotuden soz etmek sacmadir."
https://kbimages1-a.akamaihd.net/488...-into-fear.jpg
"He does not think of good things and evil things as they do in the convent, but only of things. He says that a thing that is good for one person may be evil for another, so that it is stupid to talk of good and evil."
-
Cate Blanchett, Geoffrey Rush ve Christopher Eccleston’in basrollerini paylastigi Kralice Elizabeth (Elizabeth), 22 Ekim 1998’de Avustralya ve Hollanda’da vizyona girdi.
https://m.media-amazon.com/images/M/...3,1000_AL_.jpg
-
Kanadali yazar Yann Martel, 22 Ekim 2002 tarihinde Pi'nin Yasami (Life of Pi - Vita di Pi) romaniyla The Man Booker Prize Odulunu kazandi.
http://www4.pictures.zimbio.com/gi/Y...bdEoxLrYPl.jpg
"Korkuya ilgili bir sey soylemem gerek. Yasamin tek gercek rakibidir. Yalnizca korku hayati yenebilir. Zeki, kalles bir dusmandir, bunu cok iyi biliyorum. Namussuzdur, hicbir kanuna ya da gelenege saygisi yoktur, merhamet nedir, bilmez. Bulmakta hic zorluk cekmedigi en zayif noktanizdan vurur sizi. Ise her zaman zihninizden baslar. Kendinizi sakin, guvenli ve mutlu hissettiginiz bir anda. Sonra ilimli bir kuskunun kiligina burunerek, tipki bir casus gibi beyninize suzulur. Kusku inanmayisla karsilasir ve inanmayis onu disariya atmaya calisir. Ama inanmayis az silahli bir askerdir. Kusku onu kolayca alt eder. Endiselenmeye baslarsiniz. Mantiginiz sizin icin mucadele eder. Guveninizi yeniden kazanirsiniz. Mantik en son teknolojik silahlarla donanmistir. Ama inanilmaz gibi gorunse de, ustun taktiklerle ve yadsinmaz zaferlere karsin, mantik tuzaga dusurulur. Kendinizi giderek zayif ve kararsiz hissedersiniz. Kuskunuz dehsete donusur. Korku kacinmaya, hatta unutmaya calistiginiz sozcuksuz bir karanliga donusurse, sizi bozguna ugratan dusmaninizla hic savasmamis oldugunuzdan, kendinizi korkunun yeni saldirilarina acmis olursunuz."
https://tukkbook.in/wp-content/uploa...ann-Martel.jpg
"I must say a word about fear. It is life's only true opponent. Only fear can defeat life. It is a clever, treacherous adversary, how well I know. It has no decency, respects no law or convention, shows no mercy. It goes for your weakest spot, which it finds with unerring ease. It begins in your mind, always. One moment you are feeling calm, self-possessed, happy. Then fear, disguised in the garb of mild-mannered doubt, slips into your mind like a spy. Doubt meets disbelief and disbelief tries to push it out. But disbelief is a poorly armed foot soldier. Doubt does away with it with little trouble. You become anxious. Reason comes to do battle for you. You are reassured. Reason is fully equipped with the latest weapons technology. But, to your amazement, despite superior tactics and a number of undeniable victories, reason is laid low. You feel yourself weakening, wavering. Your anxiety becomes dread. If you don't, if your fear becomes a wordless darkness that you avoid, perhaps even manage to forget, you open yourself to further attacks of fear because you never truly fought the opponent who defeated you."
-
IFC Films, Ntare Guma Mbaho Mwine, Zainab Jah, Jayme Lawson’in basrollerini paylastigi Farewell Amor’un fragmanini yayinladi.
Angolali bir gocmen olan Walter 17 yil once ailesini terk etmek zorunda kalir. Aradan gecen yillarin ardindan Walter, karisi Esther ve kiziSylvia ile Amerika'da yeniden bir araya gelir. Tek yatak odali bir daireye yerlesen aile, uzun sure gorusmedigi icin birbirlerine karsi yabanci gibidir. Birlikte yeni bir hayat insa etmeye calisan aile, birbirlerini yeniden kesfetmek icin Angola dansindan yardim alir.
https://youtu.be/J364vYbwpzo
-
Pretty Pictures ve Universal Pictures, Paulette Jiles’in ayni isimli romaninda uyarlanan; Tom Hanks’in basrolunu ustlendigi ve Amerikan Ic Savasi’nin ardindan kimsesiz kalan bir kizi, yasayan son akrabalarinin yanina goturmeye calisan bir adamin hikayesini konu edinen News of the World’un yeni posterini yayinladi.
https://pbs.twimg.com/media/Ek8ImryU...pg&name=medium
-
Netflix, Ryan Murphy’nin Meryl Streep, Nicole Kidman, James Corden, Kerry Washington, Keegan-Michael Key gibi isimleri bir araya getiren filmi The Prom’dan yeni bir fragman yayinladi.
https://pbs.twimg.com/media/Ek73JiNX...jpg&name=large
https://youtu.be/fW-q8SvaXOw
-
Apple TV+, M.Night Shyamalan’in Servant dizisinin 15 Ocak 2021’de ekrana gelecek 2.sezonundan teaser yayinladi.
https://youtu.be/rF0xzy0IhDc
-
News of the World'un yeni fragmani da geldi.
https://youtu.be/zTZDb_iKooI
-
-
1983 yapimi Paramount filmi Flashdance'in yeni, guncellenmis versiyonu, yakinda TV uyarlamasiyla karsimiza gelecek. CBS All Access tarafindan erken gelistirme asamasinda bulunan potansiyel dizi, Paramount Television Studios'tan geliyor.
https://www.comingsoon.net/assets/up...3373503415.jpg
https://www.comingsoon.net/tv/news/1...boot-paramount
-
Showtime, Bryan Cranston’żn basrolunde yer aldigi ve bir vur kac olayina karisan oglunu kurtarmak icin suca bulasan, meslegi ve babalik degerleri arasinda ikilime dusen bir hakime odaklanan Your Honor dizisinden yeni fragman yayinladi.
https://youtu.be/E5ZPV9x_CwA
-
Sezar'in bas suikastcilerinden Brutus, M.O 23 Ekim 42 tarihindeki Philippi Savasi'nda Marcus Antonius ve Octavianus tarafindan yenilgiye ugrayinca intihar etti.
https://pbs.twimg.com/media/EHjG49rX...jpg&name=large
-
Italyan yazar ve sair Giovanni Boccaccio, 23 Ekim 1373 tarihinde Floransa, Badia kilisesinde duzenlenmeye baslanan tarihteki ilk (Dante okumalari)lectura Dantis’in acilisini yapti ve yonetmeye basladi. Kendisine ilk alti ay icin 50 florin odendi. Bu hizmeti Dante’nin Cehennem 18.Kantosuna kadar devam etti. Saglik sorunlari nedeniyle ayrilmak zorunda kaldi.
https://pbs.twimg.com/media/ElAMEa2X...jpg&name=large
-
Italyan asilli Flaman ressam (Francesco da Castello) Frans van de Casteele’nin olum yildonumu (23 Ekim 1621)
Scena biblica, XVII secolo
https://media.mutualart.com/Images/2...cb507803f.Jpeg
Madonna of Santa Maria Maggiore, called "Salus Populi Romani" and Four Evangelists Gouache on vellum, 17th century
https://media.mutualart.com/Images/2...96e8d1717.Jpeg
-
Italyan ressam (Giovan Battista Crespi) Il Cerano’nun olum yildonumu (23 Ekim 1632)
Adorazione dei Pastori, XVII secolo (Torino, Galleria Sabauda)
https://upload.wikimedia.org/wikiped...sta_Crespi.jpg
La Resurrezione di Meda, 1626
https://upload.wikimedia.org/wikiped...i_-_Cerano.jpg
-
Italyan – Isvicreli ressam Giuseppe Antonio Petrini’nin dogum yildonumu (23 Ekim 1677)
San Pietro, XVIII secolo
https://upload.wikimedia.org/wikiped...ro_petrini.jpg
Dipinto della Crocifissione attribuito ipoteticamente alla bottega, XVIII secolo
https://upload.wikimedia.org/wikiped...o_10_Mauro.jpg
-
Ingiliz ressam ve gravur sanatcisi James Ward’in dogum yildonumu (23 Ekim 1769)
Venus Rising from her Couch, 1828
https://upload.wikimedia.org/wikiped...rt_Project.jpg
An Overshot Mill in Aberdulais, Wales , 1847
https://upload.wikimedia.org/wikiped...James_Ward.jpg
-
Avusturyali yazar, sair, ressam ve pedagog Adalbert Stifter'in dogum yildonumu (23 Ekim 1805)
"O yilin sonbaharindan 1918 yili sonbaharina kadar dedem Augustin ile birlikte ciftcilikle ugrastim. Sabanla cift surduk, tirmikla topragi ayikladik, sigirlarimiza baktik ve buna benzer seyler yaptik. O iki yil icinde dogaya karsi sonsuz bir sevgi ve yalnizlik sardi icimi, cunku neredeyse surekli acik havada ve pek buyuleyici sayilmasa da, sakin, sessiz ve hemen hemen destansi bir ortam kucaklamisti beni."
https://images-na.ssl-images-amazon....4,203,200_.jpg
"Von diesem Herbst an bis zum Herbst 1818 besorgte ich mit dem Großvater Augustin die Feldwirtschaft. Wir pflügten, eggten, fuhren, hüteten unsere Rinder und dergleichen. Ich erinnere mich, daß ich in jenen zwei Jahren eine unendliche Liebe zur landschaftlichen Natur und Einsamkeit faßte, da ich schier immer im Freien und von einer zwar nicht reizenden, aber ruhevollen, schweigsamen und fast epischen Gegend umfangen war."
"Sanki ben bir baskasiyim, sanki disarida firtina ve yikim yokmus gibi, burada oldugu gibi, sessiz sicak sonbahar gunesi isildiyor. Baksaniza tastan duvar yukaridan bizlere dogru neseyle bakiyor, akca agaci zaman zaman bir yapragini dusurur, kah bir yerde bir sonbahar cekirgesi gorunur, hafif esen ruzgar isildayan teli bile parcalamak istemez, ve ogleden sonra yayilan sicaklik titreyerek gri taslarin uzerine egilir. Sanki disarisi yok gibi ve burada birbirini seven ve masumiyeti ormanin masumiyetinden ogrenen insanlarin disinda hic kimse yok gibi —birak birazcik daha bunun keyfini cikarayim, kim bilir bir daha yasanir mi ki: cunku insanoglu agacin yapragi gibi fanidir, hatta bundan daha da fazladir; cunku yapragi sadece sonbahar uzerinden silkeleyip atabilir, insani her dakika."
https://images-na.ssl-images-amazon....4,203,200_.jpg
"Mir ist, als wär' ich ein Anderer, als wäre draußen nicht der Sturm und die Verwüstung, sondern, wie hier, die stille warme Herbstsonne. Siehe die Steinwand schaut festlich flimmernd nieder, der Ahorn läßt Zeit um Zeit ein Blatt fallen, dort zirpt die Herbstheuschrecke, die sanfte Luft vermag nicht einmal jene glänzenden Fäden zu zerreißen, und die Wärme des Nachmittages sinkt zitternd längs dem grauen Gesteine nieder — mir ist, als gäbe es gar kein Draußen, gar keine Menschen als die hier, die sich lieben, und Unschuld lernen von der Unschuld des Waldes – lasse es mich noch einen Augenblick genießen, wer weiß, ob wieder ein solcher kommt; denn der Mensch ist vergänglich, wie das Blatt des Baumes, ja noch mehr als dieß; denn dasselbe kann nur der Herbst abschütteln, den Menschen jeder Augenblick."
-
Hollandali ressam Frederik Hendrik Kaemmerer'in dogum yildonumu (23 Ekim 1839)
An Afternoon Of Fishing, 1870
https://upload.wikimedia.org/wikiped...Of_Fishing.jpg
The beach of Schieveningen, 1874
https://upload.wikimedia.org/wikiped...ieveningen.jpg
-
Italyan ressam Nazzareno Cipriani’nin dogum yildonumu (23 Ekim 1843)
Frate che estrae un dente, XIX secolo
https://upload.wikimedia.org/wikiped...e_V0017188.jpg
L'elemosina (The alms), XIX secolo
https://media.mutualart.com/Images/2...dc1ebd532.Jpeg