Alıntı:
Rüzgâr ve güneş enerjisi göründüğü kadar çevreci ve yenilenebilir değil.
Rüzgâr türbinlerinde ve güneş enerjisi panellerinde kullanılan nadir elementlerin topraktan çıkarılması ve saflaştırılması doğayı kirletir.
Büyük bir rüzgâr türbini alternatörü için 600 kg neodimyum gerekir.
Nadir elementlerin işlenmesi sırasında toprak kirlenir: Ağır metaller, sülfrik asit ve radyoaktif elementler toprağa karışır.
1 ton nadir metal filizi üretmek için 7-8 ton amonyum sülfat toprağa karışır ve uzun yıllar sürecek bir kirlilik başlatır.
Çin hükümeti topraksız kalan köylülere yüksek tazminatlar ödüyor ama yeni bir tarla veremiyor.
Nadir metal üretim şampiyonu Çin’de bu madenlere yakın köylerde radyoaktivite normalin 32 katı. (Çernobil’de 15 kat)
Çin’de nadir metallerin üretildiği bölgelerde pankreas, akciğer ve kan kanseri %70 daha yüksek.
Gazeteler enerji konusunda neyi çok konuşuyorsa o önemsizdir (Rüzgâr, Güneş). Neyi az konuşuyorsa o önemlidir: Kömür.
Güneş ve rüzgâr santrali üretimi başlıca 3 ülkede yapılır: Almanya, ABD ve Çin. Bu ülkelerde elektriğin %50’si kömürden gelir.
Yani güneş ve rüzgârla elektrik ürettiğinizde gezegeni kurtarmış olmazsınız, çöpleri halının altına süpürmüş olursunuz.
RES ve GES sürdürülebilir değil çünkü:
Alıntı:
Dünyada sınırlı miktarda bulunan nadir metal kullanır,
Üretimleri çevreyi kirletir,
Üretilmeleri için gerekli elektrik kömürden gelir (tükenen ve kirletici)
RES ve GES ile üretilen elektrik yeni RES ve GES üretmeye yetmez.
Peki neden kimse bunları yazmaz? Çünkü gerçekleri söylemek doğal gaz üreticilerini sinirlendirir. Güneşsiz ve rüzgarsız saatleri tazmin edecek olan güç gaz santralleridir.