Sayın ukc geçmiş olsun. Tansiyon maalesef şakaya gelmez. Umarım daha iyi olursunuz.
Printable View
Uzun zamandır yazmayı isteyip te yazamadığım; zaman ayıramadığım bir konu da hacamat.
Sayın ukc nin de sıkıntı yaşadığı yüksek tansiyonda etkili. Sırt, akciğer ve kafa bölgelerinden tıbbi hacamat yardımcı olabilir.
...
Hacamat ile ilk karşılaşmam 2009 yılına dayanır. O yıl okulumuza yeni atanan bir arkadaşımız anlatmıştı. Askere gittiğinde boynunda ve başında ağrılar oluşmuş. Zaman zaman başı da dönüyormuş. Hipertansiyon teşhisi konmuş ve tedavi için ilaç kullanmaya başlamış. Kısa dönem askerliğin yarısı da hava değişimi ile geçmiş.
Askerden sonra kendisi gibi öğretmen olan dayısı Sakarya'da bir hacamatçıya götürmüş. (Arkadaş oldukça tedirgin gitmiş.) Sonuçta hacamattan sonra yaşadığı problemler ortadan kalkmış ve tansiyon normale dönmüş. Ben kendisiyle tanıştığımda ilaç kullanmıyordu.
Benim boyun ağrılarından muzdarip olduğumu görünce bana da tavsiye etti. Ancak ben kendimi iki senede hacamata ikna edebildim. Bilmiyordum, doğal olarak, bilmediğimden korkuyordum. İlk gidişimde boyundan, sırt ve belden hacamat yaptırdım. Hacamatı yapan kişi oldukça konuşkan, eski usul iş yapan birisiydi. Bu işi babasından el alarak yapmaya başlamış; aile mesleği. Tüm malzemelerini alkolle yıkayıp(hatta yakarak) işlemleri gerçekleştiriyordu. Bu yönü içimi rahatlattı.
İşlem nasıl yapıldı anlatayım: Vakum yapma işini içi iyice boşaltımış büyük baş boynuzu kullanıyordu. Boynuzların ucu küçük delikliydi ve bal mumu sürülmüştü. Önce hacamat yapılacak yere buynuzu dayayıp içindeki havayı vakumladı. Ancak vakumun oranını derinin rengine, ince ya da kalın oluşuna göre ayarladığını söyledi. Örneğin bir kişide 12 nefes çekiyorsa başkasında 10 nefes yetiyormuş.
Yaklaşık 10 dk bu vakumlama(kuru hacamat) sürdü. Sonrasında içinde 2 tane 4 ince bıçak ucu sırası olan kurmalı bir aletle vakumlanan bölgeye ince çizik attı. Aynı bölgeye tekrar boynuzu vakumlayarak yapıştırdı. Yaklaşık 15 dk sonra boynuzu aldı. Boynuzun içinde tavuk ciğeri gibi görünen, katıya daha yakın, pelte halinde kan pıhtısı çıktı. Bu işlem iki defa tekrarlandı.
Burada bilinmesi gereken şu: İnsan vücudunda bulunan atık maddeler vücudun özellikle arka tarafında deri altında biriktiriliyor. Zaman içinde vücudun çöplüğü(atıkların biriktirildiği yerler) dolunca atık maddeler çeşitli hastalıklara sebep oluyor. Hacamatın mantığı bu atık maddeleri buralardan alarak vücudu rahatlatmak ve hastalığa sebep olan etmeni ortadan kaldırmak. Böylece hastalık etmeni ortadan kalkınca vücut kendiliğinden rahatlayarak iyileşme yoluna gidiyor.
Ancak belirtmeliyim ki sırtımdan ve boynumdan yaptırdığım hacamat benim ağrılarımı gidermedi. Buna rağmen bir hafta sonra kafadan da hacamat yaptırdım. Başlamışken tam olsun, sonucu görelim dedim. Aynı işlem kafadan tek noktadan yapıldı. (Bir miktar saç kazındı tabi.)
Hacamatın bana asıl etkisini okullar açılınca gördüm. Haftada bir gün olan nöbet görevi beni çok strese sokardı. Öyle ki o gün daha nöbete yeni başlamışken ertesi hafta tutacağım nöbetin bile sıkıntısını şimdiden yaşardım. Okula 15 dk kadar erken gidiyordum. Öğretmenler odasında gelen seslerden iyice rahatsız olunca bugünün nöbetçisi kim, şu çocuklara baksın dedim. Arkadaşın biri dönüp nöbetçinin ben olduğumu söyledi. Tabi ben inanılmaz şaşırdım. Nöbetçi olduğumu bile unutmuştum. Genel olarak stres yaptığım bir çok durum artık beni rahatsız etmiyordu. O zaman anladım ki hacamat dedikleri gibi psikolojik olarak çok büyük bir rahatlamaya sebep oluyor.
Sonuçta her iki yılda bir hacamat yaptırmaya devam ediyorum. Tansiyon konusunda, psikolojik rahatlama konusunda yararını gördüm. Boyun ve sırt ağrılarıma ise yaramadı.
Saygılarımla...
DİKKAT!
Lütfen, burada sizlerle paylaşacak olduğum bilgilerin(Sadece benim değil burada yazacak olan tüm arkadaşların.) doktor ya da eczacıya danışmanın yerine geçemeyeceğini unutmayın. Yapılan paylaşımlardan yola çıkarak herhangi bir karar vermeden veya harekete geçmeden önce mutlaka doktorunuza danışın.
Hacamat ile ilgili bir anımı daha anlatmazsam kesinlikle eksik kalır.
Daha önce anlattıklarımı okumuşsunuzdur. Aynı yere tekrar hacamat yaptırmaya gitmiştim. Gittiğim zaman benden önde 3 kişinin daha sıra beklediğini gördüm. Bir kişi hemen içeri geçti. Ben ve benden 10 yaş kadar büyük(45-50 yaşlarında) bir bey beklemeye başladık.
Bu sırada adettendir sohbet etmek. 3 aşağı 5 yukarı derken ben hacamata ikinci gelişim olduğunu ve bana nasıl iyi geldiğini anlatmaya başladım. Hatta okuduğum bir makalede ABD de iki üniversitede kürsüsünün bulunduğu ve buralarda yapılan araştırmalarda migreni tek başına % 66 oranında, akapunktur ile beraber ise % 99 oranında iyileştirdiğini anlattım.
Tam bu noktada (dinleyicim sabırla dinlemekten artık sıkılmış olmalı) anlattığım şahıs "Bana bunları anlatmana gerek yok." dedi. Adam zaten 15 yıldır hacamata geliyormuş. Migren 25-30 yaşlarında başlamış. Ayda 2-3 defa migren atakları yaşıyormuş. Ağrı o derece çokmuş ki avuç avuç ağrı kesici etki etmiyor ve hastaneye-acile gitmek zorunda kalıyormuş çoğunlukla. Yapılan ağrı kesici iğnelerin haddi hesabı yokmuş. Bir tanıdığı sayesinde hacamat ile tanışmış. Hacamat sonrasında ağrıları tamamen gitmiş. Artık migren atağı geleceğini farkettiğinde bir aspirin bile alsa sorunsuz geçirebiliyormuş. Üstelik ayda 2-3 atak geçirirken senede 2-3 defaya düşmüş. Dediğim gibi senede 2-3 atağı da birer aspirin ile atlatıyormuş. "Bana mı anlatıyorsun bunları?" dedi. O da ön yargı ile gelmiş ilk seferinde. Ancak çektiği sıkıntılar o kadar fazla olunca denemekten başka çare bulamamış. Sonuç olarak her yıl aynı zamanda mutlaka gelip hacamat yaptırıyor ve o yılı rahat içinde geçiriyormuş.
Saygılar...
DİKKAT!
Lütfen, burada sizlerle paylaşacak olduğum bilgilerin(Sadece benim değil burada yazacak olan tüm arkadaşların.) doktor ya da eczacıya danışmanın yerine geçemeyeceğini unutmayın. Yapılan paylaşımlardan yola çıkarak herhangi bir karar vermeden veya harekete geçmeden önce mutlaka doktorunuza danışın.
Geçen yıl boynuma yaptığım uygulamayı daha önce 2. sayfada yazmıştım. Okumadıysanız önce o yazıyı okumanızı tavsiye ederim.
Boyun ağrılarım uzun zaman sonra tekrar başladı. 20-25 gün önce başlayan ağrılarım her geçen gün artınca tekrar arı zehrine ihtiyacım olduğunu anladım. İki hafta önce üç arıyı kardımdan vurdurdum. Geçen hafta sonu da 7 arıyı-3 boyundan, 3 belimden, 1 karnımdan vurdurdum. Böylece toplamda 10 arıya çıkmış oldum.
Sonuçlar: 1. Boynumdaki ağrılar arı zehrinin etkisiyle daha yarım saat geçmeden azalmaya başladı. Ben bu kadar hızlı etki edeceğini düşünmüyordum. Geçen yıl 7-14 günde etki görmüştüm.
2. Sabahları eğilerek çoraplarımı giymekte zorlanıyordum. Belimde müthiş bir tutukluk oluyordu. 1-2 saatte yavaş yavaş açılıyordu. Arıların sokmasından sonraki gün sabah bu tutukluğum % 80 azaldı. Ancak bel bölgesinde bu tutukluğun yaşandığı bölgenin uzunluğu 20-25 cm ise arının zehrinin etkisi toplam 10-15 cm lik bölümde etkili oldu. Özellikle arının zehrinin yeterli yayılım gerçekleştiremediği belin kalçaya yakın olan leğen kemiği ile bağlandığı bölgedeki tutukluk ve ağrı bariz olarak kendini göstermeye devam ediyor. Yarın bu bölgeye de arı vurduracağım.
Sonuçları haftaya yine paylaşırım.
Saygılar...
DİKKAT!
Lütfen, burada sizlerle paylaşacak olduğum bilgilerin(Sadece benim değil burada yazacak olan tüm arkadaşların.) doktor ya da eczacıya danışmanın yerine geçemeyeceğini unutmayın. Yapılan paylaşımlardan yola çıkarak herhangi bir karar vermeden veya harekete geçmeden önce mutlaka doktorunuza danışın.
Geçen hafta pazar günü boynumdan 4, belimden 4 ve karnımdan 1 arı uygulama yaptım. Bu hafta boyunca belimdeki tutukluk(daha önce arı zehrinin ulaşmadığı alt bölgede) aynı şekilde azaldı. Uygulama sonucu son derece olumlu. Bir hafta daha ara verip 13 arıya çıkmayı ve belimdeki tüm bölgelere arı zehrinin ulaşmasını sağlama niyetindeyim. Uygulama sonuçlarını tekrar paylaşırım.
Saygılar...
sn. sercayolkan allahtan sabır ve dertlerinize derman olmasını isterim. Bakıyorum arılara iyi dayanıyorsunuz iğnelerin acısına dayanmak kolay değil, arıları hastanede mi vuruluyorsunuz. Hacamatı herhalde özel hastanede yaptırıyorsunuz galiba devlet hastanelerinde böyle hizmetleri bulunuyor mu. pandemiden dolayı çoğu şeyi erteledik. tşk.
Teşekkürler sayın burhangirgin. Allah tüm hastaların şifasını bulmasını nasip etsin.
Arıların iğne acısı kolay değil ancak yıllarca penisilin iğnelerinin acısını o kadar çok çektim ki, arıdan çektiğim leblebi çekirdek kalıyor. (Beni sokan o arılar için-ki canlarından oluyorlar- Rabbime dua ediyor ve şükrediyorum.) Üstelik modern tıbbın ilaçlarının çoğundan aldığım yan etkiler çok daha beter. Arıları köyümüzde arıların suya geldiği bir çeşme kenarında kendim ya da kızım tutuyor.
Geçen hafta karnımdan 3, belimden 4, boynumdan 6 arı vurdurdum. Bu sezon şu ana kadar 33 arıya ulaştım. Fırsat bulursam bir tur daha uygulama yapmayı planlıyorum. Arı zehrinden özellikle bel ve boyun ağrılarının giderilmesinde çok faydalandım. Geçen yıl yaptığım uygulama ve ağrısız geçirdiğim 11 ay benim için yeterli.
Hacamatı bu yıl yaptırmadım. İki yılda bir yeterli geliyor. Özellikle kafadan yaptırdığım bana çok iyi geldi. İnanılmaz bir psikolojik rahatlama oluyor. Devlette var diye duydum ancak ben özelde yaptırıyorum. Hatta Sakarya'da çalışıyorken atadan el alma ile bu işi yapan, tüm sünnete uyan, nefesle çeken birisine giderdim sadece. Benim için ilk onu görmek büyük şans olmuş. Tabi bunu sonradan anladım. Orada birçok insanla konuşma fırsatım oldu. Özellikle migrendeki iyileştirici etkisini yaşayanlardan dinleme fırsatım oldu.
Saygılar...
OLcay Serkan Bey kardeşim öncelşkle büyük geçmişler olsun
arı sene de bir kez 6 ayda bir kez vurulsan kafi değil mi? ya da onun yerine akupunktur u denesen. tabi ben bilgisizim sadece sesli düşüncelerim bunlar işte