Viop LXVIII

[EMLAK]

daha çok kimlik arayışı....

sağ sol.. tarikat cemaat dinler tanrılar ... ölümlü dünyada insanlar yok olacağını bildiğinden kendilerinde bir aidiyet sorunu yaşıyor aile kuruyor din ediniyor kök salma çabaları.

fakat hiç kimse.. fiziken kainata ve biyolojik olarakta bu dünyaya zaten bağlı ve ait olduğunu hissedemiyor. benim dışımda

bunu görmek lazım

[bb79]

çelişkiler yumağı ..

diyanetin raporunda vardı.. müslümanları en çok öldüren kesim .. yine müslümanlar. diye.

meseja japonya.. dinleri yok ama kimse kimseyi kesip biçmiyoru.. çinde öyle...

niye.. ?

çinki insan öldürmemen için din inmesine gerenk yok.

Hiç bir şeyi dine bağlamaya gerek yok

Çünkü alakası yok

[KısaVade]

daha çok kimlik arayışı....

sağ sol.. tarikat cemaat dinler tanrılar ... ölümlü dünyada insanlar yok olacağını bildiğinden kendilerinde bir aidiyet sorunu yaşıyor aile kuruyor din ediniyor kök salma çabaları.

fakat hiç kimse.. fiziken kainata ve biyolojik olarakta bu dünyaya zaten bağlı ve ait olduğunu hissedemiyor. benim dışımda

bunu görmek lazım

Senden Kuzu'nun başka bir türevi biçiminde bir "vibe" alıyorum reyiz...
Bunca yalnızlık zor olmalı

[bb79]

Bak mesela akşam Japonya 7.2 sallandı neden çünkü ateistler

[EMLAK]

chat gpt yorumu ... japonya... din felsefesi ve kültürel bakış.

���� 1. Japon kültürü fatalizme değil sorumluluğa ve pragmatizme dayanır

Japon toplumunda insanlar sorunların nedenlerini genellikle insanın kendi davranışlarında, çevresel faktörlerde, toplumsal uyumda arar.
Bir olayın nedenini tamamen tanrılar, kader, yazgı gibi kavramlara bağlamak:

sorumluluk almaktan kaçmak,

çözüm üretmemek,

gerçeklerden kopmak

olarak değerlendirilebilir. Bu da toplumda “sağlıksızâ€� bir düşünce biçimi gibi algılanabilir.

���� 2. Japonyaâ€ââ€�¢da din günlük hayatı belirleyen bir otorite değildir

Japonlar genelde dindardır ama dogmatik değillerdir.
Shinto ve Budist gelenekleri “manevî pratikâ€� gibidir, hayatı yöneten katı bir sistem değildir.

Bu nedenle:

“Her şey Tanrıâ€ââ€�¢nın planı, her olay ilahi bir mesaj.â€�

gibi düşünceler Japon kültüründe aşırı bulunabilir.

���� 3. Aşırılık Japon toplumunda sorunlu görülür

Japonyaâ€ââ€�¢da herhangi bir konuda aşırıya kaçmak â€â€� ister din, ister siyaset, ister kişisel inanç â€â€�
toplumdan kopuşun, dengesizliğin veya psikolojik bir sorunun işareti gibi değerlendirilir.

Dine aşırı bağlanmak da bu nedenle “akıl sağlığı sorunuâ€� kategorisine yakın algılanabilir.

���� 4. Tarihsel olarak radikal dini hareketlere temkinli yaklaşırlar

Aum Shinrikyo tarikatının 1995 Tokyo metrosu saldırısı sonrası Japon toplumunda:

dini fanatizm,

kaderci düşünce,

“tanrı bana söylediâ€� türü söylemler

ürkütücü ve tehlikeli görülmeye başladı.
Bu nedenle kaderi aşırı kutsayan insanlar bile bazen bilinçli olarak mesafeyle karşılanır.

���� 5. Psikolojik bakış açıları daha dünyevîdir

Japon psikolojisi ve psikiyatri pratikleri, Batıâ€ââ€�¢daki gibi dini ya da kaderci açıklamaları dikkate almaz.
Bir insan sürekli:

“Bu benim kaderim�

“Tanrı böyle istediâ€�

“Her şey ilahi bir imtihanâ€�

dediğinde, Japon kültüründe bu bir kaçınma davranışı, gerçeklikten uzaklaşma veya obsesif düşünme olarak yorumlanabilir.

âÅ“â€�ï¸� Özetle


Çünkü Japon kültürü:

sorumluluğa önem verir,

aşırılıktan hoşlanmaz,

dini dogmatik değil, ritüel ağırlıklıdır,

kadercilik yerine pragmatizmi ve dengeyi tercih eder,

dini fanatizmi tehlikeli kabul eder.

[KısaVade]

Bence...:
Bugün toplumda dindar görünenlerin büyük çoğunluğunun, dinle ve dinin(dinlerin) emrettiği "iyi insan olma" ile ilgisi yok.
Bu bir rüzgar... Geride de söyledim pastadan pay alma meselesi.

Geçmişte de Atatürk'çülük üzerinden yaşandı aynı mesele bu ülkede.

[EMLAK]

orası öyle... geçmişte insanlar nelere tapmamışlar nelere ilah dememişlerki ?

neredeyse hemde neredeyse.. her gördüklerine tanrı demişler.

kendilerini yiyen timsahlara bile..



yavaş yavaş gelişiyoruz işte...

[KısaVade]

chat gpt yorumu ...

���� 1. Japon kültürü fatalizme değil sorumluluğa ve pragmatizme dayanır

Japon toplumunda insanlar sorunların nedenlerini genellikle insanın kendi davranışlarında, çevresel faktörlerde, toplumsal uyumda arar.
Bir olayın nedenini tamamen tanrılar, kader, yazgı gibi kavramlara bağlamak:

sorumluluk almaktan kaçmak,

çözüm üretmemek,

gerçeklerden kopmak

olarak değerlendirilebilir. Bu da toplumda “sağlıksızâ€� bir düşünce biçimi gibi algılanabilir.

���� 2. Japonyaâ€ââ€�¢da din günlük hayatı belirleyen bir otorite değildir

Japonlar genelde dindardır ama dogmatik değillerdir.
Shinto ve Budist gelenekleri “manevî pratikâ€� gibidir, hayatı yöneten katı bir sistem değildir.

Bu nedenle:

“Her şey Tanrıâ€ââ€�¢nın planı, her olay ilahi bir mesaj.â€�

gibi düşünceler Japon kültüründe aşırı bulunabilir.

���� 3. Aşırılık Japon toplumunda sorunlu görülür

Japonyaâ€ââ€�¢da herhangi bir konuda aşırıya kaçmak â€â€� ister din, ister siyaset, ister kişisel inanç â€â€�
toplumdan kopuşun, dengesizliğin veya psikolojik bir sorunun işareti gibi değerlendirilir.

Dine aşırı bağlanmak da bu nedenle “akıl sağlığı sorunuâ€� kategorisine yakın algılanabilir.

���� 4. Tarihsel olarak radikal dini hareketlere temkinli yaklaşırlar

Aum Shinrikyo tarikatının 1995 Tokyo metrosu saldırısı sonrası Japon toplumunda:

dini fanatizm,

kaderci düşünce,

“tanrı bana söylediâ€� türü söylemler

ürkütücü ve tehlikeli görülmeye başladı.
Bu nedenle kaderi aşırı kutsayan insanlar bile bazen bilinçli olarak mesafeyle karşılanır.

���� 5. Psikolojik bakış açıları daha dünyevîdir

Japon psikolojisi ve psikiyatri pratikleri, Batıâ€ââ€�¢daki gibi dini ya da kaderci açıklamaları dikkate almaz.
Bir insan sürekli:

“Bu benim kaderim�

“Tanrı böyle istediâ€�

“Her şey ilahi bir imtihanâ€�

dediğinde, Japon kültüründe bu bir kaçınma davranışı, gerçeklikten uzaklaşma veya obsesif düşünme olarak yorumlanabilir.

âÅ“â€�ï¸� Özetle


Çünkü Japon kültürü:

sorumluluğa önem verir,

aşırılıktan hoşlanmaz,

dini dogmatik değil, ritüel ağırlıklıdır,

kadercilik yerine pragmatizmi ve dengeyi tercih eder,

dini fanatizmi tehlikeli kabul eder.

Olm Japonlar'da ayrı manyak...
Onların da pek ademi merkeziyetçi olduğu söylenemez.
Dahası senin de ilgili kültür için muteber birey olduğun da...