Originally Posted by
Maslak1
muhasebe tekniği açısından çok doğru bir değerlendirme yaptınız. banların özkaynak karlılığı, bilanço tarihiden önceki 12 aylık toplam enflasyondan küçükse, banka enflasyondan arındırılmış karlılık olarak ZARAR yazmıştır, demektir. yani, bankanın özkaynak karlılığı %21 ise ve son 12 aylık enflasyon %20 ise , bankanın enflasyondan arındırılmış karı sadece %1dir (banka bilançosunda "parasal olmayan varlık" ihmal edilebilir seviyede olduğpu için). bu nedenle banka FKları ve içinde külliyatlı bir şekilde banka varlığı olan holdinglerin çarpanlaraına mesafeli yaklaşın. bu şirketlerde karlar enflasyon kaybı için iskonto edilmeli. keza, bu nedenledir ki zaman zaman bankaların temettü dağıtımı kısıtlanır (enflasyon karı ddağıtılmamış olur).
yoğun sanayi, arsa, bina yatırımı olan ve stok da taçşıyan şirketler ise bu aktif varlıklardaki enflasyon karşı değeri muhafaza etmek dolayısıyla, özkaynaklarını enflasyonla eritmezler (net parasal pozisyon hesabına göre bu rakam firmadan firmaya değişir).. eğer ki yakında TRde tekrar enflasyon muhasebesi uygulanırsa (ihtimal var), daha şeffaf (enflasyon tarafından peçelenmemiş) mali tablolar göreceğiz.
Tekfen ise, yüksek meblağlı fabrika, bina arsa stoğu ile; karları reel karlardır; enflasyonist karlar değildir. üstüne üstlük Toros gibi bir sanayi devinin tamamına sahiptir.
şirketi tasfiye etsek muhtemelen bist değerinin 2-3 katı kadar para cebimize girer.
yönetimdeki çok başlılık yok olduğunda; ataletten de kurtulacağız. o zaman iç kaynakları maksimize etme işini de, ihale alma işini de, şirketin yatırımcıya anlatılma işini de, bilgilerin doğru verilmesi konusunu da halletmiş olacağız.
özetle: Tekfeni operasyonları bakımından tipik bir TÜRK holding şirketinden ziyade, gübre ve inşaat şirketi olarak düşünmek lazım. diğer alanlar da ayrı fırsat penceresi sunan alanlardır. çarpanlarına da böyle bakılmalı (içinde banka olan holdinglerle karşılaştırmak hatalı olur).
Bu yaklaşım doğru olmakla birlikte, sanırım noktalı virgülden sonra devam etmek uygun olur.
Bankaların özsermaye değer artışlarının son birkaç yılda enflasyona yenildiği doğrudur ama bankalar da bu süreci bilançok temizliği yaparak, karşılık ayırararak, varlık yönetimine devirler yaparak geçirmişlerdir, muhtemelen bu günlerden sonra artan bir tempoda,
belli bir yıla kadar temizlik devam edecektir.
Diğer taraftan bankaların belli ölçüde iskonto ederek, teminat olarak aldıkları varlıkların da değeri, eğer yaygın iflaslar görülüp, ağır bir staglasyonist döneme girilmezse yükselmeye devam edecektir.
Bu nedenler, ağır iflaslar ve stagflasyonist süreçler hariçte tutulmak üzere, bankaların aktiflerini sanayiye göre ( aşırı) iskonto etmek piyasanın bir kısmı haklı da olan korkuları kaynaklıdır.
Kısacası, işler tamamen çorbaya dönerse, kaçarak, saklanarak veya varlık sınıfları arasında gezinerek ( yurtdışına kaçma opsiyonu hariç) pek de imkan yoktur.
Sözün özü; piyasa kötü olacaksa bundan en fazla bankalar etkilenecektir, işler iyi olursa da en fazla bankalar olumlu etkilenir.
Arada kalanlar da iki senaryonun arasında kalırlar.
Gülerken kaybettğini ağlayarak kazanamazsın.
Yer İmleri