Onemli Gunler Banner
Sayfa 6979/7020 İlkİlk ... 59796479687969296969697769786979698069816989 ... SonSon
Arama sonucu : 56156 madde; 55,825 - 55,832 arası.

Konu: Sanat Mozaik

  1. Fransiz ressam Antoine-Jean Gros'nun dogum yildonumu ( 16 Mart 1771 )

    Napoléon sur le champ de bataille d'Eylau, 1808 ( Paris, musée du Louvre )




    Hercule et Diomède, 1835 ( musée des Augustins de Toulouse )


  2. Belcikali ressam ve arkeolog Félix De Vigne'in dogum yildonumu ( 16 Mart 1806 )


    Une foire franche à Gand au Moyen Âge, 1862 ( Musée des beaux-arts de Gand )




    Un baptême dans les Flandres au XVIIIe siècle, 1862 ( Musée des beaux-arts de Gand )


  3. Fransiz ressam (Marie-Rosalie Bonheur) Rosa Bonheur'nun dogum yildonumu ( 16 Mart 1822 )

    La foire du cheval ( The Horse Fair, 1852 – 1855 )




    Charrette attelee de vaches et bouvier en auvergne, 1888


  4. 260'in uzerinde roman yazan Portekizli yazar Camilo Castelo Branco'nun dogum yildonumu ( 16 Mart 1825 )



    " Ask, insan mutlulugunun ilk sartidir./ El amor es la primera condición para la felicidad del hombre. / Love is the first condition of man's happiness. "

  5. Romantik akim uyesi Fransiz sair, roman ve oyun yazari Victor Marie Hugo, Notre Dame'in Kamburu ( Notre Dame de Paris - The Hunchback of Notre Dame ) romanini 16 Mart 1831'de yayinci Charles Gosselin araciligiyla Paris'te yayimladi.

    “ Tanri askina aci bana! Bir kadini sevmek! Ustelik papaz olmak! Sonra o kadindan nefret gormek! O kadini ruhunun butun atesiyle sevmek, onun ufacik bir gulumseyisi ugruna kanini, canini, namusunu, serefini, dunyasini, ahiretini vermeye hazir oldugunu hissetmek! (...) Sevgilisini gece gunduz hayalinde, zihninde yasamak; sonra da onun gidip bir subay uniformasina vuruldugunu gormek! (...) Sevdigi kadin budala, sefil bir palavraciya sevgi ve guzellik hazinelerini ardina kadar acarken yureginde kiskanclik ve ofkeyle bunu seyretmek, bu tenin bir baskasinin opusleri altinda urperip kizardigina sahit olmak! Daha ne bileyim, Tanri'm! O kadinin ayagini, kolunu, omzunu sevmek, mavi damarlarini, esmer tenini dusunup hucrenin taslari ustunde geceleri sabahlara kadar kivranip durmak! (...) Butun bunlar ne demektir, bilemezsin. Cehennem atesinde kizdirilip kızarmis kerpetenler, asil iste bunlardir… “



    “ Oh ! jeune fille, aie pitié de moi ! Oh ! Aimer une femme ! Être prêtre ! Être haï ! L'aimer de toutes les fureurs de son âme, sentir qu'on donnerait pour le moindre de ses sourires son sang, ses entrailles, sa renommée, son salut, l'immortalité et l'éternité, cette vie et l'autre. (…)Être présent, avec sa jalousie et sa rage, tandis qu'elle prodigue à un misérable fanfaron imbécile des trésors d'amour et de beauté ! (…) Voir ce corps dont la forme vous brûle, ce sein qui a tant de douceur, cette chair palpiter et rougir sous les baisers d'un autre ! (…) Ô ciel ! aimer son pied, son bras, son épaule, songer à ses veines bleues, à sa peau brune, jusqu’à s’en tordre des nuits entières sur le pavé de sa cellule, et voir toutes les caresses qu’on a rêvées pour elle aboutir à la torture ! N’avoir réussi qu’à la coucher sur le lit de cuir ! Oh ! ce sont là les véritables tenailles rougies au feu de l’enfer !... “



    Surata bakma,
    genc kiz, Sen kalbe bak.
    Yakisikli bir gencin kalbi cogu kez cirkindir.
    Kalpler vardir, icinde sevgi barinmaz.
    Genc kiz, koknar guzel degildir,
    Guzel degildir kavak gibi,
    Ama kisin da dokmez yapragini.
    Heyhat! Neye yarar bunu soylemek?
    Guzel olmayanin var olmasi hata;
    Ancak guzelligi sever guzellik,
    Ocak ayina sirtini doner Nisan.
    Guzellik kusursuzdur,
    Guzellik her seye kadir;
    Yarim olmayan tek seydir guzellik.
    Karga ancak gunduz ucar,
    Baykus ancak geceleri,
    Kuguysa hem gece hem de gunduz vakti.



    Ne regarde pas la figure,
    Jeune fille, regarde le cœur.
    Le cœur d'un beau jeune homme est souvent difforme.
    Il y a des cœurs où l'amour ne se conserve pas.
    Jeune fille, le sapin n'est pas beau,
    N'est pas beau comme le peuplier,
    Mais il garde son feuillage l'hiver.
    Hélas ! à quoi bon dire cela ?
    Ce qui n'est pas beau a tort d'être ;
    La beauté n'aime que la beauté,
    Avril tourne le dos à janvier.
    La beauté est parfaite,
    La beauté peut tout,
    La beauté est la seule chose qui n'existe pas à demi.
    Le corbeau ne vole que le jour,
    Le hibou ne vole que la nuit,
    Le cygne vole la nuit et le jour.

  6. Librettosu Felice Romani tarafindan yazilan, Vincenzo Bellini’nin besteledigi iki perdelik Beatrice di Tenda operasi ilk kez 16 Mart 1833’te Venedik, Teatro La Fenice’de sahnelendi.


  7. 1901 yilinda Nobel Edebiyat Odulunu kazanan, Fransiz sair ( René Francois Armand Prudhomme ) Sully Prudhomme’un dogum yildonumu ( 16 Mart 1839 )





    Oldu butun leylaklar yeryuzunde
    Bitti en son ezgileri kuslarin
    Kalan yazlari dusunurum ben de
    Boylece

    Degerdi dudaklarimiz birbirine
    Burda kadifeler gibi yumusak
    Kalan opuseri dusunurum ben de
    Boylece

    Coklari aglamakli bu yerde
    Simdi Leyla-Mecnun ornegi
    O ciftleri dusunurum ben de
    Boylece



    Meneksenin soldugu su billurdan vazocuk
    Yelpazenin ucuyla birdenbire catladi;
    Hafiften mi, hafiften dokunmustu fiskecik,
    Gozle gormek bir yana, ses bile duyulmadi.

    Acilan hafif catlak gerci kucuk bir seydi,
    Fakat ince billuru gunden gune yiyerek
    Sinsi bir yuruyusle boyuna ilerledi.
    Kusatti her yanini yavasca kemirerek.

    Vazodaki taze su bosaldi damla damla
    Menekse cicekleri kurudukca kurudu,
    Ilgilenmedi kimse bu kucucuk olayla,
    Dokunayim demeyin, billur vazo kirildi.

    Seven el de cok defa, sevdigini oksarken,
    Farkinda olmayarak, kalbinde yara acar.
    Kirilir kalp sessizce, hic mi hic sezdirmeden,
    Sevginin cicegi kisa zamanda solar.

    Kimsecikler goremez olup biten bu isi,
    Yara buyur gizlice, isler hep daha derin,
    Kahredici derdine deva bulmaz o kisi:
    Billur gonul kirildi, dokunayim demeyin.

  8. Amerikali roman ve kisa hikaye yazari Nathaniel Hawthorne, 173 yil once bugun The Scarlet Letter ( Kirmizi Leke - La lettera Scarlatta ) romani Ticknor & Reed & Fields. Co araciligiyla Boston, Massachusetts’te yayimladi.( 16 Mart 1850 )



    " Sen yedi yildir cektigin acilarin yuku altinda ezilmissin. Fakat buradan gidince hepsini arkanda birakmis olacaksin! Ormanin yolunu tuttugunda yukun agir gelip adimlarini yavaslatmayacak, denize acilip gitmeyi secersen bindigin gemi batmayacaktir. Sirtinda, gonlunde tasidigin yuku ustlenmis oldugun bu yerde birak, onunla artik ugrasma! Onu dusunme! Her seye yeniden basla! Bir kere yanilmis olmak her seyin bittigi anlamina gelmez! Gelmemeli! Onunde calisip cabalayip basariya ulasabilecegin bir gelecek uzaniyor. Mutlu olabilir; insanlara iyilik edebilirsin. Yillarin golgesinde gecen bu hayatin yerine dogruyu ve durustlugu sec. Icinden geliyorsa Kizilderililere dogru yolu goster, onlara onderlik etmeyi ustlen. Ya da sana cok daha fazla yakisacak bilimle ugras; egitim dunyasinda yer yapmis un sahibi, bilge kisilerden daha ileride oldugunu kanitla, ikazlar ver! Yazilar yaz! Calis, hareketlen! Uzanip olumu bekleyecegine bir seyler yap! Arthur Dimmesdale adini birak, korkup utanmadan tasiyabilecegin onurlu bir ad kullan! Hayatini kemiren uzuntuleri bir gun daha fazla cekmek icin mi agirdan aliyorsun? Iradeni yok edip elini kolunu baglayan, pismanligini bile aciklayamayacak kadar seni gucsuz kilan o uzuntuler degil mi! Hadi, davran, ayaga kalk! " Kirmizi Leke / Kizil Damga /Kizil Leke / Kirmizi Damga



    " Thou art crushed under this seven years' weight of misery," replied Hester, fervently resolved to buoy him up with her own energy. "But thou shalt leave it all behind thee! It shall not cumber thy steps, as thou treadest along the forest-path: neither shalt thou freight the ship with it, if thou prefer to cross the sea. Leave this wreck and ruin here where it hath happened. Meddle no more with it! Begin all anew! Hast thou exhausted possibility in the failure of this one trial? Not so! The future is yet full of trial and success. There is happiness to be enjoyed! There is good to be done! Exchange this false life of thine for a true one. Be, if thy spirit summon thee to such a mission, the teacher and apostle of the red men. Or, as is more thy nature, be a scholar and a sage among the wisest and the most renowned of the cultivated world. Preach! Write! Act! Do anything, save to lie down and die! Give up this name of Arthur Dimmesdale, and make thyself another, and a high one, such as thou canst wear without fear or shame. Why shouldst thou tarry so much as one other day in the torments that have so gnawed into thy life ? that have made thee feeble to will and to do? that will leave thee powerless even to repent ? Up, and away! "

Sayfa 6979/7020 İlkİlk ... 59796479687969296969697769786979698069816989 ... SonSon

Yer İmleri

Yer İmleri

Gönderi Kuralları

  • Yeni konu açamazsınız
  • Konulara cevap yazamazsınız
  • Yazılara ek gönderemezsiniz
  • Yazılarınızı değiştiremezsiniz
  •