Sayfa 3/9 İlkİlk 12345 ... SonSon
Arama sonucu : 67 madde; 17 - 24 arası.

Konu: Eyvah Batı Ne Dİyecek Sendromundan Kurtulduk

  1. ''“ … Şehrin içine girdiler. Yağma ve talan ettiler. Oğlanlarını, kızlarını ve mallarını alıp esir ettiler. Sultan Mehmet dahi evleri için yağma buyurdu. O sırada tutabilen tuttu. Müslümanlar şöyle mala gark oldular ki, İstanbul’un yapıldığı 2400 yıldan beri toplanan mal hep gazilere nasip oldu. Üç gün yağma ettiler. Üç günden sonra yağmayı yasakladılar.” (4)
    “Hisar fetholundu. İyi yağmalar ve doyumluklar oldu. Altın, gümüş ve mücevherler ve her türlü kumaşlar gelip pazara döküldü. Satmaya başladılar. Halkını esir ettiler. Tekfurunu öldürdüler. Güzel kızlarını gaziler bağırlarına bastılar.” (5)''
    Türkiye, kazığın her türlüsünü ayrı ayrı deneyimleyebilmek için mükemmel bir yer. Burada yetişen biri dünyanın başka bir yanında sıkıntı yaşamaz.
    Re-twittlediklerim katıldığım anlamına gelmez!

  2.  Alıntı Originally Posted by rumenigge Yazıyı Oku
    batı bugünkü refahını yüzyıllardır sömürge maksatlı yaptığı katliamlara borçludur
    düşünce yapısını değiştirmeye borçludur.

  3. Türkiye'nin Batı'ya horozlanması için , Amerika , Rusya , Çin gibi güçlü olursa ancak öyle olur , şu an hem Batı'ya , hem Amerikaya muhtaçdır ,
    Bizim Tayyo sadece Eyyy Almanya eyy Amerika deyip içi boş gürler sonra biri bişey dedi mi aaa ben demedim , sözlerim yanlış anlaşıldı der , hata ettim diye milleti kandırır !!

    Batı ne yapmış kendi dili ile din kitabını öğrenmesini sağlamış , Türkiye ne yapmış , yobaz hocalar sayesinde Arapçaya ağırlık verip halkının doğruları öğrenmesini engellemiş ,,
    Türk Halkı artık uyandı , Kuran'ı Kendi dili ile öğreniyor, Türkçe meal ile




    Batı Dünya ekonomisinin can damarı , bir de islam ülkelerine bakalım,




    Sonuç : Tv lerde gördüğümüz yandaş medyanın poh pohlayıcı batı ile ilgili yalancı pembe tabloya inanmayınız , yandaş medya yaşananları yalanlar , atıp tutar , gerçeği göstermez başka algı veya gündem yaratır ...
    Şu an Türkiye Batıya son derece muhtaç ,eğer ipler koparsa Borsanın hali ve ekonomi duman olur ,,,

    Tek başına Almanya'nın dünya üretimindeki payı ve dengesine bakalım ,
    Güçlü olan kazanır ,

  4. #20
     Alıntı Originally Posted by Happy Yazıyı Oku
    düşünce yapısını değiştirmeye borçludur.
    düşünce yapıları sömürü üzerine kendilerinden başkasını insan görmeme üzerine
    şuanki refahlarının her bir kuruşunda afrikalıların asyalılların kanı gözyaşı emeği vardır

  5. #21
    Hocam yukarda süper yorumlar var Netekim
    Batının bizi pek düşündüğünü sanmıyorum
    Yani günün 8 saati uyku 8 saat çalışma 8 saatdinlenme ise
    Bunun Dinlence kısmının bir iki dakikası anca
    Yani bi Beşyüz yıldır belki sürekli hata yapmışız
    Artık düşünme perspektifi dışına atmış bence batı bizi
    Batı düşünse düşünse rus gazı Çin ekonomisi bi de kendi iç dinamiği batıya has bunlara bakar
    Bizi düşünse eline ne geçecek cozumleyemedim
    Yani durduk yerde havaya girmesek yohu

  6. #22
    Belçika'nın 1835 ile 1909 seneleri arasında yaşayan kralı İkinci Leopold bir "sömürge" imparatorluğu kurma hayaline kapılıp adamlarına Kongo'yu işgal ettirmiş ve bu hevesi yüzünden en az ON MİLYON Afrikalı işkence ve kötü muamelelerden dolayı hayatını kaybetmişti.

    Dünya tarihinin en büyük katliamlarından biri 19. yüzyılın sonunda Kongo'da meydana geldi. Milyonlarca insanın işkence ile ölümüne sebep olan bu kan dondurucu kıyımı, Belçika kralı İkinci Leopold yaptı.

    Afikalılar'a 1880'li yıllarda onyıl boyunca yaptıklarını "vahşi yamyamları Hristiyanlıkla tanıştırdığı" şeklinde yorumlayan Leopold'ün cinayetleri, 1897'de genç bir memur tarafından ortaya çıkarıldı. Memurun olup bitenlerden şüphelenip Kongo'da meydana gelenleri yansıtmasına rağmen, Belçika'da ve Leopold ile işbirliği yapan diğer ülkelerde tık çıkmadı ve cinayetlere o zaman hiçbir tepki gelmedi.

  7. #23
    Yukarıdaki sadece küçümsediğimiz kötü belçikanın katliamları ingiliz fransız ispanyol amerika nın yaptıkları bunun yüzlerce katı

  8. #24
    İspanyollar’ın 1492 Cristof Colomb’un Amerika’yı keşfinden sonra Karayipler’de yaptıkları olaylara tanıklık eden, zamanın bir İspanyol misyoneri Bartolome de las, Casas bölgesinde, kendi gördüklerini not ettiği yazılarında, sömürgecilerin yerlilere karşı yaptıkları katliamlarala ilgili şunları belirtiyor.
    “Bir gün Las Casas önlerinde İspanyollar, 3.000 kişinin kellelerini kesiyorlardı, organlarını parçalıyorlardı ve ırzlarına geçiyorlardı.Ben hayatımda bu kadar barbarlığın benim insanlarım tarafından yapıldığının hiçbir örneğine hiç bir zaman bir anı olarak şahit olmadım” diyor ve yazısına şöyle devam ediyor,“İspanyollar, kendilerinden kaçan çocukların bacaklarını koparıyorlar, insanları kaynayan kazanlara atıyorlardı.İnsanları iki parçaya ayırıyorlardı, yerlileri bir kancaya domuz asar gibi asıyorlar ve kızartıyorlardı.Kızaran insanları ise köpeklere yiyecek olarak veriyorlardı”
    1519 yılında İspanyol Cortez’in Meksika’yı işgali ile birlikte, ilk başta 12. milyon yerli nüfusu olan Meksika’da, 1600 yılına gelindiği zaman ancak 1 milyon yerli hayatta kalmıştı.İspanyollar, Meksika’nın California bölgesini egemenlikleri altına aldıkları zaman 700 bin olan bölgedeki yerli nüfusu ise 1845 yılında yerlilere yapılan soykırımlardan dolayı 200 bin kişiye düşmüştü.
    Latin Amerika’da yapılan soykırımlarla ilgili araştırma yapan Hans Koning, İspanyollar’ın ve İngilizler’in, Amerika’da işgal ettikleri bölgelerde yerlilere bakış açılarını şöyle açıklıyor.
    “Daha herşeyin başlangıcında, İspanyollar, Amerikalı yerlileri doğal köle olarak gördüler, yerlileri yakaladıkları zaman gemilere yükleyip istedikleri istikamete istedikleri gibi götürebilecekleri herhangi bir şey, ekonomik ihtiyaçlarını karşılamak için ölene kadar çalıştırılacak bir mahluk gibi görüyorlardı ama İngilizler bunun tam tersini yapacaklardı.İngilizler, yerlileri hiç bir şeye kullanmayacaklarını düşünüyorlardı ve İngilizler arasında doğallığı onaylanmış bir şekilde kabul edilen konuya göre de, yerlileri Şeytana tapan insanlar olarak görüyorlardı.Yerlileri katletmenin gerekliliğine inanıyorlardı” demektedir.
    Bir veriye göre İspanyol Colombus’un Amerika kıtasına ayak bastığı zaman ve daha sonra 48. Birleşik Devletler bölgesine girecek olan bölgede 12. milyon yerli yaşıyordu.400 yıl sonra ise yerli nüfusun %95’, soykırıma uğratılarak sayıları sömürgeciler tarafından 200 bin (bazı verilere göre 237 bin) kişiye düşürülmüştü.
    SALGIN HASTALIK YOLUYLA KATLİAM
    Yerlilere ilişkin İngiliz sömürgecilerin, öldürme amaçlı işledikleri soykırımlarda, insanları vurarak öldürmelerinin dışında, sömürgecilerin Amerika kıtasına bilerek yaydıkları çiçek hastalığının da büyük payı vardı.1607 yılında, Rio Grande ve Virginia bölgesini sömürgeleştirmek için gelen İngilizler’in hazırladıkları bir raporda da durum su yüzüne çıkıyırdu.Buna bir örnek verecek olursak, hastalıklardan ve öldürme olaylarından önce bölgede yaşayan Powhatans yerli kabilesinin nüfusu 1600 yıllarında 50.000 iken, İngilizler’in hastalık yayarak yerlieri soykırıma uğratmaları sonucu, 1607 yılında Powhatanslar’dan geriye ancak 5.000 kişi hayatta kalmıştı.
    1607 yılında Jamestown bölgesini işgal eden İngilizler, bölgede yakaladıkları her yerliyi kayıtsız şartsız öldürüyorlardı.Bu konuda Tarihçi David E. Stannard şöyle diyor;
    “Yüzlerce yerli hiç yoktan meydan gelen saldırılarda katledildiler.Diğer yüzlercesi ise çeşitli entrikalarla zehirlenip öldürüldüler.Yerlierin kanoları (Balık avlamak ve insan taşımak için kullanılan uzun ve sığ kayıklar) paramparça edildi.Bütün tarım alanları yaıkıp yıkıldı.Ne zaman yerliler barış istediyse hep İngilizler tarafından sahte bir anlaşma yapıldı ve ardından da İngilizler barış zamanında olduğunu sanan yerlilere beklenmedik bir biçimde tekrar saldırdılar.Çünkü sömürgeciler yerlileri yeryüzünden silmek istiyorlardı. Onun için yerlilere karşı her türlü öldürme olayını kendilerine reva gördüler, yerlilerin ekin alanlarını da sırf yerlieri aç bırakarak yok etmek için yaktılar” demektedir.
    Bir başka tarihçi Tzvetan Todorov’un yerlilere yapılan soykırımla ilgili vardığı sonuçta; “Amerika’daki yerlierin yok edilmesi dünyada gelmiş geçmiş en büyük soykırım olaylarıdır” demektedir.
    Amerika’daki Avrupa kökenli sömürgecilerin, yerlilere soykırım uygulamasına ilişkin merikan devlet başkanı Theodore Roosevelt’in Amerikalılar’ın yerlilere yaptıkları katliamlarla ilgili söylediği söz, Amerikalılar’ın yerlilere karşı beslediği soykırımcılığı çok iyi özetliyordu. Roosevelt, yerlilerle ilgili olarak ırkçı ve soykırımcı görüşlerini anlattığı bir konuşmasında “Ben en iyi yerli ( Kızılderili) ölü yerlidir, diyecek kadar çok ileri gitmek istemiyorum am onda dokuz öyledir” demekteydi.

Sayfa 3/9 İlkİlk 12345 ... SonSon

Yer İmleri

Yer İmleri

Gönderi Kuralları

  • Yeni konu açamazsınız
  • Konulara cevap yazamazsınız
  • Yazılara ek gönderemezsiniz
  • Yazılarınızı değiştiremezsiniz
  •