Sayfa 31/34 İlkİlk ... 212930313233 ... SonSon
Arama sonucu : 269 madde; 241 - 248 arası.

Konu: Fıkralar

  1. SULTANIN MEMELERİ


    Pala sarayın hizmetkarlarından biri..
    Yıllardır sultanı görür ve onun göğüslerine hayran olurmuş..
    Artık bir saplantı halini almış kraliçenin göğüslerine dokunmak..
    Tüm cesaretini toplayıp harem ağasına açılmış..
    -Bana sultanın göğüslerini koklat. Ömür boyu biriktirdiğim bin altın senin.' demiş.
    Harem ağasının aklı yatmış bu karlı ise.
    Kenar mahallelerde tanıdığı bir simyacı-büyücü karışımı bir kadın varmış.
    Ona gidip bir losyon hazırlatmış ve bu losyonu, sultanın o gün banyodan
    sonra giyeceği korseye iyice sürmüş.
    Sultan çıplak tenine korseyi takınca, losyon etkisini hemen göstermiş.
    Göğüsleri yangın yeri gibi yanmaya başlamış.
    Saray doktorları merhemlerle, ilaçlarla çare bulamamışlar.
    Sultan acıdan, kaşıntıdan, yanmadan ölecek.
    Harem ağası ortaya çıkmış ve padişaha:
    -Saray hizmetkârlarından Pala, derdinize derman olabilir.
    Onun salyası, her şeye iyi geliyor. Tek çare, Pala'nın dili.
    Kraliçemizi ancak o kurtarır, eğer siz izin verirseniz' demiş.
    Padişah çaresiz, çağırmış Pala'yı hareme.
    Pala bir saate yakın sultanla yalnız kalıp muradına ermiş.
    Ne var ki söz verdiği halde 1000 altını harem ağasına vermeye yanaşmamış.
    -Bu olayı açıklarsan ikimizin de kellesi gider.
    Bunu göze alamazsın. Hadi bakalım, çek arabanı'. demiş.
    Haremağası çok kızmış..
    Öyle kızmış ki, ertesi gün aynı yakıcı losyonu padişahın
    banyodan sonra giyeceği donuna iki kat sürmüş...
    Sonra Pala'yı çağırtmış..
    -Padişahın kaşıntısı varmış, seni emretti.'

  2. Adam tek başına golf oynayarak vakit öldürürken, yanına bir genç yaklaşmış... " Size katılabilir miyim?" demiş, "Birlikte oynarız.."
    "Peki" demiş adam. Çukurlar birer birer geride kalırken, adam gence
    "Ne iş yaparsınız" diye sormuş...
    "Keskin nişancı bir tetikçiyim" demiş genç…
    "Dalga geçmeyin !"
    "Yoo, İşim bu.. Bakın silahım da burada" demiş ve yanındaki golf torbasından süper modern bir tüfek çıkarmış.
    "Harika bir dürbünlü tüfek bu" demiş adam, hayran hayran..
    "Öyledir" demiş genç, "Dürbün yüzlerce metre öteyi gösterir ve kusursuz nişan almamı sağlar "
    "Herhalde bu dürbünle buradan bizim ev bile görünür" demiş adam, "Verin bir bakayım.."
    Bakmış dürbünden,
    "İşte evim... Yatak odası penceresi... Karım içeride... Aaa... Çıplak... Vay anasını... Bizim komşu da orada... O alçak da çıplak.. "
    Dönmüş tetikçiye,
    "Benim için çalışır mısın?"
    "Tabii" demiş delikanlı..
    "Parayı veren herkes için çalışırım. Tetik çekme ücretim bin dolardır. "
    "O zaman benim için iki kere çek... Önce karımı vurmanı istiyorum, tam ağzından.. Dırdırı ile bana hayatı zehreden ağzından vur fahişeyi ki, bir daha konuşamasın.. O adam da güya en iyi dostum. Arkadaş karısına göz koyan o namussuzu da tam aletinden vur ki, bir daha kimsenin karısına dokunamasın. "
    Tetikçi almış tüfeği eline, dürbüne dayamış gözünü.. Parmak tetikte..
    Ama bir türlü çekmiyor.
    "Çekecek misin o tetiği, yoksa çekmeyecek misin, hadi artık"
    diye söylenmiş adam.
    "Seni çok sevdim" demiş tetikçi... "Biraz daha sabırlı olursan bir taşla iki kuş vurup sana bin dolar kazandıracağım..

  3. #243
    Duhul
    Feb 2017
    İkamet
    Alanya
    Yaş
    44
    Gönderi
    2,954
    Blog Entries
    4
    Japonyada hırsız yakalayan bir robot icat etmişler.

    Amerikada 5 dakikada 180 hırsız yakalamış.

    Italyada 5 dakikada 80 hırsız yakalamış.

    Fransana 5 dakikada 30 hırsız yakalamış.

    Türkiyede 5 dakikada robotu çalmışlar
    Sabır Taşı...
    Mantık sizi A noktasından B noktasına götürür. Hayal gücü ise her yere.

  4. #244
    Duhul
    Feb 2017
    İkamet
    Alanya
    Yaş
    44
    Gönderi
    2,954
    Blog Entries
    4
    Adamın birinin çok sevdiği bir koyunu varmış. Bu koyun hiç gebe kalamıyormuş. Adam, komşu köyde birinin koçu olduğunu ve hangi koyunla çiftleşirse hamile bıraktığını duymuş. Bunun üzerine koyununu el arabasına koymuş, çıkmışlar yola, köye vardıklarında selam verip adamın yanına yaklaşmış.

    -Yahu gardaş senin koçun methini duydum koştum geldim. Hele bizim koyuna da bir çare.
    -Aman gardaş lafımı olur. Amma 30 liranı alırım.
    -Tamam.

    Neyse çiftleşme gerçekleşiyor ve adam koyunu tekrar el arabasına koyup giderken koçun sahibine soruyor:

    -Hamile kalıp kalmadığını nereden anlayacağız?
    -Yarın sabah ahıra girince bak. Koyun eğer yatıyorsaaa hamiledir. Yok ayaktaysa hamile değildir.

    Neyse sabah oluyor adam bir heyecanla ahıra koşuyor. Bakıyor ki koyun ayakta.
    Ulan diyor yine tutmadı.
    Karısı demiş ki bi daha götür.
    Adamın ki de bir ümit koyunu tekrar el arabasına bindirip gitmiş.
    Bu sefer 40 lira alıyor koç sahibi.
    Ertesi sabah adam koşa koşa ahıra gidiyor ki bi de ne görsün koyun yine ayakta.
    Adam iyice sinirleniyor. Neredeyse koyunu kesecek.
    Karısı adamı sakinleştirip koyunu tekrar götürmesi için adamı ikna ediyor.
    Adam koyunu götürüyor ama koç sahibi adam bu sefer 50 lira alıyor. Adam daha da sinirleniyor söylene söylene eve geliyor.
    Koyunu ahıra atıp gidiyor.
    Sabah ise yatağına uzanmış umutsuz ve sinirli bi şekilde karısına:

    -Hele git şu koyuna bak. Oturuyor mu ayakta mı.

    Kadın gidip bakıp geliyor ve diyor ki:

    -Koyun ne oturmuş ne de ayakta bey. Arabaya binmiş seni bekliyor
    Sabır Taşı...
    Mantık sizi A noktasından B noktasına götürür. Hayal gücü ise her yere.

  5. #245
    Bir Profesör, "Yiyecek mi,yoksa cinsellik mi, önemli?" diye bir araştırma yapıyor. Üçgen şeklinde olan bir zeminde bir köşeye erkek
    fare, diğer köşeye dişi fare, üçüncü köşeye ise yiyecek
    koyuyor. Erkek fareyi serbest bırakınca bakalım nereye gidecek...
    Erkek fare, peynire gidiyor... Peyniri belki çok seviyor diye, peynir yerine
    ceviz konuyor... Erkek fare, cevize gidiyor...Ceviz yerine kek konuyor...
    Keke gidiyor...Her
    seferinde erkek fare yiyeceğe gidiyor...Bunun üzerine profesör:
    - Demek ki... YEMEK SEKSden daha önemli diyor..
    Bir asistanı profesöre itiraz ediyor:
    - Hocam... Dişi fareyi değiştirelim KARISI OLABİLİR!

    SM-N910C cihazımdan hisse.net mobile app kullanarak gönderildi.
    Benim yaradılışımda bir fevkalâdelik varsa, o da Türk olarak dünyaya gelmemdir. - Mustafa Kemal ATATÜRK

  6. #246
    Ramazan ayında köy meydanında gençler oturur. Bayanın biri karşıda cam siliyor. Milletin içinden bir gence işaret eder. Genç dayanamaz gider ve o işi hallederler.
    Eyvahh! Ne yaptım ben 61 gün oruç tutacam. Oruç gitti der.
    Koşar imama:
    - Hocam durum bundan ibaret
    Hoca: İki horoz verirsen o iş tamam.
    Fetva verilir*
    _ Oğlum canın çekince birşey olmaz, oruç bozulmaz. Gusül abdesti al,oruca devam demiş.

    Adam kolay işi öğrenmiş her gün kadını hallediyor, abdest alıyor duştan çıkıyor ve köy meydanında kahveye oturuyor. Millet _Oğlum bu ne hal Ramazan Ayı'nda her gün banyo yapıyorsun? deyince


    Vallahi Kafama göre bir hoca buldum s......me göre takılıyorum demiş. Yani bizim spek de kafasına göre bir ortam buldu. Keyfine göre takılıyor.

    LG-H870 cihazımdan*hisse.net mobile app*kullanarak gönderildi.
    Güvenme insanların samimiyetine menfaatleri uğruna gelirler vecd'e Cenneti vaad etmeseydi şayet rabbine bile etmezlerdi secde !!!

  7. #247
    Temel hastalanınca kanser olduğunu ve az bir ömrü kaldığını öğrenmiş.
    Çevreye AIDS olduğunu ve yakında öleceğini anlatmış.
    Doktoru duyunca çağırmış ve demiş ki temel sen kansersin, niye AIDS olduğunu söyledin herkese.

    Temel :ben öleceğim fadimeyi garantiye alıyorum demis

    SM-N910C cihazımdan hisse.net mobile app kullanarak gönderildi.
    Benim yaradılışımda bir fevkalâdelik varsa, o da Türk olarak dünyaya gelmemdir. - Mustafa Kemal ATATÜRK

  8. #248
    Temel İtalya’da Fiat fabrikasında çalışan bir işçi…

    Dönemin Sovyet lideri Krusçev resmi bir ziyaret için İtalya’ya gelmiş. Programda Fiat tesisleri de var.

    Fabrikanın tezgahları arasında dolaşırken Temel’e rastlamış. Herkesin gözü önünde ”Vay Temel…” diye sarılıp kucaklaşmış. Orada ayaküstü sohbet etmişler.

    Tüm protokol bu dostluktan şaşkın… Konuk gittikten sonra patron Temel’i çağırıp, Krusçev’i nereden tanıdığını sormuş. Temel “Hiiç” demiş. ”Ben eskiden komünisttim… 1 Mayıs kutlamaları için parti beni Moskova’ya göndermişti. Orada tanışmıştım.”

    Olay unutulmuş… Üç beş ay sonra bu kez Amerika başkanı Nixon gelmiş İtalya’ya. Yine aynı program ve fabrika ziyareti. Tezgahların arasında ‘”Vay Temel,vay Nixon…” muhabbeti.

    İyice meraklanan patron ziyaretten sonra Temel’i yine çağırtmış. Soru da cevap da aynı; ”Bir ara Amerika’ya göç etmeye kalkıştım. New York’ta başım polisle belaya girdi. Bu Nixon o zaman çiçeği burnunda bir avukattı. Beni o savunmuştu…”

    Olay bu kadarla kalsa iyi. İki ay sonra Fransa başkanı De Gaulle ziyaretinde de aynı manzara yaşanınca Patron Agnelli derin bunalımlara girmiş. Kendisini tanıyan yok. Yanında çalışan Temel’in uluslararası çevresi var.

    – De Gaulle’ü nereden tanıyorsun?

    – Nazilere karşı Paris’te yeraltı savaşı yapıyorduk… Özel kuryesiydim.

    – Sen herkesi tanır mısın?

    – Evet, hemen hemen…

    Patron iyice hırslanmış.

    – Neredeyse Papa da arkadaşım diyeceksin.

    Temel gülmüş. “Tabii. Yakın arkadaşımdır.”

    Çıldırma noktasına gelen Agnelli haykırmış:

    – İspatla… İspatlayamazsan kovarım…

    Temel:

    – Tamam, bu pazar ayininde Vatikan meydanında olun. Papa balkondan halkı takdis ederken ben yanında olacağım.

    Patron Pazar’ı iple çekmiş. Vatikan’da Papayı bekleyen kalabalığın arasına karışıp beklemeye başlamış. Bir süre sonra Papa balkona çıkmış. Yanında Temel… Kalabalığa bakıp, patronunu bulmaya çalışıyor. O sırada bir kargaşa olmuş. Biri bayılmış…

    Temel bayılanın kendi patronu olduğunu görünce Papaya “Bana müsaade” deyip meydana koşmuş. Agnelli yerde yatıyor… Bir iki kişi de ayıltmaya çalışıyor.

    Temel çevresindekilere, “Bu benim patronumdur; ne oldu?” diye sorunca biri cevap vermiş:

    – Siz Papa ile balkona çıktığınızda bunun önünde iki Japon turist vardı. Japonlardan biri senin patronuna dönüp, “Şu sağdaki bizim Temel, ama yanındaki kim?” diye sorunca seninki düşüp bayıldı…



    SM-N910C cihazımdan hisse.net mobile app kullanarak gönderildi.
    Benim yaradılışımda bir fevkalâdelik varsa, o da Türk olarak dünyaya gelmemdir. - Mustafa Kemal ATATÜRK

Sayfa 31/34 İlkİlk ... 212930313233 ... SonSon

Yer İmleri

Yer İmleri

Gönderi Kuralları

  • Yeni konu açamazsınız
  • Konulara cevap yazamazsınız
  • Yazılara ek gönderemezsiniz
  • Yazılarınızı değiştiremezsiniz
  •