Sayfa 10/777 İlkİlk ... 891011122060110510 ... SonSon
Arama sonucu : 6213 madde; 73 - 80 arası.

Konu: $$$$$$$$$.........dolar.........$$$$$$$$$

  1. ABD de bir ara kredilerdeki büyüme hızı yavaşladı eyvah diye söylemler vardı

    Tabi kredilerin kalitesi de önemlidir..
    Borcu borça çevirdiğimiz için şişen borç ile yatırım için alınan krediler ile şişen borç farklıdır..
    Birincisi ekonomiyi çürütürken diğeri ekonomik büyüme demektir.

  2. #74
    Öncelikle ülkelerin borç ödeme kapasiteleri ile ilgili bilgi alınmak isteniyorsa kredi derecelendirme notuna bakmakta fayda var..notu düşük ülkelerin borç ödeme risklerinin daha fazla olacağı aşikardır..dolayısıyla borcu çok fazla, ancak A katogorisinde bir ülke ile notu yatırım yapılabilir seviyenin altına düşmüş bir ülkenin kıyaslanması pek mantıklı olmaz..

    İktisatçı olmadığımdan teorik bir takım oranlar veremem ama ülkenin borç ödeme kapasitesi ile ilgili birkaç söyleyebilirim:

    1) Evet bugünkü dünyada borçsuz büyümek mümkün değildir..ancak aldığın borcu hangi verimli alanlarda kullandın ve nasıl karlı bir dönüşüm sağladın, burası önemli..eğer betona otomobile vb. gömdüysen, işin rengi değişir..

    2) Alınan borçların vadesi nedir..kısa vadeli borç miktarı büyük ise bu bir sıkıntının başlangıcı olabilir...gelişmiş ülkelere bu açıdan bakıldığında borç vadeleri malum, oldukça uzundur..mesela bu konuda kısa vadeli borçların MB rezevlerine oranı önemlidir..bizdeki gibi..

    3) Döviz giderlerin döviz gelirlerinden çok ise, ya daha fazla borçlanmaya başlarsın yada rezervleri eritirsin..TCMB net rezervleri ne alemde..kullanabiliyor mu şu sıralar?..şirketler borçlanmakta zorlanırken, bu yükü hazine mi aldı yoksa?

    4) Ülkeye giren spekülatif sermaye, yani sıcak para, zaten başlı başına bir sorundur..son rakam 123 milyar dolar civarındadır..bu ise sayı saymasını bilen için ciddi bir rakamdır..

    Dünyanın en yüksek carry faizi neden verilmek zorundadır..indir faizini, hayatını yaşa..malum borcumuz da az olduğuna göre (kara propogandaya aldırış etmeden) indirebiliriz değil mi?

    5) Şirketler kesiminin borç yükü fazla olduğuna göre (tabi ki neye göre fazla denilebilir) şirketlerin likidite, finansal yapı vb..gibi durumları bir sıkışıklık durumunda önem arz etmektedir..Allah korusun zor günlerde zincirleme bir reaksiyon hiç iyi olmaz..kamu kesimi borçları gibi halkın üzerine kolay yayamazsınz..

    6) Yukarıdakileri de kapsamak üzere kronik cari açık (15 yıldır süren) gören gözler için zaten başlı başına bir sorun kaynağıdır..ileriki yıllarda da kolayca def edilemeyeceği görülmektedir(durgunluk-kriz vb harici)..

    7) Ülkede 3-5 senede bir GSMH hesaplamasında , turizm gelir istatistiklerinde , cari açık hesaplamalarında vb. bir takım değişiklere gidilmektedir..dolayısıyla başta borç/GSMH vb. tam olarak gerçeği yansıtmayabilir..

    8) YİD, belediyelerin vb.. hazinenin garanti verdiği borçlanmalar, hatta taahütler her ne kadar güneşli günlerde sorun olmuyor gibi gözüksede, hava kapandığında ciddi bir borç yükü olarak hazinenin üzerine yıkılabilecektir..

    Sonuç olarak, benim açımdan 400 milyar doların üzerindeki bir borç yukarıda şartlar düşünüldüğünde ciddi bir rakamdır..tabi ki tıpkı cari açıkta olduğu gibi sürdürülebildiği sürece sorun yoktur..

    NOT: lütfen cevap verecekseniz yazının bir kısmını cımbızlamak yerine, geneli hakkında da yorum yazınız..saygılar..
    Son düzenleme : enki; 22-10-2017 saat: 11:57.

  3.  Alıntı Originally Posted by gundwane Yazıyı Oku
    Türkiye yi dünyada yalnız zannetmeyin.

    Zaten Türkiye nin bu oyun planından anladığım arkasında bir desteğin olduğu..
    Yoksa 2 dk lık canımız var bakmayın..

    Zaten dünyadaki şu andaki en büyük oyun da kavga gürültüde bu.

    Bunlar iyi okumadan öyle yok bunlar bu işi beceremeyecek yok FED faizleri artıracak dolar 8 tl olacak yok Yok işte bitirecekler bizi dolarlarınızı alın evde tutun..

    Yanlış bir bakış açısı olur..

    bu son çıkan haberin yalanlanmış olması nedeniyle çok olumsuz bir etki yapacak gibi durmuyor, gün içine 3.73'ler görülebilir belki. tabi haberle ilgili olarak ateş olmayan yerden de duman çıkmaz. vize krizinden sonra böyle bir haberin ortaya atılması abd'nin ikinci bir sopa göstermesine benziyor.

    doların şu 2-3 haftalık yükseliş hareketi bana da pek inandırıcı gelmiyor. sizin görüşünüze katılıyor olsam da, türkiye'nin iç dinamiklerine bakınca doların hiç düşecekmiş gibi bir havası da yok... hatta imkansız gibi görünüyor. vize derken bir de şimdi ceza olayı çıktı.. tahmin ettiğiniz 3,10 seviyelerine gelmesi için çok çok iyi haberler çıkması lazım. o haberler çıksa bile hükümet doların 3,10'lara düşmesine müsaade eder mi bilmem. zira geçen sefer 3,38'lere düşünce müdahale edildi

  4. 3.70 lerin üzerine attığı anda satışı yiyor kafasına

    Halbuki Ortalık toz duman kim yapıyor bu satışı..



    Grafikte yorulma belirtileri var..
    Vize!! ve şimdide dava sonuçlamadan karara bağlanan para cezası zamazingosu borsacı çocukları hiç korkutmuşa benzemiyor..Hayret en panik olması gereken o cephe halbuki..10 tane kağıtta ayrı pozisyon açmak kapamak lazım geliyor ayar çekmek için..
    3.73 ler deki mart ve nisan ayında ki masa formasyonları önemli..

    Kasımda borsada yükseliş dolarda gevşeme bekliyorum..

    Tam cephe savaş devam ediyor ama her iki taraftada..

    Bu olaylar 15 20 sene öncesinin türkiyesinde olsa borsa taban taban giderdi..

    Şimdi ise birileri ayak koyuyor hop paşam malkara keşan diyor..

  5.  Alıntı Originally Posted by enki Yazıyı Oku
    Öncelikle ülkelerin borç ödeme kapasiteleri ile ilgili bilgi alınmak isteniyorsa kredi derecelendirme notuna bakmakta fayda var..
    ..
    NOT: lütfen cevap verecekseniz yazının bir kısmını cımbızlamak yerine, geneli hakkında da yorum yazınız..saygılar..
    cımbızlamak değil, ilk ve son cümleleri aldım ki, arası komple demek için, öbür türlü okuma zorluğu oluyor uzun yazılar vs

    ekonomi şöyle kötü böyle zayıf şu kadar borçlu falan görüşleri hiç değişmez, bu işlerle haşır neşir olmaya başlayalı beri aynı muhabbettir, sadece ton farkı olur.. ekonomi iyi yönetilmiyor lafları da böyle, mesela büyük sermayenin iyi yönetimden anladığı borçların düzenli ödenmesi ve alabileceği max faizi alabildiği yönetimdir, ahalinin anladığı iyi yönetim- sağlık eğitim hizmetlerinin iyi ve ucuz olması, iş buluyor olması, maaşıyla aysonunu getirebiliyor olması falandır, ahali cebine bakar neticede.. 2001-2002 itibariyle bütçe harcamalarının %80'den fazlası faiz ödemelerine giderdi, bugün %10- 12 falan.. ekonomi yönetimleri için küresel ekonominin rüzgarı önemli bir faktördür, ülkeler kendi para politikalarıyla buna uyum sağlamaya çalışır- ama TR tipi ülkelerin global finansal düzleme etki edebilmesi söz konusu değildir.. lakin maliye politikası ülkenin kendi politikasıdır, yani ekonomi yönetimlerinin esas karnesi bütçe performanslarıdır..

    TL'nin değeri şu olmalıdır bu olmalıdır tarzı tartışmaların sonu yok.. ama mesela şu rating meselesi tartışmaya açık- sen dersin ki, tabii faizin yüksek olur çünkü notun düşük- ben diyebilirim ki, faizin düşük olamasın diye bizim notu çöp seviyesinde tutuyorlar.. tartışma gelir şuna dayanır; piyasa arz/talebe göre ve makro göstergeler ışığında fiyatın objektif biçimde belirlendiği bir serbest pazar mıdır ? yoksa büyük ellerin manipüle edebildiği bir pazar mı? yani büyük bankalar, fed, ratingçiler, mass media falan hep beraber hareket ederek bir hedef uğruna belli bir fiyatlamayı dikte etmek için kuvvetli rüzgarlar estirme kabiliyetine sahip midir ??
    Son düzenleme : KaraKemal; 23-10-2017 saat: 18:15.

  6.  Alıntı Originally Posted by gundwane Yazıyı Oku
    ..
    Vize!! ve şimdide dava sonuçlamadan karara bağlanan para cezası zamazingosu borsacı çocukları hiç korkutmuşa benzemiyor..Hayret en panik olması gereken o cephe halbuki..
    eskiden beri çok yüksek korelasyon vardı borsa ve döviz arasında.. yani dövizin yükseldiği ortamd hisse senetlerinin düşmemesi düşünülemezdi.. döviz yükseliyorsa (negatifse) mutlaka borsa negatif giderdi, düşerdi.. oysa geçen aralık ayından beri bu korelasyon tamamen koptu.. niye ??

    piyasa yapıcı değişti, bu açık ve net.. hisse piyasasının boşu belli, 5-10 milyar koyan biri bu boşu alabilir (ve aldı) mesela son dönemde underperform edenler kim ? bankalar.. karları mı düştü, net faiz marjı mı çok azaldı vs niye bankalar altta kaldı da, tuprs, bimas, tcell, eregl, kchol, petkm falan gibi finans-dışı daha iyi gidiyor ? çünkü piyasa kontrolünü kaybetmekte olan grubun elinde ağırlıklı banka hisseleri var, basıyorlar satışı ama karşı tayfa gidip bim alıyor, tuprs, eregl alıyor vs endeks düşmüyor sonra açıkçıları yakıt yapıp yukarı sürebiliyorlar, sürdüler.. daha da sürebilecekleri çok açık, çünkü açıkçıların artık hiç bir gücü kalmadı, piyasa yapma kabiliyetlerini kaybettiler- eskiden 10 milyon lot akbank satsalar endeksi %10 aşağı sürecek rüzgar yaratabilirken, artık bu satışın endeks etkisini net 1 mn lot eregl alan karşı taraf bertaraf edebiliyor..

    döviz piyasası daha derin.. usdtry yerkürenin en derin para piyasalarından biri- spot, opsiyon, forward, en egzotik opsiyonlar dahil her türlü enstrümanın en serbest şekilde kullanılabildiği ve yerellerin önemli ağırlığa sahip olabildiği bir piyasa.. kolay değil hakim olmak.. direnmeye devam ediyor..

  7. #79
     Alıntı Originally Posted by KaraKemal Yazıyı Oku
    cımbızlamak değil, ilk ve son cümleleri aldım ki, arası komple demek için, öbür türlü okuma zorluğu oluyor uzun yazılar vs

    ekonomi şöyle kötü böyle zayıf şu kadar borçlu falan görüşleri hiç değişmez, bu işlerle haşır neşir olmaya başlayalı beri aynı muhabbettir, sadece ton farkı olur.. ekonomi iyi yönetilmiyor lafları da böyle, mesela büyük sermayenin iyi yönetimden anladığı borçların düzenli ödenmesi ve alabileceği max faizi alabildiği yönetimdir, ahalinin anladığı iyi yönetim- sağlık eğitim hizmetlerinin iyi ve ucuz olması, iş buluyor olması, maaşıyla aysonunu getirebiliyor olması falandır, ahali cebine bakar neticede.. 2001-2002 itibariyle bütçe harcamalarının %80'den fazlası faiz ödemelerine giderdi, bugün %10- 12 falan.. ekonomi yönetimleri için küresel ekonominin rüzgarı önemli bir faktördür, ülkeler kendi para politikalarıyla buna uyum sağlamaya çalışır- ama TR tipi ülkelerin global finansal düzleme etki edebilmesi söz konusu değildir.. lakin maliye politikası ülkenin kendi politikasıdır, yani ekonomi yönetimlerinin esas karnesi bütçe performanslarıdır..

    TL'nin değeri şu olmalıdır bu olmalıdır tarzı tartışmaların sonu yok.. ama mesela şu rating meselesi tartışmaya açık- sen dersin ki, tabii faizin yüksek olur çünkü notun düşük- ben diyebilirim ki, faizin düşük olamasın diye bizim notu çöp seviyesinde tutuyorlar.. tartışma gelir şuna dayanır; piyasa arz/talebe göre ve makro göstergeler ışığında fiyatın objektif biçimde belirlendiği bir serbest pazar mıdır ? yoksa büyük ellerin manipüle edebildiği bir pazar mı? yani büyük bankalar, fed, ratingçiler, mass media falan hep beraber hareket ederek bir hedef uğruna belli bir fiyatlamayı dikte etmek için kuvvetli rüzgarlar estirme kabiliyetine sahip midir ??
    Dünyanın neresine gidersen git, olumsuz ekonomik gidişatı anlatan yazılar daha çok okunur, daha çok prim yapar..şu an ABD’de ülkenin finansal gidişinden memnun olmayan ve doların çökeceğini bekleyen bir sürü uzman var..sebebi karamsarlık vb. ‘den ziyade para kazanmış olmanın hazzının çok kısa sürmesi ama para kaybetmenin ciddi bir sıkıntı(korku) olmasındandır diye düşünüyorum..

    Neyse şimdi eğri oturalım doğru konuşalım..İnsanlar , daha doğrusu ekonomiyi takip edenler niye FED’le bu kadar haşır neşir..örneğin FED’de onun bunun şahin veya güvercin olması önem arzederken, aynı derecede TCMB’nı ipleyen var mı?..yok..

    O halde bizi FED’mi yönetiyor yoksa TCMB mı..FED yönetiyor gibi, değil mi?..peki neden?.. eskiden FED’e bu kadar bakarmıydık..bu değişikliği yaratan ne?

    Şimdi mümkün görmüyorum ama FED’in faizleri eskisi gibi 5 veya üstüne gelse, biz hangi durumlarda oluruz..bana göre iyi bir durumda olamayız ama bundan da öte senin faizlerin ne olur..ve zamanla faiz ödemelerin bütçenin ne kadarına gelir..%10-12’de kalabilirmisin..mümkünatı yok..yani kısaca filmi geri sararsın..ha faiz ödemelerin bütçenin %80’ine çıkar mı, çıkmaz mı ayrı konu..ancak hazine şu günlerde borca sarmaya başladı..mecburen..

    Bu konuda söylemek istediğim şu..farkındamısın bilmiyorum ama bu hükümetin görevde olduğu çok uzun bir süredir dünyada faizler yerlerde sürünüyor.. diğer ülkelerde olduğu gibi Türkiye de son derece ucuz rakamlardan borçlanıyorken, ülkenin faizleri artamaz değil mi?..

    Bu faiz konusunda diğer hususta şu, Derviş 2001 krizinden sonra sermaye çekebilmek için mecburen düşük kur, yüksek faiz politikası uygulamak zorunda kaldı..maalesef belli süre uygulanması gereken bu para politikasını AKP çok uzun süreler kalıcı hale getirdi..buda kısaca ülkeyi ithalat cenneti haline getirdi..bunun üzerine birde 2001 sonrası Çin’in global pazarlara açılmasını ekleyin..dolayısıyla hangi enflasyonla, hangi faiz verilebilir ki bu durumda..nihayetinde bütçede faiz giderlerinin azalmasından başka çare yoktu zaten..affedersiniz salak olmadıktan sonra diye de ekleyelim..

    Tabiki birde bu sayede kredi kullanmaya alışmamış halk, enflasyon da bu a kadar düşünce, kredilere yamuldu..ehh bu kadar ucuz ve bol para varken, bankalar ve şirketlerde boş durur mu.. fakat şimdilerde sıkıntı ne..hazne doldu..tulumbada su kalmadı..

    Ancak şu kısma katılıyorum..2001 krizinin sebep olduğu ikiz açıktan bu hükümet doğal olarak korkmuş olmalı ki bu senelere kadar bütçe açığını sıkı tutmaya çalıştı..Bir kaç seneye kadarda öyle yada böyle bütçe performansı iyi idi..ancak tulumbada su azalmaya başlayınca performasta yok olmaya başladı, söyliyeyim..dün bahsetmiştim, bütçe, muhtelif performanslar vb. açık ve güneşli havalarda belli olmaz..havalar kapandığında gerçekler ortaya bir bir dökülür..Sn Hakan Özyıldız bütçeyle ilgili olarak bunları bugün daha detaylı olarak yazmış..sindirerek okumanızı tavsiye ederim..

    http://www.hakanozyildiz.com/

    Son olarak Cumhuriyet tarihinde pek çok kez olduğu gibi cari açığın o geçici ve büyüleyici saadetinden uzak duramadı bu hükümet, hemde çok uzun bir süre..en basit ithalata bağımlı bir ihracaat var karşımızda..diğer yenilen hurmaları buraya sayıp dökmeye gerek yok..biliyoruz hepsini..

    Her konuda istenirse bir bahane üretilebilir..gerçektirde, ayrı konu..ancak öncelikle herkes şapkayı bir önüne koyup düşünecek..öz eleştiri yapacak..hepimize kolay gelsin..
    Son düzenleme : enki; 24-10-2017 saat: 00:26.

  8. bu topic sahipsiz kalmış.sahibi neredeeee..sepet her zaman en iyisidir. dolar euro altın tl

Sayfa 10/777 İlkİlk ... 891011122060110510 ... SonSon

Yer İmleri

Yer İmleri

Gönderi Kuralları

  • Yeni konu açamazsınız
  • Konulara cevap yazamazsınız
  • Yazılara ek gönderemezsiniz
  • Yazılarınızı değiştiremezsiniz
  •