Sayfa 21/178 İlkİlk ... 1119202122233171121 ... SonSon
Arama sonucu : 1419 madde; 161 - 168 arası.

Konu: Tarihte Bugün

  1. Aziziye tabyasına rus askerinin girdiği haberi gelince, çocuklarını evde bırakıp ölümü pahasına tabyaya koşan Erzurum halkının örnek kadını NENE HATUN










    Tabyayı koruyan Türk askerlerini öldürdüler. Arkadan gelen Rus askerleri, hiçbir mukavemetle karşılaşmaksızın tabyayı ele geçirdiler. Baskından yaralı olarak kurtulmayı başaran bir er, şehir merkezine ulaşıp kara haberi Erzurum'lulara ulaştırdı. Sabah ezanından hemen sonra minarelerden şehir halkına duyuru yapıldı. "Moskof askeri Aziziye Tabyası'nı ele geçirdi."

    Bu haber, Erzurum halkı tarafından, vatan savunması için emir telakki edildi. Silahı olan silahını, olmayanlar; balta, tırpan, kazma, kürek, sopa ve taşları ellerine alarak Tabya'ya doğru koşmaya başladı. Kadın - erkek tüm Erzurum halkı yollara dökülmüştü. Koşanlar arasında, erkeği cephede çarpışan bir taze gelin de vardı. Ağabeyi bir gün önce cepheden yaralı olarak gelmiş ve kollarında can vermişti . Üç aylık bebeğini emzirmiş, "Seni bana Allah verdi. Ben de O'na emanet ediyorum." Diyerek vedalaştıktan sonra birkaç saat önce ölen ağabeyinin kasaturasını alarak sokağa fırlamıştı.

    nene hatun

    Erzurumlular, ölüme gittiklerini bildikleri halde, Aziziye Tabyası'na doğru koşuyordu. Tabyaya yerleşmiş olan Rus askerleri, gelenlere yaylım ateşi açtı. Ön sıradakiler o anda şehit oldular. Arkadakiler, geri çekilmek yerine daha bir kararlı ve hızlı olarak ileri atıldılar. Demir kapılar kırılıp içeri girildi. Boğaz boğaza bir savaş başladı. Mükemmel silahlarla donanmış Moskof ordusu, baltalı - tırpanlı, taşlı - sopalı eğitimsiz halk karşısında ancak yarım saat tutunabildi. 2300 Moskof öldürülüp, Tabya geri alındı. Türkler, 1000 kadar şehit vermişlerdi.Hemen yaralıların tedavisine başlandı.

    Nene Hatun da yaralılar arasındaydı. Fakat o yarasına aldırmıyor, evindeki bebeğini unutmuş, diğer yaralıların kanını durdurabilmek, yaralarını sarmak için çırpınıyordu. Nene Hatun böyle bir ortamda tanındı ve saygı ile sevildi. O'nun, vatan için gece başlayan mücadelesi, tüm düşman Erzurum'dan kovuluncaya kadar devam etti. Erzurum'un her karış toprağında cephane taşıyarak, yaralılara hemşirelik yaparak, yemek pişirerek, su dağıtarak, hizmetten hizmete koşarak destanlaştı. Gazi Ahmet Muhtar Paşa'nın zaferinde Nene Hatun'un ve O'nun vatan aşkını paylaşan sivil insanların da payı vardı.

    Savaştan sonra da Nene Hatun, destan kahramanlarına yaraşır bir asaletle yaşadı. Kendisini ziyaret eden NATO'da görevli Amerika'lı subayın bir sorusuna: "O zaman vazifemi yapmıştım. Bu gün de ilerlemiş yaşıma rağmen aynı hizmeti, daha mükemmeliyle yapacak güç ve heyecana sahibim." cevabını vermişti. Savaş sırasında yirmi yaşında olan Nene Hatunun Çanakkale Savaşında oğlu şehit olmuştur. 1955 yılındaki Anneler Gününde "anneler annesi" seçilen Nene Hatun, aynı sene doksan sekiz yaşında vefat etti. Bir kahramanlık sembolü olarak tanındı. Ömrünün son demlerini, "Üçüncü Ordu'nun Annesi" olarak geçirdi.

  2. Bir dönem benimde alıp içtiğim, sadece askeri kantinlerde, askeri personele satılan "Silahlı Kuvvetler" sigarası


  3. Birinci Dünya Harbinde Destek İçin İstanbul'a Gelen Gönüllü Kürt Süvari Birlikleri.


  4. Bulgur kaynatıp kurutan köylüler, Antep, 1919


  5. Büyük İstanbul yangını sonrası, 1908


  6. Çanakkale'ye doğru yol alan İngiliz askerleri, 1915.


  7. 1960 - Çanta hırsızlarını yakalamak için kadın kılığında halkın arasına karışmaya hazırlanan Los Angeles polisleri


  8. Eyüp'ten Sütlüce'ye bakış, İstanbul, 1900


Sayfa 21/178 İlkİlk ... 1119202122233171121 ... SonSon

Yer İmleri

Yer İmleri

Gönderi Kuralları

  • Yeni konu açamazsınız
  • Konulara cevap yazamazsınız
  • Yazılara ek gönderemezsiniz
  • Yazılarınızı değiştiremezsiniz
  •