Sayfa 440/2104 İlkİlk ... 3403904304384394404414424504905409401440 ... SonSon
Arama sonucu : 16832 madde; 3,513 - 3,520 arası.

Konu: ...:::vobelıt:::...

  1. #3513
     Alıntı Originally Posted by deniz43 Yazıyı Oku
    İyi bayramlar.

    -Bizim borsanın başlangıcı 1986 yılı sonu,Karaköy'de çok sınırlı imkanlarla işlemlerin yapıldığı fiziki olarak hisse senedinin elde saklandığı bir dönem.Dolayısıyla 1990'larda borsamız çok genç bir borsaydı,yabancılar da dolayısıyla azdı.Borsayı İlhami Suaydın,Dündar Altay,Nasrullah Ayan gibi büyük Türk oyuncular domine ediyordu,vadeli işlemler piyasası yoktu.Borsa çok spekülatifti,asansör gibi yüksek oranlarda iner çıkardı.Günlük al-sat yapanların çoğu -muhtemelen- büyük oyunculara yem olup önemli para kaybetmişlerdir.Ama birçok büyük banka,büyük holding ve büyük sanayi şirketi bu dönem ilk defa halka arz oldu 10-15 yıl içinde bu hisseleri satmadan elinde tutanlara reel olarak 10-20 kat parasını katlama imkanı verdi.Bu hayatta 1 defa yakalanabilecek bir fırsattı ve şartları çok farklı olan günümüzde bir daha bu fırsat olmaz,zaten vadeli piyasaların olması da büyük fiyat dalgalanmaları için fren vazifesi görüyor,yani borsamız 1990'lara benzemez.

    -Evet bir fakirleşme yaşıyoruz ama son 20 yılda yaşadığımız refah artışı zaten kendi ürettiğimizden kazandığımıza+borcun eklenmesiyle elde ettiğimiz "sanal" bir satın alma gücüydü.Şimdi satın alma gücümüz ilave ettiğimiz borç kadar azalmasının yanı sıra bir de borç faizi ödüyoruz.Tabii ,2003-2013 arası yüksek enflasyona rağmen doların neredeyse aynı kalması dolar cinsi satın alma gücümüzün artmasını otomobilleri,cep telefonlarını,bilgisayarları kolayca satın almamızı sağladı.Ama bu dönem ,cari açık ve aşırı artan borç yükü nedeniyle sürdürülemez bir yere gelince rüya bitti ,uyanınca büyük bir borç yükü ile baş başa kaldık,satın alma gücümüz düştü,20 yıl geriye geri döndük.
    Kalıcı refah artışının nasıl olacağını ise Japonya,Güney Kore gibi örneklerden hepimiz biliyoruz.Bu konuda sayfalarca yazılabilir ama hemen önemli 2 madde yazayım:
    -Yüksek katma değerli ürünleri üretebilecek insan gücünü yetiştirecek kaliteli bir eğitim için uzun vadeli planlama
    -Ülkemize teknoloji getirecek ve ihracat için dünya çapındaki dağıtım ağından faydalandıracak yabancı sermayenin doğrudan yatırım yapması için yapısal reformların,evrensel nitelikte hukuki normların ve yatırım ortamının sağlanması.İdarenin şeffaf,hesap veren,kuralları herkese eşit uygulayan,oyun devam ederken kural değiştirmeyen bir yapıyı garanti etmesi gerekiyor.
    Çok güzel bilgiler verdiniz teşekkürler

    Ancak;

    Artık sermaye serbest, Türkiye’de başarılı olan yurtdışına açılıyor. Ülker güzel bir örnek.

    İşgücü dolaşımı serbest, daha iyi imkan bulan yurtdışına açılıyor. Nobel ödüllü aziz sancar buna örnek.

    Bu iki bariyer ortadan kalkmışken, bir ülkenin artık japonya veya kore olması bana zor geliyor. Sanırım en son sınıf atlayan ülke çek cumhuriyeti oldu.


    Tapatalk kullanarak iPhone aracılığıyla gönderildi
    O egeli ben değilim

  2. Evet böyle bir sosyoloji teorisi mevcut. Özetle diyor ki küresel dünyada çevre ülkeler ( yani gelişmekte olduğu iddia edilip kandırılan ülkeler ) ancak merkez izin verdiği ölçüde gelişebilirler. Kore bu anlamda güzel bir örnek, kore hocamizin dediği her şeyi yaptı gelişmiş ülkeler de kore için gereken likiditeyi sağladı onlar da borcu gelişmeye yatırdı bizim gibi betona değil ve sonuçta geliştiler. Biz tüm bunları yapsak dahi gelişmemiz için gelişmiş olanların zayıf olduğu kendi derdine düştüğü bir fırsat penceresi denk getirmemiz gerekebilir ki zaten görüldüğü üzere öyle bir kaygımız yok. Çin gibi çok daha kompleks bir örnek de mevcut onların stratejisi çok daha farklı ve kompleks ilerliyor kendi halkına adeta zulmederek ve vasıfsız işçi olarak sömürülerek tüm üretim ve teknoloji know howını ele geçirdi üstelik bunları yaparken korkunç abd tahvili aldı şimdi iki süper güç birbirine göbekten bağlı ıskenderin düğümü gibi oldular. Yine de burada ben çini avantajlı görüyorum ama yaptığı taktik de sürdürülebilir değil içeriden karışmaya açık. Bakalım izleyelim.
     Alıntı Originally Posted by Egeli Yazıyı Oku
    Çok güzel bilgiler verdiniz teşekkürler

    Ancak;

    Artık sermaye serbest, Türkiye’de başarılı olan yurtdışına açılıyor. Ülker güzel bir örnek.

    İşgücü dolaşımı serbest, daha iyi imkan bulan yurtdışına açılıyor. Nobel ödüllü aziz sancar buna örnek.

    Bu iki bariyer ortadan kalkmışken, bir ülkenin artık japonya veya kore olması bana zor geliyor. Sanırım en son sınıf atlayan ülke çek cumhuriyeti oldu.


    Tapatalk kullanarak iPhone aracılığıyla gönderildi

  3. #3515
     Alıntı Originally Posted by deniz43 Yazıyı Oku
    Tüm forum üyelerinin Ramazan Bayramını kutlarım.
    sevdiklerinizle beraber mutlu sağlıklı bayramlar dilerim Deniz bey
    tüm arkadaşların bayramı kutlu olsun inşallah
    yazdıklarım tamamen kişisel yorumlarım olup hiçbir şekilde yatırım tavsiyesi değildir ... sizi mutlu edecek ninja yolunu kendiniz çizmeniz dileğiyle...

  4. #3516
    Uğur Gürses'in yazısı

    https://ugurses.net/2020/05/23/bir-s...mali-hikayesi/

    Bir Samuray swap sarmalı hikayesi

  5. #3517
    Hayırlı BAyramlar, bol kazançlar...

  6.  Alıntı Originally Posted by nosfecagri Yazıyı Oku
    Evet böyle bir sosyoloji teorisi mevcut. Özetle diyor ki küresel dünyada çevre ülkeler ( yani gelişmekte olduğu iddia edilip kandırılan ülkeler ) ancak merkez izin verdiği ölçüde gelişebilirler. Kore bu anlamda güzel bir örnek, kore hocamizin dediği her şeyi yaptı gelişmiş ülkeler de kore için gereken likiditeyi sağladı onlar da borcu gelişmeye yatırdı bizim gibi betona değil ve sonuçta geliştiler. Biz tüm bunları yapsak dahi gelişmemiz için gelişmiş olanların zayıf olduğu kendi derdine düştüğü bir fırsat penceresi denk getirmemiz gerekebilir ki zaten görüldüğü üzere öyle bir kaygımız yok. Çin gibi çok daha kompleks bir örnek de mevcut onların stratejisi çok daha farklı ve kompleks ilerliyor kendi halkına adeta zulmederek ve vasıfsız işçi olarak sömürülerek tüm üretim ve teknoloji know howını ele geçirdi üstelik bunları yaparken korkunç abd tahvili aldı şimdi iki süper güç birbirine göbekten bağlı ıskenderin düğümü gibi oldular. Yine de burada ben çini avantajlı görüyorum ama yaptığı taktik de sürdürülebilir değil içeriden karışmaya açık. Bakalım izleyelim.
    Ohiooioooohoo
    Merkezi beklersen
    Gotururler merkeze optururler herkeze
    Tarihte buyuk degisimler hep buyuk liderlerlen olmustur
    Buyuk lider azcik dehaya sahip azcikta bic olucak (yani aldigi verdigi kararlarda) siradisi dusunup hareket etcek Gerektigi yerde
    Ornek istersiniz de , Simdi
    Vermem
    Hazirlop yok

  7. #3519
    ABD...
    Şubat ayı boyunca, şu anda istihdam edilen Amerikalıların sayısı 152.463.000'e ulaştı.

    Bu kriz sırasında işsizlik parası için başvuran 38.6 milyon işçiyi alıp 152.463.000'e bölerseniz,
    bunun size yüzde 25'ten fazla bir rakam verdiğini göreceksiniz.

    Nüfus Sayım Bürosu Çarşamba günü yayınlanan anket verilerinde,
    Amerikalıların neredeyse yarısı ya gelirlerinin düştüğünü
    ya da iş kaybı ya da çalışma saatlerinde ücret kaybeden başka bir yetişkinin yanında yaşadığını söylüyor.

    Ankette,
    Amerikalıların beşte birinden fazlası gelecek ayın kirasını veya
    ipotekini zamanında ödeme yeteneklerine çok az güven duyduklarını veya hiç güvenmediklerini söyledi.

    http://theeconomiccollapseblog.com/a...nefits-in-2020

  8. #3520

Sayfa 440/2104 İlkİlk ... 3403904304384394404414424504905409401440 ... SonSon

Yer İmleri

Yer İmleri

Gönderi Kuralları

  • Yeni konu açamazsınız
  • Konulara cevap yazamazsınız
  • Yazılara ek gönderemezsiniz
  • Yazılarınızı değiştiremezsiniz
  •