Sayfa 456/2111 İlkİlk ... 3564064464544554564574584665065569561456 ... SonSon
Arama sonucu : 16885 madde; 3,641 - 3,648 arası.

Konu: ...:::vobelıt:::...

  1. #3641
     Alıntı Originally Posted by kurmay Yazıyı Oku
    https://t24.com.tr/haber/merkez-bank...itirazi,882700

    Merkez Bankası'nın 20 milyar liralık kredi paketine, "Banka yasasına aykırı" itirazı

    Merkez Bankası’nın ekonomiyi desteklemek için 20 milyar liralık kredi paketi açacağı açıklaması, mevzuat tartışmasına yol açtı. Merkez Bankası Cuma günü yatırım teşvik belgesi bulunan belirli sektörlerdeki firmalar için 20 milyar TL'lik yatırım teşvik kredisi verileceğini açıklamıştı. Bankanın vereceği kredinin 10 milyar TL'lik kısmı kamu bankaları, kalan 10 milyar TL'lik kısmı ise özel bankalar aracılığıyla kullandırılacak.

    Eski bankacı Kerim Rota sosyal medyada, “10 yıl vadeye kadar yatırım kredisi vereceğini ilan eden TCMB, aslen pratikte kendi kanununu askıya aldığını ilan etmiştir†diyerek, Merkez Bankası Kanunu’nun 56’nca maddesini paylaştı. Kanunun ilgili maddesi şöyle diyor:

    “Banka, Hazine ile kamu kurum ve kuruluşlarına avans veremez ve kredi açamaz.
    Banka bu kanunla yetki verilen işlemler dışında avans veremez ve kredi açamaz, her ne şekilde olursa olsun kefil olamaz ve doğrudan kendisi ile ilgili işlemler dışında teminat veremez.â€

    --------------
    Hocam hükümet neden böyle bir yola başvurmuş olabilir. Daha önce böyle bir yöntem uygulandığına şahit oldunuz mu?
    Sonuçta KGF ile olsun, kamu bankaları aracılığı ile olsun, v.s v.s ,(para bastıklarını da biliyoruz) klasik yollarla bu işi yapmak mümkün değil mi artık da böyle alengirli işlere girişiyorlar?
    Bir şeylerin daha mı sonuna geldik, yoksa kağıt üstünde bir şeyleri mi gizlemeye çalışıyorlar? Neden böyle kanun dışı olduğu iddia edilen bir yöntem?
    Alınan kararın merkez bankası kanununa aykırı bir karar olduğu gayet net.Merkez bankası tasarrufların biriktiği klasik anlamda bir banka değildir. Bu yüzden de kaynak tahsisi yapmaz,görevi para piyasasında likidite yönetimi yoluyla para politikası uygulamak, fiyat istikrarını sağlamak, finansal istikrara katkıda bulunmaktır.Kredi vermek tasarruflar ile yatırımlar arasında aracılık işlevi gören bankaların işidir. Risk yönetimi ve fiyatlama sayesinde hem tasarruf sahibi korunur hem ekonomik kaynakların verimli dağıtılması sağlanır.
    Kanuna açıkça aykırı olmasına rağmen merkez bankası niye böyle bir yola gitmiş olabilir.Çünkü uzun vadeli yatırımlar uzun vadeli kredilerle yapılıyor.Türkiye'de yüksek enflasyon olduğu,mevduatın ortalama vadesi 2 aydan kısa olduğu için,bankalar yüksek risk nedeniyle uzun vadeli TL kredi veremiyor ancak uzun vadeli dolar kredisi verebiliyor.Ancak dolar kredilerinde de ekonomi yönetimi getirdikleri,swap,forward,opsiyon işlemleri gibi kur riskini sigorta edecek finansal araçlarda da kısıtlama getirdikleri için kimse kur riskini alarak uzun vadeli bir döviz kredisi kullanmaya cesaret edemez.Merkez Bankası bu ortamda 10 yıl vadeye kadar sabit faizli TL cinsinden kredi sağlıyor.Yani bu kredilerin espirisi TL cinsinden ve uzun vadeli olması.Ama bunu niye kamu bankaları değil de merkez bankası yapıyor soru işareti.Belki de kamu bankası için yazılacak zarar göze batacakken merkez bankasının para basan bir kurum olması nedeniyle fazla dikkat çekmeyeceği,uzun vadede arada kaynayacağı içindir.

    Ama uzun vadeli yatırımlar için bir önemli parametre finansman kolaylıkları ise ,diğer hatta daha önemli parametre yatırım ortamının iyiliğidir.Bunun için de hukukun üstünlüğü,bir haksızlık olduğunda hakkını arayabileceğin bağımsız,tarafsız adil mahkemeler,herkese eşit uygulanan kurallar,şeffaf hesap veren,yargının etkin denetiminde bir idare gerekiyor.Ayrıca son günlerde sık sık gördüğümüz gibi oyun devam ederken oyunun kuralları sürekli sık sık değiştirilmemeli,yatırımcının uzun vadeli olarak önünü görebilmesi,mevzuatın istikrarı öngörülebilirliği güvence altına alması gerekiyor.
    Bunlar olmadığı için de son yıllarda sadece yabancı değil,yerli yatırımların da dibe vurduğunu görüyoruz.Bu konudaki en güzel örneği de son günlerde bankacılık sektöründe görüyoruz.Çok büyük sermayelerle Türkiye'de bu işe yatırım yapan yerli ve yabancı bankalar kamu otoritelerinin dünyada eşi benzeri olmayan cezai yaptırım özelliği de içeren kararları nedeniyle Türkiye'de bu işe girdiklerine yatırım yaptıklarına bin pişman.Zaten özvarlıklarına eşdeğer düzeyde sorunlu kredileri bulunan bankalar aldığı krediyi geri ödemesi çok şüpheli olan şirketlere kredi açılmaya zorlanıyor ve kamu otoriteleri sektörü sistematik bir risk altına girmeye zorluyorlar.

    Yalnız faizleri düşürmekle ve uzun vadeli finansman desteği sağlamak yatırımcının elini taşın altına sokmasını sağlamaz,yatırım ortamı iyileşmedikçe merkez bankasının bu yeni girişimi ciddi yatırımcılara değil sadece hükümete yakın iş adamlarına destek sağlar.

  2. #3642
    https://www.bbc.com/turkce/haberler-dunya-52971265

    Koronavirüs: Dünya Bankası'na göre salgın ekonomide 19. yüzyıldan bu yana görülen en büyük çöküşe neden olacak

  3. #3643
    https://www.cnbc.com/2020/06/08/warr...sher-says.html

    Warren Buffett's lack of big moves during sell-off is 'tied to his age,' Ken Fisher says

    Warren Buffet'ın bu dönemde borsada satış yapıp nakit pozisyonuna geçmesini ve yeni yatırım için beklemesini ,Buffet'ın ilerlemiş yaşına bağlamışlar!.Bakalım zaman kimi haklı çıkaracak..Bundan önce,bu zamana kadar hep doğru zamanlama yapmış ve doğru pozisyonlar almış Buffet mı,yoksa bu sefer farklı mı olacak...

  4. #3644
     Alıntı Originally Posted by deniz43 Yazıyı Oku
    Alınan kararın merkez bankası kanununa aykırı bir karar olduğu gayet net.Merkez bankası tasarrufların biriktiği klasik anlamda bir banka değildir. Bu yüzden de kaynak tahsisi yapmaz,görevi para piyasasında likidite yönetimi yoluyla para politikası uygulamak, fiyat istikrarını sağlamak, finansal istikrara katkıda bulunmaktır.Kredi vermek tasarruflar ile yatırımlar arasında aracılık işlevi gören bankaların işidir. Risk yönetimi ve fiyatlama sayesinde hem tasarruf sahibi korunur hem ekonomik kaynakların verimli dağıtılması sağlanır.
    Kanuna açıkça aykırı olmasına rağmen merkez bankası niye böyle bir yola gitmiş olabilir.Çünkü uzun vadeli yatırımlar uzun vadeli kredilerle yapılıyor.Türkiye'de yüksek enflasyon olduğu,mevduatın ortalama vadesi 2 aydan kısa olduğu için,bankalar yüksek risk nedeniyle uzun vadeli TL kredi veremiyor ancak uzun vadeli dolar kredisi verebiliyor.Ancak dolar kredilerinde de ekonomi yönetimi getirdikleri,swap,forward,opsiyon işlemleri gibi kur riskini sigorta edecek finansal araçlarda da kısıtlama getirdikleri için kimse kur riskini alarak uzun vadeli bir döviz kredisi kullanmaya cesaret edemez.Merkez Bankası bu ortamda 10 yıl vadeye kadar sabit faizli TL cinsinden kredi sağlıyor.Yani bu kredilerin espirisi TL cinsinden ve uzun vadeli olması.Ama bunu niye kamu bankaları değil de merkez bankası yapıyor soru işareti.Belki de kamu bankası için yazılacak zarar göze batacakken merkez bankasının para basan bir kurum olması nedeniyle fazla dikkat çekmeyeceği,uzun vadede arada kaynayacağı içindir.

    Ama uzun vadeli yatırımlar için bir önemli parametre finansman kolaylıkları ise ,diğer hatta daha önemli parametre yatırım ortamının iyiliğidir.Bunun için de hukukun üstünlüğü,bir haksızlık olduğunda hakkını arayabileceğin bağımsız,tarafsız adil mahkemeler,herkese eşit uygulanan kurallar,şeffaf hesap veren,yargının etkin denetiminde bir idare gerekiyor.Ayrıca son günlerde sık sık gördüğümüz gibi oyun devam ederken oyunun kuralları sürekli sık sık değiştirilmemeli,yatırımcının uzun vadeli olarak önünü görebilmesi,mevzuatın istikrarı öngörülebilirliği güvence altına alması gerekiyor.
    Bunlar olmadığı için de son yıllarda sadece yabancı değil,yerli yatırımların da dibe vurduğunu görüyoruz.Bu konudaki en güzel örneği de son günlerde bankacılık sektöründe görüyoruz.Çok büyük sermayelerle Türkiye'de bu işe yatırım yapan yerli ve yabancı bankalar kamu otoritelerinin dünyada eşi benzeri olmayan cezai yaptırım özelliği de içeren kararları nedeniyle Türkiye'de bu işe girdiklerine yatırım yaptıklarına bin pişman.Zaten özvarlıklarına eşdeğer düzeyde sorunlu kredileri bulunan bankalar aldığı krediyi geri ödemesi çok şüpheli olan şirketlere kredi açılmaya zorlanıyor ve kamu otoriteleri sektörü sistematik bir risk altına girmeye zorluyorlar.

    Yalnız faizleri düşürmekle ve uzun vadeli finansman desteği sağlamak yatırımcının elini taşın altına sokmasını sağlamaz,yatırım ortamı iyileşmedikçe merkez bankasının bu yeni girişimi ciddi yatırımcılara değil sadece hükümete yakın iş adamlarına destek sağlar.
    Dengeye gelmemiz gerekiyor. Bir tarafta işsiz kalanlar, diğer yanda ihtiyacı olmadığı halde bedava kredi çıkanlar.
    Biri parayı nereye harcayacağını düşünüyor, biri parayı nereden bulacağını.
    Sözün özü öngörülebilirlik azaldıkça, kaygı seviyesi artıyor.


    Tapatalk kullanarak iPhone aracılığıyla gönderildi
    O egeli ben değilim

  5. https://blog.isyatirim.com.tr/resesy...trolu-uzerine/

    Resesyon ve Getiri Eğrisi Kontrolü Üzerine

    .......

    Ancak eksi faiz yüzsüzlüğünden vazgeçmek sorunda kalan piyasa getiri eğrisi kontrolü (GEK) fikrini işliyor. Yakın zamanda Williams gibi bir ismin konuyu gündeme getirmesi de bir fantezi ile karşı karşıya olmadığınızı düşündürüyor. Getiri eğrisi kontrolü yakın tarihte (2016) BOJ tarafından uygulanıyor olsa da Japonya-ABD karşılaştırmasını çok doğru bulmuyorum. Demografik durum, JGB’lerin UST’ler oranla uluslararası talebinin düşük olması, doların statüsü gibi pek çok farklı dinamikler söz konusu olduğundan ABD’yi ABD ile karşılaştırmayı tercih ediyorum. Yine tam bir karşılaştırma olmayacak ancak benzer bazı noktalar söz konusu.

    .....

    Toparlasak yarın Fed’in geniş anlamlı bir GEK açıklama ihtimalinin sıfır olduğunu düşünüyorum, yeni bir resesyon dalgası gelmezse uzun vadeli olarak da sıfır. Ancak yarın veya bir kaç toplantı sonrasında verilerde toparlanma olmazsa bazı vadelere yönelik pegler söz konusu olabilir. Kısa vadede bu dolar negatif ama hisse, altın vb konularda pozitif algılanır. Orta vadede ise finansal stabilitenin daha da bozulması anlamına geleceğini düşünüyorum. Yarın FOMC’de dikkat etmemiz gereken diğer noktalara da değineceğim.

    Şant Manukyan
    Direktör | Uluslararası Piyasalar

  6. #3646
    TUİK'e göre:

    Türkiye genelinde 15 ve daha yukarı yaştakilerde işsiz sayısı 2020 yılı Mart döneminde geçen yılın aynı dönemine göre 573 bin kişi azalarak 3 milyon 971 bin kişi oldu. İşsizlik oranı 0,9 puanlık azalış ile %13,2 seviyesinde gerçekleşti. Tarım dışı işsizlik oranı 1,1 puanlık azalış ile %15,0 oldu.

  7. #3647
     Alıntı Originally Posted by deniz43 Yazıyı Oku
    TUİK'e göre:

    Türkiye genelinde 15 ve daha yukarı yaştakilerde işsiz sayısı 2020 yılı Mart döneminde geçen yılın aynı dönemine göre 573 bin kişi azalarak 3 milyon 971 bin kişi oldu. İşsizlik oranı 0,9 puanlık azalış ile %13,2 seviyesinde gerçekleşti. Tarım dışı işsizlik oranı 1,1 puanlık azalış ile %15,0 oldu.
    Ücretsiz izin istatistiği yayınlanıyor mu ?


    Tapatalk kullanarak iPhone aracılığıyla gönderildi
    O egeli ben değilim

  8. Deniz hocam FED bilançolarına bakarak veya farklı bir şekilde, hisse senedi piyasasından ne kadar alım yaptıkları ölçülebilir mi? Yani FED'in veya ECB'nin hatta BOJ'un bizzat aldığı ne kadar hisse senedi veya tahvil v.s. olabilir hesaplamak mümkün mü?

Sayfa 456/2111 İlkİlk ... 3564064464544554564574584665065569561456 ... SonSon

Yer İmleri

Yer İmleri

Gönderi Kuralları

  • Yeni konu açamazsınız
  • Konulara cevap yazamazsınız
  • Yazılara ek gönderemezsiniz
  • Yazılarınızı değiştiremezsiniz
  •