Sayfa 548/2095 İlkİlk ... 4844849853854654754854955055859864810481548 ... SonSon
Arama sonucu : 16758 madde; 4,377 - 4,384 arası.

Konu: ...:::vobelıt:::...

  1. #4377
     Alıntı Originally Posted by kurmay Yazıyı Oku
    Hocam söylediğiniz anlıyorum, ben eksik ifade ettim. Benim sormak istediğim sizin öngörünüz.


    Misal yarın rasyonel bir ekonomi yönetimi iş başına gelse, sizin de öngördüğünüz politikalar uygulanmaya başlansa, özellikle 4 büyük özel bankanın kar/PD/DD rakamları kısa ve orta vadede nasıl, ne yöne şekillenir...

    Ayrıca bu şeffaf/gerçekçi olmayan bilançoların (yüzer krediler/düşük faiz) "DD" ye kağıt üzerindeki değerle, olması gereken değer arasında ciddi bir +/- etkisi var mıdır?

    Ekonomimizin (bu kriz ortamından bağımsız olarak) bankalarının böyle 5-6 milyarlık kar üretme potansiyeli var mıdır?

    Dolar cinsinden baktığımızda, Türkiye (normalleşmiş bir ekonomide) ölçeğinde bir ekonomide, ISCTR, AKBNK,GARAN için 3-3,5 milyar USD bir eder uluslararası eşdeğerlerine göre ucuz fiyatlar mıdır?

    teşekkürler.
    "Misal yarın rasyonel bir ekonomi yönetimi iş başına gelse, sizin de öngördüğünüz politikalar uygulanmaya başlansa, özellikle 4 büyük özel bankanın kar/PD/DD rakamları kısa ve orta vadede nasıl, ne yöne şekillenir..."

    -Bu kriter sağlanırsa, ilk olarak, ilk kurulduğunda olduğu gibi,BDDK liyakat sahibi işinin ehli uzmanlar ile yeniden oluşturulmalı ve bağımsızlığı teminat altına alınmalı,yeniden bankacılıkta evrensel uygulama ve denetim kriterleri geri getirilmeli,ondan sonra detaylı bir inceleme ile tam bir "hasar kontrolu" yapılmalı.Bozulan aktif kalitesi ve batık krediler için banka ortakları sermaye takviyesi yapmalı,eksiğini tamamlamalı,devlet de buna karşılık vergi teşvikleri gibi avantajlar sağlayarak sektöre destek olmalı.
    Sektörün sağlığı sağlandıktan sonra banka rasyoları da yeniden iyileşmeye başlayacaktır ancak bu şartlar sağlansa bile bankaların karlılığı ,genel ekonomi yönetimiyle,ülkenin makroekonmik dengeleri ile özellikle gsyih büyümesi ile yakından ilişkili olacaktır.Büyüyen bir ekonomide kredi hacmi ve karlılık artarken ,küçülen bir ekonomide karlılık düşer.

    "
    Ayrıca bu şeffaf/gerçekçi olmayan bilançoların (yüzer krediler/düşük faiz) "DD" ye kağıt üzerindeki değerle, olması gereken değer arasında ciddi bir +/- etkisi var mıdır? "

    -Vardır.


    "Ekonomimizin (bu kriz ortamından bağımsız olarak) bankalarının böyle 5-6 milyarlık kar üretme potansiyeli var mıdır?"

    -Gerekli şartlar sağlanırsa,vardır.

    "Dolar cinsinden baktığımızda, Türkiye (normalleşmiş bir ekonomide) ölçeğinde bir ekonomide, ISCTR, AKBNK,GARAN için 3-3,5 milyar USD bir eder uluslararası eşdeğerlerine göre ucuz fiyatlar mıdır?"

    -Şu anda ABD'de,Avrupa'da da küresel ölçekte bankacılık sektöründe karlılık ve rasyolar düşük seviyede,ama normalleşmiş bir ekonomide(yatırımcı güveni sağlanmış,hukukun üstünlüğü geçerli olmuş,düzenleyici kurumların bağımsızlığı garanti altına alınmış,jeostratejik riskler ve gerilimler azalmış,makroekonomik dengeler makul seviyelerde yeniden dengelenmiş şartlarında) büyük Türk bankaları daha yüksek piyasa değerlerini hak eder ve o seviyelere yükselir.

  2.  Alıntı Originally Posted by bloomberg

    State-run lenders have sold more than $1 billion to support the currency so far this week, according to two people with knowledge of the matter who asked not to be identified because the details aren’t public. State banks don’t comment on interventions in the foreign-exchange market.
    son iki günde piyasaya 1 milyar usd satılmış, hazinenin hesaptan.
    ytd..

  3. Deniz Hocam, bu swap anlaşmaları dövizi ateşliyor mu? Devletin organları, döviz fiyatlarının yükselişini durduramıyor.
    Swap piyasalarında birinin ötekine döviz satarak yaptıkları sürekli kur yükseltmesinin önüne geçilemiyor. Bu para takasının küresel ölçekte nerede, ne zaman gerçekleştiğinin belirsiz olması izlemeyi zorlaştırıyor.
    Kur yükselişine neden olanların bu oyunu kendiliklerinden sona erdirme imkanları bulundurmuyor. Zira daha önceki test yayınlarında gördüğümüz, hareketin sadece ticari saiklerle yapılan bir operasyon dizisi olmaktan çıkmış olduğudur. işin Türkiye'yi köşeye sıkıştırmak, iradesine ipotek koyup mankurt haline getirilmesini sağlamak gibi bir siyasi boyutu var mı? Bu iddia %100 doğru ise iktidarın bunu akademi ve basın kanalıyla toplumla paylaşması gerekirdi. Demek ki burada da bir sıkıntı var. Nitekim basında kur artışının cari açık, devletin ve özel sektörün yüksek borçlanma oranı, Merkez Bankasının faiz arttırmama kararı gibi nedenlerle olduğu açıklamaları yazılıp çiziliyor. Kriterlerin afaki olduğu ortamlarda bu analizler bir değer taşır mı?
    Dövizin yükselişini uzlaşma yolu ile durduramayacağımıza göre geriye swap piyasalarını geçici olarak kapatmak gibi radikal bir seçenek olur mu? . Bu durumda yurt dışında TL alım satımı devam edeceğinden kur artışı da meydana gelmeye devam edecektir.
    Swapın ekonomik operasyon aracı olarak kullanılması bir sistem açığıdır. Birbirleriyle swap anlaşmaları yapmak suretiyle dövizin fiyatını yükselten banka, yatırım bankası, yatırım fonu, vb. aktörlerin ortaya çıkarılıp haklarında.hukuki, ekonomik takip yapılması gerekir. Burada BDDK ve Merkez Bankasına büyük iş düşüyor sanırım.

  4. #4380
     Alıntı Originally Posted by blackbull Yazıyı Oku
    Deniz Hocam, bu swap anlaşmaları dövizi ateşliyor mu? Devletin organları, döviz fiyatlarının yükselişini durduramıyor.
    Swap piyasalarında birinin ötekine döviz satarak yaptıkları sürekli kur yükseltmesinin önüne geçilemiyor. Bu para takasının küresel ölçekte nerede, ne zaman gerçekleştiğinin belirsiz olması izlemeyi zorlaştırıyor.
    Kur yükselişine neden olanların bu oyunu kendiliklerinden sona erdirme imkanları bulundurmuyor. Zira daha önceki test yayınlarında gördüğümüz, hareketin sadece ticari saiklerle yapılan bir operasyon dizisi olmaktan çıkmış olduğudur. işin Türkiye'yi köşeye sıkıştırmak, iradesine ipotek koyup mankurt haline getirilmesini sağlamak gibi bir siyasi boyutu var mı? Bu iddia %100 doğru ise iktidarın bunu akademi ve basın kanalıyla toplumla paylaşması gerekirdi. Demek ki burada da bir sıkıntı var. Nitekim basında kur artışının cari açık, devletin ve özel sektörün yüksek borçlanma oranı, Merkez Bankasının faiz arttırmama kararı gibi nedenlerle olduğu açıklamaları yazılıp çiziliyor. Kriterlerin afaki olduğu ortamlarda bu analizler bir değer taşır mı?
    Dövizin yükselişini uzlaşma yolu ile durduramayacağımıza göre geriye swap piyasalarını geçici olarak kapatmak gibi radikal bir seçenek olur mu? . Bu durumda yurt dışında TL alım satımı devam edeceğinden kur artışı da meydana gelmeye devam edecektir.
    Swapın ekonomik operasyon aracı olarak kullanılması bir sistem açığıdır. Birbirleriyle swap anlaşmaları yapmak suretiyle dövizin fiyatını yükselten banka, yatırım bankası, yatırım fonu, vb. aktörlerin ortaya çıkarılıp haklarında.hukuki, ekonomik takip yapılması gerekir. Burada BDDK ve Merkez Bankasına büyük iş düşüyor sanırım.
    2018 yılında döviz kurlarındaki sıçramadan sonra BDDK yerel bankaların yurt dışındaki finans kurumlarıyla swap işlemlerine kısıtlama getirdi ama kısa bir süre önce bu kısıtlamaları bir miktar gevşetti.Çünkü,evet yabancı trader'ların bir bölümü "para kazanma güdüsüyle",türk lirasının değer kaybedeceği öngörüsüyle açığa satış yapıyorlardı ama bu tür satışlar toplam işlemlerin küçük bir bölümünü oluşturuyordu.Ama diğer taraftan görüldü ki ,swap işlemlerinin kısıtlanması Türkiye'ye portföy yatırımları girişini kuruttuğu gibi,sadece bu yıl 13.5 milyar dolarlık çıkışa neden oldu.Çünkü swap işlemleri yabancı yatırımcıları kur riskinden koruyordu,Türkiye'ye yatırım yapan yabancı yatırımcı bir türk bankasına TL borçlanıp,teminat olarak dolar verip TL varlıklara yatırım yapıyor,çıkarken de TL varlığını satıp,TL borcunu bankaya ödeyip dolarını alıp gidiyordu.
    Bu yol kapatılıp yabancılara TL borçlanma yolu kalmayınca portföy yatırımları yoluyla dışarıdan yatırım gelmesi durunca BDDK da kısa bir süre önce swap kısıtlamalarını gevşetti.Ayrıca swap kısıtlamalarının TL'nin değer kaybını önlemediği arada geçen sürede görüldü.Çünkü TL'nin değer kaybı bir takım makroekonomik temel nedene dayanıyordu.Yüksek enflasyon,TL arzının büyük ölçüde artmasıyla enflasyonun patlayacağı öngörüsü,kısa vadede büyük miktarda dış borç ödemesi olması nedeniyle(183 milyar dolar) büyük miktarda dövize ihtiyaç,covid19 nedeniyle ihracat gelirlerimizin azalması,turizm gelirlerimizin çökmesi,merkez bankasının rezervlerinin büyük ölçüde eksi hanede olması ve ülke kredi notunun yatırım yapılabilir seviyenin 5 kademeye kadar altına düşmesiyle,yurt dışından borçlanmanın ya da borç çevirmenin maliyetinin çok yükselmesi gibi...
    Daha önce bir çok defa yazdım,akademik bakış açısıyla, dövizdeki temel hareketler temel bir kanuna dayanır.Bu bir kapalı sistemdir,eğer sisteme dışarıdan döviz girişi olursa,döviz arzı artarsa dövizin fiyatı düşer,sistemde dövize talep olursa,sistemden döviz çıkışı olursa dövizin fiyatı yükselir.
    Şu anda döviz fiyatlarında yükseliş görüyoruz,çünkü Ekim ve Kasım aylarındaki yüklü finansal borç geri ödemeleri,vadesi gelen ticari borçlar ve ithalat harcamaları için.Bir miktar da TL varlıkları satıp dolara dönüp Turkiyeden çıkış yapan yabancıların talepleri için.
    Daha uzun vadede borcu olan şirketler de açık döviz pozisyonlarını azaltmaya çalışıyorlar,kurumsal talep var..(1 yıl içinde 183 milyar dolarlık kısa vadeli borç geri ödemesi var).Şirketlerden gelen bu kurumsal talebin öne çekilmesinde ,Fransa ve Yunanistanla gerginlikler nedeniyle Avrupa Birliğinin Türkiyeye yaptırım uygulayabileceği ve Biden'ın başkanlık seçimini kazanmasıyla S-400 alınması nedeniyle ABD nin Türkiyeye yaptırım uygulayabileceği ve sonucunda dışarıdan borç çevirmenin çok zorlaşabileceği endişesinin de rolleri var.

  5. #4381
     Alıntı Originally Posted by deniz43 Yazıyı Oku
    Haluk Bürümcekçi'nin tablosuna göre;merkez bankası döviz fiyatlarının yükselişini durdurma çabasıyla, kamu bankaları üzerinden geçen yıl başından bu yılın Ağustos ayı sonuna kadar 122.4 milyar dolar satış yaptı.Bu satış rakamının 85.5 milyar doları bu yılın ilk 8 ayına,16.9 milyarı ise son Ağustos ayına ait.

    Ayrıca kamu bankaları da Ağustos sonu itibariyle kendi varlıklarından döviz satışı yaparak 35.179 milyar TL(4.8 milyar dolar) döviz açık pozisyonu verdiler.

    Sonuç olarak merkez bankasının kamu bankaları üzerinden ve kamu bankalarının kendi kaynaklarından geçen yıl başından bu yılın Ağustos ayı sonuna kadar döviz fiyatlarındaki yükselişi durdurma çabasıyla yaptıkları döviz satışlarının tutarı 122.4+4.8=127.2 milyar dolara yükseldi.
     Alıntı Originally Posted by deniz43 Yazıyı Oku
    https://pbs.twimg.com/media/EgukXbnX...jpg&name=small

    Haluk Bürümcekçi'nin yukarıdaki tablosuna göre;merkez bankası döviz fiyatlarının yükselişini durdurma çabasıyla, kamu bankaları üzerinden geçen yıl başından bu yılın Temmuz ayı sonuna kadar 105.5 milyar dolar satış yaptı.Bu satış rakamının 68.6 milyar doları bu yılın ilk 7 ayına,11.7 milyarı ise son Temmuz ayına ait.
    Ayrıca kamu bankaları da Temmuz sonu itibariyle kendi varlıklarından döviz satışı yaparak 76.460 milyar TL(11.001 milyar dolar) döviz açık pozisyonu verdiler.
    Sonuç olarak merkez bankasının kamu bankaları üzerinden ve kamu bankalarının geçen yıl başından Bu yılın Temmuz ayı sonuna kadar döviz fiyatlarındaki yükselişi durdurma çabasıyla yaptıkları döviz satışlarının tutarı 116.5 milyar dolara yükseldi.


    Haluk Bürümcekçi'nin tablosuna göre;merkez bankası döviz fiyatlarının yükselişini durdurma çabasıyla, kamu bankaları üzerinden geçen yıl başından bu yılın Eylül ayı sonuna kadar 128.9 milyar dolar satış yaptı.Bu satış rakamının 92.0 milyar doları bu yılın ilk 9 ayına, ait.

    Ayrıca kamu bankaları da Eylül sonu itibariyle kendi varlıklarından döviz satışı yaparak 39.814 milyar TL(5.1 milyar dolar) döviz açık pozisyonu verdiler.

    Sonuç olarak merkez bankasının kamu bankaları üzerinden ve kamu bankalarının kendi kaynaklarından geçen yıl başından bu yılın Ağustos ayı sonuna kadar döviz fiyatlarındaki yükselişi durdurma çabasıyla yaptıkları döviz satışlarının tutarı 128.9+5.1=134 milyar dolara yükseldi.

  6. #4382
    beş.yüz.yedi
    @e507
    ·
    1h
    TCMB'nin örtülü #rezerv satışları 2020 Eylül sonunda kümülatif $116,4 milyara ulaştı. Hazine'den kamulara aktarılan döviz DİBS'lerle beraber toplam $128.8 milyara çıktı. Paçal maliyeti kabaca 6,38 ve tahmini birim dolardaki zarar şimdilik %22....


    Bu satışların tamamını bugünkü kurdan yerine koymak mümkün olsa; TCMB'nin 223 milyar TL fazla ödeme yapması gerekir (döviz DİBS'ler hariç). Kıyas için, 2020 yılında devletim tüm yıl boyunca ödeyeceği tüm faizler toplamı 150 milyar TL civarı olacak...
    Translate Tweet


    Piyasadan 750 milyar TL çeken bu satışların yarattığı likidite açığı ZK indirimiyle törpülense de; repo+swap fonlamasını 550+ milyar TL'ye çıkardı ve kendini teyit etti.

    Hakkaniyet gereği yazalım: Bu borçlara bankalar kabaca 64 milyar TL faiz ödeyerek MB'nin maliyetini düşürdü.#

    https://mobile.twitter.com/e507/stat...27377415749633


    Tapatalk kullanarak iPhone aracılığıyla gönderildi
    O egeli ben değilim

  7. #4383
    29 Ekim Cumhuriyet Bayramımızın 98. yıldönümü kutlu olsun.

  8. #4384
    https://www.google.com/url?sa=t&sour...8VhrbD&ampcf=1
    Merkez bankasini eylul ayinda 45.5 ton altın satmis... sıra buna geldi galiba
    yazdıklarım tamamen kişisel yorumlarım olup hiçbir şekilde yatırım tavsiyesi değildir ... sizi mutlu edecek ninja yolunu kendiniz çizmeniz dileğiyle...

Sayfa 548/2095 İlkİlk ... 4844849853854654754854955055859864810481548 ... SonSon

Yer İmleri

Yer İmleri

Gönderi Kuralları

  • Yeni konu açamazsınız
  • Konulara cevap yazamazsınız
  • Yazılara ek gönderemezsiniz
  • Yazılarınızı değiştiremezsiniz
  •