|
|
Kimse önünü göremediği için özsermaye koymak istemiyor işine .
Geçen seneler Arap ülkelerine yoğun iş yapan müşterimiz kazancıyla işi büyütmek yerine lüks konut ve işyerleri Alıyordu .
Bizde kendi işini büyütse daha iyi kazanır kafaları pek çalışmıyor dedik kendi kendimize zaman onları haklı çıkardı iş büyütenler tekrar küçültmek yoluna gitmeye başladı durum kısaca bu .
Ekonomide önünü göremediğin zaman işine yatırım yapmak gereksiz para ve zaman kaybı oluyor bu bir gerçek .
Amerikayı bilemem ama avrupa hazırlıksız yakalandı. İlk baştaki tereddütleride bunun göstergesi.
Kaldıki artan savunma harcamalarını göz önüne alırsanız bu paranın daha fazlasını harcayacaklar (ukraynanın inşaası hariç) . Harcayacakları her kuruş kendi refahlarından götüreceği için avrupanın istediği bu işin kapanması. Bu nedenle amerikanın zorlaması olmazsa cepheyi genişletmenin anlamı yok.
Son olarak merkel görevde olsaydı yine süreç bu şekilde gidermiydi. İnsan merak ediyor.
Tapatalk kullanarak iPhone aracılığıyla gönderildi
Son düzenleme : Westwind; 14-08-2022 saat: 13:17.
Topraklarını Çar'lık Rusyası sınırlarına genişletmek isteyen bir Putin Rusyası var.Önce Gürcistan'dan bazı toprakları kopardılar,sonra Kırım'ı ilhak ettiler,batıdan can acıtan bir tepki gelmeyince de şimdi Ukrayna'yı istila ediyorlar.Batı gördü ki,Rusyayı durduracak bir şeyler yapılmaz ise,sonrasında sırada moldovya,letonya,litvanya,estonya şeklinde bu işgaller ve toprak genişlemesi devam edecek.Önlerinde 2 seçenek vardı;ya Rusyayla doğrudan silahlı çatışmaya girecekler ya da yaptırımlarla Rusya'nın canını öyle yakacaklar,ekonomilerini boğacaklar ki,Rusya bir daha hiç bir egemen ülkeyi işgal etmeyi aklından bile geçiremeyecek.Tabii bu yaptırımların çok can yakıcı olması için kendilerinin de büyük fedakarlığa girmeleri,kendilerinin de zarar görmeleri sonucunu getireceğini biliyorlardı.Bunu göze aldılar, bu kış soğuktan donmayı ekonomilerinin çarklarının durmasını bile göze aldılar ,çünkü öbür seçenek "silahlı çatışma" aşikar ki çok daha büyük bir yıkım ve zarar getirecekti.
Deniz 43 bey bu forumdaki bilgi paylaşımlarındaki hataları ayıklamak bir gerekliliktir . Sorumlusu medyaya ait olan haber akışından hisse net üyelerininden hesap soran mı var hatalı BASIN VE MEDYA.
tcmb.gov tr okuyunca insan anlıyor.
183 milyar dolar borç mevzu ise devletin resmen tcmb sitesinde yazarak egosunu şişirdiği , belki de övündüğü bir güçlüyüm borç benim gibi delikanlı için nedir ki mevzudur.
Ödenmez ise iflas edileceği filan hayal ve çarpıtmadır . Bankanın kendi şubelerine olan borç dahi bu rakama eklenmiş vatandaşların ithalat firmalarının karşılığı olan işlemleri bu rakamla eklenmiş etkisi 30 -40 milyar dolar olan borç bambaşka bir şekilde haberleştiriliyor net ödenmesi ZORUNLU bir 180 milyar dolar para yok ortada , çarpıtma var.Ticari işlemler ağırlıkta bu rakamlarda..
Merkez bankası sitesinde ne yazıyor peki ? Bankalar 1 sene vadeli 56 milyar dolar borçlu yazıyor.
İthalat borçları ise tam tahmin ettiğim gibi ...44 milyar dolar yazıyor.
Yurtdışı yerleşiklerin Gurbetçi ve taahhüt şirket personelinin parası dahi borç hesabına yazılmış şu olaya bakınız .20 milyar dolar mı neymiş.
Bankaların kendi yurtdışı şubelerine borcu dahi var 18 milyar dolar yurda para aktarılmış bu iyi ))
Kısa vade kamu borcu ise 24 milyar dolar.
134 milyar dolar denilen bir yükümlülük varmış ama detayları bambaşka bilin bakalım ?
Bu kalan 54 milyar dolar muhtemelen ticari işlemler , diye düşündüm çok isabet olmuş gerçekten.
Benim nazarımda cari açık ve 24 milyar dolar kamu borcu dışında ülke riski yok özellerin riskini halk üstelenmez.
Sizin ekonomist bakış açılarınız farklı olabilir ben iktidara düşman bile olsam kriz meraklısı değilim ve olmaması için bu iktidara ekonomimizi düzlüğe çıkartması için her tür desteği de veririm, Ekonomik kalite ve standartların iyileşmesi, hayat kalitesinin düzelmesi , ekonomik refah milli bir davadır siyasi bir meseles değildir . çocuk oyuncağı değil bu iş...
EKONOMİK yapısal ve hayati sorunların çözümünde muhalif de olsam tam destek veririm ülkemi çok seviyorum nedeni de bu ...
Son düzenleme : Deniz Ali; 14-08-2022 saat: 13:42.
Deniz42 bey emek sarfediyor araştırıyor ve verileri burda bizimle paylaşıyor.
En önemlisi emeğini bilgisini çalışmasını burada karşılıksız paylaşıyor.
Boş laf salatası yapmak yerine siz de karşı tezinizi yazarsanız herkes bilgilenmis olur.
SNE-LX1 cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi
|
|
Öncelikle hepimiz ülkemizi seviyoruz.Bunun altını çizelim.Diğer söyledikleriniz iktisat fakültelerinde "ekonomiye giriş" dersleri kapsamında hususlar.Ne diyorsunuz ,"Benim nazarımda cari açık ve 24 milyar dolar kamu borcu dışında ülke riski yok özellerin riskini halk üstelenmez".
Burada bankaların zaten açık döviz pozisyonu yok,açık döviz pozisyonu olan merkez bankası ve Hazine.Diyelim ki banka çok yüksek maliyetli olduğu için ve döviz kredisi de talep eden olmadığı için borcunu çevirmek istemedi, ödemek istedi.Bankanın dövizi nerede,140.8 milyar dolarını kredi olarak dağıtmış bunu geri çağıramaz, geri kalanını ise zorunlu karşılıklarda(döviz ve altın olarak 51.4 milyar dolar) ve swap olarak merkez bankasına 45.7 milyar dolar ödünç olarak vermiş.Sorun burada, banka merkez bankasına ödünç verdiği dövizi geri alacak ki borcunu yurt dışına ödesin, ama merkez bankası swap ile gelen bu ödünç dövizi satmış.Aynı şey reel sektör için de geçerli,onun 105.8 milyar dolar açık döviz pozisyonu var ama bankada kısa vadede döviz borcunu ödeyebilecek kadar döviz tevdiat hesabı var.Yine bankanın şirketin döviz borcunu ödeyebilmesi için merkez bankasına ödünç verdiği dövizden alım yapması gerekiyor.Ama 1 yıl içinde belli bir miktarın üzerinde net borç ödemesi yapabilecek kadar merkez bankasının net döviz rezervi yok.Sanırım net olmayan bir şey kalmadı...Yani "kamunun dış borcu ve cari açık dışında borçlar bizi ilgilendirmez" diyemeyiz.
Yer İmleri