Sayfa 128/183 İlkİlk ... 2878118126127128129130138178 ... SonSon
Arama sonucu : 1458 madde; 1,017 - 1,024 arası.

Konu: LKMNH - Lokman Hekim Sağlık

  1.  Alıntı Originally Posted by Barbaros Hayreddin Yazıyı Oku
    Bir bilanço dönemini daha geride bırakmış bulunuyoruz..Klasikleşmiş faaliyet raporu sunumu kısır ve ve yeni bilgiden uzak yapısıyla kamuya açıklandı. Büyük beklentiler ile vizyona koyulan HYS hakkında hiçbir bilgi verilmemiş.

    SUAM adı altında başlatılan yapılanma türlü türlü soru işaretlerinin yeni bir başlangıcı olmuş.Üniversitenin çatısı altındaki SUAM’a kısa vadeli 10 milyon TL verilmiş, ALAB kuruluşu sağlanmış ve üniversite hastanesinin yönetim kontrolu bu merkezden yürütülecekmiş. Böylelikle üniversitenin bariyer olarak kullanılması şartı ile her türlü açıklama mecburiyetinin önüne geçilmiş ve geçilmeye devam edecektir.

    Ankara Hastanesi artık konsolide edilmeyecek ama ciro ve kira bedeli yatırımcılarımızla paylaşılacak demiş Sayın Sarıoğlu. Yaptıklarımız yapacaklarımızın teminatıdır bakış açısıyla şeffaflık ve bilgilendirme beklemek çok mantıklı görünmüyor.Bu yaklaşımın temelinde yatan durum kurumsal yönetim ilkelerini benimsememiş olmaktır. Yönetim kurulu ve diğer menfaat sahipleri arasındaki ilişkiler dizini olarak tanımlanan sıralama, borsa tarafındaki ortakları ayrıştırma çabası olarak algılanmaktadır.

    O zaman neden halka açıldınız?

    Kamuya açıklamaların güvenirliliği, zamanlaması karar vermede yardımcı olması ve anlaşılabilirliği ne kadar yetersiz olursa, şirket hisselerine olan rağbet bir o kadar az olur.Neden gece yarısı bilançolarınızı açıklıyorsunuz diye sormak isterim fakat bu duruma ne gücüm ne de itibarım yeterli olmaz.Belli ki bazı stratejiler amaçlanarak uygulamaya konulmuş. Bir kez yatırımcı güveni kaybedildiğinde yeniden tahsis edilmesi de çok zordur ve bu şirketler iskonto ile işlem görürler.

    Doğal olarak ortaklarına karşı etik olmayan bir yönetimin hisseleri alınmaz. Bir şirketin değerini faaliyette bulunduğu sektör, büyümesi, operasyonel durumları, temettü politikası, marka değerinden önce yönetim anlayışı belirleyici olur. Ortaklarına karşı küçük hesap yapan yönetim kendi işinde de küçük kalır. Öte yandan bir yönetim, küçük ortağının haklarıyla uğraşmak yerine kendi işine odaklanırsa o yönetim kendisi de dahil bütün ortaklarına değer yaratır.

    Bu bağlamda yönetim kurulunun kurumsal yönetim standartlarını oturtmuş ve hedeflerini belli standartlarda açıklayan öngörülebilir bir şirket yönetimi özelliğini çoktan kazanmış olmalıydı.

    Diğer bir konu ise, üniversitenin şirket üzerinde mali baskı yaratmasının artarak devam ediyor olması. Sayın rektör tanıtım sunumlarında yan binanın kiralandığını ve büyümenin devam edeceğini ifade ediyor. Diş hastanesinin kısa bir süre sonra açılacağı ifade edilirken daha uzun vadede kampüs, kampüs binaları ve kampüs içerisinde üniversite hastanesinin hayata geçirilecek olması şirketin borçlanarak üniversiteyi desteklemeye devam edeceğini ortaya koymakta.



    Maddi destek ne zaman son bulacak, üniversitenin hiç mi kendini çevirecek kaynağı oluşmuyor sorusu sakın akıllara gelmesin çünkü, sanal tur ile üniversiteyi gezince bir eğitim merkezi değil altın varaklı koltukları eksik olan bir saray inşa edildiğini görebiliyoruz.

    İlişkili tarafa ödenen peşin giderler üniversite + vakıf yaklaşık 18 milyon TL. Grafiğini paylaşacağım. El insaf el vicdan !



    Neden hep borçlanma yoluna gidiliyor da ayıptır sorması 20.12.2011 tarihinde 4.853.786 TL değerinde olduğunu raporlanan Hay Sütün şimdiki değerinden yararlanılmıyor ? Alacaklarına karşılık sermayesinin yüzde yüzüne sahip olmanın amacı maliyetine süt satmak mı?

    05.01.2017 tarihinde 6.4 milyon değerinde olduğu açıklanan ve yatırım amaçlı yapılan, Kredi ve Yurtlar kurumuna kiraya verilen gayrimenkulün değeri ne oldu ve neden değerlendirilmiyor ?

    Eski yönetim binası ne olacak ?

    Bunların gerçekleşmesi için halka açık payların yüzde 99 una ulaşmak mı bekleniyor yoksa gerçek değerinin altında olduğu mu düşünülüyor ?

    Ankara Hastanesi için alınan kira geliri sözleşme (01.01.2020 – 31.03.2020 / 4.971.787 TL ) şartları nedir ? 3 ayda bir mi kira alınacak, kira geliri yabancı para birimine mi endeksli ?

    Medicalpark aylık kira bedeli 440.000 USD olarak açıklamış ve soru işareti yok, yatırımcıların bunu merak etmesi normal değil mi?

    Üniversiteye kiralalan hastanenin yönetim merkezi olan SUAM' a neden kısa vadeli 10 milyon TL veriliyor? Kurulacak diş hastanesi için mi veriliyor ?

    Önceki faaliyet raporlarında büyük beklenti içinde olunan HYS ne kadar ciro yarattı? Beklentiler gerçekleşmediği için mi hiç bir bilgi yok ?

    Sayın Sarıoğlu'nun büyüme ve karlılık hedeflerimize ulaşmak noktasında azim ve kararlığımızı bir kez daha paylaşmak istiyorum ifadelerinin şimdiye kadar net olarak sonuçlanmadığını anlamasını yüce Allah'tan niyaz ederim.
    Universite- sevgi vakfı- Lokman hekim- haysut- alab ve vd kimin eli kimin cebinde belli değil diyeceğim ama belli.. elin olduğu cep belli...
    El ve eller ? Üniversite kazanınca kim kazanmış oluyor? Sen ben bizim oğlan, alavere dalavere Kürt Mehmet nöbete usulü işler. Hep masa kazanıyor

  2. #1018
    aylık


  3. YÖK Denetleme Kurulu Başkanı Güran, vakıf üniversitelerini topa tuttu!

    YÖK Denetleme Kurulu Başkanı Prof. Cahit Güran, 73 vakıf yükseköğretim kurumu bulunduğunu belirterek, “Yarısı ticari amaçla kurulmuş eğitim kurumlarıdır. Öğrenci başına 20 bin-30 bin TL gibi ücret alırken öğrenci başına hizmet maliyeti 4 bin-5 bin lira†dedi
    YÖK Denetleme Kurulu Başkanı Prof. Cahit Güran vakıf üniversiteleri

    ÖSYM Başkanı'ndan YKS açıklaması!
    Yükseköğretim Kurulu ( YÖK) Yüksek Denetleme Kurulu Başkanı Prof. Dr. Cahit Güran, Anayasa’ya göre yükseköğretim alanında kazanç amacı güden girişimlere izin verilmediğine dikkat çekti. Anayasa uyarınca, vakıf üniversitelerinin kazanç amacı güdemeyeceğini, kurucu vakfa ve üçüncü şahıslara kaynak aktaramayacağını, aktardığı tespit edilen üniversitelerin kapatılacağını vurgulayan Güran, “Buna rağmen son dönemlerde bazı vakıf yükseköğretim kurumları birtakım usullerle el değiştiriyor, başka bir ifadeyle satılıyor. Devlet tarafından kuruluş izni verilen bu kurumların el değiştirmesinden birtakım kişilerin yüksek miktarda kişisel menfaat ve kazanç elde ettiği söylentileri ve şikâyetleri artarak devam ediyor. Vakıf üniversiteleri bakkalın el değiştirmesinden daha kolay el değiştiriyor†diye konuştu. Vakıf yükseköğretim kurumları bünyesinde çok sayıda büyük iktisadi işletme ve şirketler kurulduğunu belirten Güran, “Bu işletmelerin üniversite ve üçüncü kişilerle arasındaki ilişki, yasal dayanak olmadığı için takip edilemiyor†dedi. Güran, bazı vakıf üniversitelerinin eğitim öğretimden sağladıkları kaynağı üniversite dışına aktardıklarını belirterek şöyle konuştu:


    “Vakıf üniversitelerinin yarısı ticari amaçla kurulmuş eğitim kurumlarıdır. Bu kurumlar öğrenci başına 20 bin-30 bin TL gibi ücret alırken, öğrenci başına hizmet maliyeti 4 bin-5 bin lira gibi çok düşük düzeyde. Bazı vakıf yükseköğretim kurumları öğrenci başına 15-20 bin TL kazanç elde edecek şekilde hareket ediyor. Öğrenci gelirlerini çok yüksek tutarlı tanıtım-reklam harcaması, komisyon ücreti, danışmanlık ve hizmet bedeli gibi çeşitli adlar altında ‘yersiz’ ödemeler şeklinde mütevelli heyeti başkan ve üyeleri ile yakınlarına aktarıyorlar. Mütevelli heyeti başkan ve üyeleri ile yakınlarının sahip olduğu ya da bağlantılı olduğu firmalara kısa zaman aralıklarında mükerrer anlaşmalarla mükerrer ödeme yapıyorlar. Öğrenci gelirlerini yurtdışında üniversite kurmak için transfer ediyorlar.â€

    ‘ARSA, ARAZİ, BİNA ALIMI YAPILIYOR’

    Gazete Habertürk'ten Fatmanur Boylu'nun haberine göre Güran, bahsedilen vakıf üniversitelerinin elde ettiği gelirleri yükseköğretim alanına dönük yatırımlara dönüştürmek yerine üniversite dışına aktardığını ve bunun için karmaşık usuller kullandıklarını söyledi.

    Güran, “Öğrenci gelirlerini yurtdışında üniversite kurmak üzere ortakları bulundukları şirketlere transfer ederek kaynak aktarımı da yapılıyor. Mütevelli heyeti başkan ve üyeleri ile yakınlarının bağlantılı olduğu firmalardan emsaline göre yüksek bedellerle mal ve hizmet alımı, inşaat işleri yapıyorlar. Kaynak aktarımına zemin oluşturmak üzere rayiçlerine göre yüksek bedellerle arsa, arazi ve bina alımı yapılıyor, kiralamalar gerçekleştiriliyor†dedi.

    Vakıf üniversiteleri bünyesinde üretilen kaynağın sistem içinde kalması gerektiğini belirten Güran, “Gerçek ve saygın vakıf üniversitelerinin yerinin korunması için kötü örneklerden ayrışması gerekiyor†diye konuştu.
    https://www.haberturk.com/yok-denetl...-tuttu-1955916

    değildir değildir

  4. Aldık bakalım bu fiyatlardan . YTD

  5.  Alıntı Originally Posted by Monte Carlo Yazıyı Oku
    Testislerinin heykelini yapmak için beton yetmeyeceği paralı ama zeka seviyesi düşük yerli ve milli tahta sahibi yabancı fonlara tıpkı haçlı seferlerinde olduğu gibi Osmanlı'nın gücünü gösteriyor. Ölüyü diriyi bitirdikten sonra gözünü Swedbank Robur mallarına diken yerli tahta yapıcı yüzde 5 hisse aldında başın göğe mi erdi ******** gel tahtada cenk edelim dese de ecnebiler şimdilik er meydanından kaçıyor. Şirketin tek hakim gücü olan yerli ve milli tahta yapıcı her türlü karar verme ve uygulama yetkisi ile alayına isyan ediyor ve bekleme maliyetim problem değil hepinizin hissesini almadan bana rahat yok diyerek yatırımcı değil kumarbaz olun sonuçta masa kazanır diyerek er meydanına davet ediyor. Ayı ile yatağa girilmeyeceğini bilerek kendini korumaya çalışan küçük yatırımcı ise çalı arkasına saklanarak gelişmeleri izliyor.

    O durum tam olarak görüldüğü gibi değil.Yabancı yatırımcının hisse senetlerini elinde tutma süresi resmi kayıtlara göre ortalama 150 gün seviyelersinde bulunurken siz 3 yıl boyunca gerçek yabancı yatırımcının Lokman Hekim gibi kurumsallık ve şeffaflıktan uzak bir şirket hisselerini tutacağına inanıyor musunuz?

    -Kesinlikle tutmaz, ortak dahi olmaz.

    Bu durumun kabaca özeti şudur. İşlerinin yoğunluğu gibi komik bir bahane ile 1.137.064,12 adet B grubu hisselerimi birden fazla gerçek kişiye sattım diyen Hamdi Özkan'ın hisselerinin yolculuğu olarak görebiliriz. İsveçli yatırım bankası Swedbank'ın elinde bulunan hisseler kayıtlarında açık şekilde görülüyor. Türkiye'den portföyünde 1 adet teknoloji şirketi var. Özetle bu hisseler yabancının hisseleri değil. Şirketin bizden ve değil ayrıştırmalarının özetinde Swedbank yatırım bankasında bulunan hisseler onlardan. Bir başkası değil yani.

    Yüzde 5 üzerinde göstermek ise bizim yabancı ortağımız var gibi hikayeden algı oluşturmak.

    Tipik bıyıklı yabancı hikayesi.

  6. #1022

  7. #1023

  8. #1024


    günlük

Sayfa 128/183 İlkİlk ... 2878118126127128129130138178 ... SonSon

Yer İmleri

Yer İmleri

Gönderi Kuralları

  • Yeni konu açamazsınız
  • Konulara cevap yazamazsınız
  • Yazılara ek gönderemezsiniz
  • Yazılarınızı değiştiremezsiniz
  •