Bana kalırsa.

[alicemal]

Filistin-israil savaşını başta ciddiye almamıştım. Üzerinede düşünmemiştim. Çünkü o bölgede sürekli karşılıklı saldırı oluyordu. israil her canı istediğinde çevresindeki 4-5 ülkeyi bombalıyor yada suilast düzenliyordu. Bazende Filistinden füzeler geliyordu.

Geçmişte Filistin'den gelen füzelerin bir kısmını israilliler de atmış olabilir diye de düşünüyordum. Hem karşılık verip hedeflerindeki birilerini vurmak, hem de kendi füze savunma sistemlerini test etmek için.

Savaşlar böyledir, pek çok yeni silah sistemi test edilir. Hatta test için savaş alanına yeni silahını bedava verende vardır herhalde.

Derken hırsızlıktan yargılanan israil devlet başganı netenyahu TV de bir açıklama yaptı. Onun üzerine Filistin israil savaşına başka gözle bakmaya başladım.

Savaş başından bir kaç gün sanra netenyahu şu sözleri söyledi
"Bu savaş çok uzun sürecek ve Ortadoğu değişecek!.."

"Ortadoğu değişecek" lafını okuyunca irkildim.

O zaman bu savaşın israil tarafından düzenlenmiş olabileceğini ve amacında hedeflerindeki çevre ülkelerin işgali olacağını düşünmeye başladım.

amerika 11 eylül saldırılarını bahane edip Afganistanı işgal etmiş, 2 yıl sonra Irak'ı işgal etmiş, o bölgeye yerleşmiş ve devamında akp yide yanına alıp Suriye'ye saldırmıştı.

11 Eylül saldırısı bahane olmuştu. Dünya abd'nin Ortadoğu katliam ve işgallerine ses çıkaramamıştı.

Hırsız netenyahu nun "Ortadoğu değişecek" lafını okuyunca benzer olayımı yaşayacağız.? israil Lübnan ve Filistini tamamen işgalmi edecek.? Diye düşünmeye başladım.

Köşeden yazarlar hedef İran diyorlar. O kadar büyük hedefe dalarlarmı.? O hedef için abd de arkalarında değil yanlarında olmalı. akp karşılarında değil yanlarında olmalı.

Bana başlangıçta Lübran ve Filistinin tamamı ilk hedef gibi görünüyor. Sonra tekrar Suriye ve İran olabilir.

Olayı israilin başlattığıda(veya olmasına izin verdiği) daha büyük ihtimal çünkü köşeden yazarların yazdığına göre israile saldıran hamas'ın yarı elemanı mossad ajanıymış.

Zaten bu kadar büyük çaplı saldırının habersiz yapılmasının imkan ihtimali yok. israil gibi dünyanın en aktif ve güçlü gizli servislerinden biri ve yardımcısı CIA varken.

Bize geçmişte akp ile CIA nın arası iyiyken Irak daki istihbaratın bir kısmınıda mossad ve CIA veriyordu. Bizden çok daha hakimlerdi bizim bölgemize. Hali ile 10 yıllardır sorun yaşadığı Filistin ve Lübnan da nefes alınsa haberleri oluyordur.

Köşeden yazarlar da her gün bu konuda pek çok bilgi veriyorlar.

Haberleri olmamasının imkanı yok. Sıfır ihtimal.

[alicemal]

Bir yazı gördüm ilgimi çekti. Din konusunda ingiliz-abd üretimi yeni müslümanlığın saçmalıklarını yakalamış.

Okuyunca 2 tarafda kendine göre aykırı örneklerle savunma yapabilir. Mesela Kuran'da içki içmenin cezası yok demiş. Yobaz savunma olarak "içki serbest olsunda her kes alkolikmi olsun, kadınlar örtünmesinde orsb umu olsun" diyecektir. Buna karşılık verilecek gerçekçi cevaplarda var ama uzatmayayım yazı bu.


"İlahiyatçı Yazar, anti-Kapitalist Müslümanların lideri İhsan Eliaçık: Kuran'da içki içmenin cezası yoktur, varsa göstersinler. Yine Namaz kılmamanın da cezası yoktur, Örtünmemenin de yoktur... 110 bin caminin hocasına, müftüsüne, kuran kursu hocasına, diyanetine, ilahiyatçısına vs. kim varsa hepsine meydan okuyorum, varsa çıksınlar göstersinler. Gösteremezler çünkü yok, yok. Ylan üzerine bir din inşa ettiniz ben de püf dedim paniklediniz...

Kuran'da, diğer tüm dinlerde ve inançlarda suç olan 4 şey var:

1-Öldürmenin cezası var,
2-Çalmanın cezası var,
3-İftira atmanın cezası var,
4-Taciz-tecavüz-zinanın cezası var.

Bu sayılan 4 şey ABD'de suçtur, Çin'de suçtur, Rusya'da suçtur...
Tevrat'ta suçtur, İncil'de suçtur, Kuran'da suçtur, Zerdüşlükte suçtur, Mazdekilikte suçtur, Konfüçyanizmde suçtur, Kızılderililerde suçtur, eski Türk Töresinde suçtur. . .

Sen dini bunlar üzerine kurmayıp Emevi-kapitalist dini üzerine kurarsanız işte o zaman bu din insan yaşamından çıkar, insanlar deist, ateist, şaman olur.

Bu kapitalist emevi dini yıkılmalıdır, her şey yerli yerine oturmalıdır yoksa, Allah'ın dini ortaya çıkmayacak, insanlar dinden çıkacak.
"

[alicemal]

Filistin-israil savaşı ile ilgili bilgiler yağmaya devam ediyor. Gelen bilgiler şüphelerimi doğrular nitelikte. Savaşı çıkaran israil.

Zaten olay o kadar açık ki.?
Bu tür konulara ilgi duyup okuyan insanlar olayı duyar duymaz "suçlu israildir" demişlerdir.

Bildim bileli Orta Doğu çok arışıktır ve hangi eylemi kim yaptı tam olarak bilemezsin. O bölgenin uzmanlarıda sık sık bunu söylerler. O bölge CIA ve mossad'ın bölgesidir ve herkesin eli herkesin cebinde olabilir.

altaylı dahil pek çok kişi Hamas'ı kuranın israil devleti olduğunu söylüyorlar. Zaman ve yer bilgileri ile beraber detaylı olarak anlatıyorlar. Neden kurulduğuğunu anlatıyorlar.

Kurulma sebepleri bizdeki sağ partilerle aynı. Bizde milliyetçi gibi yobaz gibi görünüp abd düşmanı görünen partileri aslında abd-ingiltere ve fransız gizli servisleri kurmuşlar. Amaç tüm boşlukları kapatarak oy veren halkın tamamını kendi partileri altına toplamak. abd düşmanı görünen partiler aslında abd kurmuştur ve abd den emir alırlar.

Hamas da öyle. israil kurmuş ve israilin kontrolunde.

Başka çok önemli bilgi: Hamas saldırmadan 3 gün önce Mısır devleti israil'i arayıp Hamas size saldıracak diye bilgi vermiş. israil hiç bir şey yapmamış. israil'in saldırıdan haberi var bu çok açık.

Başka bilgi: Dünyayı takip edenler bilir, israil 12 yıl kadar önce kendi karasularında petrol ve gaz buldu. Ancak o bölge o kadar genişki, gaz ve petrol bölgesinin sağında Suriye, ortada israil, solunda Filistin(Gazze) ve Mısır var.

israil 2008 de Gazze ye saldırıp işgal ediyor. Dünya karşı çıkınca geri çekiliyorlar. Yaklaşık 2010 da israil filistin Suriye Kıbrıs arasındaki denizde, israil petrol ve gaz bulduğunu açıklıyor.

Önünde petrol ve gaz olan Gazzeyi 2008 de işgal ediyor, yine önünde petrol ve gaz olan Suriye'ye 2011 de israil'in hamisi abd saldırıyor. İkiside başarılı olamadı.

Şimdi önünde petrol ve gaz yatakları olan Filistin'e(Gazze ESKİ Filistin'in deniz kenarındaki bir bölgesi, sonra Mısır'a bağlandı, sonra karıştı) israil tekrar saldırıyor. Bu kez Hamas israillileri çokça öldürdüğünden işgal ettiklerinde geri çıkmayacakları açık. Bu saldırı sebebi ile abd ve avrupa da arkalarına geçti.

Eğer Filistin'in arkasına Rusya ve Çin de geçerse, dünyada 3 yerde 2 cephe karşı karşıya gelmiş olacak. Ukrayna, Tayvan ve Filistin.

Kimse geri adım atmadığı gibi her geçen ay el artırıyorlar. Diyordum. Batı cephesi delirmiş olmalı. Çin diplomatdır, çok köklü devlet gelenekleri vardır ama Ruslar diplomat değildir. Direk savaşırlar. Elindede nükleer bombalar var. Bu bombaların bir kısmı hipersonik. Durdurulamıyorlar. Ancak ilk ateşlendiklerinde gökyüzüne çıkmadan vurabilirsen vurursun. O aşamada yavaşlar. Gökyüzüne(atmosfer dışına) çıkmışsa durduramazsın. Hedefi vurur. Rusya batı cephesine saldırırsa Çin girmek zorunda. Çünkü Rusya kaybederse batı cephesine karşı tek başına kalacak. Şu an tek başına kazanmasına imkan yok. Belki 20-30 yıl sonra tek başına kazanabilir.

Başka bilgi: Bu bilgi abd belgelerine dayalı resmi bilgi. Bazılarınız biliyordur, abd devlete ait gizli belgelerin gizliliği 40 sene sonra kaldırılıp halka açılıyor. O belgelerde imzalı damgalı yazıyor.
https://tr.wikipedia.org/wiki/Northwoods_Operasyonu
https://www.haberturk.com/yazarlar/m...en-rafa-kalkti

Bu belgelere göre: Amerika'da büyük çapta terör eylemleri yapılacak, Amerikan vatandaşları öldürülecek ve bütün suç Fidel Castro'nun üzerine atılıp Küba işgal edilecekti.

Kennedy bu planı durduruyor, sonrasında Kennedy öldürülüyor.

abd'yi yönetenlerin davranış özelliklerinden biridir bu. Önce saldıracağın ülke içinde kendi kurdurduğun gizli örgüte sana karşı eylem yaptırırsın. Sonrada "vay bana saldırdın" diye o ülkeye saldırırsın.

11 eylülde aynı taktik uygulandı. 15-20 tane afgan dağlarından devşirilmiş köylü gelip yolcu uçakları ile abd yi vuruyorlar.

Suriyede'de benzer taktik uygulandı. CIA tarafından işid diye bir örgüt Irak Suriye bölgesinde yaratıldı. O örgütle savaşıyoruz diye Suriyeye saldırdılar.

abd başkanı trump bizzat söyledi, işid'i obama ve dış işleri bakanı hillary clinton(siyonist) kurdu diye. İnternette arayın hemen bulursunuz.

Başka bilgi: ANAP eski milletvekili Feyzi İşbaşaran'ın açıklaması. Bizzat şahit olmuş. Şöyle diyor:
"1998'de Başbakan Mesut Yılmaz'ın, İsrail'deki görüşmesinde o dönem de başbakan olan Netanyahu ona 'Yardımlarınızı Arafat'a değil Hamas'a gönderin' demişti."

Olay çok net. Filistin ve belki Lübnan kalıcı olarak işgal edilecek. Ya petrol ve gaz amaçlı veya genişleme amaçlı bunu yapıyorlar. Koyunları inandırmak içinde hamas'ı kendilerine saldırttılar.

Hiç bir bilgi olmasada netenyahu'nun olay sonrasında "OrtaDoğu haritası değişecek" demesi benim için yeterli bilgiydi. hamas'ı kendilerine israil'in saldırttığını o anda anladım. Çünkü geçmişlerini biliyorum, çünkü karakterlerini biliyorum, çünkü doğalarını ve hedeflerini biliyorum, çünkü yöntemlerini biliyorum. Dolaylı verilerden asıl gerçeğe ulaşırım.

Tabi ben düşündüğüm yönde araştırıp, alternatif bilgiyi göz ardı ediyor olabilirim. Farkında olmadan beynimiz bunu yapar. Kendimizi onaylayacak şeyler ararız.

Arada sırada okuduğum yazarlardan eski Suriyeli Yeni Türkiyeli Hüsnü Mahalli var. O farklı yazmış, Hamas'ı israil kurmadı demiş ama aynı yazıda kendi kendini yalanlamış ve farkında olmamış. Yani güvenilir bilgi değil.

Takip ettiğim medyada farklı görüş yoktu, yukarda yazdığım bilginin yarısı batı cephesi medyası yazarlarından.


.

[alicemal]

Mehmet Şimşek den bahsetmiştim.

Ne demiştim?

Birincisi, Vasat bir adam. Eski bakanlığı sırasında ekstra hiç bir varlık göstermedi. Düzen ne ise aynısını devam ettirdi.

İkincisi, adi hırsız değil. Bazı siyasetçi gibi direk çalarak cebini doldurmaya gelmemiş. Pek çok siyasetçi ise yasal görünen soygunlar yaparlar mesela 5 maaş almak gibi, mesela ihaleyi sana anormal yüksek fiyattan veririm ama oğlumun hayır vakfına 10 milyon dolarcık bağış yapacaksın gibi. şimşek bunlarıda yapmaz. Sadece direk kendi yönetimi sorumluluğunda olan hırsızlığa karşı çıktı. Buda yüksek eğitimli olmasından kaynaklanıyor olsa gerek veya aile eğitimi veya ikisinden biraz. Ama kendi sorumluluğunda olmayan diğer hırsızlıkları görmezlikten geldi.

Bu 2 konuyu açmam gerekiyor.

Geçen gün bir konuşmasını okudum ve bu yazıyı yazmam gerektiğini düşündüm. Dünyayı ilgilendiren başka bir konuyu da açma fırsatım olacak. Eğitimlinin yasal görünen hırsızlığı çok daha kötüdür.

Vasat bir adam olduğunu önceki döneminde göremediniz çünkü akp'nin, geçmişin mirasını yediği dönemdi. O dönemde miras yendiği için ülkedeki anormal gidişatı benim haricimde gören az olmuştur. O dönem pek çok köşeden yazara mail attım, en seviyesiz olanları ile bir kaç maillik tartıştım. Bugün yedikleriniz gelecekte çıkacak dedim. O zamanlar köşeden yazarların bu kadar korkunç olduklarının tam farkında değildim çünkü ağır çalışıyordum ve ülke ile dünyaya fazla kafa yoramıyordum.

Şimdiki dönemde ise adamın vasatlığını açıkça görüyorsunuz. Ülkenin problemlerini anlayamamış bu sebeple uygulamaya koyduğu çözümler hatalı.
Şimşek neden çağrıldı. Geçmişin mirası çok hızlı bir şekilde yendi ve problemler açıkça görünmeye başladı. O mirası yiyerek sorunları dağ gibi biriktirenlerin, yarattıkları sorunları çözmelerinin imkanı yoktu. Pek çok saçma sapan çocuk zekası gerektiren yöntemler denediler ve işler dahada kötüleşti. Bu sebeple şimşek ve babacan çağrıldı.

İkiside vasat adamlardı ama miras yendiği dönemin adamları olduğu için vasatlıklarını görmek için uzman olmak gerekiyordu. Algılardan etkilenmeyen, her durumda gerçeği görebilen birileri gerekiyordu. akp hükümetindede bu tür adamların olması doğa kanunlarına aykırı. Gerçekleri göremediler.

Şimşek'in şu an enflasyonu indirmek için uygulamaya koyduğu çözümler neler.?

Piyasadaki parayı kıs.: Para az olursa harcama az olur, talep azalınca satışlar azalır ve satışlar azalınca rahat zam yapılamaz. Faizi artır, MB nin saçtığı parayı azalt, kredi taksitlerini düşür vb. Devlet kontrolunde olan parayı kıs ama milletvekili hortumlarına karışma.

Maaşlılara düşük zam yap: 10 milyonlarca maaş alanın gelirlerini azaltırsak az harcarlar. Harcama azalınca talep azalır. talep azalınca satışlar azalır ve satışlar azalınca rahat zam yapılamaz.(Ege Cansen hocanında herkese öğrettiği bu, mutlu olmuştur.)

Devlet vergilerini artır: Üstteki 2 madde ile talep kısılıp harcamalar azalınca, devletin vergi gelirleri azaldı. Vergileri artırarak hemdevletin kasasını doldur hemde milletin cebinden biraz daha para çekerek, elde kalan para ile daha az harcamalalrını sağla. Harcama azalınca talep azalır. talep azalınca satışlar azalır ve satışlar azalınca rahat zam yapılamaz.

Döviz bul: Ülkedeki enflasyonun önemli kısmı doviz fiyatlarının artmasından kaynaklanıyor. Ülke yüksek ithalatçı konumunda, ithalat için doviz lazım, doviz talep görünce fiyatı artıyor. Ülkede miras yeme döneminde mevcut doviz harcandığı gibi doviz yaratan bazı kaynaklar kurutuldu. Üzerine ülke daha fazla ithalat bağımlı hale getirildi. Doviz bolca bulursa, doviz fiyatı artmayacak, doviz fiyatı artmayınca dovize endeksli enflasyonda yavaşlayacak.

Üç aşağı beş yukarı yaptıkları bundan ibaret. Enflasyonu düşürmek için bu çözümleri bulduğunu görüyoruz. Çözümlerin tamamıda halkın yaşam kalitesini düşürmek üzerine kurulu. Halkın harcayacağı parayı dahada azalt, fakirleştir ki az harcasınlar. Az harcanınca onlara satış yapanlar zaten satamadığı ürüne kolayca zam yapamasın. Böylece enflasyon düşsün. Satanıda fakirleştiriyor, alanıda. Sadece ihracatçı şirketlerin yönetim, teknik ve patron kesimi zenginleşsin. Geri kalan kalabalık fakirleşsin.

Bu yaptıkları, Türkiye'deki enflasyonun neden kaynaklandığını hiç anlamamasından kaynaklanıyor. Buradan ne anlıyoruz, adam mal. Bildiğin mal. Ama yüksek eğitimli mal.(stres atmam lazımdı. Siyasetçiden bahsedince sinirleniyorum. Biraz rahatladım.)

Yaw uzun bir konuya girmişim. Kalanını yani sorun neden kaynaklanıyor ve çözümü nedir o kısmı sonra yazayım. Zaten geçmişte pek çok kez bir kaç cümle ile açıklamıştım. (Ülkedeki her şeyin ana sebebi siyatçilerin hırsızlığı. Ama bunu bir kenara koyup teorik ekonomi açısından olayı açıklayacağım. Ülkedeki siyasetçilerin hırsız olma sebebide siyonist planı. Buna kimseyi inandıramıyorum. İnanmayanların, fakirlik içinde sürünüpte hala kendini fakirleştiren aynı siyasetçiye oy atan eğiimsiz garibandan farkları yok. Şekil farklı, ÖZ AYNI. Onlarada çaktım kuş gibi rahatladım.)

Birde bu konuyu açacağım dedim Eğitimlinin yasal görünen hırsızlığı çok daha kötüdür.
Açacağım şeylere şunuda ekleyeyim ki unutmayayım: tayyip erdoğan gibi ülke yönetimi açısından istisnai biri bir ülkenin başına geçmişse, sonraki dönemde o ülkede çok kötü şeyler olur.


.

[alicemal]

hamas'ı israilin kurduğuna dair medyada yer alan bilgileri eklemeye devam edelim, hepsi bir yerde toplansın.

Bu ermeni odaTV'den "Gazze'de çalışan eski İsrailli din işleri yetkilisi Avner Cohen, 2009'da Wall Street Journal'a şöyle demişti: "Büyük bir üzüntüyle söylemek isterim ki, Hamas İsrail'in eseridir."
Bu bilgiyi ingilizce arattım, pek çok batı sitesinde aynısı var, uydurma değil. Wall Street Journal dada var ama üyelik sistemli olduğu için okuyamadım linki bu
https://www.wsj.com/articles/SB123275572295011847

Sözcü de Damla Doğan Tuncel'in yazısından
netanyahu, Mart 2019'da partili milletvekillerine yaptığı konuşmada, Filistin devletinin kurulmasını engellemek için Hamas'la işbirliği yapılması gerektiğini söylemişti.
netanyahu: "Filistin devletinin kurulmasına köstek olmak isteyen kim varsa, Hamas'ın büyümesini desteklemeli ve Hamas'a para göndermeli. Bu, Gazze'deki Filistinlileri Batı Şeria'daki Filistinlilerden izole etme stratejimizin bir parçası"

Yani abd ve beraberindekiler her şeyi zaten açık açık yapıyorlar. Yani bu konuda hala şüphede olanlara inanamıyorum. Aslında inanıyorum, aşırı taraflı çıkar gruplarının medyasını seyredenler, her şeyi tek taraflı olarak öğreniyorlar. Resmen at gözlüğü ile dolaşıyorlar. Benim gibilerin yazılarını görüncede inanamıyorlar ve komplo teorisi demek kolaylarına gidiyor. O şekilde şartlandırılmışlar.

[alicemal]

https://sputniknews.com.tr/20231020/...076543208.html

Rusların sitesi sputniknews da bir haber gördüm. Şarkıcı ve Ahbap yardım derneğinin başkanı Haluk Levent, Gazze'ye yardım amaçlı faaliyete geçmiş.

Bu haberi görünce Haluk hakkında bir soru üzerine daha önce yazdığım yazıyı hatırladım.
Haluk hakkında olumludan çok olumsuz öngörüler yazmıştım. Bunu da onun geçmişine bakarak yapmıştım. Kendimce haklı çıkmaya başladım.
Önce yardım konusundaki fikrimi tekrar belirteyim. Önce akraba yakın çevremde kötü halde olanlar varsa onlara yardım etmeli. Sonra mahallende kötü durumda olanlar varsa onlara, sonra şehrinde sonra ülkende. Tüm ülke İsviçre, İsveç, Avusturya vb. gibi refah içinde ise o zaman başka ülkelere yardım için kafanı kaldırabilirsin. Başka ülkeden başlarkende ilk önce yine sınır komşularından başlamalısın. Aç ülke yarın sana dalar. Al Suriye, Irak. Oralardan göçmen yağıyor. Suriyeye yardım yerine saldırdın, kendi ülkenin geleceğini kararttın. Yardım etseydin o yardım sana dönecekti.

Komşun açken Somali'ye para gönderdi isen bence bu doğru değil. Aç komşunu sevmeyebilirsin ama yinede yardım edecek gücü bulmalısın. Somali'ye yapacağın yardım sana dönmez, belki torunlarına döner. Ama komşuna yapacağın yardım, mahallene, şehrine, ülkene yapacağın yardım anında sana döner. Ağır yükün vardır komşun taşır, aç kalan mahalle çocukları hırsızlığa başlayacaktır, senin evinde hedeflerden biridir, mahalle yardımları ile çocuklar okur iş kurar hırsız olmazlar. vb. Bu büyür gider. Aslında başkasına iyilik yaparken ailene de iyilik yapmış oluyorsun. Ailenin geleceğini sağlama alan hareketlerden birini yapmış oluyorsun.

Ben olayı biraz daha abartarak gerçek hayata uyarladım. Bana kötülük yapana bile yeri geldiğinde yardım ediyorum. Gerçekten yapıyorum. Bildim bileli böyleyim. Tabi bu abartılı örnek herkes böyle olamaz. Normali yeter.

Şimdi benim kafada olan biri için Haluk Levent'in yaptığı yanlış. Benim kafada olan için diyorum, başka kafada olanlar için doğrudur ona bir şey demem. Yanlış demem.

Senin ülkende maddi sıkıntıdan intihar edenler varken(akp yayın yasağı getirdiğinden bunlar artık TV lerde yayınlanmıyor diye biliyorum), geceleri market çöplüklerinde sebze toplayanlar varken, üç kuruş daha ucuza alacağım diye ekmek kuyruklarında karda kışda bekleyen varken, hala teneke toplayan çingene mahalleleri varken, en önemlisi okumak için para bulamayan çocuklar gençler varken, evinde suyu olmayanlar varken, uyuşturucu hızla yaygınlaşırken, kalkıpta Gazze, Somali Kenya dersen, bana uymaz. Gazze'yi anladım ama hele Afrika ülkeleri diyorsan direk sana hırsız gözü ile bakarım çünkü Afrika ülke devletleri tamamen hırsızlık örgütü. Gelen yardımlar gönderenlerle paylaşılıyor. Ya hiç gitmiyordur, ya paylaşılıyordur. Uzak olduğundan akıbeti bilemezsin. O sebeple Afrika ülkelerine, başka ülkelere yardım parası istiyorlar. Takibini yapamazsın.

Bizim ülkeyi bırakıp Gazze'ye yardım demeye başlamışsa, Ahbap derneği epey semirmiş demektir. Çünkü deprem bölgesinden hala pek çok zorluk yaşadıklarına dair bilgiler medyada yayınlanıyor. Gerçekliğinden emin değilim çünkü bu tür bilgiler siyasi çıkar amaçlı yayınlandığından ne kadar doğrudur emin olamazsın. İktidar süper derken muhalefet berbat diyebilir ve ikiside doğru olmayabilir.

Bu konuda geçmişte yazdığım yazı epey süpermiş, tekrar okudum ve buraya taşıdım.

dealer, o konuya bir kaç cümle ile değinmiştim. Bu kez biraz daha fazla fikir belirteyim.

Önce dışarı almamız gereken bir dernek ve vakıf türü var. Yabancı ülkelerin ajanlık faaliyetlerini yürütebilmek için dünyanın pek çok ülkesinde kurduğu dernek ve vakıflar. TR dede çok var bunlardan. Arkasında başka devlet gücü olduğundan, bol para ile kolay kurulurlar, paraya dayanan güçlü medyaları ile sempatizan çok çabuk bulurlar. Hızla büyürler. En büyük ve tanınmışlar gerçekte arkasında başka devlet vardır.
Bunları hesaba katmayalım. Birde "Yeşil gövel ördek sevenler derneği" gibi kumar oynatma amaçlı kurulan küçük dernekler var onlarıda dışarı alalım.

Kalanları ele alırsak, 2 türlü dernek vakıf var.
Biricisi direk halkı soymak amaçlı güçlü kişilerce kurulan dernek ve vakıflar. Bu güçlü kişiler koç holding gibi özel sektör güçlü kişileri olabilir, vakıf üniversiteleri var vergi vermeden bol para kazanırlar. Diğerleri ise devlette yer alan güçlü kişiler. Osmanlı(Ataman imparatorluğu) dan beridir aynı amaçla kullanıyorlar. Belediye başkanları, bakanlar, devlet başkanları ve bu güçlü kişilerin aile fertleri tarafından kurulan dernek ve vakıflar. Bunlar çok büyük miktarlarda parayı ve gayrımenkulü her yıl cebe indirirler. Bunun partisi dini yok, hepsi aynı yolun yolcusu. İyi niyetle kurulan varsa ki bugüne kadar görmedim istisnadır.

İkincisi iyi niyetle kurulan dernek ve vakıflar. Kişi çok büyük sıkıntı çekmiştir, aynı sıkıntıyı başkaları çekmesin diye kurar. Kızı kanserden ölen adamın kurduğu kanser derneği gibi veya emeklilerin haklarını korumak amaçlı kurulan dernek gibi veya tüketiciye atılan kazıklardan kurtarmak amaçlı kurulan dernekler gibi.

Haluk Levent'in özel hayatını bilmiyorum, kurduğu dernek hakkında hiç bir tarafsız bilgi görmedim. Derneği zaten yeni sayılır ve gelişme aşamasında. Problem dernek büyüdükten sonra başlıyor. Örneğin Ankara'daki emekli derneğinin bir kaç ay işini yapmıştım adamların iyi geliri vardı ve göstermelik işler yaparak görüntüyü kurtarıyor ve emeklileri soyuyorlardı.

Dernekler büyüyene kadar iyidirler çünki ellerinde para ve güç yoktur. İyiliğe odaklanırlar. İyilikleri ile çevrelerinde yeterince büyüyünce para gelmeye başlar. İşte o zaman dernek liderlerinin karakterleri ortaya çıkar.

Örneğin Akut denen yapı. Hoş Akut'u örnek vermem doğru olmaz çünki (her ne kadar kendisi kabul etmesede)ibrani kökenli birinin kurduğu dernek. ibrani kökenli kurmuşsa o dernek veya vakıfta gizli amaç aramak gerekir. Yinede yazayım, ünlü olup paraya kavuşunca dernek yönetimi karıştı. Sonrasında bunu fırsat gören akp yönetimi akut u dağıtıp Afad ı kurdu diye biliyorum.

Haluk Levent'e dönelim. Şu an iyi niyetle kurulduğundan eminim. Mutlaka yıllarca pek çok iyilik yapacaktır. Ancak eline para geçince ne olacak o önemli. Sapıtacakmı.?

Bunu normalde şu andan söyleyemeyiz, ancak ben normal olmadığımdan söyleyebilirim.
Mevcut ip uçlarına dayanarak tahmin yapabiliriz. İp uçlarına dayanarak söyleyebilirimki Haluk Levent'in kapasitesi o tür bağış alan bir derneği yönetmeye uygun değil. Dernek para sahibi olursa o parayı yeme ihtimalleri çok yüksek. hatta granti veririm. Tamamen geçmişte yaptığı bir olay, içinde olduğu sektör ve genetik yapısına bakarak söylüyorum. Hoş genetik yapısı dahil her şeyi uygun olanın sapıtmasıda son derece normal. Tahminim güce kavuşanların hepsi belli ölçüde kontrolu kaybeder. Buradan şuraya geliyoruz, hep söylediğim gibi kötüyü suçlayamayız, kötüyü yakalayıp cezalandırsın diye maaş verdiğimizi suçlamalıyız işini yapmadı diye. Dernekler vakıflar çok çok iyi denetlenmeli yönetenlerin insafına bırakılmamalı. Denetleyecek olan devlet zaten bozuksa o zaman kişisel önlemler devreye giriyor, şu anda oradayız.

Uzun süredir bu tür dernek ve vakıflara yardım yapmıyorum. Ailem, apartmanım, sokağım veya ilçemde en fakir aileyi bulup, bütçem ve gücüm olduğu dönemlerde onun eksiğini giderme taraftarıyım. Bir derneğe 100 TL yardım yapmak kolaydır. Ama sokağınızda tanıdığınız birinin çocuğuna 100 TL lik ayakkabı almak çok zordur. Çünki o kişi ile sokakta geçmişiniz vardır ve hoşunuza gitmeyen şeyleri vardır. O kişinin ailesine yardım yapmayı bırakın "sokaktan gitsede kurtulsak" dersiniz. İşte bu tür yardımı ancak yüce kişiler yapabilir. Ayıptır söylemesi oda benim öhhö.

O kişiye yardım yapmaktansa bir derneğe 100 TL vermek çok kolaydır. O 100 TL ler birleşip milyon olur ve dernek yöneticileri güzelce yerler. Bu kimseyi rahatsız etmez. Neticede verdiğiniz 100 TL, iyilik yaptım sanırsınız ama para iyiliğe çoğunlukla gitmez. Sokaktaki fakir aileye aldığınız terlik ise garanti iyiliktir. Hatta size hiç ummadığınız anlarda geri dönebilir. Biriyle kavga ediyorsunuzdur, terlik aldığınız ailenin büyükleri odunlarla, demir levyelerle gelip rakibinize dalarlar. O anlarda göz yaşlarınızı tutamazsınız, iyiliğiniz demir levye gücü olarak geri dönmüştür. Anlatabiliyormuyum. Yine bir gün demir levyeli arkadaşlarla mahallede devriye atıyoruz... Cıvıttım, işime bakayım.

[alicemal]

Filistin-israil savaşı başladıktan sonra ilk yazımı üç beş yazı yukarıda yazmıştım. Tahminimi yazmıştım. Tahminim doğrultusunda ilerliyor.

Demiştimki, "netenyahu Bu savaş çok uzun sürecek ve Ortadoğu değişecek!.., lafını söylediğine göre, hamas ı israile saldırtan israildi ve Filistin ile Lübnan'ı işgal etmek amaçlı kullanacaklar.". Benzer davranışları abd den örnekle vermiştim.

hamas'ı kimin kurduğuna dair batı basınında çıkan yazıları ve bizim basından çeşitli yazarların yazılarını delil olarak sunmuştum.

israillilerin kötü olduğunu kabul etmeyen bayağı ciddi bir kesim var. İçlerinde yüksek eğitimli benim arkadaşlarımda var. Hoş benim arkadaş kesimi ağır çalışıp dünyaya bakacak vakit bulmazlar. Bu konulardaki cahillikleri o sebeple.

Şu an israil Gazze deki sivilleri katlediyor. Amaç tamamen Gazzeyi boşaltmak. Önceden kontrolleri altındaydı şimdi fiili olarak işgal ediyorlar.

Yani söylediğimi yapıyorlar. Gazze ve Filistin'in diğer bacağı Batı Şeria yı fiilen işgal edeceklerini düşünüyorum. Gazze tamamen hamas'ın yani kendi adamlarının elinde olduğundan ilk oradan başladılar. Batı Şeria ise başka grupların kontrolunde. israil için çok daha zor olur. Sonrasındada Lübnan ın işgali var.

Tüm bu 3 işgali bitirdikten belli süre sonra Suriye ve İran'a yöneleceklerdir. Tabi dünya aşırı tepki verirse işleri aksayabilir.

israil sivilleri katlediyor. Sivillerin katledildiği kesin, sadece israil ben yapmadım diyebiliyor. (Rica ediyorum "medyada kahrolsun israil deyipte kuytuda israilden para karşılığı emir alan dinCİ-milliyetçi kesimle beni karıştırmayın. Benimkiler artık olduğu kadar tarafsız tesbitler.")

israil'in kötü olmadığını düşünen okuyucularım var. Eğer sivil katliamlarına rağmen ve haması kendilerine saldırtıp kendi sivil insanlarınıda öldürtmelerine rağmen hâlâ israilliler kötü değil diyorsanız. hamas'ı israil kurmadı ve hamas katliamları yapıyor diyorsanız... Ben daha ne diyebilirim size bilmiyorum.

Hamas'ı kendilerinin beslediğini bizzat netenyahu ve israilli eski yetkililer çeşitli durumlarda söylemişler. Bir kaçının israil yanlısı batı sitelerindeki linklerini verdim. Önce bunu kabul etmelisiniz.

Bunu kabul etmişseniz sivil katliamları konusunda zaten itiraz edemezsiniz. hamas = israil. Hangisi yaparsa yapsın israilin suçu çünkü hamas a emri veren israil.

Zaten israil'in geçmiş yıllarda kafasına göre durmadan diğer ülkeleri bombaladığını biliyoruz. yani karakterleri uygun.

Hâlâ israil kötü değil herşeyi hamas yapıyor hamasıda israil kurmadı diyorsanız, bu ülkeyi 23 yıldır yöneten tayyip suçlu değil pahalılığı cehape yapıyor diyen akepe lilerle aynı kafa yapısına sahipsiniz demektir. Şartlandırıldığınız şeyin dışına çıkamıyorsunuz.

Zaten çıkamayacağınızı biliyorum. Şu an tamam israil kötü desenizde ilk fırsatta yine israil iyi demeye devam edeceksiniz. Doğamız bu. Değişemeyiz. Değişim için 10 binlerce yıllık evrim gerekir. Benim bilgi vermemle olmaz.

Ne akepe ye oy verenler değişir, nede israil aslında iyi diyenler. Ne kadar delil sunarsanız sunun değişmez.

Bu arada abd-israil ve ingilterenin son yüzyıllardaki Türkiyeyide ilgilendiren arka plan eylemlerini okumak isterseniz, bu linki okuyun. Genelde benim yazdıklarımın daha detaylı sunulması. Adam eski general ve bu konularda belliki çok fazla araştırması var.
Yazısı biraz uzun ama sonuna kadar okuyun.

Bizdeki dinci kesimin nasıl yaratıldığı da kısaca açıklanıyor. Ben 55 kere yazdım, bir kerede bu adamdan okuyun. Nefret ettiğiniz cahil kesimi yaratan batı cephesi. cahil kesimden nefret etmeyin, suçlu abd-ingiltere ve israil. Onlardan nefret... yok nefret doğru değil, suçluyu bilin bu yeterli. Savunma ve cezalandırma gerektiğinde düşmanınız kim bilmeniz yeterli. Nefret faydalı bir duygu değil.

https://www.veryansintv.com/yazar/ce...oogle_vignette

[alicemal]

3 saattir ehud olmert'in bir TV de verdiği demeç le ilgili araştırma yapıyorum. Belgeli bir sonuca ulaşamadım.

Bugün haber okurken eski israil başbakanı ehud olmert'in bir açıklamasına denk geldim. Uğur Dündar yazmış.

ehud olmert demişki: "Suriye'yi iç savaşa soktuk, çünkü Beşar Esad bizemle olma teklifimizi reddetti. Suriye'deki bütün terör örgütleri Esad'a karşı kuruldu ve bazı ülkeler komik bir şekilde bunun bir özgürlük mücadelesi olduğuna inanıyor."

Uğur Dündar ciddi bir gazeteci. O yazınca doğru kabul ederim.

Önce demiştir diye düşündüm. Çünkü israil hiç kimseyi takmadan küçük ülkelerde istediğini öldürüyor, istediğini bombalıyor, istediği yeri işgal ediyor. Süper medeni avrupa başta olmak üzere hiç bir gelişmiş ülke sesini çıkarmıyor. Rus ve Çinli sporcuları en ufak şeyde uluslararası müsabakalardan men eden avrupa, kktc yi tanımayan avrupa, israil asıyor kesiyor yinede sporcuları her uluslararası müsabakaya katılıyor.

Sonra Dündar'a rağmen, ehud olmert bu cümleleri kullanmışmı diye delilleri ile ele alayım, sonra yazayım dedim ve internette araştırdım. Batı sitelerinde bir şey bulamadım. olmert'in videosu var ama iran TV si Farsça ceviri ile yayınlamış ve olmert ingilizce değil arapça veya ibranice konuşuyor. Hali ile videodan birşey çıkaramadım.

google yanlı birde yandex den arayayım dedim. Yandex, bing ikisinide kullandım. Yine aynı video. Başka bir şey yok.

Twitter'e baktım, bu cümleler ile kaynıyor. Çok fazla paylaşım olmuş. Ama hiç bir paylaşımda açık delil yok. Hep aynı videoya dayalı şeyler ama direk bağ yok.

teyit.org diye bir site var oraya bakayım dedim. O site konuyu ele almamış.

dogrulukpayi diye başka bir site var. teyit.org benzeri bir site. Teyit.org dan 2 yıl önce kurulmuş. Orada bilgi var ve çok net yazmışlar.

dogrulukpayi sitesi kimindir nedir bilmiyorum.

Oradaki açıklamalar doğrumudur onuda bilmiyorum ancak çıkardığı sonuç kendisi ile çelişmiş.

Orada verilen bilgi şöyle.

video, RT Arabic muhabiri Dalia Nammariâ'nin Ehud Olmert ile gerçekleştirdiği bir röportajdan alınmış. RT Arabicâ'in web sitesinden röportaj videosunun tamamına ulaşılabiliyormuş.

ehud olmert videonun bir bölümünde şöyle demiş: "İsrail ile Suriye arasında anlaşma yapılmış olsaydı, Başkan Bush'la birlikte Washington'un kapıları ona açılacaktı, Avrupa'ya da aynısı... Bu, Suriye'deki durumu tamamen değiştirecek ve iç savaşın önlenmesini sağlayacaktı."

Bu bilgileri verdikten sonra sonuç olarak olmert'in öyle bir şey söylemediğini, "İsrail'in barışı sağlamak için yardımcı olacağını fakat bunun mümkün olmadığını söylüyor" muşmuş.

Şimdi eğer olmert "İsrail ile Suriye arasında anlaşma yapılmış olsaydı, Suriye'deki durumu tamamen değiştirecek ve iç savaşın önlenmesini sağlayacaktı." demişse ki doğrulukpayı sitesinin dediğine göre bunu söylemiş. O zaman bu cümleden zaten Suriye savaşını israil'in çıkardığı ve orada yer alan örgütleri israil'in kurduğu sonucu net bir şekilde çıkıyor.

Sonra site iddialar yanlış diyerek saçmalıyor.

Peki net sonuç nasıl çıkıyor.?

olmert özetle, "suriye bizle anlaşsaydı iç savaşı çıkmazdı" diyor. Bunu demesi 2011 deki Suriye savaşını kendilerinin çıkardığını kabul etmesi demek.

Savaş çıkardı ama biz önlemek için Suriye ile önlemeye çalışırdık demiyor. Savaş çıkmazdı diyor. Çok açıkça biz çıkardık diyor.

O savaşı kendinin çıkardığını kabul ettiğine göre, o savaş esnasında ortaya çıkan işid gibi örgütleride sen ortaya çıkardın demek. abd ve israil direk Suriye ile savaşmamış, işid gibi özde paralı askerler ve Kürtleri kullanmıştı. Kürtlerde maddi vaad karşılığında savaşıyorlar onlarada paralı asker diyebiliriz.

Sonuçta herşeyi kabul etmiş oluyor.

doğrulukpayı sitesinin vardığı sonuç hatalı. olmert sanki kabul etmemiş gibi bir sonuca varıyorlar.

Neticede bunların hiç biri net belgelerle doğrulanamaz. 40 yıl sonra belki doğrulanır. Eğer cia belgeleri açıklanırsa veya dünya savaşı çıkıp abd cephesi yenilirse, belgeler ele geçirilir ve her şey ortaya çıkar.

En çok Uğur Dündar'a şaşırdım, bir "gazeteci", gerçek gazeteci, çıkar grubuna hizmet eden gazeteci etiketli maaşlı soytarıları kast etmiyorum, bir gerçek gazeteci, herkes yazmış diye bir haberi doğru kabul etmemeliydi. Normalde haber doğru ama anlatıldığı şekli ile değil. Belgeli değil sadece benim gibi sonuç çıkarıyorsun. Bunu belirtmeliydi.

Normalde benim belgeyede ihtiyacım yok. O kadar çok geniş bilgi okuyorum ki, bağlantılı bir olayın arka planını en başından hemen anlayabiliyorum. Bana 100 belge sunsan, Suriyedeki savaşı ibrani soyunun çıkarmadığına inanmam. Belge bu konularda bilgisi olmayanlar için gerekli.