Sayfa 759/852 İlkİlk ... 259659709749757758759760761769809 ... SonSon
Arama sonucu : 6816 madde; 6,065 - 6,072 arası.

Konu: Bana kalırsa.

  1. #6065
    Duhul
    Jul 2018
    İkamet
    akdeniz - karadeniz.
    Gönderi
    4,399
    bortruva ya bilgi verdiği için teşekkür ederim.

    İHA'lar konusunda yazdıklarını değinmedim ama az çok bende biliyorum. Tabi mesleği direk İHA ları ilgilendiriyorsa onun kadar bilemem. Bu konu ile alâkalı bildiğim ise okuduklarımla sınırlı.

    Önceki yazdığımı destekleme amaçlı şunu ekleyebilirim, İran bugün İHA lar yapıp satıyor. Medyada yazılana göre ilk İHA sını, başka İHA yı inceleyerek yapmış ve sonra kendi başına yıllar içinde geliştirmiş. İncelediği İHA ise amerikanın, İran topraklarında casusluk amacı ile kullandığı İHA lardan biri. Düşürmüşler, incelemişler ve İHA sanayilerini geliştirmişler. Rusya bu hafta İran dan bir sürü İHA satın almış. Buda İran'ın İHA larının ciddiye alınması gerektiğini gösterir. Yazılan bu, ne kadar doğru bilmiyorum ancak yazılım paketlerinin kolaylıkla tersine mühendislik ile çözülebildiğini biliyorum. Kilitli yazılım paketlerinin kırıldığını ise belki 30 yıldır biliyorum. Hali ile bizim suudi arabistan'a, bae'ye sattığımız İHA lar, incelenip teknolojisi kolaylıkla çalınabilir. Bizim İHA yı, eğer yazılımı kırıp değiştirmemişlerse bize karşı kullanamazlar onu biliyorum. Söylemek istediğim teknolojisinin çalınması. Kullanılan metal malzemenin labaratuvarda incelenmesi, motorunun incelenmesi, boyasının kaplamasının incelenmesi. Hangi alaşımların kullanıldığının çözülmesi. hangi yakıt kullanılmış labaratuvarda incelenmesi. vb... Yazılım önemli, kullanılan alaşımlarda önemli.

    Bizim İHA teknolojimiz ise, İsrail ve abd den dönemlik kiraladığımız İHA larını incelememizle 1990 dan önce başladı diye yazılıyor. bende öyle biliyorum. Bizde israil ve abd teknolojisini çaldık. Hepsini olmasada çalarak başladık, sonra kendi teknolojimizi ambargolar ve O DÖNEM SİYASİLERİN KONTROLUNDE OLMAYAN ORDUMUZ sayesinde, mecburen geliştirdik. İran da çaldı, bizde çaldık.

    Yarın ukrayna ilede savaşabiliriz ve hırsızların soysuzların yönettiği o ülkede İHA teknolojisini geliştirecek yetişmiş beyin var ama o beyinleri kullanacak devlet ciddiyeti yok. İHA yapabilecek o gençler hacker lık yaparak dünyayı soyuyorlar. Yasa dışı işlere yöneliyorlar. Tonla eğitilmiş genci var ama ülke soysuzların elinde olduğundan, dışarıdan yardım almadan sıfırdan teknoloji geliştiremezler. Ellerindeki teknoloji SSCB nin devamı. üzerine sıfırdan bişey eklemediler diye biliyorum. Bunun gibi bugün bize düşman olmayıp yarın olacak pek çok ülke vardır. tayyip e bakarsanız, dün ailecek tatile gittikleri ülke başkanına ertesi gün devirmek amaçlı saldırabiliyor.

    Ukrayna şu an abd kontrolünde ve yarın bize saldırabilir.
    abd bir kaç yıldır yunanistanda üsler açıyor, adalara ağır silahlar yığıyor. abd emri ile yarın yunanistan bize saldırdığında ki işler oraya doğru gidiyor, abd nin kontrolunde olan Ukrayna dan destek alabilir. İHA teknolojimizi fabrikası ile beraber ukrayna ya taşıdık. Ukrayna hepsine bir günde el koyabilir ve yazılımın tüm şifrelerini, çalışma yöntemlerini yunanlılarla paylaşabilir.

    ---

    Dini konuya gelirsek, gördüğüm kadarı ile olaya mantık ölçüsünde yaklaşmışsınız. Arka planda kötü niyet yok. O sebeple saygım sonsuz. İsteyen istediği gibi ibadet edebilir.

    Dini konularda GERÇEK DİNDARLARIN en büyük düşmanı, DİNİ SAHİPLENEN siyasiler ve tarikatlar. Din denince akla siyasiler ve tarikatlar geldiğinden, ister istemez her din diyene "aklımıza hemen siyasiler ve tarikatlar geldiğinden" önyargılı yaklaşıyoruz. Herkesi aynı kefeye koyuyoruz. Cevap verirkende akp ve tarikatlara cevap yazıyormuş gibi yazıyoruz. Gerçek dindar olan ise üzülüyor ister istemez.
    Yazmamışsam, pozisyonum aynen devam ediyor demektir.
    @NeAcaipDunya

  2. #6066
    Duhul
    Jul 2018
    İkamet
    akdeniz - karadeniz.
    Gönderi
    4,399
    Nihayet.

    Pandemi başladıktan sonra defalarca yazmıştım. Şirketlere verilen krediler doviz, altın ve borsaya gidiyor diye. Şirketlere her ucuz kredi verildikten sonra dolar yükselmişti ama devleti yönetenler ve TV ekonomistleri bir türlü bunu görmemiş veya işlerine geldiğinden görmemezlikten gelmişti. Önlem almamışlardı. TV ekonomistleri bu işten para kazandılar çünki çekilen krediler kendilerine geldi. Hepsi finans piyasalarında çalışıyorlar, gelirleri bolca arttı. Devleti yöneten geniş kadronun bu işten nasıl kazandığını yazamam direk içeri alırlar.

    Pandemi döneminde 2020 den beri tanıdığım şirket sahiplerinin tamamı, verilen tüm ucuz kredileri almış ve kimisi dolara, kimisi faize, kimisi ev-araba alıp satmaya, kimiside borsaya yatırmıştı. Şirketi için kullanan yoktu. Devlete BİLEREK ödemedikleri tonla vergileri var ve onları bile ödememişlerdi.

    Kuralımız neydi: "Üretmeden kazanılan para, diğer insanların cebinden çıkar, onları fakirleştirir"

    Devletten geç ödemeli düşük faizli kredileri alan şirket sahipleri;
    - Dolara yatıranlar doları yükseltimiş, yükselen dolar tüketim mallarının fiyatlarını yükseltmişti. Yükselen fiyatlar, aynı oranda maaşı yükselmeyenleri fakirleştirmişti.

    - Faize yatıranlar, geç ödemeli %12-14 faizle aldıkları kredileri başka bankaya %20-23 ile yatırıp aradaki farkı kâr olarak ceplerine indirdi.Devlet bankaları bu işden tonla para kaybetmiş, boşalan kasalar devlet hazinesinden yani bizim vergilerimizle doldurulmuştu. Hazine kasası boşalıncada vergilerimiz artmış fakirleşmiştik.

    - Ev araba al-sat a yatıranlar, ev arsa ve araba fiyatlarının hızlı yükselmesinde pay sahibi olmuş, ev alabilecek 10 binlerce kişi, fiyatlar hızla arttığı için ev araba arsa alamaz hale gelmişlerdi. Bu kalabalıklar fakirleşmişti. Kazandıkları bol paraları beleş para olduğundan bolca harcarlar ve diğer tüketim fiyatlarınında artmasında etki ederler. Çifte kazık atarlar diğer vatandaşlara. Aslında üçlü kazık atarlar çünki zenginleşenlerin peşinden sürü halinde kızlar koşar. Zenginleşemeyen erkekler ise sürü kızları uzaktan izleyerek hayattan nefret etmeye başlarlar.
    Çevremde pandemiden bu yana al-sat la zenginleşen bir kaç şirket sahibi var. 2 yılda parasını 13'e katlayan arkadaşım var. Eğer eviniz arsanız varsa, fiyatları uçtuğu için bu işten sizde gayrımenkul miktarınız kadar faydalandınız. Ya diğer yerlerden kaybettiklerinizi bu sayede telafi ettiniz, yada büyük kazanç elde ettiniz. Ama gayrımenkulu olmayanlar, bu işten ayvayı yedi.

    - Borsaya yatıranların direk etkisi olmadı. Dolaylı oldu. Ne kadar etkisi oldu onun hesabı zor. Herkes kazanmış olsa hesabı kolay. Kazanılan beleş paralarla yapılan BOL BOL harcamalar eni sonu tüketim fiyatlarının artmasında bir miktar etkisi olur ve borsadan kazanamayanları fakirleştirir çünki artan fiyatlar sebebi ile aynı ürünlere daha çok para öderler ve gelirleri artmamıştır. Borsada Parayı kaybedenlerde, aldıkları krediyi geri ödemezlerse, o para yine vatandaştan çıkar çünki hazine kasası boşalır ve bizim vergilerimizle doldurulur.

    Nihayet devlet verdiği ucuz kredilerin takibini yapmaya başlamış. Şirketlere 1 aydır %14 le devlet bankalarından kredi çıkardılar, ancak son 2 yılda olduğu gibi parayı alıp gitmiyorsunuz. Karşılığında fatura istiyorlar. Hali ile çevremdekiler parayı alamadılar. Alsalardı direk başka bankada %23 brüt faize yatıracaklardı.

    Devletin nasıl çalışan üretenden alıp, çalışmayan üretmeyene aktardığını basitçe anlattım. Hikayelerle geçmişte anlattığımda oldu. Bu anlatımımı çok daha detaylandırabilirim ama uğraşmak istemiyorum. Anlaşıldı diye umuyorum.

    Eğer faydalanmadı iseniz, faydalananların parası sizden çıktı.
    Bu forumda olanların çoğunluğu şirket sahibi olsa gerek. O sebepleyazımdan pek hoşnut kalacaklarını sanmam.


    .
    Yazmamışsam, pozisyonum aynen devam ediyor demektir.
    @NeAcaipDunya

  3. #6067
    Ziraat bankasında 1 yıldır fatura karşılığı kredi kullandırılıyor. Hatta öyle her fatura değil şirketin iştigal ethiği alana dair fatura

    Ben işadamı olmadığımdan nefret etmedim ama sürü kızları kısmı yüzünden az sinirlendim öyle uAktan bakıp duran grubu olabilirim
    69 mu yok daha neler. Bu yıl mı? İmkansız.Bozguncular ağzınızdan çıkanı kulağınız duyuyor mu?

  4. #6068
    Duhul
    Jul 2018
    İkamet
    akdeniz - karadeniz.
    Gönderi
    4,399
     Alıntı Originally Posted by ayhan53 Yazıyı Oku
    Ziraat bankasında 1 yıldır fatura karşılığı kredi kullandırılıyor. Hatta öyle her fatura değil şirketin iştigal ethiği alana dair fatura

    Ben işadamı olmadığımdan nefret etmedim ama sürü kızları kısmı yüzünden az sinirlendim öyle uAktan bakıp duran grubu olabilirim
    İş adamı arkadaşlarımdan öğrendiğimden, onların anlattıklarını yazdım. İlk defa fatura dediler.
    Kızlar hikayesini vurucu olsun diye yazdımidi. Netçede en güçlü dürtülerimizden birisi üreme dürtüsü. Erkek yaptığı her şeyi dişi için yapar diye düşünüyorum. Nihai hedef hep dişidir. Ya hedefteki dişi, yada evdeki eşi ve çocukları.
    Yazmamışsam, pozisyonum aynen devam ediyor demektir.
    @NeAcaipDunya

  5. #6069
    Duhul
    Jul 2018
    İkamet
    akdeniz - karadeniz.
    Gönderi
    4,399
    İmdi genelde yanlış bilinen bir konuya dalalım.

    Dünyanın neredeyse tüm ülkeleri, global bilgiyi hep siyonist medyadan alır. Yüzyıllardır bu böyledir. Merkezleri ise eskiden Avrupaydı, sonra İngilizlerintere, sonrada amerika oldu. Dünya haberi ve kendi tarihlerini bile, Avrupa ve abd yi yöneten siyonistlerin medyasından aldı.

    Hali ile siyonistlerin işine ne geliyorsa o şekilde öğrendik. Batılı şeytanları gelişmiş süper insanlar, kendimizi ise geri kalmış kötüler olarak belledik.

    Medyamız batı emrinde olduğundan, bizde çıkan haberlerden, batının düşmanı olan ülkelere ilişkin haberlerin çoğu ya tam yalandır veya saptırılmıştır. kalanı doğrudur ama o kadar kötü tüm dünya ülkelerinde var, hatta daha fazlası. Ama o ülkelerinki abartılarak servis edilir.

    Batının(siyonistin) düşman bildiği baş ülkeler hangileri. Çin, Rusya, İran, Kuzey Kore. Başkada varda, son aylarda en aktif olanlar bunlar.

    Kuzey Kore yi hep siyonist medya gözü ile inceledik. Alternatif kaynaklardan bilgi edinemedik. Mevcut bilgimize göre Kuzey Kore geri kalmış, fakir, açlık içinde gezen insanların olduğu diktatörlükle yönetilen, saldırgan bir ülke.

    Bugün haberleri okurken Lazarus isimli Hacker grubunun dünyada yaptığı bir saldırıyı okudum. Lazarus hacker grubu için her yerde, Kuzey Kore devleti destekli yazmışlar. Gerçekten öylemi diye interneti tararken Kuzey Kore ile ilgili farklı yönden bakan bir yazı buldum. Onu asayım.

    Benim temel yaklaşımım, "ÇOK ÇOK zengin olman, senin üstün insan olduğunu göstermez, tam tersini vahşi olduğunu gösterir." Ülkemizdeki en zenginlere bakarsak bunu zaten görürüz. Tabi bizim zenginlerin ne mal olduğunu bilmeniz için benim bilgime sahip olmanız gerekir. Hoş yazdıklarımın tamamını okumuşsanız o bilginin epeyine sahipsinizdir.

    Yazının linki bu.
    https://www.stratejikortak.com/2016/...ercekleri.html

    Önemli gördüğüm kısmıda bu. Ne kadarı doğru yanlış bilemiyorum. Ama mantıklı.
    "Ortalama ömür beklentisi ve okuma yazma oranı üzerinden sağlık ve eğitim konusuna baksakta, iş ve aş durumu sosyal açıdan çok daha önemli bir mevzu. Kuzey kore her ne kadar dünya genelinde ambargoların ve silahlanmanın getirdiği yük yüzünden bir bunalım içinde olsa da iş ve aş noktasında bütün dünya ülkelerine örnek teşkil edebilecek bir yere sahip. Çünkü ülkede hem işsizlik oranı hemde evsizlik oranı yüzde sıfır. Her yeni evlenen çift, çocuk sahibi olana kadar küçük bir daire ile düğün hediyesini devletten alıyor, çocuk sahibi olan çiftler ise daha geniş bir eve geçiyorlar. Fakat tek başınıza bir eve çıkamazsınız, zaten öyle bir şey olsa devlet ev yetiştiremezdi. Ayrıca her vasıflı veya vasıfsız yeni mezun gençte durumuna göre bir kuruma yerleştiriliyor. Zaten özel mülkiyetin olmadığı ve devlet tekelinin olduğu bütün sosyalist ülkelerde olan da budur. Çünkü sosyalizmde, vatandaşların eğitim, sağlık, iş, ev ve gıda gibi temel ihtiyaçlarını devlet vermek zorundadır. Temel hakkın dışında kalanlardan ise vatandaşın kendisi ilgilenir.

    Bir de herkesin övmeye doyamadığı Güney Kore'ye bakalım Elbette Güney, teknolojisi ve markalarıyla adından çok söz ettiriyor. Peki ekonomik olarak iyi görünen bu ülkede ekonomik sebeplere bağlı intihar oranlarına ne demeli? Güney Kore dünyada intihar oranı en yüksek 2. ülke ve Litvanya ile aralarında çok az fark kaldı. 2000 yılından beri intiharın artışta olduğunu düşünürsek, azalışta olan Litvanya'yı geçmeleri an meselesi. Güney Kore'nin en büyük sorununun kuzeyden ziyade kendi içinde ki intihar oranı olduğu ortaya çıkıyor. OECD ülkeleri arasında 11 yıldır birinci Güney Kore, ikinci ise Japonya. Bu ülkelerde insanların kapitalizmin getirdiği yoğun rekabet ortamında geride kalmaları halinde, aşırı mükemmelci olmaları sebebiyle gururlarının kırıldığı ve bu yüzden intihara aşırı meyilli hale geldikleri tespit ediliyor.


    Bunun yanı sıra yetişkin bireylerin ölene kadar ebeveynlerine bakma zorunluluğu olduğundan, yaşlı insanlar hep çocuklarıyla beraber bulunuyor. Ancak ebeveynler çocuklarının ekonomik sıkıntılar içinde olduklarını gördüklerinden onlara yük olmamak için intihar ediyorlar.

    İş öyle bir hal almış ki intiharı önlemek için kurslar bile açılıyor ve insanların intihara meyilli olup olmadığını anlamak için telefonlarına soru soran uygulamalar yükleniyor. Öyle bir vaziyet yani. Ancak tüm fakirliğine rağmen kuzeyde böyle şeyleri göremiyoruz çünkü onlarda kapitalizmin getirdiği yoğun rekabet ortamı olmadığı gibi insanlar kültürel yozlaşmaya maruz kalmamış ve sırtını devlete yaslamış durumda. Kapitalizmde olduğu gibi bireyselcilik ve kültürel yozlaşma yok yani herkes kendi başına değil. Devletin durumu belli olduğundan insanlarda yarınını ona göre hazırlıyorlar."
    Yazmamışsam, pozisyonum aynen devam ediyor demektir.
    @NeAcaipDunya

  6. #6070
    Duhul
    Jul 2018
    İkamet
    akdeniz - karadeniz.
    Gönderi
    4,399
    Üstteki yazılara ekleme olsun.

    Bizim haberleri ve bilgiyi batı medyasından aldığımızı yazmıştım. Onlarında kendi çıkarları doğrultusunda haberleri filtrelediklerini yazmıştım. Çoğuda yalan yönlendirme haberleri.

    Hedeflerindeki ülke hakkında dünya çapında büyük hızla yönlendirme yalan haberler yapıyorlar. Yüzbinlerce kullanıcı(çoğu robottur(yapay zekâ yazılımları)) aracılığı ile yalan bilgiyi yayıyorlar. İran da abd destekli ayaklanma çıktığında twitterde 750 bin yeni kullanıcı açılmış ve çoğunun tek yazdığı İran ayaklanmasıymış.

    Hüsnü Mahalli geçen gün İran hakkında yazmış. O da taraflı ortadoğu yazarıdır. fanatik değil ama tarafflı yazıyor. taraflı ile Fanatik arasındaki fark.
    Taraflı olan; işine gelmeyen haberi görmez. Çoğunlukla işine gelenlerin işine gelen yanlarını yazar. Yalan yazmamaya çalışır.
    Fanatik: Tartışmayı savaş olarak görür. Bu savaşı kaybederse hayatı bitecekmiş gibi davranır. Her türlü yalan dolanla savaşı kazanmaya çalışır. Savaşı kazanacaksa tüm ahlaksızlıkları normal doğal görür. Bunun sebebi beyninin normal olmaması. Kendi isteği ile fanatik olmuyor.


    Hüsnü yazının bir yerinde demişki "İran'da doktorların yarısı, mühendislik ve teknoloji fakülte öğrencilerinin yüzde yetmişi, bilim insanlarının yüzde 37'si, yazarlardan sekiz bini, yayıncıların 712'si kadın. Parlamentoda kadınların sayısı din adamlarından fazla. "

    Bu bilgiye benim inanmam zor. Hüsnü gibi biride yalan yazmaz herhalde, ben denk gelmedim.Ama bazen bilmeden yanlış yazabiliyorlar. Bende yazabiliyorum. Bazen çok güvendiğim yazarın bilgisini yazıyorum. Aylar sonra başka yerden görüyorumki, o bilgi hatalıymış. Nadiren oluyor. Yılda belki bir kez.

    Netçede bilgiyi doğru kabul etmedim. Yanlış da kabul etmedim. Beynime yazdım. İlave bilgi ile desteklenirse doğru kabul edeceğim. İlave bilgi bu bilgiyle çelişirse yanlış kabul edeceğim. Bilgiyi işleme tarzım böyledir.

    Bugün haber-turk internet sitesinin köşeden yazarı murat bardakçı nın başlığını gördüm. "İran" yazmış. bardakçı'yı normalde okumam, saygı da duymam. Bilgisi çok evet ama o bilgiyi doğru kullanamıyor ve aşırı taraflı biri. Fanatikmidir bilemiyorum, iyi eğitimli ve TV den bolca para kazandığından, fanatik taraflarını dizginliyor olabilir.

    bardakçı nın İran başlığını görünce, Hüsnü nün yazdıklarını doğrulamışmı acaba diye sayfasına girdim. Girince gördümki, hafızamdaki bardakçı tarifi aynen geçerliymiş.

    Adam önce İran da, geçmişte gerçekleşmiş amerika destekli darbeden bahsediyor. Amrika nın medyası ile beraber İran'a nasıl taraflı yüklendiğini uzun uzun anlatıyor. Yazısından amerika nın İran üzerindeki emelleri hakkında fikir ediniyorsunuz. Sonrada İran daki son ayaklanmanın amerika ile alakasının olmasının imkansız olduğundan bahsediyor. bunu iddia edenlere ağır hakaret ediyor. Sanırım Hüsnü ye geçirmiş kendi aklınca. Halbuki ne kadar gerzek olduğunu o yazı ile ispatlamış. Tek yazı ile kendini rezil etmiş. Hani yarım akıllı olsa derdiki "tamam geçmişte abd bu ülkede defalarca darbe yaptı, o ülkeyi çok uzun zamandan beridir kontrol altında tutmaya çalışıyor ama bu seferkinin abd destekli olduğunu sanmıyorum, şu sebepten dolayı" der.

    Yarım akıllı bile değil.
    Evime 10 sefer aynı hırsız girmişse, onbirincide direk aynı hırsız aklıma gelir. O hırsızın bu sefer suçlu olmadığını benim gözümde savunması gerekir. Dünyada, başka ülkelerde yapılan ayaklanmalar ve darbeler konusunda son 100 yıldaki en suçlu ülkesi abd'dir. Büyük fark atar. Sonra ingiltere(dünya) fransa(afrika) rusya(komşu ülkeleri, kendini abd ye karşı koruma amaçlı) filan gelir.

    Her neyse.

    Netçede hüsnü nün yazdığını destekleyecek bilgi yoktu.
    Yazmamışsam, pozisyonum aynen devam ediyor demektir.
    @NeAcaipDunya

  7. #6071
    Duhul
    Jul 2018
    İkamet
    akdeniz - karadeniz.
    Gönderi
    4,399
    Bankalarda geçen ay manipulasyon yapanlar tutuklanmışlar. Eleştirmiştim, 4 gün taban yapanlar tutuklanmadı, bunlarda tutuklanmaz demiştim. Bu kez tutuklanmışlar. İlginç. Bekleyelim bakalım arkasından ne çıkacak.

    Net 4 Milyar cebe indirmişler. Normalde suçlu bulunduktan sonra, bu 4 milyarın oransal olarak zarar görenlere dağıtılması gerekir. Aracı kurumlarda zarar görenlerin isimleri ve gördükleri zararlar var. kolayca hesaplanıp liste çıkarılır.
    4 Milyar Yetmemişse bu kişilerin mal varlıklarına el konulmalı ve mağdurlara dağıtılmalı. Doğru olan bu.?

    Bakalım ne yapacaklar, zarar görenlerin eline tek kuruş geçecekmi.? Yoksa o 4 milyar yukarda paylaşılacakmı.? Yakalanmalarının sebebi 4 milyarı paylaşmamalarımı.?

    Bakalım görelim.

    4 Milyar buhar olursa, o zaman başka şey yazarım. Yok eğer dağıtılırsa o zaman iyi şeyler yazarım.
    Yazmamışsam, pozisyonum aynen devam ediyor demektir.
    @NeAcaipDunya

  8. Hüsnü yü sevmem , Murat ı daha da sevmem , Murat in inandırıcı olmak için gözlerini pörtletmesine uyuz ötesi uyuz olurum .
    Hic bir delil sunamam ama Hüsnü nün , ajan olabileceğini düşünmüşümdür hep , neden bir ara çok zaman önce Türkiyenin arap devletlerine güvenmesi falan filan saçmalamıştı , Arap devletlerini İsrail yönetirini öğrenememiş veya gizleyen gazeteci bence ajandır . Çok zamandır dinlemem Hüsnü yü .
    No animal will sleep in a bed /with a sheet. Duyda sakın inanma .

Sayfa 759/852 İlkİlk ... 259659709749757758759760761769809 ... SonSon

Yer İmleri

Yer İmleri

Gönderi Kuralları

  • Yeni konu açamazsınız
  • Konulara cevap yazamazsınız
  • Yazılara ek gönderemezsiniz
  • Yazılarınızı değiştiremezsiniz
  •