Anket Sonuçlarını Gör: şu anda ev almak ne kadar doğru bir yatırım mı.?

Oylayan
145. Bu anket için oy kullanamazsınız
  • Balon patladı, nakitte fırsat beklenmelidir

    85 58.62%
  • dolar/euro bozdurup, yatırım yapmak mantıklı

    18 12.41%
  • Faizler inerse, şimdi almak mantıklı değil

    12 8.28%
  • Faizler inişe geçince alacağım, şimdi kiracılık daha karlı

    20 13.79%
  • ev alacak, para da yok, kredi çekip ödeyecek iş'de yok

    18 12.41%
  • Dünya malı dünyada kalsın, ben ahirete yatırım yapıyorum kardeşim, ne evi.

    4 2.76%
Multiple Choice Poll.
Sayfa 755/1002 İlkİlk ... 255655705745753754755756757765805855 ... SonSon
Arama sonucu : 8012 madde; 6,033 - 6,040 arası.

Konu: şu anda ev almak ne kadar doğru bir yatırım

  1. Anadolu’da hanımlar yoğurt mayalarken, turşu kurarken, hamur yoğururken, evin geçimi iyi olsun diye ocağa şeker atarken, hasta olan kimsenin sırtını sıvazlarken, "El benim elim değil Fatma Ana’nın eli†diyerek başlar ve bitirirler. Örgü ve dantel gibi el işlerine başlayan hanımlara yanındakiler, "Kolay gelsin, altın taş olsun, elin kuş olsun; Hızır yoldaşın, Fatma Ana komşun olsun†derler. Türk halkı iyi komşuları için, "Allah seni âhirette Fatma Ana’mıza komşu etsin†temennisinde bulunur. Ebe doğum yapan kadının sırtını sıvazlarken de, "El benim elim değil Fatma Ana’nın eli†diyerek doğumun kolay olacağına inandığını belirtir ve hastaya telkinde bulunur.
    Hz.Fatma'nın eli, daha önceleri Hz.Meryem'in eli, eski Mısır'da Horus'un gözü eklenmiş falan filan.

    Dualarda geçen bu Fatma Ana, çok önceleri Sümer'den bile önce doğurganlığı simgeleyen şişman kadın heykel ya da heykelcikleriyle ifade edilen Tabiat Ana veya Doğa Ana'dır.



    Binlerce yıllık tarihinde kadınların egemen olduğu Anadolu pek çok ünlü, güçlü kadına da ev sahipliği yapmıştır. Ana tanrıça inancının da doğduğu yer olmuştur. Ve diğer kıtalarda yayılış göstermiştir. Elde edilen bulguların ışığında Anadolu'da 16000 yıl öncesine dayanan bu inanç; adı gibi dinlerin anası olabilir.

    Anadolu'da, Mezopotamya'da, Afrika'da seyrek olarak Avrupa'da, Hindistan'da bu heykel ve heykelcikler sürekli bulunur.



    Aslında bu inanç çok daha gerilere gidiyor. 100 bin-200 bin yıl geriye. İnsanların klanlar halinde yaşadığı döneme, ortalama insan ömrünün 20-30 yıl olduğu, insanların sadece toplayıcılıkla karınlarını doğurduğu, bir klanın ortalama 70-90 kişi olduğu dönemlere. Kadın doğurganlığının kutsal kabul edilmesi çok normal. Diğer taraftan sadece toplayıcılıkla karın doyuruyorlar, bir mağarada toplu halde yatıyorlar, sabah uyandıklarında karınlarını doyurmak için çevreye dağılıyorlar, bulduklarını buldukları yerde yememeleri gerekir,çünkü, herkes eşit yiyecek bulamaz, kimisi hiç bulamaz. Bu sebeple o dönemde en büyük günahlardan biri, buldukları yiyeceği kimse görmeden yemeleri olmalı. Herkes bulduğu yiyeceği toplanma bölgesine getirmeli ve paylaştırmanın yapılması gerekir. İşte bu noktada yine kadın devreye giriyor, erkeğe göre çok daha adil ve merhametlidir.

    İnanç olarak dişilerin kutsallaştırılmasına sebep olmuş doğum olayı. Doğum;klanın devamını, bereketi, yaşamın devamını simgeliyor ve kadını kutsallaştırıyor. En büyük Tanrı ve diğer Tanrılar kadın, yöneticiler kadın, erkekler hizmet eder pozisyonda, toplum anaerkil.

    Nufus artışı çok kısıtlı, doğa tertemiz daha avcılık faaliyetleri başlamamış, coğrafyalar bomboş. Belki 100 bin yıldan fazla böyle geçmiş. Peki kadın erkeği bunca zaman nasıl hizmet eder pozisyonda tutabiliyor? Öncelikle doğumdan itibaren çocukları böyle yetiştiriyorlar. Ortalama yaşam kısa olduğundan, çocuklar 15 yaşında cinselliğe başlatılıyor. Bu olay tapınakta, tapınak fahişeleri denetiminde bir ritüel şeklinde gerçekleştiriliyor. Tapınaklardaki cinsel münasebet 3 kişi, iki dişi bir erkek şeklinde ve erkeğin hep hizmet eder pozisyonda olduğu şekilde yapılıyor. Erkek eşcinselliği kesinlikler tasvip edilmiyor, olması durumunda ağır yaptırımları var. Fakat kadın eşcinselliği teşvik ediliyor.

    Avcılık faaliyetleri başladığında, erkeğin gücü öne çıkmaya başlıyor. Hayvancılık ve tarım faaliyetleri gelişince erkek gücü daha da öne çıkıyor. Fakat erkeklerin asıl haklarını arttırdıkları dönem, avcılık döneminin son safhası olan balık avcılığı dönemi. Balık avcılığı zeka gerektirir.
    Son düzenleme : ayvagobeknuri; 09-09-2020 saat: 16:29.
    Yazdiklarim yatirim tavsiyesi degildir...

  2. Demek istediğim, son 20 yılda kadınlar hukuken pek çok haklarını hem kullanmaya başladılar hem de yeni haklar elde ettiler.

    Bu forumda 2017'den beridir ''dişil güç'' harekete geçti diye pek çok yazı yazmışımdır. Tabii bu durumun mevcut siyasi iktidar zamanında olması ayrı bir paradoks. Neyse siyasete girmeyelim.

    Fakat kadınlara haksızlık yapılıyor. Bir hanımefendinin evleneceği eşi için evi olsun, arabası olsun, iyi maaşı olsun demesi normaldir abi. Mevcut düzeni kuran erkek. Daha önceki düzen yukarıda yazdığım gibiydi. Yani bugün bu isteklerde bulunan hanımları bu duruma getiren yine erkek egemen düzendir.

    Erkek gücü olmazsa olmaz olduğunda ve balık avcılığı döneminde, demek ki erkek aklını da verimli kullanmaya başladı. Tabii ki düzen bir anda değişmedi. Aşama aşama kadın egemenliğine son verildi. Balık avcılığı döneminde bazı kadın tanrıların şeytanlaştırıldığı görülüyor. Tapınak fahişelerinin faaliyet gösterdiği tapınaklara ise en son Asur döneminde rastlıyoruz. Hatta başortüsü de Tapınak Fahişelerinden geliyor. Bunlar dışarıya çıktıklarında başlarını örtüyorlar ve halktan da yüksek itibar görüyorlar. Bu sebeple yönetici hanımları da başörtüsü takmaya başlıyorlar falan filan işte.

    Yani bugün hanımlar haklarını kullanıyorlar, bu konularda da bilinçleniyorlar. Bundan korkmamak lazım. Hatta desteklemek icapeder.
    Mutlaka kötü niyetli hanımlar da olacaktır. Olumsuz örnekler hep olacaktır.

    Ama genel olarak kadınlar iyidir be ya...Erkeklerden çok daha adil ve merhametlidirler.

    Korkmayın ulla...
    Yazdiklarim yatirim tavsiyesi degildir...

  3.  Alıntı Originally Posted by ayvagobeknuri Yazıyı Oku
    Hz.Fatma'nın eli, daha önceleri Hz.Meryem'in eli, eski Mısır'da Horus'un gözü eklenmiş falan filan.

    Dualarda geçen bu Fatma Ana, çok önceleri Sümer'den bile önce doğurganlığı simgeleyen şişman kadın heykel ya da heykelcikleriyle ifade edilen Tabiat Ana veya Doğa Ana'dır.



    Binlerce yıllık tarihinde kadınların egemen olduğu Anadolu pek çok ünlü, güçlü kadına da ev sahipliği yapmıştır. Ana tanrıça inancının da doğduğu yer olmuştur. Ve diğer kıtalarda yayılış göstermiştir. Elde edilen bulguların ışığında Anadolu'da 16000 yıl öncesine dayanan bu inanç; adı gibi dinlerin anası olabilir.

    Anadolu'da, Mezopotamya'da, Afrika'da seyrek olarak Avrupa'da, Hindistan'da bu heykel ve heykelcikler sürekli bulunur.



    Aslında bu inanç çok daha gerilere gidiyor. 100 bin-200 bin yıl geriye. İnsanların klanlar halinde yaşadığı döneme, ortalama insan ömrünün 20-30 yıl olduğu, insanların sadece toplayıcılıkla karınlarını doğurduğu, bir klanın ortalama 70-90 kişi olduğu dönemlere. Kadın doğurganlığının kutsal kabul edilmesi çok normal. Diğer taraftan sadece toplayıcılıkla karın doyuruyorlar, bir mağarada toplu halde yatıyorlar, sabah uyandıklarında karınlarını doyurmak için çevreye dağılıyorlar, bulduklarını buldukları yerde yememeleri gerekir,çünkü, herkes eşit yiyecek bulamaz, kimisi hiç bulamaz. Bu sebeple o dönemde en büyük günahlardan biri, buldukları yiyeceği kimse görmeden yemeleri olmalı. Herkes bulduğu yiyeceği toplanma bölgesine getirmeli ve paylaştırmanın yapılması gerekir. İşte bu noktada yine kadın devreye giriyor, erkeğe göre çok daha adil ve merhametlidir.

    İnanç olarak dişilerin kutsallaştırılmasına sebep olmuş doğum olayı. Doğum;klanın devamını, bereketi, yaşamın devamını simgeliyor ve kadını kutsallaştırıyor. En büyük Tanrı ve diğer Tanrılar kadın, yöneticiler kadın, erkekler hizmet eder pozisyonda, toplum anaerkil.

    Nufus artışı çok kısıtlı, doğa tertemiz daha avcılık faaliyetleri başlamamış, coğrafyalar bomboş. Belki 100 bin yıldan fazla böyle geçmiş. Peki kadın erkeği bunca zaman nasıl hizmet eder pozisyonda tutabiliyor? Öncelikle doğumdan itibaren çocukları böyle yetiştiriyorlar. Ortalama yaşam kısa olduğundan, çocuklar 15 yaşında cinselliğe başlatılıyor. Bu olay tapınakta, tapınak fahişeleri denetiminde bir ritüel şeklinde gerçekleştiriliyor. Tapınaklardaki cinsel münasebet 3 kişi, iki dişi bir erkek şeklinde ve erkeğin hep hizmet eder pozisyonda olduğu şekilde yapılıyor. Erkek eşcinselliği kesinlikler tasvip edilmiyor, olması durumunda ağır yaptırımları var. Fakat kadın eşcinselliği teşvik ediliyor.

    Avcılık faaliyetleri başladığında, erkeğin gücü öne çıkmaya başlıyor. Hayvancılık ve tarım faaliyetleri gelişince erkek gücü daha da öne çıkıyor. Fakat erkeklerin asıl haklarını arttırdıkları dönem, avcılık döneminin son safhası olan balık avcılığı dönemi. Balık avcılığı zeka gerektirir.
    uçmuşsunuz.
    insanlar daha toplayıcı iken tapınaklar, tapınak fahişeleri filan...
    daha bi durun, insanların toplayıcı olduğu dönemden kalma tek tapınak yok ortada.
    avcı-toplayıcı olduğu dönemden kalan, tapınak olduğu sanılan tek yapı da bizim göbeklitepe, onun da daha ne olduğu belli değil.

    sizin anlattığınız toplayıcı dönemle sümerin (sümer demek tarım, ticaret toplumu demek) tapınak fahişeleri arasında birkaç yüz bin yıl filan var...uçmayın.

  4. Okuyanlar hep aynı şekilde mi anladı acaba?

    ''En son tapınağa Asur'da rastlıyoruz'' diye yazdım. Toplayıcılık dönemlerinde tapınaklar vardı diye yazmadım. Yalnız toplayıcılık dönemlerine ait mağara resimleri var. Toplayıcılık döneminde, mayalı içkilerin de içildiği biliniyor. Bu dönemde akrabalık ilişkileri oluşmamış. Amca,hala,dayı,teyze yok. Bir kız çocuğu dedesiyle, amca yeğeniyle, hatta baba kızıyla evlenebiliyor. Karınları toksa, hava iyiyse ve mayalı içkiler de içilmişse herkes tuttuğunu hallediyor demektir. Grup sexsin geçmişi o döneme dayalı olmalı.

    İnsan toplulukları aynı anda değişik dönemleri de yaşıyorlar. Mesela Anadolu'da avcılık hatta balık avcılığı dönemi yaşanırken, Avrupa'da toplayıcılık devam edebilir. Anadolu'da bir felaket yaşanır, herşey yok olur, klanlar yeniden toplayıcılığa dönerler.
    Yüzbinlerce yıl böyle geçmiş. Toplayıcılıkla avcılık arasında da keskin ayırımlar yok. 70-90 kişilik klanlar dönemi belki de insanların en özgür olduğu dönemdir.

    Göbeklitepe günümüzden 16.000 yıl önce. Bu tarihten 50 bin yıl öncesiyle pek bir fark yoktur. Kutsallık gerekince, kutsallık yaratılmıştır. Kadın doğurganlığı bence bugün de kutsaldır.

    Buyrunuz göbeklitepe'de doğum yapan bir hanımın kaya resmi:



    Yanlış olabilir, fikrimi yazdım. Bence kadınlara haksızlık yapıldı. Saygılı olmak gerekmez mi?
    Yazdiklarim yatirim tavsiyesi degildir...

  5. #6037
    Burada park maverayı kötüleyen bir kaç tane *** vardı hala buralardadirlar büyük ihtimalle. Simdi Fiyatlarina bakınca yedi düveline sövesim geldi emlakçı tohumlarina

    Redmi Note 7 cihazımdan hisse.net mobile app kullanarak gönderildi.

  6. Türkiye, kazığın her türlüsünü ayrı ayrı deneyimleyebilmek için mükemmel bir yer. Burada yetişen biri dünyanın başka bir yanında sıkıntı yaşamaz.
    Re-twittlediklerim katıldığım anlamına gelmez!

  7. Beylikdüzünden küçükçekmeceye giderken sağ tarafta yan yana 15 tane faizsiz ev veren firma açıldı 2 ay içinde.birgün yapabilirsem video eklerim

  8.  Alıntı Originally Posted by Sugosu82 Yazıyı Oku
    Beylikdüzünden küçükçekmeceye giderken sağ tarafta yan yana 15 tane faizsiz ev veren firma açıldı 2 ay içinde.birgün yapabilirsem video eklerim
    kanarya'dan geçiyo musun
    samurayların pirinç tarlalarındaki çay seremonilerinde, çay kaselerinin içine dalıp, suikast için vakit kollayan hain ninjalardık.
    hamza sütbıyık; rasyonel akla atılan imza.

Sayfa 755/1002 İlkİlk ... 255655705745753754755756757765805855 ... SonSon

Yer İmleri

Yer İmleri

Gönderi Kuralları

  • Yeni konu açamazsınız
  • Konulara cevap yazamazsınız
  • Yazılara ek gönderemezsiniz
  • Yazılarınızı değiştiremezsiniz
  •