Sayfa 8/10 İlkİlk ... 678910 SonSon
Arama sonucu : 73 madde; 57 - 64 arası.

Konu: Eklem Kireçlenmesi ve Ağrı

  1. #57
    Duhul
    Feb 2017
    İkamet
    Manisa-İzmir
    Gönderi
    410
    Blog Entries
    1

    Bitkisel Glukozamin ve Kondroitin

    Merhaba!

    Bu yıl arı sezonunu erken açtım. Şu ana kadar 19 arıya ulaştım. Son iki yıl arılar sayesinde(Şifa Allah'tandır.) ağrısız geçirdim çok şükür. Bu yıl 100 üzerinde arı uygulaması yapma niyetindeyim.

    Biliyorsunuz daha önce hap şeklinde olan ve deniz kabuklularından elde edilen glukozamin ve kondroitin(köpek balığı kıkırdağı) den bahsetmiştim. Deniz kabuklularından elde edilen bu ürün bende alerjik sorunlar yaptığı için kullanamamıştım.

    Şu an "S1 Glukozamin" likit kullanıyorum. Aslında "Frenk Üzümü" tüketsem de olur sanırım. Çünkü bunu üretenler frenk üzümünden sentezliyormuş. Kondroitin kaynağı olarak ise "Akgünlük Sakızı" ve "Kuşburnu Marmelatı" kullanıyorum. Bir başka kondroitin kaynağı da dana kıkırdağıymış.

    Bunların yanında kıkırdak dokuyu yenileyebilmek için sülfür ihtiyacını günde bir yumurta tüketerek gidermeye çalışıyorum. Glukozamin ve kondroitinin daha etkin olabilmesi için vücutta yeterli sülfür olmak zorunda.

    Umarım sizlere de faydası olur.

    Saygılar...
    Yazdıklarımı lütfen yatırım tavsiyesi olarak almayınız. Pala'dan yediğim kazıkların haddi hesabı yok. Körle yatan şaşı kalkarmış.

  2. Valla helal olsun doktorların sizin kadar çaba sarf ettiklerini sanmıyorum bizim sadece ilacı yazıp gönderiyorlar ve kullandığımız ilaçlarında ne kadar zararlı olduğunu Allah bilir zaten iki tanesi de yeşil reçeteli. Geçen sizin dediğiniz gibi bende arkadaşın arı kovanları vardı arılara gittik arkadaşa sordum nasıl yapacağız o da kolunu uzat kovanın ağzına arılar soksun dedi. Ya öyle olur mu dedim öyle sokacaklar dedi. Uzattık kolu arılar sokmuyor, iyice yaklaştırdım kolu biraz sonra arının biri soktu daha sonra başka bir tanesi de elimi soktu sonra arıları kızdırdık mı arılar etrafımızı sardılar, arkadaşın kolunu iki yerden birden soktular. O gün kolda pek ağrı yoktu, ertesi gün kolumun dirsek tarafında şişme ve ağrı ile birlikte uyuşmazlık oldu bu bir kaç devam etti. Beni tek arı sırmasından mı pek etkini hissetmedim desem yalan olur biraz kolumu zorlasam kolda yine ağrılar oluşmakta.
    Benim bel ağrısı kadar çektim yok, doktor 3 tane küçük fıtık var ameliyata gerek yok demişti bir zamanlar fazla oturmaktan olabilir mi acaba doktorlar onlar olmadı kırık çıkıkçıların sayısını unuttuk yok çaresi.

  3. #59
    Duhul
    Feb 2017
    İkamet
    Manisa-İzmir
    Gönderi
    410
    Blog Entries
    1
     Alıntı Originally Posted by burhangirgin Yazıyı Oku
    Valla helal olsun doktorların sizin kadar çaba sarf ettiklerini sanmıyorum bizim sadece ilacı yazıp gönderiyorlar ve kullandığımız ilaçlarında ne kadar zararlı olduğunu Allah bilir zaten iki tanesi de yeşil reçeteli. Geçen sizin dediğiniz gibi bende arkadaşın arı kovanları vardı arılara gittik arkadaşa sordum nasıl yapacağız o da kolunu uzat kovanın ağzına arılar soksun dedi. Ya öyle olur mu dedim öyle sokacaklar dedi. Uzattık kolu arılar sokmuyor, iyice yaklaştırdım kolu biraz sonra arının biri soktu daha sonra başka bir tanesi de elimi soktu sonra arıları kızdırdık mı arılar etrafımızı sardılar, arkadaşın kolunu iki yerden birden soktular. O gün kolda pek ağrı yoktu, ertesi gün kolumun dirsek tarafında şişme ve ağrı ile birlikte uyuşmazlık oldu bu bir kaç devam etti. Beni tek arı sırmasından mı pek etkini hissetmedim desem yalan olur biraz kolumu zorlasam kolda yine ağrılar oluşmakta.
    Benim bel ağrısı kadar çektim yok, doktor 3 tane küçük fıtık var ameliyata gerek yok demişti bir zamanlar fazla oturmaktan olabilir mi acaba doktorlar onlar olmadı kırık çıkıkçıların sayısını unuttuk yok çaresi.
    Sayın burhangirgin merhaba!

    Öncelikle belirtmeliyim ki arıların sokması için uyguladığınız yöntem biraz tehlikeli olmuş. (Belirtmeliyim ki hastalıklar ve ağrılar karşısındaki çaresizliği o kadar yaşadım ki-sizi çok iyi anlıyorum.) Çünkü her ne kadar ilaçlardan kaçsam da doğal tedavilerin de yan etkilerini göz ardı etmemek gerekir. Allahtan fazla arı sokmamış. (Geçmiş olsun. Bizim köydeki arıcılar özellikle taşıma sırasında onlarca defa sokuluyor-bazen 100 ün üstünde. Vücutları çok alışık ancak bizim gibiler araya zaman koymadan/vücudu alıştırmadan fazla zehir alırsa alerjik olmasalar bile tehlikeli olabiliyor.) Eğer gerçekten arıya ihtiyacınız varsa-bu işi yapacaksanız nasıl olacağını tarif edebilirim. Son 3 haftada 8+12 toplamda 20 ve sezonda 45 arıya ulaştım. Ancak bunu yaparken her yıl önce 1 arıdan başlıyorum. Her ihtimale karşı yavaş yavaş arttırıyorum. Arıları da fibromiyalji için kullanıyorum ve çok memnunum. Çünkü fibromiyalji ağrılarından tamamen kurtuluyorum. Hem de bir yıl. (Bu arada romatoid artrit için de sülük kullanıyorum. Bu yıl 12 sülük yetti.)

    Fıtığa gelince: Bende 3 tane büyük (2 si aynı omurda çift taraflıydı) boyun fıtığı vardı. (4 yıl tüp dağıtımı ve dolumu yaptım. Günde 30-40 ton ev tüpü geçerdi bazen sırtımdan. Fıtıkların sebebi.) Vardı diyorum çünkü artık yoklar. Daha doğrusu 4 yıl önce bana fibromiyalji teşhisi konmasında büyük rolü olan doktorum o zaman filmime bakıp 7 yıl önceki 3 fıtıktan geriye sadece birinin kaldığını ve onun da ağrılarım için sebep olamayacağını söyledi. Evet fıtıklarım geçmişti. Bir tanesi ise küçülmesine rağmen hala inatla yerini koruyordu. Üstelik doktorum fıtıkların eski haline gelemeyeceği yönündeki söylemi ve bakışı beni oldukça üzmüştü. Bunu yaparken beni yalancı ya da palavracı konumuna soktuğunu fark etti mi bilmiyorum. Çünkü ısrarla üç fıtığımın olduğunu yinelemem onu oldukça şaşırtmıştı.

    Fıtıklardan kurtulmadan önce son zamanlarda sadece yüzüstü uyuyabiliyordum. Çünkü sırtüstü yatınca 5 dk içinde iki kolum da uyuşuyordu. Sağa ya da sola yattığımda ise yattığım taraftaki kolumun uyuşması sadece 30 saniye alıyordu.

    Benim gibi eşim de öğretmendir. O zamanlarda sıkıntımın çok olduğunu ister istemez arkadaşlarıyla paylaşmış. Arkadaşlarından biri annesinin şifalı taşlardan yapılan bir masaj yatağı kullandığını ve çok iyi geldiğini söylemiş. Tanıtım amaçlı(ücretsiz) her gün gidip kullanabiliyormuşsun. Ben bu tür hurafelere inanmam deyip eşimi susturdum o zaman. Gerçekten taşların şifaya aracılık edebileceğine inanmıyordum.

    Aradan iki ay kadar geçti. Ben ameliyat olmamak için sonuna kadar direniyordum. Gecelerim büyük bir ızdırap içinde geçiyordu. Bir gün eşimi almaya okuluna gidince tavsiye veren o arkadaşla karşılaştım. Bana "İnanmıyorsan inanma; denesen ne kaybedersin?" dedi. Düşündüm. Haklıydı.

    Birkaç gün sonra tarif edilen yere gittim. Masaj yataklarını kullanmaya başladım. İlk 2-3 hafta ağrılarım arttı. Bana çalışanlar vücudun tepki verdiğini ve devam etmem gerektiğini tekrar tekrar anlattılar. Ben de duruma sabrettim. 4 haftadan sonra ağrılarımda azalma başladı. 2. ayın sonunda sırtüstü yatmaya başladım. 4. ayın sonunda ise artık kollarımın üstünde yan yatabiliyordum. Baktım ki her gün 2 saatimi bu işe veriyorum. Zamandan kazanmak için bir yatak satın aldım. (2. el olarak 4500 tl ödedim. Sıfırı 10.000 civarıydı. Şu an sıfırı 25.000 civarındaymış.) Sonrasında 1 yıla yakın yatağı düzenli kullandım. İşte fıtıklarımın yok oluş hikayesi budur. Reklam olmasın diye yatağın ismini burada yazmıyorum. Sayın burhangirgin size özelden yazarım.

    Saygılarımla...

    Not: Önceki yazdıklarımı okumamış olanlar için bunlar/yukarıda yazdıklarım abartı gelebilir. Ancak 11 aylıkken torna tezgahlarının arasında bakabilmiş annem. 3-4 yaşlarımda elimde yağlı çapak parçalarıyla oynadığımı bilirim. 7 yaşımda romatizma teşhisi kondu ve 21 yaşıma kadar çok ağır ilaç, antibiyotik, penisilin tedavileri gördüm. Doktorlardan(bazen haklı-bazen haksız.) nefret ettim. Aldığım ilaçların yan etkileriyle hayatımın sonuna kadar yaşamak zorundayım. Bu yüzden alternatif tedavi yöntemleri arıyorum. Allah derdine derman bulanlardan eylesin.
    Yazdıklarımı lütfen yatırım tavsiyesi olarak almayınız. Pala'dan yediğim kazıkların haddi hesabı yok. Körle yatan şaşı kalkarmış.

  4. #60
    Duhul
    Feb 2017
    İkamet
    Manisa-İzmir
    Gönderi
    410
    Blog Entries
    1

    Litozin-kuşburnu mucizesi

    Merhaba dostlar!

    Uzun zamandır yazmadığımı fark ettim. Bu süreçte kuşburnu kullandım/kullanıyorum.

    Babam bir tanıdık vasıtasıyla kuşburnu kullanan birini bulmuş. Bu kişi 5-6 yıl önce trafik kazası geçirmiş ve leğen kemiği kırılmış. 3-4 parça platin takılmış. (Röntgen filmini de gördüm.) 2 yıllık ciddi bir tedavi süreci yaşamış. Çok acı çekmiş.

    Yaşadıklarını ve araştırmaları sonucunda nasıl kuşburnuna gittiğini anlattı. Tedavi sırasında ve sonrasında birçok ilaç/ağrı kesici kullanmasına rağmen çektiği acı devam etmiş. Bundan kurtulabilmek adına araştırırken LİTOZİN ile karşılaşmış ve acıları son bulmuş. Bana LİTOZİN in hikayesini de anlattı:

    Danimarka'da bir çiftçi eşi sevdiği için küçük bir alana kuşburnu dikiyor. Çıkan kuşburnunu eşi bol bol tüketiyor. Bir süre sonra eşinde daha önce olan romatizmal ağrıların geçtiğini fark ediyorlar.

    Bir sonraki sezonda daha çok meyve topluyorlar ve ihtiyaç fazlasını çevreye dağıtıyorlar. Sırt, bel, eklem, romatizmal vb. ağrısı olan insanlardan olumlu geri dönüt alınca bunun sebebinin kuşburnu olduğu sonucunu çıkartıyorlar. Sonrasında adam soluğu bir üniversitenin romatoloji bölümünde alıyor. Karşısına çıkan en yetkili doktora durumu anlatıyor. Doktor onu dinledikten sonra "Biz burada onlarca araştırma yapıyoruz. Sen gelmişsin bize akıl veriyorsun. Öyle saçma şey olmaz." babında cevap vererek kapıdan yolcu ediyor.

    Bunun üzerine çiftçi o yıl diktiği alanı çok daha genişletiyor ve ürettiği kuşburnunu bölgede yaşayan ve benzer ağrılardan şikayetçi binlerce insana dağıtıyor. Dağıtırken de eğer bundan ağrılarınız geçerse/rahatlarsanız bana hastalığınızı-ağrılarınızı ve size ne oranda iyi geldiğini belirten bir teşekkür mektubu göndermenizi rica ediyorum diyor.

    Bir yıl sonra aynı doktorun karşısına çıkan çiftçi içinde binlerce teşekkür mektubu olan koliyi doktorun masasına bırakıp dönüyor.

    İşte 1999 yılında patenti alınan LİTOZİN in hikayesi.

    120 kapsüllük LİTOZİN internette 150-200 liraya satılıyor. Yaklaşık bir aylık kullanıma eşdeğer.

    Bu hikayeyi anlatan arkadaş LİTOZİN' i açıp içine bakmış. Bildiğiniz kuşburnunu her şeyiyle(çekirdekleri-dikenleri) toz haline getirip kapsüllemişler. Bunun üzerine o da kuşburnunu toz haline getirip kullanmaya başlamış. LİTOZİN ile tanışması ağrılarının son bulmasına sebep olmuş.

    Ben "Çayını ya da marmelatını da kullansak olmaz mı?" dedim. Net olarak hayır dedi. Kendisi denemiş. Aynı etkinin % 5 ini bile alamamış. Sıcaklık yararlı olan içeriğini yok ediyor dedi.

    Ben ve babam yaklaşık 6 aydır kullanıyoruz. Çok büyük rahatlama oldu. Diğer kullandığım geleneksel halk tıbbı yöntemlerinin yanında yerini aldı. Ancak meyvenin iyi kurutulup hiçbir şeyinin ayrılmadan toz hale getirilmesi çok önemli. Yoksa özellikle çekirdekler vücuda girdiği gibi çıkıyor. Fayda etmiyor. Tahmin edeceğiniz üzere; denedim.

    Geleneksel halk tıbbı diyorum ama kuşburnu tozunu DANİMARKA patentleyip dünyaya satıyor. Akılda olsun.

    Umarım birilerine faydası dokunur. Olur ya belki hayır dua bile alırım.

    Saygılar...
    Yazdıklarımı lütfen yatırım tavsiyesi olarak almayınız. Pala'dan yediğim kazıkların haddi hesabı yok. Körle yatan şaşı kalkarmış.

  5. Serkan bey iyi ki varsınız ,elleriniz dert görmesin sizin sayenizde yeni bilgiler öğrenmiş oluyoruz. tşk.

  6. #62
    Duhul
    Feb 2017
    İkamet
    Manisa-İzmir
    Gönderi
    410
    Blog Entries
    1
     Alıntı Originally Posted by burhangirgin Yazıyı Oku
    Serkan bey iyi ki varsınız ,elleriniz dert görmesin sizin sayenizde yeni bilgiler öğrenmiş oluyoruz. tşk.
    Ben teşekkür ederim. Özellikle de burada bildiklerimi ve başımdan geçenleri anlatarak benim gibi sıkıntı çekenlere yardım edebilme ihtimalini sunan hisse.net ailesine teşekkür ederim.

    Saygılar...
    Yazdıklarımı lütfen yatırım tavsiyesi olarak almayınız. Pala'dan yediğim kazıkların haddi hesabı yok. Körle yatan şaşı kalkarmış.

  7. #63
    Duhul
    Oct 2021
    İkamet
    St.Tropez . Miami . Panama . Los Angeles . Sütlüce daimi terk 84
    Gönderi
    3,668
     Alıntı Originally Posted by HMZ STBYK Yazıyı Oku
    yuvarlanabileceğin kadar eğimli ( yüzde 15 ) ısırgan otu dolu olan toprakta , slip don hariç dımdızlak vaziyette yuvarlanınca ...
     Alıntı Originally Posted by SERCAYOLKAN Yazıyı Oku
    Sayın HMZ STBYK çok teşekkürler. Bir gün ben de denemek istiyorum.
    yuvarlandınız mı ?
    kainatın BİR varlığından bütünleşip! kendi birliğinde meçhul bir menzile yol almakta olan, insan dediğimiz yüce varlığa salat ve selam olsun ! hamza sütbıyık -aka- klaus maximilian kerpenter münche

  8. #64
    Duhul
    Oct 2021
    İkamet
    St.Tropez . Miami . Panama . Los Angeles . Sütlüce daimi terk 84
    Gönderi
    3,668
     Alıntı Originally Posted by burhangirgin Yazıyı Oku
    Valla helal olsun doktorların sizin kadar çaba sarf ettiklerini sanmıyorum bizim sadece ilacı yazıp gönderiyorlar ve kullandığımız ilaçlarında ne kadar zararlı olduğunu Allah bilir zaten iki tanesi de yeşil reçeteli. Geçen sizin dediğiniz gibi bende arkadaşın arı kovanları vardı arılara gittik arkadaşa sordum nasıl yapacağız o da kolunu uzat kovanın ağzına arılar soksun dedi. Ya öyle olur mu dedim öyle sokacaklar dedi. Uzattık kolu arılar sokmuyor, iyice yaklaştırdım kolu biraz sonra arının biri soktu daha sonra başka bir tanesi de elimi soktu sonra arıları kızdırdık mı arılar etrafımızı sardılar, arkadaşın kolunu iki yerden birden soktular. O gün kolda pek ağrı yoktu, ertesi gün kolumun dirsek tarafında şişme ve ağrı ile birlikte uyuşmazlık oldu bu bir kaç devam etti. Beni tek arı sırmasından mı pek etkini hissetmedim desem yalan olur biraz kolumu zorlasam kolda yine ağrılar oluşmakta.
    Benim bel ağrısı kadar çektim yok, doktor 3 tane küçük fıtık var ameliyata gerek yok demişti bir zamanlar fazla oturmaktan olabilir mi acaba doktorlar onlar olmadı kırık çıkıkçıların sayısını unuttuk yok çaresi.
    hangi doktorlara gittiniz branş olarak ? ayrıca bel bölgesinde yüze yakın rahatsızlık olur. fıtık var diye o ön planda değerlendirilirse ağrıya sebep olan diğer rahatsızlık atlanabilir.
    kainatın BİR varlığından bütünleşip! kendi birliğinde meçhul bir menzile yol almakta olan, insan dediğimiz yüce varlığa salat ve selam olsun ! hamza sütbıyık -aka- klaus maximilian kerpenter münche

Sayfa 8/10 İlkİlk ... 678910 SonSon

Yer İmleri

Yer İmleri

Gönderi Kuralları

  • Yeni konu açamazsınız
  • Konulara cevap yazamazsınız
  • Yazılara ek gönderemezsiniz
  • Yazılarınızı değiştiremezsiniz
  •