|
|
askerler arasında
okmeydanındaki ordugahta bulunan askerlerden birinin koleraya tutulduğuna dair matbaamıza bir haber varid olmuştu.
bu mesele hakkında icra-i tahkikat ettik.
silahtarağa ordugahında bulunan bir nefer turşu suyu içmiş ve meşum hastalığa tutulmuştur.
zavallı adam hemen tecrit edilmiştir.
açık ordugah olduğu cihetle hastalığının sirayetinin önü alınabilecektir.
bundan başka lehül'hamd vukuat yoktur.
26 eylül 1910
biraz insaf
belediyeyi artık biraz insafa davet ederiz.
kolera hergün bir yerden müthiş çehresi ile görünüyor.
hayat-ı memleketi tedhiş ediyor.
kolera gelmezden evvel bağırdık çağırdık o vakit hiç bir tedbir-i fiil görmüyorduk.
fakat ümidimizde kesilmemişti,
nihayet kolera geldi.
fakat belediyeler hala uyanamadı.
bu böyle tehlikeli zamanlarda ifa-i vazife etmeyen en yüksek feryatlara karşı kulaklarını tıkayan dairelere karşı ne yolda idare-i lisan edeceğimize müttehiriz.
26 eylül 1910
yazı çok uzun,
daha doğrusu gazetenin baş yazısı.
baş tarafından biraz yazdım.
rahmetli yazıya insaf diye başlamış.
hadi diyelimki adam doğru söylüyor,
belediye ihmalkarlık yapmış,
iktidarda ittihat terakki var,
yani hükümet,
ona hiç laf etmiyor.
direk istanbul belediyesine yüklenmiş.
bu yazıyı okuyunca sanal alemde sabahın köründe başlayıp,
gecenin yarısına kadar durmadan zır zır eden tipler geldi aklıma,
hani herşeyi bilen takımı.
bizim bu forumdada var.
adam herşeyi biliyor
bilmediği hiç bişey yok.
bilmediği tek şu ?
aklı başında adamlar yazılanlara dötünle gülüyor.
düşünebiliyormusunuz,
tek bir kişi siyasetten-ekonomiye kadar bilmediği hiç bişey yok.
yukarıdaki baş makaleyi yazan rahmetli gibi,
beldiye zamanında önlem almamış.
hadi her türlü hastalığın tedavi edildiği modern bir zamanda yaşıyoruz,
kovid belasını önleyin,
neredeyse bir sene oldu gittikçe dahada fazlalaşıyor.
lafla iş yapmak kolay,
şu anda bu illetle dünya baş edemiyor.
Yer İmleri