Sayfa 2808/7020 İlkİlk ... 180823082708275827982806280728082809281028182858290833083808 ... SonSon
Arama sonucu : 56156 madde; 22,457 - 22,464 arası.

Konu: Sanat Mozaik

  1. Japon haiku sairi, yazar ve edebi elestirmen Masaoka Shiki’nin olum yildonumu (19 Eylul 1902)

    On bahar gecti
    Konusuyorum da yildizlara
    Bir ses vermiyorlar



    For ten springs
    To the stars saying nothing
    I have been talking.



    Tepede kiraz agaclari acmis
    Bir can sesi
    Kiliseden geldi.



    Cherry blossoms on the hill
    A bell rang
    At the temple.



    Ah,kiraz cicekleri
    Keske sizin gibi
    Dusebilseydim.



    Ah, cherry blossoms
    I wish I could fall
    Like you.




    Ciceklerin kokusu
    Kulagimin memesi
    Seni iyi hatirliyor.



    Perfume of ume blossoms
    My ear lobe
    Remembers you.




    Trenim
    Kanola tarlalarindan geciyor
    Golgesi pesinde.



    My train
    Crossing through canola fields
    With its shadow.




    Kucak dolu cicekler
    Dalgalar uzerinde
    Bir kugu yuzuyor



    Floral rafts
    On the ripples
    Floating swan




    Bahar soguk
    Ambulansin isaretleri
    Al al yanip sonuyor



    Cold spring
    The signals of the ambulance
    Brightly red.

  2. Gustav Mahler’in 7.senfonisi, ilk kez 19 Eylul 1908 tarihinde Prag'da Cek Filarmoni Orkestrasiyla birlikte Imparator Franz Joseph'in Diamond Jubilee'sini kutlayan festivalde sahnelendi.


  3. 1983 yilinda Nobel Edebiyat Odulu'nu kazanan, Ingiliz roman yazari ve sair Sir William Gerald Golding'in dogum yildonumu (19 Eylul 1911)

    "Sular cekilmisti; kumsalin yosunla kapli ince seridi toprak bir yol kadar rahatti. Bir cesit buyuleyici guzellik vardi cevrelerinde. Bunun bilincinde, bunun mutlulugu icindeydi cocuklar. Birbirlerine bakiyorlar coskuyla guluyorlar, kimin ne dedigini dinlemeden konusuyorlardi. Hava piril pirildi. 'Haydi gelin'dedi Jack, 'biz kasifiz.' Ralph, 'Adanin ucuna gidecegiz, koseden bakacagiz' dedi. 'Eger bu bir adaysa'..." William Gerald Golding, Sineklerin Tanrisi



    "Era bassa marea, e c'era una striscia di spiaggia, sparsa di alghe, dura quasi come una strada. Un alone di avventura circondava il paesaggio e i ragazzi, che ne erano consci e felici. Si voltavano l'uno verso l'altro, ridevano eccitati, parlavano senza ascoltare. L'aria era limpida. 'Andiamo,' disse Jack dopo un po', 'siamo esploratori.''Andremo fino dove l'isola finisce,' disse Ralph, 'e gireremo dall'altra parte.' 'Se è un'isola'..."

  4. 19 Eylul 1912

    "Kontrolor Pokorny on uc yasinda bir oglanken cebinde yetmis kreuzer ve yaninda bir okul arkadasiyla yaptigi bir ge:zjyi anlatiyor. Aksam ickili bir lokantaya gelmisler; lokantada, askerden donen Vali ve Belediye Baskani onuruna bir solen veriliyormus da, herkes girtlagina kadar icmismis. Yalniz elliden cok bos sise doseme uzerinde bulunuyor, pipo dumanindan gecilmiyormus ortalik. Sonra her yer les gibi peynir kokuyormus. Duvar dibinde iki kucuk oglan. Askerligi aklina gelen ickili Vali ve Belediye Baskani disiplin kaygisiyla oglanların uzerine yurumus; soylediklerinin hicbirine aldirmayip 'evden kacmis' kimseler gozuyle bakmis kendilerine, jandarmaya teslim edip evlerine yollatacagi tehdidini savurmus..."



    19. September 1912

    "Kontrollor Pokorny erzählt von der Reise, die er als 13 jähriger Junge mit 70 Kreuzer in der Tasche in Begleitung eines Schulkameraden ausführte. Wie sie am Abend in ein Wirtshaus kamen, wo eine ungeheuere Sauferei im Gange war, zu Ehren des Bürgermeisters der vom Militär zurückgekommen war. Mehr als 50 leere Bierflaschen standen auf dem Fußboden. Alles war voll vom Rauch der Pfeifen. Der Gestank der Bierkäsl. Die zwei kleinen Jungen an der Wand. Der betrunkene Bürgermeister, der in der Erinnerung an das Militär überall Ordnung schaffen will, kommt auf sie zu und droht sie als Ausreißer, wofür er sie trotz aller Erklärungen hält, per Schub nachhause befördern zu lassen."

  5. Turkiye Buyuk Millet Meclisi, 19 Eylul 1921 tarihinde Mustafa Kemal Pasa'ya, Maresal rutbesiyle Gazi unvani verdi.

    Turkish Grand National Assembly promoted Mustafa Kemal to the rank of Field Marshal and granted him the title of Gazi-the Victorious Fighter on 19 September 1921.


  6. Brezilyali egitimci, filozof ve elestirel pedagojinin etkili kuramcilarindan Paulo (Reglus Neves) Freire’nin dogum yildonumu (19 Eylul 1921)

    “Tevazu gostermeden boyle bir programi yurutmek cok zor olacakti. Dolayisiyla bir baska faziletin ogrenilmesi bir gereklilik oluyor: sebat, dusumuz icin birlikte dovusecegimiz direnme gucu. Ilk karsilasmalarla birlikte hemen vazgecmemeliyiz, aksine onlarla beraber nasil daha az hata yapacagimizi ogrenmeliyiz. Bir insanin omrunde bes, on, yirmi yil bir sey, bazen de cok sey demektir; ama bir ulusun tarihinde oyle degil.”



    “Without humility, it would be difficult to carry out such a program. Thus, the learning of another virtue becomes a requirement: perseverance, the tenacity with which we must fight for our dream. We should not give up at the first confrontations, but with them, learn how to make fewer mistakes. In the life span of a person, five, ten, twenty years represent something, sometimes a lot, but that is not the case in the history of a nation.”

  7. Italyan yazar Carlo Fruttero'nun dogum yildonumu (19 Eylul 1926)

    "Avukat Maggioni ve karisinin yanlis yola sapmalarina neden olan firtina miydi yoksa kader mi? Kendilerini bir anda Siena tepeleri uzerinde eski bir malikanede bulmuslardi. Ev sahipleri biraz zamanin disinda kalmis gibiydiler; halleri kaygi vericiydi. Tipki ayni malikanede konuk edilen jokeyin, geleneksel at yarisi Palyo'dan uc gun once olmesi kadar kaygi verici. Maggioniler, karanlik ve mucizevi bir olayin taniklari ve katilimcilari olmak uzereydiler." At Yarislarinda Cinayet



    "E' stato il forte temporale o è stata la sorte a far imboccare la strada sbagliata all'avvocato Maggioni e a sua moglie? Il fatto è che i due si ritrovano in un'antica villa sui colli senesi, abitata da personaggi un po' fuori dal tempo, decisamente inquietanti. Come è inquietante la morte di un fantino, ospite nella stessa villa, tre giorni prima del Palio. E i coniugi Maggioni, loro malgrado, sono partecipi e testimoni di una vicenda oscura e prodigiosa."

  8. Danimarkali realist ressam Michael Peter Ancher'in olum yildonumu (19 Eylul 1927)

    The Lifeboat is Taken through the Dunes, 1883




    Will he round the point?, 1885




    A stroll on the beach, 1896


Sayfa 2808/7020 İlkİlk ... 180823082708275827982806280728082809281028182858290833083808 ... SonSon

Yer İmleri

Yer İmleri

Gönderi Kuralları

  • Yeni konu açamazsınız
  • Konulara cevap yazamazsınız
  • Yazılara ek gönderemezsiniz
  • Yazılarınızı değiştiremezsiniz
  •