Sanat Mozaik

[Terraluna]

Amerikali girisimci, animator, ses sanatcisi, film yapimcisi ve Disney Sirketinin kurucusu Walter Elias Disney’in dogum yildonumu (5 Aralik 1901)





“Bankacilara hayal gucunu, teminat olarak gosteremiyorsunuz. Hayallerini nasil gerceklestirecegini bilen bir insanin ulasamayacagi hedef olmadigina inaniyorum. Hayalleri gercek kilmanin dort kurali vardir; Merak, Ozguven , Cesaret ve Tutarlilik. Bence bunlarin en onemlisi ozguven. Bir seye inanacaksaniz, ona yuzde yuz sonuna kadar, sorgulamadan inanin. Bankacilari, Disneyland’in iyi bir yatirim oldugu konusunda asla ikna edemedim. Cunku onlara hayal gucunu, bir teminat olarak gosteremiyorsunuz. Disney’de gecmise bakarak cok vakit gecirmeyiz. Hep ileriye gideriz, acilmamis kapilari acar, yapilmamislari yapariz. Cunku bizler, merakli insanlariz. Ve merakimiz bize hep yeni yollar gosterir.”



“You know bankers don't have any imagination, none at all. You have to show them what you're going to do. Somehow, I can't believe that there are any heights that can't be scaled by a man by a man who knows the secret of making dreams come true. The special secret it seems to me is summarized in four C's. They are Curiosity, Courage, Confidence and Constancy. And the greatest of all is Confidence. When you believe in a thing, believe in it all the way, implicitly and unquestionably. I could never convince the financiers that Disneyland was feasible, because dreams offer too little collateral. Around here, however, we don't look backwards for very long. We keep moving forward, opening up new doors and doing new things, because we're curious...and curiosity keeps leading us down new paths.”

[Terraluna]

Avusturya asilli Amerikali buyuk yonetmen Otto (Ludwig) Preminger'in dogum yildonumu (5 Aralik 1905)

[Terraluna]

Fransiz empresyonist ressam Claude Oscar Monet’nin olum yildonumu (5 Aralik 1926)



"Herkes sanatimi tartisiyor ve basitce sevmek gerektiginde, anlamak gerekliymis gibi, anliyormus gibi davraniyor. / Tout le monde discute de mon art et fait semblant de comprendre, comme s’il fallait comprendre, quand il faut simplement aimer. / Tutti discutono della mia arte e fingono di capire, come se fosse necessario capire, quando è semplicemente necessario amare."

Le déjeuner sur l'herbe, 1865 - 1866



Donne in giardino (Women in the Garden, 1866 - 1867)



https://www.youtube.com/watch?v=_8mct7uJyRs

[Terraluna]

Amerikali sair (Nicholas) Vachel Lindsay’in olum yildonumu (5 Aralik 1931)



Gun dogmazsa-bir yildiz isirsa gokyuzunde
Sensin
Gokyuzunde bir baska yildiz isirsa ay adina
Sensin
Sen benim ilkbaharimsin
Bir elma dali yuzun-cicek acmis
Gozlerine vuran isik gencliginde
Cumle iyilikleriyle yureginin
Sen benim askimsin.



Genc ruhlar bogulup gitmesinler yeter ki
Tuhaf isler yapmadan ve tamamen sergilemeden ovunclerini.
Dunyanin suclarindan biridir bebeklerinin donuk buyumesi,
Yoksulu okuz gibidir, bukulgen ve kursun gibi gozleri.
Bir sey degil aclik cekmeleri, ama oyle dussuz aclik cekerler ki;
Bir sey degil tohum ekmeleri, ama nadiren alirlar semeresini;
Bir sey degil kulluk etmeleri, ama kulluk edecek tanrilar yok ki;
Bir sey degil olmeleri, fakat olurler koyunlar misali.

[Terraluna]

Amerikali roman yazari ve gazeteci Joan Didion’in dogum gunu (5 Aralik 1934)



"Belli bolgelerde, yaz gundonumu oncesinde ve sonrasinda, alacakaranligin uzadigi ve mavilestigi, sadece birkac hafta surecek bir zaman dilimi yasanir. Mavi gecelerde, gunun asla bitmeyecegi duygusuna kapilirsiniz. Mavi gecelerin sonu yaklasirken (sonu gelecektir, mutlaka gelir) ciddi ciddi urperir, kendinizi hastalanacakmis gibi hisseder ve ayni anda, ilk kez farkina varirsiniz: Mavi isik azalmaktadir, gunler simdiden kisalmaya baslamistir, yaz bitmistir."



“In certain latitudes there comes a span of time approaching and following the summer solstice, some weeks in all, when the twilights turn long and blue.During the blue nights you think the end of day will never come. As the blue nights draw to a close (and they will, and they do) you experience an actual chill, an apprehension of illness, at the moment you first notice: the blue light is going, the days are already shortening, the summer is gone.”

[Terraluna]

Dave Robicheaux serisi ile taninan Amerikali gizem romanlari yazari James Lee Burke'un dogum gunu (5 Aralik 1936)

"Kadin ortak bir veranda ve cali dolu bir bahceyle birbirine baglanan eski tugla evlerden birinde oturuyordu. Arkamda ayak sesleri duydum, donup bir sey hakkinda sakalasan ve bir kese kagidinin icinde bir sise sarap tasiyan uc adama baktim. Donup partinin oldugu isikli eve girmelerinin ardindan onlara fazla dikkat etmedim.

Kapiyi acinca gulumsedi. Seffaf omuzlu mavi bir elbise giymisti, genis bir hasir sapkanin altindan sari bukleleri dokuluyordu. Arkasindan vuran isikta cok guzel gorunuyordu, yarisa yetisip yetismememiz umurumda degildi. Sonra gozlerinin omzumun arkasinda bir yere baktigini ve surat ifadesinin degistigini gordum. Verandada arkamdan gelen ayak seslerini duydum, bu kez hizla kosuyorlardi. Tam arkami donmusken uc adamdan biri beni Annie Ballard'in oturma odasina itti ve otomatik Browning tabancasini yuzume dogrulttu.

'Beyninin burnundan akmasini istemiyorsan hic davranma sirfinti,!' dedi. Spor ceketimin icine uzanarak otuz sekizligimi gogus kilifindan cikardi."Neon Yagmurlari



"She lived in an old brick rowhouse that was connected to several others by a common porch and a shrub-filled front yard.I heard footsteps behind me, turned and glanced at three men who were joking about something and carrying a wine bottle wrapped in a paper sack, but I paid no attention to them after they turned toward a lighted house where a party was going on.

She smiled when she opened the door. She wore a blue dress with transparent shoulders, and her blond curls stuck out from under a wide straw hat. She was very pretty with the light behind her, and I didn't care whether we made it to the track or not. Then I saw her eyes focus over my shoulder, saw her expression break apart, heard the feet on the porch behind me, this time fast and running. Just as I turned, one of the three men shoved me hard into Annie Ballard's living room and aimed a Browning automatic pistol straight into my face.

'Don't try to pull it, biscuit-eater, unless you want your brains running out your nose,' he said, and reached inside my sports coat and pulled my .38 from my waist holster."

[Terraluna]

Macar - Hintli ressam Amrita Sher-Gil'in olum yildonumu (5 Aralik 1941)

Young Girls, 1932




South Indian Villagers Going to Market, 1937

[Terraluna]

Preston Sturges‘in yonettigi, Joel McCrea, Veronica Lake ve Robert Warwick’in rol aldigi macera-drama-komedi Ask Yildizi (Sullivan's Travels - I dimenticati), 5 Aralik 1941’de Portekiz’de vizyona girdi.