Sanat Mozaik

[Terraluna]

Filipin asilli Amerikali ressam Alfonso Angel Yangco Ossorio'nun olum yildonumu (5 Aralik 1990)

Skull and Corn (aka Death with Abundance), 1940




Double Portrait, 1944

[Terraluna]

Gus Van Sant'in yonettigi, Robin Williams, Matt Damon ve Ben Affleck'in rol aldigi Can Dostum (Good Will Hunting - Genio ribelle), 5 Aralik 1997'de tum Amerika'da vizyona girdi.



“...Sana kadinlari sorsam neleri sevdikleri hakkinda bir suru sey sayarsin. Belki birkac kere yatmissindir da. Ama bir kadinin yaninda uyanmanin ve mutlu olmanin ne demek oldugunu soyleyemezsin. Sana savasi sorsam Shakespeare’den bahsedersin degil mi? Ama hic savas gormedin. En yakin dostunun, kafasi kucaginda son nefesini verirken sana nasil baktigini gormedin. Sana aski sorsam sonelerden alinti yapacaksin. Ama bir kadinin karsisinda hic tamamen savunmasiz kalmadin. Sana gozleriyle hukmedecek birini hic gormedin. Tanri’nin seni cehennemden kurtarmasi icin indirdigi melegin o oldugunu hic dusunmedin. Onun melegi olmak nasil bir sey bunu da bilmiyorsun. Bir aski sonsuza dek paylasmayi..."

[Terraluna]

Alice Cooper,19 Temmuz 2000'de Londra, Labatt's Hammersmith Apollo'da verdigi konserin albumu Brutally Live'i 5 Aralik 2000'de Eagle Records etiketiyle piyasaya surdu.

[Terraluna]

George Clooney, Brad Pitt ve Julia Roberts'in rol aldigi Ocean's 11 (Ocean's Eleven - Fate il vostro gioco), 5 Aralik 2001'de Westwood, California'da fosterime girdi.





"Cunku kasa her zaman kazanir. Ayni miktarla uzun sure oynarsan kasa tum parani alir. Mukemmel el gelip, buyuk oynarsan baska. O zaman kasayi alirsin. / Perchè il banco vince sempre, se giochi a lungo e non cambi mai la posta il banco ti frega. A meno che, quando si presenta la mano giusta, non scommetti il massimo e te lo porti via tu il banco."

[Terraluna]

Elijah Wood, Ian McKellen ve Viggo Mortensen’in rol aldigi Yuzuklerin Efendisi: Iki Kule (The Lord of the Rings: The Two Towers - Il Signore degli Anelli: Le due torri), 5 Aralik 2002’de New York’ta gosterime girdi.





"Yine de butun umudunuzu yitirmeyin. Yarinin ne getirecegi bilinmez. Gunesin dogusu genelde bir seyler nasihat eder."

[Terraluna]

Audrey Hepburn'un Tiffany'de Kahvalti filminde giydigi Givency marka siyah elbisesi, 5 Aralik 2006'da Christie's Londra'nin duzenledigi acik artiriminda 467,200 Pound'a (923,187 dolar) satildi.

[Terraluna]

Turk sair, yazar, cevirmen, akademisyen, diplomat ve siyasetci Talat Sait Halman'in olum yildonumu (5 Aralik 2014)

Oglum
Olumu
Ilk dusundugunde
Ne kandi duydugu
Ne de surgundeki mor
Gunes korlugu
Ve kirik
Oyuncaklardaki suc

Oglum
Bagislayamadi
Umutsuzca
Sevismemizi
Gormemisti hic
Evden cikan
Cenazeleri

Oglum
Yari kalmis
Gulumseyislerle
Beni her gun
Gomuyordu
Agitsiz

Ecel
Oglumun
Oynadigi son oyun
Ben
Oglumun
Oksuzuyum



When my son
First
Dreamed of death
He sensed neither blood
Nor the violet in exile
Only the sun’s blindness
And the guilt
Of broken toys

My son
Could never forgive
Our desperate
Lovemaking
He had never seen
The coffins
Coming out of the house
 My son
Cracking
A half smile or two
Buried me
Each day
Without a dirge

Death
Is the last game
My son ever played
I am
My son’s
Orphan

[Terraluna]

“Mercedes ise simsiyah gozlu, mercan dudakli Kibrisli ya da Keoslu Yunanli kizlar kadar guzeldi. Arlesli ve Enduluslu kizlarin yurudugu gibi ozgur ve acik adimlarla yuruyordu. Kentli bir kiz belki de nesesini bir ortu altinda ya da en azindan kirpiklerinin golgesi altinda saklamaya calisirdi, ama Mercedes guluyordu ve cevresini saran herkese bakiyordu, gulumsemesi ve bakislari sozlerinin dile getirebilecegi her seyi soyluyordu: dostumsaniz, benimle birlikte sevinin, cunku gercekten cok mutluyum!”



"Mercédès était belle comme une de ces Grecques de Chypre ou de Céos, aux yeux d’ébène et aux lèvres de corail. Elle marchait de ce pas libre et franc dont marchent les Arlésiennes et les Andalouses. Une fille des villes eût peut-être essayé de cacher sa joie sous un voile ou tout au moins sous le velours de ses paupières, mais Mercédès souriait et regardait tous ceux qui l’entouraient, et son sourire et son regard disaient aussi franchement qu’auraient pu le dire ces paroles : Si vous êtes mes amis, réjouissez-vous avec moi, car, en vérité, je suis bien heureuse!"