Sayfa 3282/7020 İlkİlk ... 228227823182323232723280328132823283328432923332338237824282 ... SonSon
Arama sonucu : 56156 madde; 26,249 - 26,256 arası.

Konu: Sanat Mozaik

  1. Ingiliz roman yazari, sair, elestirmen ve dergi editoru (Ford Madox Hueffer) Ford Madox Ford’un dogum yil donumu (17 Aralik 1873)

    "Erkek bir kadinla, onunla konusabilmek icin yatar. Erkek icin bir kadini metres yapmak sadece birinci adimdir; esas onemli olan ikinci adimdir, yani onu arkadas yapmak. Yatmadiginiz bir kadinla arkadas olmaniz pratikte imkansizdir cunku konusulmamis bircok sey cevrenizde dolanip durur." Gecit Toreninin Sonu



    "That one goes to bed with a woman in order to be able to talk to her. Implication: that turning a woman into a mistress is only a first step; the second step, turning her into a friend, is the one that matters; but being friends with a woman you haven't slept with is in practice impossible because there is too much unspoken in the air."



    "Hicbir sey -su dunyada hicbir sey- bilmiyorum insan yuregine dair. Yapayalniz oldugumu biliyorum bir tek- korkunc yalniz. Hicbir somine basi bir daha benim dostca iliskime taniklik etmeyecek. Butun sigara odalari bir daha benim icin duman celenkleri arasinda sayisiz hayaletlerden olusmus bir kalabaliktan baska sey olmayacak. Oysa, Tanri askina, butun omrum bu yerlerde gectigine gore somine basindaki, sigara odasindaki omru tanimiyorsam neyi taniyabilirim ben?"



    “I know nothing--nothing in the world--of the hearts of men. I only know that I am alone--horribly alone. No hearthstone will ever again witness, for me, friendly intercourse. No smoking-room will ever be other than peopled with incalculable simulacra amidst smoke wreaths. Yet, in the name of God, what should I know if I don't know the life of the hearth and of the smoking-room, since my whole life has been passed in those places?”



    "Duydugum en acikli hikaye bu. Ashburnhamlari Nauheim kentinde son dokuz mevsimdir oldukca yakindan- ya da hem yarim yamalak ve ustunkoru hem de elinize giydiginiz guzel bir eldiven kadar yakin bir ahbapligimiz vardi diyelim- taniyorduk. Esimle ben, Yuzbasi ve Bayan Ashburnham'i insanlari ne kadar taniyabilirseniz o kadar taniyorduk ve gene de baska bir acidan dusununce, kendileriyle alakali hicbir sey bilmiyorduk."



    “This is the saddest story I have ever heard. We had known the Ashburnhams for nine seasons of the town of Nauheim with an extreme intimacy – or, rather, with an acquaintanceship as loose and easy and yet as close as a good glove’s with your hand. My wife and I knew Captain and Mrs. Ashburnham as well as it was possible to know anybody, and yet, in another sense, we knew nothing at all about them.”

  2. Sinifsal temelli politik tiyatro turunun kurucusu ve cagdas anlamda Epik ve Belgesel Tiyatro turlerinin Bertolt Brecht ile birlikte ilk temsilcilerinden Alman tiyatro yonetmeni, yazar ve yapimci Erwin Friedrich Maximilian Piscator’un dogum yildonumu (17 Aralik 1893)

    “Takvimim 4 Agustos 1914’te basliyor. O gunden itibaren barometre hizla yukselmeye basladi. 13 milyon olu, 11 milyon sakat, 50 milyon asker cephede, 6 milyar tufek, 50 milyar metrekup zehirli gaz. Bu durumda 'kisisel gelisim' ne anlama gelir? Hic kimse boylesi kosullarda kendisini kisisel olarak gelistiremez. Onu baska seyler gelistirir. O yillarda yirmi yas kusagi savasla yuz yuze gelmis ve kader baska herhangi bir egitmeni gereksiz kilmisti...”



    "Meine Zeitrechnung beginnt am 4. August 1914. Von da ab stieg das Barometer: 13 Millionen Tote, 11 Millionen Krüppel, 50 Millionen Soldaten, die marschierten, 6 Milliarden Geschosse, 50 Milliarden Kubikmeter Gas. Was ist da‚ persönliche Entwicklung’? Niemand entwickelt sich da ‚persönlich’. Da entwickelt etwas anderes ihn. Vor dem Zwanzigjährigen erhob sich der Krieg. Schicksal. Es machte jeden anderen Lehrmeister überflüssig...“

  3. Orville ve Wilbur Wright kardesler, 17 Aralik 1903’de Kitty Hawk, North Carolina'da Flyer isimli ucaklariyla 12 saniye suren ve 37 metre mesafeli ilk ucuslarini gerceklestirdiler.




  4. Amerikali roman ve kisa oyku yazari Erskine (Preston) Caldwell'in dogum yildonumu (17 Aralik 1903)

    "Iyi din ogutculeri Tanri'dan yana, cennetten yana falan konusmazlar. Hep bir seye karsi durum alirlar; diyelim, cehenneme karsi, seytana karsi. Karsi cikilacak seylerdir bunlar. Tanri'dan yana konusmak olmaz bir din ogutcusu icin. Ille seytana karsi, butun kotu seylere, gunah islere karsi konusacak. Ahali de iste bunlari dinlemekten hoslanir. Kotu seylerden soz edilmesini ister." Tutun Yolu



    “Good preachers don’t preach about God and heaven, and things like that. They always preach against something, like hell and the devil. Them is things to be against. It wouldn’t do a preacher no good to preach for God. He’s got to preach against the devil and all wicked and sinful things. That’s what the people like to hear about. They want to hear about the bad things.”



    "Bir erkek eve kadin getirdi mi, sekiz oda da olsa, on iki oda da olsa, evi onun yasayamayacagi kadar kucuk bir yer oluverir." Sicak Nehir (Oyku)



    "Just as soon as a man brings home a woman, his house is too small a space for him to live in, eight rooms or twelve rooms."

  5. Booker Odullu Ingiliz roman, deneme, biyografi yazari ve sair Penelope Fitzgerald'in dogum yildonumu (17 Aralik 1916)

    “Kant dis dunyaya, algilanan dunyaya inanirdi. Onu yalnizca duyularimizla ve deneyimlerimizle tanimamiza karsin, dis dunya vardi, ordaydi. Bu, dedi Fichte, yasli bir adamin zayıfligindan baska bir sey degil. Hepimiz dunyanin nasil oldugunu duslemekte ozguruz; onu buyuk olasilikla farkli farkli dusledigimiz icin de, seylerin degismez gercekligine inanmak icin hicbir neden yoktur.” Mavi Cicek



    "Kant believed in the external world. Even though it is only known to us through our senses and our own experience, still, it is there. This, Fichte was saying, was nothing but an old man’s weakness. We are all free to imagine what the world is like, and since we probably all imagine it differently, there is no reason at all to believe in the fixed reality of things."




    'Evet, orada. Tam orada.'

    'Nerede?' diye sordu, onu da sefkate gereksinen, yeni bir nesne olarak gormeye baslayan Frau Rockenthien.

    'Iki kizinizi bir cesmenin onunde resmetmek istiyorum; tas basamaklarda otururken –zamanin asindirdigi, yiprattigi taslar. Uzaktan uzaga gorunen bir deniz.'

    'Denizden epeyce uzagiz,' dedi Rockenthien kuskuyla 'Uc yuz kilometre kadar. Askeri acidan, bu bizim icin hep bir sorun olacak.'

    'Askerlik beni ilgilendirmiyor,' dedi genc ressam. 'Kan dokmek beni ilgilendirmiyor. Peki, deniz bunun disinda size neyi cagristiriyor?'



    'Yes, there, exactly there.'

    'Where?' asked Frau Rockenthien, who saw him by now as one more object for compassion.

    'I should like to paint your two daughters near a fountain - sitting on stone steps - broken, time-worn stone. In the distance, a glimpse of the sea.'

    'We are some way from the sea,' said Rockenthien doubtfully. 'I would say about a hundred and eighty miles. Strategically, that will always be one of our problems.

    'Strategy does not interest me' said the younger painter. 'Bloodshed does not interest me. Apart from that, what does the sea suggest to you?'

  6. Akademi Odullu Alman aktor, ressam ve yazar Armin Mueller-Stahl’in dogum gunu (17 Aralik 1930)






  7. Olumunden sonra, 1981 yilinda Pulitzer Odulu'nu kazanan Amerikali roman yazari John Kennedy Toole’un dogum yildonumu (17 Aralik 1937)

    "Bu kent cagdas dunyanin ahlaksizlik baskentiyken polisin beni rahatsiz etmekten baska isi yok mu?" Ignatius magazanin onundeki kalabaliga dogru bagirarak konusmustu. "Bu kent kumarbazlari, fahiseleri, teshircileri, alkolikleri, escinselleri, uyusturucu bagimlilari, tapinmacilari, sapiklari, acik sacik film oynaticilari, dolandiricilari, yasli ******lari, kamuya acik yerleri kirletenleri ve sevici kadinlariyla unludur; hepsi de verdikleri rusvetlerle gayet guzel korunurlar. Zamaniniz varsa sizinle suc sorunun uzerinde derinlesmek isterim, ama sakin beni rahatsiz etme hatasina dusmeyin." Aliklar Birligi



    “Is it the part of the police department to harass me when this city is a flagrant vice capital of the civilized world?" Ignatius bellowed over the crowd in front of the store. "This city is famous for its gamblers, prostitutes, exhibitionists, alcoholics, sodomites, drug addicts, fetishists, onanists, pornographers, frauds, jades, litterbugs, and lesbians, all of whom are only too well protected by graft. If you have a moment, I shall endeavor to discuss the crime problems with you, but don't make the mistake of bothering me.”



    “Bati dunyasinin duzen, huzur, birlik, Gercek Tanrisi'yla ve ucluyle birlesmek gibi cesitli nimetlerden yararlanmasinin ardindan yakin gelecekteki kotu gunlerin habercisi olan degisim ruzgarlari esmeye basladi. Abelard, Thomas à Beckett ve Everyman'in aydinlattigi yillar kararmisti. Fortuna'nin (Sans Tanricasi) carki insanlara sirt cevirdi, insanlarin koprucuk kemigini kirdi, kafatasini ezdi, bedenini burdu, legen kemigini un ufak etti, ruhunu kederle doldurdu. Bir zamanlar oylesine yuce olan insanlik tepetaklak olmustu. Eskiden ruha adanmis olan sey simdi satisa sunulmustu.”



    “After a period in which the western world had enjoyed order, tranquility, unity, and oneness with its True God and Trinity, there appeared winds of change which spelled evil days ahead. An ill wind blows no one good. The luminous years of Abelard, Thomas à Beckett, and Everyman dimmed into dross; Fortuna's wheel had turned on humanity, crushing its collarbone, smashing its skull, twisting its torso, puncturing its pelvis, sorrowing its soul. Having once been so high, humanity fell so low. What had once been dedicated to the soul was now dedicated to the sale.”

  8. Sean Connery, Gert Frobe, Honor Blackman’in rol aldigi 3.James Bond filmi Altinparmak (Goldfinger - Agente 007 - Missione Goldfinger) 17 Aralik 1964’de Londra’da gosterime girdi.




Sayfa 3282/7020 İlkİlk ... 228227823182323232723280328132823283328432923332338237824282 ... SonSon

Yer İmleri

Yer İmleri

Gönderi Kuralları

  • Yeni konu açamazsınız
  • Konulara cevap yazamazsınız
  • Yazılara ek gönderemezsiniz
  • Yazılarınızı değiştiremezsiniz
  •