Special Days Image
Sayfa 3455/7020 İlkİlk ... 245529553355340534453453345434553456345734653505355539554455 ... SonSon
Arama sonucu : 56156 madde; 27,633 - 27,640 arası.

Konu: Sanat Mozaik

  1. Italyan besteci, sarkici, oyuncu, komedyen, gitarist ve soz yazari (Giorgio Gaberščik) Giorgio Gaber'in dogum yildonumu (25 Ocak 1939)



    Ozgurluk, agacin uzerinde durmak degildir,
    bir sinegin ucusu da degildir,
    ozgurluk, ozgur alan degildir,
    ozgurluk, paylasimdir.





    Ben
    yeni bir insanim
    o kadar yeniyim ki, bir suredir
    fasist bile degilim,
    duyarli ve fedakarim,
    sarkiyatciyim
    ve gecmiste
    biraz ’68’li de olmustum


  2. Belcikali ressam Léon-Henri-Marie Frédéric'in olum yildonumu (25 Ocak 1940)

    The Funeral Meal, 1886




    Le goûter du laboureur, circa 1900


  3. Teksas Katliami (The Texas Chain Saw Massacre - Non aprite quella porta, 1974) filminin yonetmeni Amerikali senarist, yonetmen ve yapimci Willard Tobe Hooper'in dogum gunu (25 Ocak 1943)





    "Hayatta kalan kim olacak, geriye hangi parcalari kalacak? / Chi sopravviverà, cosa resterà di loro?"

  4. 25 Ocak 1945

    "Olum simdi de gelip Somogyi'yi buluyor. Somogyi, asagi yukari elli yaslarinda, siska, uzun boylu, sessiz bir Macar kimyagerdi. Hollandali gibi o da tifus ve kizildan yatmisti; bu kez de yeni bir sey eklendi durup dururken. Somogyi'nin atesi korkunc bir bicimde yukseldi. Bes gundur agzini acip tek bir soz soyleyememisti; neden sonra bugun agzini acip konusabildi: 'Dosegimin altinda bir tayin ekmek var. Ucunuz aranizda paylasin. Ben artik bir sey yiyecek degilim.' Yanit verecek soz bulamadik ama ekmege de dokunmadik. Yuzunun yarisi sismisti Somogyi'nin. Bilincli oldugu surece hic konusmadan durdu..." Primo Levi, Bunlar da mi Insan



    25 gennaio 1945

    "Fu la volta di Sómogyi. Era un chimico ungherese sulla cinquantina, magro, alto e taciturno. Come l'olandese, era convalescente di tifo e scarlattina. Fu preso da una febbre intensa. Da forse cinque giorni non aveva detto parola: aprì bocca quel giorno e disse con voce ferma: 'Ho una razione di pane sotto il saccone. Dividetela voi tre. Io non mangerò più.' Non trovammo nulla da dire, ma per allora non toccammo il pane. Gli si era gonfiata una metà del viso. Finché conservò coscienza, rimase chiuso in un silenzio aspro."

  5. Amerikali roman yazari Gloria Naylor'in dogum yildonumu (25 Ocak 1950)



    "Bazen arkadas olmak, zamanlama sanatinda ustalasmak demektir. Sessizlik icin bir zaman var. Insanların kendilerini kendi kaderlerine atmalarina izin verme zamani. Ve her sey bittiginde parcalari almaya hazirlanma zamanidir. / A volte essere amici significa padroneggiare l'arte del tempismo. C'è un tempo per il silenzio. Un tempo per lasciar andare e permettere alle persone di lanciarsi nel proprio destino. E un tempo per prepararsi a raccogliere i pezzi quando tutto è finito."

  6. Israilli roman yazari David Grossman'in dogum gunu (25 Ocak 1954)

    “Bu arada nafakanin Latince’de ne anlama geldigini bilen var mi? Ibranice’ye sozcugu sozcugune cevirisi 'bir erkegin testislerini cuzdani vasitasiyla yerinden sokmek “ oluyor.” Bir At Bara Girmis



    "By the way, do you know what alimony means in Latin? The literal translation into Hebrew is 'method of extracting a male's testicle via his wallet'. Good stuff heh?"



    "...Bu gunlerde bir ruh barindirmanin ne demek oldugunu tam anladiniz mi acaba? Dupeduz bir luks, ciddiyim! Hesabi kitabi bir yapin, size hafif alasimli jantlardan daha pahaliya mal oldugunu goreceksiniz! Ustelik giris seviyesinde bir ruhtan bahsediyorum, Shakespeare, Cehov veya Kafka ayarinda olanindan degil..."



    "...Do you undestand what it means these days to keep up a soul? It's a luxury, no shit! Do the math and you'll see it costs you more than magnesium wheels! I'm talking about a base-model soul, not some Shakespeare or Chekhov or Kafka—great stuff..."

  7. Italyan yazar Alessandro Baricco'nun dogum gunu (25 Ocak 1958)



    "Dinlemeyi biliyordu. Ve okumayi biliyordu. Kitaplari degil, onu herkes yapar, insanlari okumayi biliyordu."



    "En iyisi dusunmemek, yoksa delirmek isten bile degildir. Bir tablo dustugu zaman. Bir sabah uyanip onu sevmedigini anladigin zaman... Bir tren gorup ben buradan gitmeliyim dedigin zaman... Aynaya bakip yaslandigini fark ettigin zaman..." Bindokuzyuz Okyanus Piyanisti Efsanesi / Novecento (La leggenda del pianista sull'oceano)



    "Adam biraz dusundu. Gencken dikkat edilmesi gerektigini cunku gencken sahip olunan isikta omur boyu yasanacagini soyledi, bunun nedenini hicbir zaman da anlamadigini sozlerine ekledi. Ama oyle oldugunu biliyordu. Ornegin gencken huzunlu olan bircok insanin sonsuza denk oyle kaldigini soyledi. Ya da golgede buyuyen insanlari o golge tum yasamlari boyunca izler, dedi. Onun icin kotuluge dikkat etmek gerek cunku gencken size sahip olabileceginiz bir luks gibi gelir ama gercek farklidir, yani kotuluk soguk bir i******, her sey rengini yitirir ve sonsuza dek yitirir, dedi." Safakta Uc Kez



    "L'uomo ci pensò un po'. Poi disse che bisogna stare attenti quando si è giovani perché la luce in cui si abita da giovani sarà la luce in cui si vivrà per sempre, e questo per una ragione che lui non aveva mai capito. Ma sapeva che era così. Disse che molti ad esempio sono malinconici, da giovani, e allora succede che lo rimangono per sempre. O sono cresciuti nella penombra e la penombra li insegue poi per tutta la vita. Così bisognava stare attenti alla cattiveria perché da giovani sembra un lusso che ti puoi permettere, ma la verità è un'altra, e cioè che la cattiveria è una luce fredda in cui ogni cosa perde colore, e lo perde per sempre, disse."



    "...eski karimi biliyorsun degil mi, parayi su cekme makinesi gibi emer o, inanilmaz bir seydir, hep giysi alacak parasi olmadigindan yakinirdi, ben inanmazdim, soylesin de dursun derdim, israr ederdi, giysi alacak param yok diye, sonra ne oldu, fotograflarini Playboy dergisinde gorunce buna inanmak zorunda kaldim..." Kent



    "... sai la mia ex moglie, no?, quella era un'idrovora di soldi, una cosa impressionante, stava sempre a dire che non aveva i soldi per vestirsi, io non ci credevo, la lasciavo dire, ma lei insisteva, non aveva soldi per vestirsi, be' ho dovuto crederci quando ho visto le sue foto su Playboy..."

  8. Muhtesem Guzellik (La grande bellezza - The Great Beauty) filminde Jep Gambardella karakterine hayat veren Italyan aktor Toni Servillo'nun dogum gunu (25 Ocak 1959)





    "Cunku hep muhtesem guzelligi aradim. / I was looking for the great beauty. / Stavo cercando la grande bellezza."






Sayfa 3455/7020 İlkİlk ... 245529553355340534453453345434553456345734653505355539554455 ... SonSon

Yer İmleri

Yer İmleri

Gönderi Kuralları

  • Yeni konu açamazsınız
  • Konulara cevap yazamazsınız
  • Yazılara ek gönderemezsiniz
  • Yazılarınızı değiştiremezsiniz
  •