Sayfa 4066/7020 İlkİlk ... 306635663966401640564064406540664067406840764116416645665066 ... SonSon
Arama sonucu : 56156 madde; 32,521 - 32,528 arası.

Konu: Sanat Mozaik

  1. Turk ressam Ibrahim Calli'nin olum yildonumu (22 Mayis 1960)

    Ada'da Sabah Gezintisine Cikan Kadinlar (Ladies Touring Ada in the Morning, 20th century)




    Uskudar, 20th century




    Ada'da Sandal Sefasi (Boating Pleasure at Ada, 20th century)


  2. Amerikali sair ve yazar James Mercer Langston Hughes’in olum yildonumu (22 Mayis 1967)



    Nehir boyunca yurudum
    Kiyisinda oturdum
    Dusunmeye calistim ama yapamadim
    Bu yuzden suya atladim ve battim.

    Bir keresinde yuzeye ciktim ve haykirdim!
    Ikinci kerede feryat ettim!
    Eger su o kadar soguk olmasaydi
    Batabilir ve olebilirdim.

    Fakat o su soguktu! pek soguktu!

    Asansore bindim
    Yeryuzunden onalti kat yukariya
    Bebegim geldi aklima
    Ve asagiya atlamak geldi icimden.

    Orada durdum ve haykirdim!
    Orada durdum ve feryat ettim!
    Eger o kadar yuksekte olmasaydim
    Atlayabilir ve olebilirdim.

    Fakat orasi yuksekti! ne kadar da cok yuksekti!

    Boylece hala burada sag isem
    Sanirim sag kalmaya devam edebilirim,
    Ask icin olebilirdim
    Ama yasamak icin dogdum.

    Beni haykirirken duysaniz da
    Ve feryat ederken gorseniz de
    Oldugumu gorsen de tatli bebegim
    Inatla yaninda olacagim.

    Hayat guzel! sarap kadar guzel! hayat guzel!

  3. Turk aktor, yonetmen, senarist ve yazar Yilmaz Guney, 22 Mayis 1972 tarihinde Boynu Bukuk Olduler romaniyla Orhan Kemal Roman Odulu'nu aldi.

    "...Bu aylarda yapraklar cesit cesit renklere burunurlerdi. Kimi yapraklar once kirmizi sonra sari olur dokulurlerdi. O sarilarda, o kirmizilarda ozlenen bir yasantinin tadi sakliydi sanki. Onlarda, insancil bir keder gorur yaslanirdi Halil. Gun gelir, kis ortasinda, hic geregi yokken bir yapragin dususunu, bir dalin sallanisini anar huzunlenirdi.Bir yapragin dusmesinde, bir dalin aci aci sallanmasinda, insan hayatindan kopan bir an ve insan hayatini etkileyen acilar gizliydi..."



    ...Pendant des mois de l'année les feuilles se revêtaient de couleurs multiples. Tandis que certaines roussissaient, puis jaunissaient avant de tomber à terre, Halil voyait un chagrin humain dans chacune d'entre elles et s'en sentait endeuillé.Parfois, en plein hiver, il s'attristait soudain au souvenir de la chute d'une feuille, à celui du balancement d'une branche.Car cette chute portait en elle un instant disparu de la vie humaine et ce balancement n’était autre chose que la souffrance de la vie..."

  4. 1968 - 1972 tarihleri arasinda Ingiltere bassairi olan, aktor Daniel Day-Lewis'in babasi Ingiliz sair Cecil Day-Lewis'in olum yildonumu (22 Mayis 1972)

    Derin derin dusurken,
    Diyelim, hayranlik icinde beyaz leylaga,
    Ya da mutlu kum saatinde, bir yaz ikindisi,
    Kum tanecikleri gibi dokulen turkusune tarlakusunun,
    Ya da bana bunlardan daha cekici gelen guzelligine -
    Kulaga fisildanan belli belirsiz bir soz,
    Pencerenin onunden gecen birinin bakisi hatirlatiyor bana
    Tarlakusunun, leylagin ve senin birden yabancilastigimizi.
    Telassiz bir zamanin dolgun ve kirsal
    Koyaginda, sularin durgunlugunda uyumus
    Deniz kuslari gibi agaclar arasinda,
    Bir golge kimildiyor - unutulmus bir sozun
    Kurnaz hatirlaticisi.
    Butun o piril piril hazlar, tertemiz tasarlanan,
    Karariyor bir kacagin sucluluk duygusuyla :
    Sonuyor gunun kabaran gucu, meseler sarsiliyor,
    Yuzune dusen golge aramiza giriyor.
    Yalniz karar aninda,
    Sevismeye soyunan kararli asiklarin
    Yalin yureklerinde, bu golge kayboluyor, yalniz orada iste
    Beslenecek bir sey kalmiyor ikimizin hayati arasinda
    Sen ve ben, leylakla, tarlakusuyla ve mese yaprakli
    Koyakla butunlesiyoruz
    Olumden onceki sasirtici isikta.
    Hicbir sey masum degil artik yasamak icin
    Eyleme gecmekten baska.



    In the heart of contemplation
    Admiring, say, the frost-flowers of the white lilac.
    Or lark's song busily sifting
    like sand-crystals
    Through the pleased hourglass an afternoon of summer,
    Or your beauty, dearer to me than these
    Discreetly a whisper in the ear,
    The glance
    of one passing my window recall me
    From lark, lilac, you, grown suddenly strangers.
    In the plump
    and pastoral valley .
    'Of a leisure time, among the trees like seabirds
    Asleep on a glass calm, one shadow moves
    The sly reminder of the forgotten appointment.
    All the shining pleasures, born to be innocent,
    Grow dark with a truant's guilt
    The day's high
    heart falls flat, the oaks tremble,
    And the shadow sliding over your
    face divides us.
    In the act of decision only,
    In the hearts cleared for action like lovers naked
    For love, this shadow vanishes : there alone
    There is nothing between our lives for it to thrive on.
    You and I with lilac, lark and oak-leafed
    Valley are bound together
    As in the astounded clarity before death.
    Nothing is innocent now but to act for life's sake

  5. Roger Moore, Christopher Walken ve Tanya Roberts’in basrollerini paylastigi 14. James Bond filmi Olume Bir Bakis (A View to a Kill) 22 Mayis 1985’te San Francisco, California’da gosterime girdi.





  6. Madonna 2. Soundtrack albumu I'm Breathless: Music from and Inspired by the Film Dick Tracy albumunu 22 Mayis 1990’da Sire Records etiketiyle piyasaya surdu. (Album Dick Tracy filminin promosyonu amaciyla yayinlandi.)


  7. Cek ressam, illustrator, film yapimcisi ve karikaturist Adolf Born'un olum yildonumu (22 Mayis 2016)

    Harlequin on a Unicorn, 1986




    Begegnung mit Johann Strauß, 1986




    Bird, 1994


  8. Amerikali roman yazari Philip Milton Roth'un olum gunu (22 Mayis 2018)



    "Dus kirikligina ugrayan birisi bana dedi ki, 'Tanistiginda kim bu yeni insanlar? Maskeler giymis eski insanlar onlar. Yeni hicbir seyleri yok. Insanlar iste.' "



    “As one of the disillusioned told me: ‘Who are the new people when you do meet them? They're the same old people in masks. There's nothing new about them at all. They're people.’ ”



    "Dus kur gun bittiginde, gerceklesebilirler, dusler, Hicbir sey gorundugu kadar kotu degildir asla, Dus kur bu yuzden, dus kur dus kur." Pastoral Amerika



    "Sogna, quando il giorno è passato, Sogna e i sogni potrebbero avverarsi, Le cose non sono mai così brutte come sembrano, Perciò sogna, sogna, sogna." Pastorale Americana

Sayfa 4066/7020 İlkİlk ... 306635663966401640564064406540664067406840764116416645665066 ... SonSon

Yer İmleri

Yer İmleri

Gönderi Kuralları

  • Yeni konu açamazsınız
  • Konulara cevap yazamazsınız
  • Yazılara ek gönderemezsiniz
  • Yazılarınızı değiştiremezsiniz
  •