Sayfa 4149/7020 İlkİlk ... 314936494049409941394147414841494150415141594199424946495149 ... SonSon
Arama sonucu : 56156 madde; 33,185 - 33,192 arası.

Konu: Sanat Mozaik

  1. Ronesans donemi Italyan manyerist ressam Giovanni Battista Trotti'nin olum yildonumu (11 Haziran 1619)

    Adorazione dei pastori coi S. Francesco e Chiara, 1580 ca




    Circe restituisce la forma umana ai compagni di Ulisse, 1610


  2. Ingiliz Romantik ressam John Constable'in dogum yildonumu (11 Haziran 1776)

    Parco di Wivenhoe (Wivenhoe Park, 1816)





    Weymouth Bay, c. 1816 (National Gallery, London)


  3. Rus yazar ve edebiyat elestirmeni Vissarion Grigoryevic Belinski’nin dogum yildonumu (11 Haziran 1811)

    “Siz ya hastasiniz ve derhal tedavi edilmeniz gerek, ya da… Bu ‘ya da’yi soylemeye cesaret bile edemiyorum… Kamci vaizligi, cehalet havariligi, irtica sovalyeligi, aydinlanma dusmanligi, baski ve siddet yontemlerinin ovgucu basliligi. Ne yapiyorsunuz siz? Nerde durdugunuza bir bakin: ucurumun kiyisindasiniz!

    Ona gerekli olan sey, vaazlar degil (yeterince vaaz dinledi!), dualar degil (cok dua yineledi bunca zamandir!); ona gerekli olan sey yuzyillardir camurlar, gubreler icinde yitip gitmis olan insan onurunun uyandirilmasidir. Ona gerekli olan sey, kilise ogretisiyle degil, sagduyu ve hak bilirlikle uyum icinde olan hukukun ve yasalarin uyandirilmasi ve bunlain olabildigince kati bir bicimde uygulanmasidir.

    Ve iste, size bu mektubun son sozleri: Kibirli bir boyun egisle gercekten yuce yapitlarinizi yadsiyarak nasil basiniza buyuk bir dert actiysaniz, simdi de ictenlikli bir boyun egisle son kitabinizi yadsimali ve eski yapitlariniza benzer yeni yapitlar yayinlayarak bu agir gunahinizin kefaretini odemelisiniz.” Gogol’e Mektup



    “Either you are ill – and you must hasten to take a cure, or...I am afraid to put my thought into words! ...Proponent of the knout, apostle of ignorance, champion of obscurantism and Stygian darkness, panegyrist of Tartar morals – what are you about! Look beneath your feet – you are standing on the brink of an abyss!

    What she needs is not sermons (she has heard enough of them!) or prayers (she has repeated them too often!), but the awakening in the people of a sense of their human dignity lost for so many centuries amid dirt and refuse; she needs rights and laws conforming not to the preaching of the church but to common sense and justice, and their strictest possible observance.

    And this is my last concluding word: If you have had the misfortune of disowning with proud humility your truly great works, you should now disown with sincere humility your last book, and atone for the dire sin of its publication by new creations that would be reminiscent of your old ones.”

  4. Uluslararasi un kazanan ilk Rus ressam Karl Bryullov’un (Karl Pavlovič Brjullov) olum yildonumu (11 Haziran 1852)

    Amacilia e Giovannina Pacini, figlie del noto compositore Giovanni Pacini (Daughters of Pacini, Giovannina and Amazilia, 1832) Tretyakov Gallery




    Gli ultimi giorni di Pompei (The last days of Pompeii, 1827-1833)


  5. Alman Romantik Donem bestecisi Richard Strauss'un dogum yildonumu (11 Haziran 1864)


  6. Fransiz-Ingiliz sair Renée Vivien'in dogum yildonumu (11 Haziran 1877)

    Endiseli ve kipir kipir bir cekicilik var agaclarda ,
    Gokyuzunde, sonbaharin gri rengi icinde, nisanda .
    Ruzgarda kavak egilir ve kivrilir,
    Sanki arzudan urperen bir kadin vucududur .

    Zarafetinde kendini birakan vucudun bitkinligi var ,
    Yapraklari hayal kurarken mirildanir ve hisirdar ,
    Titrek kavak alninda soluk bir tac tasir .
    Egilir, Dogudaki pembeliklere A******.

    Ayisigiyla ve gumus yansimalarla giyili ,
    Hus agaclari, yanardoner fil disi renkli,
    Belirsiz golgelere solgunluklar yansitirlar .

    Ihlamurlarda sert ve esmer saclarin kokusu var ,
    Uzaklarin yesillikleriyle hos kokulu akasyalar
    Olagan ustu bir tarzda kar gibi yagiyorlar .



    Dans l’azur de l’avril, dans le gris de l’automne,
    Les arbres ont un charme inquiet et mouvant.
    Le peuplier se ploie et se tord sous le vent,
    Pareil aux corps de femme où le désir frissonne.

    Sa grâce a des langueurs de chair qui s’abandonne,
    Son feuillage murmure et frémit en rêvant,
    Et s’incline, amoureux des roses du Levant.
    Le tremble porte au front une pâle couronne.

    Vêtu de clair de lune et de reflets d’argent,
    S’effile le bouleau dont l’ivoire changeant
    Projette des pâleurs aux ombres incertaines.

    Les tilleuls ont l’odeur des âpres cheveux bruns,
    Et des acacias aux verdures lointaines
    Tombe divinement la neige des parfums.

  7. 1968 yilinda Nobel Edebiyat Odulunu kazanan Japon roman yazari Yasunari Kawabata’nin dogum yildonumu (11 Haziran 1899)

    “Hasin, yalin bir gece manzarasi. Her yeri kaplayan karlarin don tutarken cikardigi catirti topragin ta icinde, derinden derine gumburder gibiydi. Ay yoktu. Inanilmayacak kadar sayisiz gorunen yildizlar oyle parlak ve yakindilar ki, boslugun donusundeki hizdan dusup dokulur gibiydiler. Yildizlar yaklastikca gokyuzu geri geri cekilerek gecenin rengine karisiyordu. Sinir daglarinin birbirinden ayirt edilemeyen tepeleri, yaldizli gogun eteklerine butun agirliklariyla yaslanmislardi; buyuk ve yuksek oluslarini gostermeden duyumsatan derin bir siyahlikla.Gecenin tum gorunumu duru, durgun bir uyum icinde butunlesiyordu.”



    “It was a stern night landscape. The sound of the freezing of snow over the land seemed to roar deep into the earth. There was no moon. The stars, almost too many of them to be true, came forward so brightly that it was as if they were falling with the swiftness of the void. As the stars came nearer, the sky retreated deeper and deeper into the night clolour. The layers of the Border Range, indistinguishable one from another, cast their heaviness at the skirt of the starry sky in a blackness grave and somber enough to communicate their mass. The whole of the night scene came together in a clear, tranquil harmony.”



    “Kendi hayalinde, Bati'dan gelme kitap ve resimlerle canlanan goruntulerin tadini cikariyordu. Hic gormedigi birine asik olmakla birdi bu.” Karlar Ulkesi



    “He savored the phantasms of his own dancing imagination, called up by Western books and pictures. It was like being in love with someone he had never seen.”



    "Bir kadinin teni, sevdigi adamin kollari arasinda oldugunda daha guzel kokmaya baslar. / La pelle di una donna prende a profumare, quando è tra le braccia dell'uomo che le piace."


  8. Fransiz okyanus uzmani ve sinema yonetmeni Jacques-Yves Cousteau'nun dogum yildonumu (11 Haziran 1910)





    "Sonucta bir bilim adami nedir? Bir anahtar deligi, doganin anahtar deligi, neler olup bittigini ogrenmeye calisan merakli bir adam. / Qu'est-ce qu'un scientifique après tout? C'est un homme curieux qui regarde à travers un trou de serrure , le trou de serrure de la nature, essayant de savoir ce qui se passe."



    "Tum yasamin dayandigi iki temel sivi olan su ve hava, kuresel cop tenekeleri haline geldi. / Water and air, the two essential fluids on which all life depends, have become global garbage cans."

Sayfa 4149/7020 İlkİlk ... 314936494049409941394147414841494150415141594199424946495149 ... SonSon

Yer İmleri

Yer İmleri

Gönderi Kuralları

  • Yeni konu açamazsınız
  • Konulara cevap yazamazsınız
  • Yazılara ek gönderemezsiniz
  • Yazılarınızı değiştiremezsiniz
  •