Altın fiyatlarının geleceği (XAU)

[sadecegrafik]

Bende de BES var. Devam ediyorum. Şimdilik kısmen memnunum. Fakat son gelişmelerden sonra BES i iptal etmedim ama BES prim ödemelerimi asgariye minimuma düşürdüm. Minimum ödemeler yaparak sisteme devam ediyorum. BES normalde çok iyi bir şey ama devletimizdeki bazı akılsız yöneticiler oyunun kurallarını sürekli değiştirdikleri için sistemler kalıcı olmuyor. Normalde bir sistemi kurarken bir kere oturup dikkatli plan yaparsın 50 sene bu değişmez. İktidar değişse de değişmez. Bizde hiçbir sisteme güvenilmiyor.

Türkiye de kayıtdışı ekonomi çok yüksek oranda olduğu için kalıcı uzun sistemler kurulmasını aslında devlet bizzat kendisi istemiyor diye düşünüyorum. Dünyada kayıtdışı ekonomide lider ülkelerden birisiyiz. Bu sorunu kimse çözmek istemiyor nedense.

Sayın Sadecegrafik , birikimlerimin yarısı BES altın fonlarında ( gram altın 105 TL ' den itibaren elime geçtikçe aldım ) . 8 seneden beri BES müşterisiyim .

Diğer yarısı ise fiziki altın olarak yastık altında . Kısacası Bireysel Emeklilik Sistemi ' ndeki birikimlerim beni düşündürüyor . Finansal çöküş ya da 1929 ekonomik buhrana benzer olayda BES birikimlerimde problem olur mu ? Bilindiği üzere BES birikimleri devletin güvencesi altında . Teşekkür ederim . Sağlıcakla kalınız .

[abc1980]

Merhaba
8 yıllık birikimde, %25 devlet katkısı reel olarak şuan % kaçta ?
Sormamımın sebebi, devlet katkısında fon seçimi yapılamadığı için 8 yılda ne kadar erimiş merak ettim

Toplam Birikim : 46 621 TL ( Bi ara 50 000 TL ' yi geçmişti . )

Ödenen Aylık Katkı : 112 TL

Devlet katkısı : 3902 TL ( 1000 TL daha ödeme yaptığım için 250 TL daha eklenecek )

Devlet katkısı getirisi : 1813 TL

Fonların Getiri Oranı : % 141,58 ( Bi ara % 180 ' i geçmişti )

NOT : Ara katkı paylarını elime geçtikçe 1000 - 3000 TL arası ödeme yaptım .

Değerli bilgileriniz için şimdiden teşekkür ederim . Sağlıcakla kalınız .

[sadecegrafik]

Bizim bilim kurullarına sadece üst düzey mason olan doktorları alıyorlarmış. Masonik bilim kuruluna güvenilir mi? güvenilmez. Çünkü Loca ne derse tepeden emir ne gelirse papağan gibi onu söylemek zorundalar. Mason olmanın gereği locaya tam itaat etmekten geçer.

Misal dünya Tıp tarihinde aşı ile azalmış ve tedavi edilme hiç bir virüs yok. En basit nezleyi bile aşı ile tedavi edemedik, çünkü virüsler sürekli mutasyona uğrar. Nezle aşısı olan sürekli nezle oluyor, hiçbir işe yaramıyor.

40 senedir aids virüsü var, madem aşı işe yarıyor, aids virüsüne karşı bir aşı üretselerdi.

Aşı hiçbir virüse karşı kalıcı işe yaramaz. Aşı ile virüsü engellerim diyen mason locasına kayıtlı bilim kurulu üyesi doktorlar herhalde bunu hepimizden daha iyi biliyorlardır. Ama localardan emir gelince papağan gibi aynı bilgileri tekrarlıyorlar. Ya da insanları sürekli her hafta aşılayacaklar. Olmadı bir daha olmadı bir daha olmadı bir daha. Virüs mutasyona uğradı bir daha aşılayalım. Olmadı bir daha. Sonsuza kadar...


Son dakika... Koronavirüs Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Ateş Kara, CNN Türk'te Ahmet Hakan'ın sunduğu Tarafsız Bölge programına konuk oldu. Prof. Dr. Kara, normale dönüş ve maskesiz hayat için gereken şartları açıkladı ve tarih verdi.

Son dakika haberi... Koronavirüs Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Ateş Kara, nüfusun yüzde 60'ının aşılanması halinde Türkiye'nin rahatlamaya başlayacağını açıkladı. Prof. Kara, bu oranın yüzde 70-80'lere gelmesi durumunda ise normale dönüşün çok kolay olacağını belirtti.

https://www.hurriyet.com.tr/gundem/s...verdi-41684626

[hkm]

Arkadaşlar tıbbi işlere internetden bulduğunuz bigilerin tümüne inanarak yorum yapmayın.Virüslerin bir kısmının tedavisi de var aşısı da.Şu anda hepatit B,polio gibi viral hastalıklar için son derece etkin aşılar var,aıds ve hepatit c için de etkin tedaviler var.Ben komplo teorilerine çok inanan ve kafa patlatan mesleği de doktorluk olan biriyim.Çok sevdiğim hamza yardımcıoğlu ve trüktenin maske ve covid konusunda yaptıkları programda maske karşıtlığı ve covidin aslında abartıldığı gibi bilgileri dinleyince dehşete düştüm.Tıbbi konularda bu kadar yanılabiliyorlarsa uzman olduğu konularda acaba ne kadar yetkinler dehşete düştüm.Bu hastalık çok sıkıntılı bir hastalık,kesinlikle bulaş hızına kıyasla çok öldürücü,maske koruyucudur,bir aşı gelirse riske girmeden belki ilk bir kaç ay beklenebilir ama sonrasında yarar zarar dengesi düşünülürse aşıyı olmak daha rasyoneldir.Maske konusunda yazılanlar,hastalığın grip gibi olduğu falan şeklindeki saçmalıklar zırvadır inanmayın.Bunca yıldır bu kadar sağlık sistemini felç eden grip oldu mu,gripten yıllardır çevrenizden kaç kişi öldü, covitden kaç kişi.

[hkm]

Masonlar da dünyayı yöneten gizli güçler de onların uşakları da cehennemin dibine gitsin.Bu virüs laboratuvar virüsü,ama maalesef virüs gerçek,amacı olan nüfus azaltma ve kaos işini gerçekten yapıyor,bu işleri safsata olduğu için yapmıyor yapma gücü olduğundan yapıyor,bir doktor olarak aman ha yoğun bakımlar ful dolu adam gibi tıbbi hizmet alamazsınız, maskesiz gereksiz beş dakka ortalıkta dolanmayın,mümkün olduğunca evde oturun.Virüs sahte maske takmayın diyen bazı şahısların ben asıl mason uşağı olduğuna inanmaya başladım,bu kadar cehalet kasıtsız olamaz gibime gelmeye başladı.

[sadecegrafik]

sayın hkm,

Hani bu virüs ÇİN den çıkmıştı ve yarasalardan bulaşmıştı. Buna ne diyorsunuz? Muhtemelen Corona virüsü belki 2 senedir aramızda habersizce dolaşıyordu.


İtalya’da 2019 yılının Kasım ayı sonlarında bir çocuktan alınan örneğe yaklaşık bir yıl sonra uygulanan Covid-19 testi pozitif çıktı. İlk vakaların Ocak sonlarında görüldüğü ülkedeki bu gelişme virüsün ne kadar süredir ülkede var olduğu sorularını yeniden gün yüzüne çıkarttı.

https://www.cnnturk.com/dunya/italya...-edildi?page=1

Arkadaşlar tıbbi işlere internetden bulduğunuz bigilerin tümüne inanarak yorum yapmayın.Virüslerin bir kısmının tedavisi de var aşısı da.Şu anda hepatit B,polio gibi viral hastalıklar için son derece etkin aşılar var,aıds ve hepatit c için de etkin tedaviler var.Ben komplo teorilerine çok inanan ve kafa patlatan mesleği de doktorluk olan biriyim.Çok sevdiğim hamza yardımcıoğlu ve trüktenin maske ve covid konusunda yaptıkları programda maske karşıtlığı ve covidin aslında abartıldığı gibi bilgileri dinleyince dehşete düştüm.Tıbbi konularda bu kadar yanılabiliyorlarsa uzman olduğu konularda acaba ne kadar yetkinler dehşete düştüm.Bu hastalık çok sıkıntılı bir hastalık,kesinlikle bulaş hızına kıyasla çok öldürücü,maske koruyucudur,bir aşı gelirse riske girmeden belki ilk bir kaç ay beklenebilir ama sonrasında yarar zarar dengesi düşünülürse aşıyı olmak daha rasyoneldir.Maske konusunda yazılanlar,hastalığın grip gibi olduğu falan şeklindeki saçmalıklar zırvadır inanmayın.Bunca yıldır bu kadar sağlık sistemini felç eden grip oldu mu,gripten yıllardır çevrenizden kaç kişi öldü, covitden kaç kişi.

[sadecegrafik]

Aşı daha faz2 de iken toplu uygulama yapmak isteyenler insanları denek olarak kullanmak istiyorlar. buyrun size bilimsel bilgi;


Aşı çalışmalarının maliyetini inceleyen bir araştırma, laboratuvar aşaması süresinin çok değişken olduğu ancak deney aşamalarına geçildiğinde ortalama 5 yıl içinde sonuç alınabileceğini öne sürüyor.

Biraz daha eski tarihli (1996) bir araştırmaya göre aşı çalışmaları, en başından en sonuna kadar ortalama 10 yıl sürüyor. Her aşama için öne sürülen ortalama sürerlerse şöyle:

Laboratuvar çalışmaları: 2,4 yıl
Faz 1: 2 yıl
Faz 2: 1,8 yıl
Faz 3: 1,4 yıl
Tescil öncesi çalışmalar: 1,1 yıl
Tescil çalışmaları: 1,3 yıl
Tabii ki tüm bu çalışmaların birer tahmin olduğunu, ilaçtan ilaca sürelerin değişebileceğini belirtmekte fayda var. Ayrıca günümüzdeki teknolojik imkanlar sayesinde birçok aşamayı hızlandırmak da mümkün.

Diğer yandan çalışmaların herhangi bir aşamada hata vermesi, başa dönülmesi ve böylelikle uzaması da bir ihtimal.


Daha önceki aşılar ne kadar sürede geliştirildi?
Bu sorunun da cevabını vermek kolay değil çünkü hangi çalışmaların başlangıç tarihini kesin olarak tespit etmek zor. Ancak araştırmacılar Peter Hurford ve Marcus Davis'in çeşitli kaynaklara dayandırarak ulaştıkları sonuçlara göre bazı aşıların geliştirilme süreleri şöyle:

Kuduz - 4 yıl, 1881-1885
Kızamıkçık - 7 yıl, 1962-1969
Boğmaca - 8 yıl, 1906-1914
Kızamık - 9 yıl, 1954-1963
Grip - 14 yıl, 1931-1945
Japonensefaliti - 20 yıl, 1934-1954
Çocuk felci - 20 yıl, 1935-1955
Tüberküloz - 21 yıl, 1900-1921
Kabakulak - 22 yıl, 1945-1967
İnsan papilloma virüsü - 23 yıl, 1983-2006
Hepatit A - 24 yıl, 1967-1991
Rotavirüs - 26 yıl, 1980-2006
Çiçek hastalığı - 26 yıl, 1770-1796
Sarıhumma - 27 yıl, 1912-1939
Kolera - 30 yıl, 1854-1884
Su çiçeği hastalığı - 34 yıl, 1954-1988
Hepatit B - 38 yıl, 1943-1981
Keneyle geçen ensefalit - 39 yıl, 1937-1976
Difteri - 40 yıl, 1883-1923
Tetanos - 40 yıl, 1884-1924
Hemofilus influenza - 44 yıl, 1933-1977
Tifo - 58 yıl, 1838-1896
Pnömokok - 66 yıl, 1911-1977
Menenjit - 68 yıl, 1906-1974


https://tr.euronews.com/2020/09/19/t...e-gelistirildi

Masonlar da dünyayı yöneten gizli güçler de onların uşakları da cehennemin dibine gitsin.Bu virüs laboratuvar virüsü,ama maalesef virüs gerçek,amacı olan nüfus azaltma ve kaos işini gerçekten yapıyor,bu işleri safsata olduğu için yapmıyor yapma gücü olduğundan yapıyor,bir doktor olarak aman ha yoğun bakımlar ful dolu adam gibi tıbbi hizmet alamazsınız, maskesiz gereksiz beş dakka ortalıkta dolanmayın,mümkün olduğunca evde oturun.Virüs sahte maske takmayın diyen bazı şahısların ben asıl mason uşağı olduğuna inanmaya başladım,bu kadar cehalet kasıtsız olamaz gibime gelmeye başladı.

[hkm]

Aşı daha faz2 de iken toplu uygulama yapmak isteyenler insanları denek olarak kullanmak istiyorlar. buyrun size bilimsel bilgi;


Aşı çalışmalarının maliyetini inceleyen bir araştırma, laboratuvar aşaması süresinin çok değişken olduğu ancak deney aşamalarına geçildiğinde ortalama 5 yıl içinde sonuç alınabileceğini öne sürüyor.

Biraz daha eski tarihli (1996) bir araştırmaya göre aşı çalışmaları, en başından en sonuna kadar ortalama 10 yıl sürüyor. Her aşama için öne sürülen ortalama sürerlerse şöyle:

Laboratuvar çalışmaları: 2,4 yıl
Faz 1: 2 yıl
Faz 2: 1,8 yıl
Faz 3: 1,4 yıl
Tescil öncesi çalışmalar: 1,1 yıl
Tescil çalışmaları: 1,3 yıl
Tabii ki tüm bu çalışmaların birer tahmin olduğunu, ilaçtan ilaca sürelerin değişebileceğini belirtmekte fayda var. Ayrıca günümüzdeki teknolojik imkanlar sayesinde birçok aşamayı hızlandırmak da mümkün.

Diğer yandan çalışmaların herhangi bir aşamada hata vermesi, başa dönülmesi ve böylelikle uzaması da bir ihtimal.


Daha önceki aşılar ne kadar sürede geliştirildi?
Bu sorunun da cevabını vermek kolay değil çünkü hangi çalışmaların başlangıç tarihini kesin olarak tespit etmek zor. Ancak araştırmacılar Peter Hurford ve Marcus Davis'in çeşitli kaynaklara dayandırarak ulaştıkları sonuçlara göre bazı aşıların geliştirilme süreleri şöyle:

Kuduz - 4 yıl, 1881-1885
Kızamıkçık - 7 yıl, 1962-1969
Boğmaca - 8 yıl, 1906-1914
Kızamık - 9 yıl, 1954-1963
Grip - 14 yıl, 1931-1945
Japonensefaliti - 20 yıl, 1934-1954
Çocuk felci - 20 yıl, 1935-1955
Tüberküloz - 21 yıl, 1900-1921
Kabakulak - 22 yıl, 1945-1967
İnsan papilloma virüsü - 23 yıl, 1983-2006
Hepatit A - 24 yıl, 1967-1991
Rotavirüs - 26 yıl, 1980-2006
Çiçek hastalığı - 26 yıl, 1770-1796
Sarıhumma - 27 yıl, 1912-1939
Kolera - 30 yıl, 1854-1884
Su çiçeği hastalığı - 34 yıl, 1954-1988
Hepatit B - 38 yıl, 1943-1981
Keneyle geçen ensefalit - 39 yıl, 1937-1976
Difteri - 40 yıl, 1883-1923
Tetanos - 40 yıl, 1884-1924
Hemofilus influenza - 44 yıl, 1933-1977
Tifo - 58 yıl, 1838-1896
Pnömokok - 66 yıl, 1911-1977
Menenjit - 68 yıl, 1906-1974


https://tr.euronews.com/2020/09/19/t...e-gelistirildi

Sn sadecegrafik bu bir laboratuvar virüsü ,belki de yıllardır adamların elinde,millete yaymak için 2020 yi seçtiler.Bu kadar nokta atışı yapan kolay yayılan genelde yaşlı ,güçsüz ve tedavi alamıyanları öldüren bir virus piyasaya salınmadan ellerinde zaten aşıları vardı bence.Zaten aşı geliştirme işi eski teknolojilerle kıyaslanamaz.Ayrıca her hastalığa bu kadar önem verilmedi,üstüne bütün dünya bu kadar düşmedi.Salgının uzun süredir aramızda olduğuna inanamam çünkü bulgu verenlerde yüzde 2 öldürücülüğü var,çok hızlı bulaşıyor,ama misal çine veya italyaya saldın yayılım elbet bir kaç ayı bulabilir,ilk başta hastalık bilinmiyordu tanı konamıyordu.