Beyaz Yaka İçin Tasarruf ve Yatırım Koçluğu-3

[varsayım]

Gecikme. İnsanlar plan yaparken hep 70-80 yıl yaşayacağı kabulü üzerinden hareket ediyorlar. Sağlık sorunu olmayan 35-40 yaşlarındaki hemen herkesin kabulü bu yönde.

Belki son yaşadığımız pandemi vs bu eğilimi biraz değiştirmiştir. Ben yakın bir arkadaşıma bu düşüncemi aktarırken..bu nedenle çok sıkı koşullar koymamalı kurumsal hayattan ayrılmak için, 65-70 den sonra ne yaparım diye 30 lu-40 lı yaşları heba etmek anlamsız demiştim. Arkadaşım, "ya ölmezsek" demişti Ölmedik diye üzülecek halimiz yok ya demiştim.

İyi ki bu yaşlarda bu planları yapmaya başlamışsın. Bir yaştan sonra zaten cesaret de kırılıyor, kaldı ki bu yaşlarda sen kurumsal hayatı bırakmazsan, 5x li yaşlarda kurum seni illa ki bırakıyor.

Son aylarda, eski şirketimde 10 larca arkadaşım 20 yıllık hizmet ardından yolcu edildi, kaçınılmaz son..bu nedenle, veda edilen değil de, veda eden olmak her zaman büyük avantaj..planları buna göre yapmak lazım.

Bir de sıkılır mıyım, bunalım takılır mıyım diyenler oluyor. Unutmayın yeterli parası olan insan sıkılmaz

Hocam şu anda çalıştığım yerde mutlu olmasam, iş hayatını bırakırdım. Ama ben işimi normalde çok severek yapan bir insandım. Çocukluğumdan beri hayalini kurduğum işi yapıyorum Şu anda iş yerinde çok huzurluyum. Evim gibi geliyor bana burası (nazar değdireceğim).

Size katılıyorum. parası olan insan sıkılmaz. Sıkılıyorsanız, yeterince paranız yok demektir. Bu net. Dünyada yapılacak/görülecek/gezilecek onlarca yer/hobi/yemek v.s. var. Binlerce okunacak kitap, izlenecek film, bitirilecek bilgisayar oyunu var. Eşim 2-3 senedir hiç sıkılmıyor. Her gününü dolu dolu yaşıyor.

Ek olarak, çocuk için de şöyle bir düşüncemiz var. Almanca eğitim alması. Almanca Dil sınavını geçerseniz, Almanya'da çok çok çok iyi üniversiteler bedava (yıllık 300-500 Euro). Aachen Teknik, Berlin Teknik gibi üniversiteler. Bu nedenle, eğitimde vereceğim önem; 1- Yabancı Dil (Almanca-İngilizce) 2-Sanat Tarihi 3-Felsefe 4-Matematik . Buna uygun okulda buldum şu anda. (izmirde). Umarım her şey yolunda gider. Ülkede uzun dönemli planlar her zaman işe yaramıyor ama bakalım...

[diproyal]

Hocam şu anda çalıştığım yerde mutlu olmasam, iş hayatını bırakırdım. Ama ben işimi normalde çok severek yapan bir insandım. Çocukluğumdan beri hayalini kurduğum işi yapıyorum Şu anda iş yerinde çok huzurluyum. Evim gibi geliyor bana burası (nazar değdireceğim).

Size katılıyorum. parası olan insan sıkılmaz. Sıkılıyorsanız, yeterince paranız yok demektir. Bu net. Dünyada yapılacak/görülecek/gezilecek onlarca yer/hobi/yemek v.s. var. Binlerce okunacak kitap, izlenecek film, bitirilecek bilgisayar oyunu var. Eşim 2-3 senedir hiç sıkılmıyor. Her gününü dolu dolu yaşıyor.

Ek olarak, çocuk için de şöyle bir düşüncemiz var. Almanca eğitim alması. Almanca Dil sınavını geçerseniz, Almanya'da çok çok çok iyi üniversiteler bedava (yıllık 300-500 Euro). Aachen Teknik, Berlin Teknik gibi üniversiteler. Bu nedenle, eğitimde vereceğim önem; 1- Yabancı Dil (Almanca-İngilizce) 2-Sanat Tarihi 3-Felsefe 4-Matematik . Buna uygun okulda buldum şu anda. (izmirde). Umarım her şey yolunda gider. Ülkede uzun dönemli planlar her zaman işe yaramıyor ama bakalım...

İzmir'de Dil, Sanat Tarihi, Felsefe ve Matematik eğitimini ön planda tutan okul hangisidir?

[varsayım]

İzmir'de Dil, Sanat Tarihi, Felsefe ve Matematik eğitimini ön planda tutan okul hangisidir?

Hocam tam olarak öyle bir okul yok ama aklımdaki en iyi okul TAKEV gibi geldi. TAKEV'den mezun olup, Almanya'da mühendislik okuyan birisiyle de konuştum. Sistem gayet mantıklı geldi bana. Ayrıca St Joseph de mantıklı. (Mezun olup Fransada okuyan birisiyle de konuştum). Ama ben biraz Alman ekolünü seviyorum. Bu tamamen göreceli bir durum. Mesela Işıkkent, Amerikan Koleji ve Çakabey de gayet güzel. Okullarının sitelerini inceledim, klasik kolejler hala üniversitede şuraya şuraya öğrenci yerleştirdik derdinde...

Bu arada, ülkemizde sanat tarihine zaten önem verilmiyor. Tam istediğimiz eğitim %100 zaten yok.

[Cautionary]

@Cautionary hocam, şu an ülkede nispeten fena kazanmayan beyaz yakanın birikim ve erken emeklilik önündeki en büyük engel özel okul meselesi.

ileride belki devlet okulları iyileşir ikinciyi veririz, ya da ortaokulda devlete geçer v.s. dedikçe devlette her şey daha da kötüleştiğini gözlemliyorum. ilk başlarda özel okul olursa iyi olur derken şimdi alternatifini düşünemiyorum bile. hatta ona bir de kalbur üstü iyi okul olsun, franchise veren tabela okulları olmasın dedikçe bütçe sarsılıyor.

özel okul yüzünden resmen erken emeklilik hayallerini bitirmiş durumdayım artık nereye kadar giderse saldık cayira mevla kayıra moduna girdik. bi gün sizin arkadaşlar gibi şirket işten çıkarınca aklımız başımıza gelecek ama şimdilik müzik devam ediyor.

Planlar ve realiteler. Tabii ki yine de plan yapıyoruz

Ben özel okuldan kaçtıkça, şartlar beni özele yönlendiriyor. Allah'tan büyüğü iyi bir lise kazandı (%0,7 ye girdi), ordan yırttık. Küçüğü bu sene 4 te, ortaokulda onu devlete veririm diyordum, okul-ders vs pek ilgili değil. Ama devlette işler daha da kötüye gidiyor her yıl, mecbur onu da aynı okulda devam ettireceğiz. Artık lise de hangi okulu kazanırsa, kesin devlete gider.

Özel okulda geldiğim nokta şu. Dil konusunun %80-90 ı, ilgi alaka...çocuğun sevmesi..kendi yeteneksizliğim çocuklarda da var, en kötü yanımı çok iyi aktarmışım çocuklara Ben de onları bu halimle bile boğaziçinde hazırlık okuyup, ilk denemede geçtim, siz de durumu idare edin diyerek motive ediyorum.

Yani, dil dışında özel okulun kalitesi vs çok önemli değil. Yeter ki eve yakın olsun ve disipline önem versinler. Yoksa gerisi çok farketmiyor bence. Eğer maddi açıdan çok rahat değilseniz yılda 30 bin verdiğiniz(servis ve yemek ,kırtasiye hariç) okulla 100 bin verdiğiniz okul arasında kayda değer fark yok bence(dil mevzusu ayrı konu, o da öğrencide bitiyor dedik).

Sonuç...seve seve, orta kalite de olsa özel okul gerekli gibi gözüküyor.

[Cautionary]

Hocam şu anda çalıştığım yerde mutlu olmasam, iş hayatını bırakırdım. Ama ben işimi normalde çok severek yapan bir insandım. Çocukluğumdan beri hayalini kurduğum işi yapıyorum Şu anda iş yerinde çok huzurluyum. Evim gibi geliyor bana burası (nazar değdireceğim).

Size katılıyorum. parası olan insan sıkılmaz. Sıkılıyorsanız, yeterince paranız yok demektir. Bu net. Dünyada yapılacak/görülecek/gezilecek onlarca yer/hobi/yemek v.s. var. Binlerce okunacak kitap, izlenecek film, bitirilecek bilgisayar oyunu var. Eşim 2-3 senedir hiç sıkılmıyor. Her gününü dolu dolu yaşıyor.

Ek olarak, çocuk için de şöyle bir düşüncemiz var. Almanca eğitim alması. Almanca Dil sınavını geçerseniz, Almanya'da çok çok çok iyi üniversiteler bedava (yıllık 300-500 Euro). Aachen Teknik, Berlin Teknik gibi üniversiteler. Bu nedenle, eğitimde vereceğim önem; 1- Yabancı Dil (Almanca-İngilizce) 2-Sanat Tarihi 3-Felsefe 4-Matematik . Buna uygun okulda buldum şu anda. (izmirde). Umarım her şey yolunda gider. Ülkede uzun dönemli planlar her zaman işe yaramıyor ama bakalım...

Sen benim anlatmaya çalıştığım modelin ideal örneği durumundasın. Biz finansal özgürlük derken, illa ki işi bırakacaksın demiyoruz. Kalma ya da bırakma konusunda özgür olmaktan bahsediyoruz. İnan bu özgürlüğün, işini severek ve kaliteli yapmanda büyük katkısı var. Keşke tüm beyaz yakalar bu şansa sahip olsa, ülke olarak çok faydalı çıktılar elde ederiz.

Dahası, üst yöneticin, ya da patron her kimse bu özgürlüğe sahip olduğunu bildiği için saygıda ve maddi olarak seni tatmin etme de cimri olmaz...işte burada kendini besleyen bir döngü var, finansal açıdan daha özgür olmak demek, iş yerinde daha mutlu olmak demek, bu durum işinde daha başarılı olman demek..böylece döngü sürüp gidiyor.

[pej]

Pandeminin iş hayatına getirdiği en önemli değşşiklik bir çok işte çoğu zamanınızı evde çalışabilme olanağı vermesi. Çok iyi ingilşzce bilmek ve klasik bilgisayar yazılımlarını (M. S Office, Autocad, Photoshop, Adobe Professional v. b.) çok iyi kullanabilmek. önemli. Gelişmiş ülkelerde o ülke dilini iyi bilen sağlık perseneline talep var, yerel gençler zor olan tıp eğitimini pek tercih etmiyor. Ayrıca elektrik-elektronik te gelişmiş ülkelerde popüler meslek. On-line alışveriş hızla yaygınlaşıyor, bununla ilişkin işler (pazar araştırmaları, reklam, siber güvenlik v. b.) populer oldu. Daha özel bir alan da oyun yazılımı. Tabii bu kişisel beceri ile beraber amatörce bşr araya gelmiş kabiliyetli ekip çalışmasına ihtiyaç duyuyor, Türkiyede yaratılmış ve yurt dışına satılmış yüzlerce milyon dolarlık başarılı oyun hikayeleri var.

[asuGaGuGa]

Ilgilenenler icin KBC'nin emerging marketler icin raporu.

https://www.kbc.com/nl/economics/pub...t-q1-2022.html

[bisikletci]

Ilgilenenler icin KBC'nin emerging marketler icin raporu.

https://www.kbc.com/nl/economics/pub...t-q1-2022.html

Bir zamanlar buna benzer raporlari enerji icin hazirliyordum buyuk bir enerji firmasi icin

Iste bu yuzden bu raporlara guvenim yok. Yazilan raporlari ust yonetim-mudur her kimse kendi istegi dogrultusunda yonlendiriyor ucuk veya sahsi fikirleri saptmalari cikartiyorlardi. Hep belli cizgide kalman gerekiyordu. Bilinen konsensus neyse o ona uyacaksin

Benim gozumde bu raporlar cop cunku kendim yazmis gibi hissediyorum.