Sayfa 121/147 İlkİlk ... 2171111119120121122123131 ... SonSon
Arama sonucu : 1171 madde; 961 - 968 arası.

Konu: Beyaz Yaka İçin Tasarruf ve Yatırım Koçluğu-3

  1.  Alıntı Originally Posted by varsayım Yazıyı Oku
    Ben işçi anne, memur babanın oğluyum. Eşim de memur anne babanın kızı. Sülalede ticaret yapan yok. Babam 40 sene, aynı devlet dairesinde çalıştı. Kariyer odaklı da değil. Zamanında altında olan personel, vergi dairesi müdürü olmuş. Babam sıfır riskle, işinin hakkını vererek çalışmış. Arkadaşları doğu görevine falan gidip yükselmiş. Babam "ben yapamam, beceremem" diyerek aynı görevde kalmış.

    Annem de ilkokul mezunu ve işçi emeklisi. Alın teriyle kazanmışlar v.s. Tek bildikleri ev yapmak ve garantide olmak. Anne babam fakir ailelerde gelmiş. Annem ayakkabısı olmadığı için, okula gitmemiş utancından. 1 sene sonra kaymakamın verdiği ayakkabı ile gitmiş v.s. Babam, Doktor olmamı istiyordu.. Tıp fak kazanmama rağmen, iktisat okudum. Baktı olmadı formasyon aldırdı, öğretmen ol dedi. Öğretmenlik kazandım gitmedim. Maliye Bakanlığında uzmanlık kazandım gitmedim. İş hayatına başladım, hala babam gir öss ye, tıp oku diyordu. 29 yasında belkide ülkenin en genc cfo larından oldum, babam hala KPSS sınavına gir dedi. Allah'tan son 5-10 senedir karışmıyor. Geçen oglana öğrettim (3 yasında) "dede ben doktor olucam" dedi. Babam ağladı. Adam o derece memuriyet seviyor.

    Geçenlerde babam, istersen borsaya gir dedi. 5-10bin liralık hisse al falan dedi. (Adamın hayatındaki risk algısı bu 5.000 TL'lik hisse almak). Demedim baba zaten uzun zamandır hissedeyim, o parayı saatlik kazanıp kaybediyoruz. Desem, adamı uyku tutmaz.

    Bunları neden anlattım? Aileden tamamen, garantide ol, memur ol, etliye sütlüye karışma, riske girme, siyaset yapma, öne atılma v.b. şekilde büyümüş bir karı kocayız. .
    Babanız haksız sayılmaz, benim ailemde de böyle bir aile büyüğüm var, kendi memurla evlendi, çocuklarının çoğunu memur yaptı, evlenenleri memurla evlendirdi, torunları da memuriyete yönlendirmeye çalıştı. Klasik sözü "memur olsun da ne olur olsun" dur. Böyle der ama askeriyeyi de tercih eder. Bazı insanlar yapı gereği sağlamcı oluyor.

    Bakın reddit'in lifeprotips bölümünden bir yazı paylaşayım ingilizcesi olanlar mutlaka okusun, olmayanlar için de anafikrini özetleyeyim. Adam çok güzel yazmış çok aklıma yattı. Millet sosyal medyada özenip makale gibi yazı yazıyor bir de bizim sosyal medyaya bak, Türkçe bu kalitede yazı bulmak o kadar zor ki.

    https://www.reddit.com/r/LifeProTips...fe_dont_enter/

    Eğer hayat kalitenizi önemsiyorsanız ve işinizde iyiyseniz doymuş bir alana girmeyin. İstisnai derecede yetenekli değilseniz (ya da torpil şans vb yoksa) hayalizdeki işe değil, güvenilir ve sağlam bir işe girin ve hayalinizdekini hobi olarak yapmaya çalışın.
    Yani kısaca akıllı olun memur olun

  2. #962
    Kendi işinde makul bir zaman icinde başarılı olup para kazanmanin ve de kazandiginiz parayı dogru degerlendirip isinizi uzun vadede kalici olarak basarili kilmanin en önemli koşulu doğru mentaliteye ve refleksleri sahip olmadan geçer. Bu vasıflar aileden gelirse daha kısa zamanda sonuç alınır. Aileden gelmez ise ama yeterli hırsa sahipseniz zaman içinde piyasadan dayak yiyerek ama hırsınız ile yine ayağa kalkarak bu beceriler öğrenilebilir.Tabi uzun ve sıkıntılı bir dönemi takiben.Memur ailelere tavsiyem kız veya erkek çocuklarını yazın bir ls yerinde çalıştırmak. Memur ailelerde buna razı olmak zordur,bilirim,ama çocukta para kazanma deneyimi için önemlidir,hele kazandığı para ile almak istediği bir şeyi aldığında.

  3. #963
    bence en önemli mesele ticarette tabir olan koku almaktır, yoksa düşünmekle araştırmakla aileden gelmekle sadece yardımcı oluna bilinir, koku almak varsa her işte başarılı olunur.
    men dakka dukka

  4. Serinin birinci bölümünden itibaren hızlıca okumaya çalıştım. İkinci bölüme pek bakamadım, üçüncü bölümü de hızlıca geçmeye çalıştım. Bir şeyler anlamaya gayret ettim. Anladığım, herkesin doğrusu kendine.

    Beyaz yakanın kurumsal hayattan çekilmesi ana fikri var.
    Ben, beyaz yakanın kurumsal olmayan yerlerde çalışan türüyüm. Maalesef çok kurumsal şirketlerde, hafta sonu tatil, akşam beş buçuk çıkış, servis, şirket aracı, ayın biri maaşların hesaba yatması...Çalışma hayatımın uzunca bir bölümü bu imkanlardan mahrum geçti. İş aradım, iş buldum, çalıştım.

    Kurumsal çalışma hayatı da her beyaz yakalıya nasip olmuyor. Ya da beni beyaz yakadan saymazsanız, orasını bilemem.

    Mali İşler çalışanıyım. Elliüç yaşındayım. Aralık ayında evimin son taksidini bitirdim. Ama ben de bittim. Tek tabanca çalışıyorum, bir oğlan çocuğu okutuyorum. Daha yolu çok. Ömür olur da okutabilirsek.

    Genç yaşta birikime başlamaktan bahsedilmiş. Öyle bir şansımız hiç olmadı. Ancak bu yaşta bir ev sahibi olduk işte.

    Şimdi her ay küçük küçük birikimlerle bir yol almaya niyetlendim. Yatırım konusu; bugüne kadar pek fırsat olmadığı için enine boyuna pek bakmadım. Az çok meslek gereği finansal okur yazarlığımız var. Biraz da işte youtube'da, burada forumlarda bilenlerin deneyimlerini okuyup/dinleyip bir yol tutturmaya çalışıyorum. Evet bence herkesin kendi yolu olmalı. Zaten kendine bir yol bulanlar da çok paylaşmıyorlar işin püf noktalarını. Bkz.kurtönder. Gerisi de genel geçer şeyler.

    Tekniğe pek bakan biri değilim, temel analiz de kendi başına bir derya. Bir de sen istediğin kadar incele araştır, piyasa neyi fiyatlamak istiyorsa onu fiyatlıyor. Bir de kendi işinin yoğunluğu içinde önemli bir haber akışını atlayabilirsin, bilançolarda ciddi bozulma olabilir, çıkmakta geç kalabilirsin, girmek için fırsat kollarsın, piyasa alır başını gider...

    Temel analiz başlığını da inceledim. Orada da QS programıyla portföy oluşturup, bir disiplin içinde periyodik al satlarla uzun vade yatırımcılığı anlatılıyordu.

    Temettü başlığında; ki temettü işi aklıma yatar gibi olurken erhan açıkgöz'ün yazdıkları da matematiğe uygun şeyler gibi geldi.

    Ortada birden çok doğru olunca ister istemez doğrularda hangisini seçeceğini şaşırıyor insan.

    Ben kendimce bu yolculukta hisse senedi işine girmemeyi daha uygun buldum.
    Her ay tasarruf edebildiğim tutarlarla yatırım fonlarından bir karma portföy yapmayı ve yoluma böyle devam etmeyi daha uygun buldum. Yabancı/yerli hisse - döviz/TL borçlanma araçları - döviz/TL kira sertifikaları - altın katılım - karma değişken şeklinde.
    Konjonktüre göre portföy içinde hisse/borçlanma araçları ya da döviz/TL dengesini ayarlamayı düşünüyorum.
    Sonuçta 5 yıllık ortalama getirisi çok güzel fonlar var.

    Ana fikir; tasarruf et ve tasarruflarını iyi yatırımlarda nemalandır. Yalnız işin kötü tarafı; dünyada yükselen enflasyonla birlikte eski getirilerin kolay kolay elde edilemeyeceğini düşünüyorum. Maalesef ben yatırıma başlayınca da böyle bir döngüye girilir. Zaten bastığım yerde ot bitmez benim. Kalın sağlıcakla!

  5.  Alıntı Originally Posted by snkleyp Yazıyı Oku
    Serinin birinci bölümünden itibaren hızlıca okumaya çalıştım. İkinci bölüme pek bakamadım, üçüncü bölümü de hızlıca geçmeye çalıştım. Bir şeyler anlamaya gayret ettim. Anladığım, herkesin doğrusu kendine.

    Beyaz yakanın kurumsal hayattan çekilmesi ana fikri var.
    Ben, beyaz yakanın kurumsal olmayan yerlerde çalışan türüyüm. Maalesef çok kurumsal şirketlerde, hafta sonu tatil, akşam beş buçuk çıkış, servis, şirket aracı, ayın biri maaşların hesaba yatması...Çalışma hayatımın uzunca bir bölümü bu imkanlardan mahrum geçti. İş aradım, iş buldum, çalıştım.

    Kurumsal çalışma hayatı da her beyaz yakalıya nasip olmuyor. Ya da beni beyaz yakadan saymazsanız, orasını bilemem.

    Mali İşler çalışanıyım. Elliüç yaşındayım. Aralık ayında evimin son taksidini bitirdim. Ama ben de bittim. Tek tabanca çalışıyorum, bir oğlan çocuğu okutuyorum. Daha yolu çok. Ömür olur da okutabilirsek.

    Genç yaşta birikime başlamaktan bahsedilmiş. Öyle bir şansımız hiç olmadı. Ancak bu yaşta bir ev sahibi olduk işte.

    Şimdi her ay küçük küçük birikimlerle bir yol almaya niyetlendim. Yatırım konusu; bugüne kadar pek fırsat olmadığı için enine boyuna pek bakmadım. Az çok meslek gereği finansal okur yazarlığımız var. Biraz da işte youtube'da, burada forumlarda bilenlerin deneyimlerini okuyup/dinleyip bir yol tutturmaya çalışıyorum. Evet bence herkesin kendi yolu olmalı. Zaten kendine bir yol bulanlar da çok paylaşmıyorlar işin püf noktalarını. Bkz.kurtönder. Gerisi de genel geçer şeyler.

    Tekniğe pek bakan biri değilim, temel analiz de kendi başına bir derya. Bir de sen istediğin kadar incele araştır, piyasa neyi fiyatlamak istiyorsa onu fiyatlıyor. Bir de kendi işinin yoğunluğu içinde önemli bir haber akışını atlayabilirsin, bilançolarda ciddi bozulma olabilir, çıkmakta geç kalabilirsin, girmek için fırsat kollarsın, piyasa alır başını gider...

    Temel analiz başlığını da inceledim. Orada da QS programıyla portföy oluşturup, bir disiplin içinde periyodik al satlarla uzun vade yatırımcılığı anlatılıyordu.

    Temettü başlığında; ki temettü işi aklıma yatar gibi olurken erhan açıkgöz'ün yazdıkları da matematiğe uygun şeyler gibi geldi.

    Ortada birden çok doğru olunca ister istemez doğrularda hangisini seçeceğini şaşırıyor insan.

    Ben kendimce bu yolculukta hisse senedi işine girmemeyi daha uygun buldum.
    Her ay tasarruf edebildiğim tutarlarla yatırım fonlarından bir karma portföy yapmayı ve yoluma böyle devam etmeyi daha uygun buldum. Yabancı/yerli hisse - döviz/TL borçlanma araçları - döviz/TL kira sertifikaları - altın katılım - karma değişken şeklinde.
    Konjonktüre göre portföy içinde hisse/borçlanma araçları ya da döviz/TL dengesini ayarlamayı düşünüyorum.
    Sonuçta 5 yıllık ortalama getirisi çok güzel fonlar var.

    Ana fikir; tasarruf et ve tasarruflarını iyi yatırımlarda nemalandır. Yalnız işin kötü tarafı; dünyada yükselen enflasyonla birlikte eski getirilerin kolay kolay elde edilemeyeceğini düşünüyorum. Maalesef ben yatırıma başlayınca da böyle bir döngüye girilir. Zaten bastığım yerde ot bitmez benim. Kalın sağlıcakla!
    Her zaman fırsatlar vardır. Moral bozmak yok. Sadece ana trend değiştiğinde sizde değişin ve piyasa sizle aynı fikirde değilse zorlamayın.
    Normalde tavsiye etmem ama 53 yaşındaysanız bence bes başlığınada bakın.
    İnşallah her şey gönlünüzce gider.


    Tapatalk kullanarak iPhone aracılığıyla gönderildi

  6. Tesadüfen denk geldim yaziniza. Bende 7 sene once girdim borsaya. Araştırınca bu yaşıma kadar etrafta bir Allahin kulu bunu neden yatirim olarak anlatmadi bana ve ben niye arastirmadim diye cok kizdim kendime de. 3 kişilik bir aileyiz kenara bes kurus koyamiyordum. Hala koymuyorum gelen gidiyor zaten. Bes ve düğünden kalan biraz altin yanina da biraz kredi ile 2015 te basladim borsa macerasina. Karıni arttiracak, biraz dürüst olacak, yatırımı olacak derken hektas, yatas , kront, egeen ile başladım. Sadece egeeni arkadas tavsiyesi ile aldim digerleri zaten araştırdığınizda karsiniza çıkıyordu. Su an elimde yoklar ederinin ustunde oldugunu düşündüğümde hepsini sattim. Uygun fiyatli olarak gordugum hisselerden aldim. 1 senedir param yerinde ama yeterki ihtiyac olmasin. Enflasyon kisa vade de olumsuz yansiyabilir ve yansiyor ama bunu yasayarak gorecegiz ki saglam sirketler 2022 de karini en az %50 arttiracak. Bu tabiki hisse fiyatlarina bir yerde yansiyacak. Su an iyi fiyatlarda, borcu az, ihracat orani yuksek, yatırımi olan sirket bulmak zor degil. Portföy bir ev parası kadar olsa da ev alsam fakir yasamaya devam edecegim diyip bu isi emeklilige kadar goturmeyi planliyorum. İnsallah planlar tutarsa 2037 olan emekliligimi 2027 olarakta guncelleme ihtimalim var. Borsa sayesinde bu hayalleri kurabiliyorum tek maas, aileden hic destek almadan kredi ile yaşayan biri olarak ben yapabiliyorsam çoğu insan yapabilir bence...
     Alıntı Originally Posted by snkleyp Yazıyı Oku
    Serinin birinci bölümünden itibaren hızlıca okumaya çalıştım. İkinci bölüme pek bakamadım, üçüncü bölümü de hızlıca geçmeye çalıştım. Bir şeyler anlamaya gayret ettim. Anladığım, herkesin doğrusu kendine.

    Beyaz yakanın kurumsal hayattan çekilmesi ana fikri var.
    Ben, beyaz yakanın kurumsal olmayan yerlerde çalışan türüyüm. Maalesef çok kurumsal şirketlerde, hafta sonu tatil, akşam beş buçuk çıkış, servis, şirket aracı, ayın biri maaşların hesaba yatması...Çalışma hayatımın uzunca bir bölümü bu imkanlardan mahrum geçti. İş aradım, iş buldum, çalıştım.

    Kurumsal çalışma hayatı da her beyaz yakalıya nasip olmuyor. Ya da beni beyaz yakadan saymazsanız, orasını bilemem.

    Mali İşler çalışanıyım. Elliüç yaşındayım. Aralık ayında evimin son taksidini bitirdim. Ama ben de bittim. Tek tabanca çalışıyorum, bir oğlan çocuğu okutuyorum. Daha yolu çok. Ömür olur da okutabilirsek.

    Genç yaşta birikime başlamaktan bahsedilmiş. Öyle bir şansımız hiç olmadı. Ancak bu yaşta bir ev sahibi olduk işte.

    Şimdi her ay küçük küçük birikimlerle bir yol almaya niyetlendim. Yatırım konusu; bugüne kadar pek fırsat olmadığı için enine boyuna pek bakmadım. Az çok meslek gereği finansal okur yazarlığımız var. Biraz da işte youtube'da, burada forumlarda bilenlerin deneyimlerini okuyup/dinleyip bir yol tutturmaya çalışıyorum. Evet bence herkesin kendi yolu olmalı. Zaten kendine bir yol bulanlar da çok paylaşmıyorlar işin püf noktalarını. Bkz.kurtönder. Gerisi de genel geçer şeyler.

    Tekniğe pek bakan biri değilim, temel analiz de kendi başına bir derya. Bir de sen istediğin kadar incele araştır, piyasa neyi fiyatlamak istiyorsa onu fiyatlıyor. Bir de kendi işinin yoğunluğu içinde önemli bir haber akışını atlayabilirsin, bilançolarda ciddi bozulma olabilir, çıkmakta geç kalabilirsin, girmek için fırsat kollarsın, piyasa alır başını gider...

    Temel analiz başlığını da inceledim. Orada da QS programıyla portföy oluşturup, bir disiplin içinde periyodik al satlarla uzun vade yatırımcılığı anlatılıyordu.

    Temettü başlığında; ki temettü işi aklıma yatar gibi olurken erhan açıkgöz'ün yazdıkları da matematiğe uygun şeyler gibi geldi.

    Ortada birden çok doğru olunca ister istemez doğrularda hangisini seçeceğini şaşırıyor insan.

    Ben kendimce bu yolculukta hisse senedi işine girmemeyi daha uygun buldum.
    Her ay tasarruf edebildiğim tutarlarla yatırım fonlarından bir karma portföy yapmayı ve yoluma böyle devam etmeyi daha uygun buldum. Yabancı/yerli hisse - döviz/TL borçlanma araçları - döviz/TL kira sertifikaları - altın katılım - karma değişken şeklinde.
    Konjonktüre göre portföy içinde hisse/borçlanma araçları ya da döviz/TL dengesini ayarlamayı düşünüyorum.
    Sonuçta 5 yıllık ortalama getirisi çok güzel fonlar var.

    Ana fikir; tasarruf et ve tasarruflarını iyi yatırımlarda nemalandır. Yalnız işin kötü tarafı; dünyada yükselen enflasyonla birlikte eski getirilerin kolay kolay elde edilemeyeceğini düşünüyorum. Maalesef ben yatırıma başlayınca da böyle bir döngüye girilir. Zaten bastığım yerde ot bitmez benim. Kalın sağlıcakla!

  7.  Alıntı Originally Posted by snkleyp Yazıyı Oku
    ...

    Ana fikir; tasarruf et ve tasarruflarını iyi yatırımlarda nemalandır. Yalnız işin kötü tarafı; dünyada yükselen enflasyonla birlikte eski getirilerin kolay kolay elde edilemeyeceğini düşünüyorum. Maalesef ben yatırıma başlayınca da böyle bir döngüye girilir. Zaten bastığım yerde ot bitmez benim. Kalın sağlıcakla!
    Ana fikrin, bu başlığın da ana fikri aslında. Yani işin temeli mütevazı yaşayıp, mümkün olduğunca çok tasarruf edebilmek. Sonra da makul reel getiri ile bu birikimleri büyütmeye çalışmak. Uçup, kaçmadan, katlama rüyalarına dalmadan. Çünkü katlamak, aynı zamanda parayı batırma ihtimaline hazır olmak demek.

    Benim gibi 90 ların sonlarında beyaz yaka olarak, çalışmaya ve tasarrufa başlayanların işi kolaydı. Özellikle 2010 sonrası işler çok zorlaştı. Hem tasarruf edebilme şansı azaldı, hem de emeklilik şartları ağırlaştı. Bunu biliyor ve bire bir gözlemliyorum çevremden. Bir nesil bu zorluklarla yüzleşecek. Bu nedenle elimden geldiğince önceden uyarıp, hazırlıklı olmayı tavsiye ettim. Tümden umutsuzluğun anlamı da yok, sonuçta az-çok bir mesafe kat edilir, zararın neresinden dönülürse kardır.
    Önemli dönüm noktalarını, beğendiğim analizleri Twitter dan da paylaşıyorum...@cautionary53

  8. https://twitter.com/macroalf/status/...349110784?s=21


    Tapatalk kullanarak iPhone aracılığıyla gönderildi

Sayfa 121/147 İlkİlk ... 2171111119120121122123131 ... SonSon

Yer İmleri

Yer İmleri

Gönderi Kuralları

  • Yeni konu açamazsınız
  • Konulara cevap yazamazsınız
  • Yazılara ek gönderemezsiniz
  • Yazılarınızı değiştiremezsiniz
  •