Sayfa 605/1312 İlkİlk ... 1055055555956036046056066076156557051105 ... SonSon
Arama sonucu : 10492 madde; 4,833 - 4,840 arası.

Konu: şu anda ev almak ne kadar doğru bir yatırım 2

  1. değiştirdim....
    Son düzenleme : varsayım; 10-06-2022 saat: 17:38. Sebep: peki


  2.  Alıntı Originally Posted by lawyerbroker Yazıyı Oku
    Son 2 yıldır yoğun olarak taşınmaz&kira hukuku alanında uyuşmazlıklarla ilgileniyorum.
    ....
    Biliyorsunuz 1 yıl veya daha uzun vadeli kira sözleşmeleri "kiracı caymadığı sürece" izleyen yıllarda otomatikman devam ediyor.
    Mesela 6 veya 11 aylık gibi 1 yıldan az süreli yapsak, bu sürenin sonunda kesinlikle biten, yeni sözleşme yapılmadığı takdirde eskisinin süresinin uzamadığı bir kontrat yapmış olur muyuz?

    Ya da mesela "11 ayın sonunda bu sözleşmenin süresi dolar ve kesinlikle uzatılamaz. Yeni kontrat yapılmazsa evin tahliye edilmesi gerekir" gibi bir madde eklense hükmü olur mu?

  3. Türkiye, kazığın her türlüsünü ayrı ayrı deneyimleyebilmek için mükemmel bir yer. Burada yetişen biri dünyanın başka bir yanında sıkıntı yaşamaz.
    Re-twittlediklerim katıldığım anlamına gelmez!

  4. Hiç bir şey olmaz Hissedilen enflasyonun %150 nin üzerinde olduğu ülkede hiçbir ev sahibinin %25 kuralına uyacağını düşünmüyorum.
    Anayasa mahkemesine dava açılsa bu kuralı anında değiştirirler. Anayasanın eşitlik ilkesine ve daha bir çok ilkesine karşı bir karar. O mantıkla Benzin zamlarına da %25 sınırlaması getirelim ve daha bir çok gıda fiyatlarına da %25 sınırlaması getirelim. Dediğim gibi kimsenin uyacağını düşünmüyorum bu kurala.

    Arjantinde nasıl resmi dolar kuru ile sokaklarda piyasadaki kur ile 2 kat fark varsa bu kira olayında da benzer şekilde olacak. karaborsa kira düzeni oluşturmaktan başka bir işe yaramayacak.

    Devletin serbest piyasaya katı kural koyduğu herşey karaborsaya düşer. Bu durumdan en çok kiracılar zarar görecek. Kiralık ev bulmak daha da imkansızlaşacak.
    Devlet illa ki kiracılara iyi bir şey yapmak istiyorsa Tüfe ile %25 olan farkı kendi cebinden yani hazineden vermeliydi ev sahipleri bu farkı kendi cebinden vermez.
    “First of all, never play macho man with the market. Second, never overtrade.” – Paul Tudor Jones

  5.  Alıntı Originally Posted by vivatrader Yazıyı Oku
    Hiç bir şey olmaz Hissedilen enflasyonun %150 nin üzerinde olduğu ülkede hiçbir ev sahibinin %25 kuralına uyacağını düşünmüyorum.
    Anayasa mahkemesine dava açılsa bu kuralı anında değiştirirler. Anayasanın eşitlik ilkesine ve daha bir çok ilkesine karşı bir karar. O mantıkla Benzin zamlarına da %25 sınırlaması getirelim ve daha bir çok gıda fiyatlarına da %25 sınırlaması getirelim. Dediğim gibi kimsenin uyacağını düşünmüyorum bu kurala.

    Arjantinde nasıl resmi dolar kuru ile sokaklarda piyasadaki kur ile 2 kat fark varsa bu kira olayında da benzer şekilde olacak. karaborsa kira düzeni oluşturmaktan başka bir işe yaramayacak.

    Devletin serbest piyasaya katı kural koyduğu herşey karaborsaya düşer. Bu durumdan en çok kiracılar zarar görecek. Kiralık ev bulmak daha da imkansızlaşacak.
    Devlet illa ki kiracılara iyi bir şey yapmak istiyorsa Tüfe ile %25 olan farkı kendi cebinden yani hazineden vermeliydi ev sahipleri bu farkı kendi cebinden vermez.
    Baştan söyleyeyim ; Yazacaklarım size muhalefet olsun diye yazılmamıştır.

    Yasa yapma tekniği, bürokratların siyasileri yönlendirmede ( teknik olarak ) kullandıkları düşünce yapıları çok farklıdır. Halkın çoğunluğu sistemi bilmediğinden bir çok yasaya, genelgeye vb. bakışı genelde '' bana ne getiriyor, ne götürüyor '' penceresinden bakar. Oysa sistem ; Devlet denen aygıtın tüm bileşenlerini uyumlu çalıştırmak zorunda olduğundan bazen bir tarafı ihmal ederken diğer tarafı önemser. bazen de zorunlu olduğunda zayıf düşen aygıtlarından vazgeçer .

    Sebebi ne olursa olsun sonuçta ekonomik bir kriz var. Alt gelir gurupları bitik durumda. Orta ve üst gelir grupları da zarar görse bile sadece kazançlarında düşüş olmakta, hayat kalitelerinde düşüş olmamaktadır. Sayıları daha azdır. Ama Omurgayı oluşturan grup alt gelirliler hayatta kalma mücadelesindedir. Haliyle bu insanların ev almayı geçtik, en basit- ucuz - kirayı dahi zor öderken şimdi sadece karnını doyuracak duruma düştüklerini herkes görmekte.

    Serbest piyasaya müdahale edilmemeli. Burada hemfikiriz. Lakin ; serbest dediğimiz piyasada ücretler zaten tek merkezden idare edilmekte. haliyle çoğumuzun kulağına hoş gelen asgari ücret artışındaki %50 oranı aslında 1 ayda eridi gitti. Memur, emekli gibi gruplarda hergün televizyonlarda şu kadar zam gelecek, şu kadar promosyon- prim vs. algıyla esnafı kışkırtarak - sanki emekliye, memura çok zam gelmiş de paralara döviz alıyorlarmış - izlenimi verdiler. bazı ev sahipleri de yine televizyonlarda günde 5 vakit gayrimenkul fiyatlarının uçuşunu izledikçe, internet ilanlarında yakınlarındaki evlerin fiyatlarını gördükçe '' Ohooo benim ev altın gibi , bu para bankada olsa şu kadar faiz alırım. O halde kira düşük kaldı '' şeklinde düşünmeye başladılar.

    İşte kartopu etkisiyle tutan tutuğunu öpmeye başladı. Oysa , Uçan ev fiyatı satılıp paraya çevrilmediği sürece veya bizzat sizin o paraları vererek yeni ev almadığınız sürece faiz getiriyle işiniz yok. Ev almadıysan faizinden olmadın. Aldıysan zaten yeni kira ücretlerine uyum sağlayarak verirsin. burada behis yok.

    lakin , Mevcut evinde oturan kiracın da senin gibi tüm bu olumsuzlukları yaşamaktayken , gelirinde artış yokken, senin de mevcut kiraya çok da ihtiyacın olmazken ( tek kira geliriylen geçinenler hariç ) aç gözlülüğe gerek yok. karşılıklı anlayış huzur getirir. Hiç bağın olmadığı, tanımadığın ve dahi hiç bir zaman tanımayacağın insanlara gönderilmek üzere yüklü bağışlar yaparken , kendi milletinden belki de kendi sülalenden , yarın depremde , yangında sana ilk koşacak insana neden bir - iki yıl iyilik yapmazsınız.


    Olaya devlet ise toplumsal barışı sağlamak, bir nebze de olsa iyi durumdaki gruptan zor durumdaki gruba zorunlu bağış sağlamak olarak bakıyor. Bu bakış temelde tartışılsa da niyet önemlidir. Durumu iyi olan benim gibi kiracılar ( ev alabilecekken almayanlar ) bu durumu kötüye kullanmamalıdır. En azından ev sahibinin yasal sınır olan TÜFE oranındaki zam talebini derhal karşılamalıdır. İdeal olan budur. İşte burada tamamen kişilerin vicdan ve aldığı terbiye, hareket sınırlarını belirler. Devlet , keşke topyekün %25 sınırlaması yerine bir nevi gelir testine bağlı sınırlamaya gitseydi. Hatta , gelirlerini zaten bildiği zor durumdaki insanlara kira kontratlarını belgelemek şartıyla artış farkını karşılasaydı.

  6. Yahu şu icraatı bile savunan insanlar var. Yazacak çok şey var da, kalp kırmayalım diye susma hakkımı kullanayım. 1-2 küçük not yazayım sadece.

    Meşhur bir hikaye vardır, yaşı 80 e gelmiş adam, son oğlunu da devlet asker olarak isteyince..söyleyin padişaha, yaşım 80 oldu, bu saatten sonra ben çocuk filan yapamam..benim şeyime güvenip sağa sola savaş açmasın..son evladımı da asker olarak veremem, kusura bakmasın der.

    Devlet benim adıma iyilik yapmasın..adam gibi vergi toplasın. saraylar yapacağına, araç saltanatı süreceğine tasarruf yapsın..eğer topladığı vergiler yetmiyorsa.

    Ben kazancımdan hayır yaparım...en uygun adayın kiracım olduğunu düşünürsem, kiramı alır, aynı kişiye bir kısmını hayır olarak veririm. Ama benim etrafımda birinci derece yakınım olarak yardıma çok daha fazla ihtiyacı olan yakınlarım var zaten.
    Önemli dönüm noktalarını, beğendiğim analizleri Twitter dan da paylaşıyorum...@cautionary53

  7. Sayın Cautionary. Bazen bu forumu okurken Yiğit Bulut, Numan Kurtulmuş, Devlet Bahçeli, Süleyman Soylu, Metin Feyzioğlu gibi kişiler geliyor aklıma.
    İnsanoğlu tuhaf işte.
    Evi tutarken herkes iyidir. Yeni kiracı adayınız iyi birine benziyor olsa da, DAVA GEÇMİŞİNİ mutlaka isteyin.
    https://www.milliyet.com.tr/ekonomi/...nir-mi-6994969

Sayfa 605/1312 İlkİlk ... 1055055555956036046056066076156557051105 ... SonSon

Yer İmleri

Yer İmleri

Gönderi Kuralları

  • Yeni konu açamazsınız
  • Konulara cevap yazamazsınız
  • Yazılara ek gönderemezsiniz
  • Yazılarınızı değiştiremezsiniz
  •